Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/267 E. 2021/354 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/267 Esas
KARAR NO : 2021/354

DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 23/03/2021
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında alacaklı olduğunu, dava dışı takip borçlusu … Petrol Ürünleri şirketinden olan alacağı için müvekkil … bank genel müdürlüğüne 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmiş olduğunu, müvekkil bankanın cevap süresi içerisinde cevap verdiğini, haciz ihbarnamesinin hukuka aykırı olarak gönderildiğini, müvekkil bankanın ikinci haciz ihbarnamesine karşılık dava dışı ilgili dosya takip alacaklısı olan davalı tarafından 89/3 e aykırı bir şekilde üçüncü haciz ihbarnamesinin taraflarına tebliğ edildiğini, dava dışı takip borçlusuna ait hak ve alacak bulunmaması nedeniyle haciz ihbarnamesi gereği yerine getirilemediğini, bu nedenlerle dava dışı takip borçlusu olan … Petrol Ürünleri şirketine borçlu olmadığının tespiti ile haciz ihbarnamelerinin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava , İİK’nun 89. Maddesi gereğince 3. Kişiye gönderilen haciz ihbarnamesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Somut olayda bu davanın dayanılan takip dosyasındaki alacağın niteliği takibin tarafları dikkate alndığında , davacı üçüncü kişi ile takip alacaklısı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı anlaşılmış olup mahkememizdeki davanın ise alacaklı ile takibe dayanak olan sözleşme ilişkisinin tarafı olmayan davacı 3. Kişi arasında bulunduğu dikkate laındığında uyuşmazlığın da İİK’nun 89. Maddesi gereğince 3. Kişiye gönderilen haciz ihbarnamesinden kaynaklandığı görülmüş, görevli mahkemenin genel yetkili Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmıştır.
Emsal İstanbul Bölge Adalet Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 2020/1860 Esas, 2020/1756 Karar sayılı 21/10/2020 tarihli ilamında ” Eldeki dava İİK’nun 89.maddesine göre açılmış olup davacı takipte haciz ihbarnamelerinin gönderildiği üçüncü kişinin takip borçlusuna borçlu olmadığını ispatla yükümlü olduğu özel bir menfi tespit davasıdır. Davanın koşulları İİK’nun 89/3 maddesinde düzenlenmiştir. İİK’nun 89/3 maddesi gereği açılan menfi tespit davasında maddenin yer aldığı İİK’da yine aynı yasada düzenlenen iflas ve iflas erteleme davalarının aksine (madde 154 ve 179) özel bir düzenlemeye yer verilmemiş olup genel kurallara göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekmektedir.6100 Sayılı HMK’nun 2/1 maddesinde mal varlığına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Yine 2/2 maddesi uyarınca HMK’da ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevli kabul edilmiştir. Bunun yanı sıra bir kısım kanunlarda da özel mahkemelerin görevli olduğuna ilişkin düzenlemeler mevcuttur. Örneğin 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesinde ticari davalar ve ticari nitelikteki çekişmesiz işlerin ticaret mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır.
6102 sayılı TTK’DA 6335 sayılı yasa ile yapılan değişiklik sonucu asliye ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ikişki görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Bu nedenle asliye ticaret mahkemesinin bakması gereken davalarda asliye hukuk mahkemesi görevli sayılamaz. 6100 Sayılı HMK’nın 1.maddesi uyarınca göreve ilişkin düzenleme kamu düzenine ilişkin olup mahkemelerce yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerekir.
Asıl olan bir davanın genel mahkemelerde görülmesidir. Özel mahkemede bakılacağına dair özel bir kanun hükmü bulunmayan her dava genel mahkemelerde görülmelidir.
Somut dava bakımından yapılan incelemede ise , dava konusu takip dosyasında davalı takip alacaklısı tarafından dava dışı takip borçlusu aleyhine kambiyo senedine dayalı olarak icra takibi başlatıldığı ve davacıya takip dosyasından İİK’nun 89/1 ve 89/2 maddeleri uyarınca haciz ihbarnamelerinin gönderildiği görüşmüş olup davacı borçlu olmadığı iddiasıyla İİK’nun 89/3 maddesi uyarınca eldeki davayı açmıştır. Görüldüğü üzere davanın tarafları arasında bir ilişki bulunduğu anlaşılmaktadır. İİK’nun 89/3 maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasında davacı ile davalı takip alacaklısı arasında doğrudan ticari ilişki bulunmadığından TTK’nın 4.maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari davadan söz edilemeyecektir. Bu itibarla davanın HMK’nın 2.maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
Eldeki davada İİK’dan kaynaklanan işbu davanın ticari dava niteliğinde bulunmadığı, davalının gerçek kişi olduğu, taraflar tacir olsa da taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişkinin bulunmadığı, görevin dava şartlarından olup re’sen her aşamada dikkate alınması gerektiği, bu davada mahkememizin görevli olmadığı, görevin re’sen her aşamada dikkate alınması gerektiği anlaşılmıştır.
Ticari olmayan davalarda görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olup asliye hukuk mahkemesi ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisidir.Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır.Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlar re’sen dikkate alınması gerektiğinden HMK 138 maddesindeki düzenleme de gözetilerek HMK’nın 115/2.maddesi gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Açıklaması gerekçeli kararda yazılacağı üzere;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin BAKIRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
5-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
6-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki haftalık süre içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinde verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza