Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/192 E. 2021/595 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/192 Esas
KARAR NO : 2021/595

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/09/2014
KARAR TARİHİ : 08/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan …’ın diğer davalı … adına kayıtlı … plakalı …. marka araçla,…. Mh. …. caddesinde, 24/02/2014 tarihinde, saat 17:00 sıralarında seyir halinde iken sağını solunu kontrol ederek karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkili davacı …’a çarparak ağır yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin yakınlardaki insanların yardımına koşup 112 acil servisi aramaları sonucu önce …. Eğitim ve Araştırma Hastanesine oradan da … Hastanesi’ne götürüldüğünü, tüm vücudunda ezilmeler ve sıyrıkların meydana geldiğini, vücudunda ve özellikle de kalça, bel kemikleri kırılmaları ve kaval kemiğinde kopma teşhisi konulduğunu, ertesi gün geçirdiği ameliyat sonrasında dizinin altından ayak bileğinin üst kısmına kadar çok sayıda platin takıldığını ve 28/02/2014 tarihinde taburcu olduğunu, davalı araç sürücü … hakkında bu kaza ile ilgili yaralamadan dolayı Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nde … E.sayılı dosya ile dava açıldığını, kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, sağını solunu kontrol edip karşıya geçen davacıya, kaldırıma yaklaştığı sırada hiçbir şekilde hızını kesmeyerek süratli bir şekilde gelerek çarptığını, davacı müvekkilini araç çarpmanın etkisiyle üzerine aldığını ve yaklaşık 15 metre karşı yöne attığını, trafiğin yoğun olduğu akşam saatinde, yağışlı bir havada ve ıslah zeminde çok daha dikkatli aracı sürmesi gereken davalının, yolun ve havanın durumuna göre aracını kullanmadığını, çok süratli bir şekilde ilerlediği mahalle arasındaki caddede davacıya çarptığını, kaza tespit tutanağı ve olay yeri krokilerinin hatalı çizilmiş olduğunu, çarpma noktasını yolun ortası gibi gösterdiklerini, davacının platin ameliyatıyla birlikte 5 gün hastanede yattığını, hastaneden çıktıktan sonra hiç kalkmamak şartıyla bir süre yatak istirahati verildiğini ve WC ihtiyacı başta olmak üzere hiçbir ihtiyacını tek başına karşılayamadığını, bütün bu süreç boyunca çok zorluk çektiğini, bir aydan fazla yatalak kaldığını, yemek yiyebilmek ve oturabilmek için beline çelik korse bağlamak zorunda olduğunu, tarifi olmayan ağrı ve acılar çektiğini, ameliyattan sonra ilk kontrolünden sonra doktorlar tarafından kendisine çift koltuk değneği ile yürüyebileceği söylenen davacının uzun bir süre yatalak kaldığını ve bu nedenle tansiyonunun düşüp yere yığılma riski oluştuğu için bir süre hiçbir şekilde yalnız yürümesine izin verilmediğini, bütün bu olumsuzlukları yaşayan davacı müvekkilinin psikolojik sağlığının da ciddi ölçüde zarar gördüğünü, davalıların kaza sonrasında davacıyı hiç arayıp sormadığını, hastane masraflarını karşılamadığını, yanına gelip geçmiş olsun dahi demediklerini, ameliyat için ve sonrasında hastane masrafları olarak şimdilik 4.981,85 TL’lik faturalı ödeme yapıldığını belirterek, 24/02/2014 tarihli trafik kazasında ağır yaralanan, kalça kemiklerinde kırılmaları ve kaval kemiği kopması sonucu hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkilenecek nitelikte sakatlanan, davacı müvekkilinin 01/01/1970 doğumlu … için şuana kadar yapılmış ve ileriye yönelik tedavi masrafları, iş gücü kaybı, maluliyet durumu, maluliyet kaybı ve maddi zararlarına karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’lik belirsiz alacak davası niteliğinde maddi tazminat ve çekilen acıların dereceği, kaza sonrası ambulansta, hastanede, sonrasındaki ameliyatta hissedilen acılar ve 44 yaşında bir anne olarak sakat kalması, iş gücünü kaybetmesi ve ileride sosyal yaşamda karşısına çıkacak zorluklar dikkate alınarak, 100.000,00 TL ‘de manevi tazminat olmak üzere maddi tazminatın kaza tarihi olan 24/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, manevi tazminatın ise 24/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, davaların uzun sürmesi ve ileride verilecek tazminat kararının semeresiz kalmaması ve müvekkilinin mağdur olmaması için teminatsız olarak kazayı yapan … plakalı aracın 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi ile şahsi veya ayni bir hak tesisini önlemek babında ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın, müvekkili şirket tarafından tanzim edilen ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13/11/2013 tarih 2013/17-72 esas 2013/1558 karar sayılı kararında, trafik sigortasının, araç işleteninin sorumluluğunu üzerine almış bulunmasına göre ancak işletenin zarardan sorumlu tutulabildiği hallderde zararı gidermekle yükümlü olduğu sonucuna ulaştığını, işletenin sorumluluğunun da ancak sigortalı araç sürücüsünün sorumluluğunun doğması ile ortaya çıkacağını, ZMM sigortasının meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan, davacının uğradığını iddia ettiği zararları ispat etmesi gerektiğini, davacı yanın tedavi giderlerinin SGK ya yöneltilmesi gerektiğini belirterek aleyhlerine açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın usulden yetkisizlik nedeniyle, esasına girildiği tektirde sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil ksuur bulunmaması nedeniyle, davacıda meydana geldiği iddia edilen maluliyetin kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, aksi taktirde davacı yanın müterafik ksuurunun nazara alınmasına, celp edilmesi gereken delillerinin toplanmasına, kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi inceleme yapılmasına, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu hadiseden dolayı müvekkilinin de büyük üzüntü duyduğunu, kaza anından itibaren müvekkilinin elinden gelen çabayı gösterdiğini, dava dilekçesinde yer verilen ”davasının sağını-solunu kontrol ederek karşıya geçtiği esnada müvekkilinin kullandığı aracın kaldırıma yakın bir noktada kendisine aşırı hız nedeniyle çarptığı” iddiasının maddi gerçekliğe aykırı olduğunu, müvekkilinin kesinlikle süratli araç kullanmamakta olup, kaza mahallinde yolun iki tarafında da park etmiş araçların bulunmasının, trafiğin yoğun olması vb.nedeniyle istese de sürat yapmasının imkansız olduğunu, davacının iddiasının aksine kazanın yegane sebebinin, davacının minibüsten indikten sonra yolun sağını-solunu kontrol etmeden karşıdan karşıya geçmeye kalkışması ve bir anda müvekkilinin aracı ile karşı karşıya gelmesi olduğunu,müvekkili aracının yayaya çarpan kısmının savunmalarını desteklediğini, davacının kazadan sonra 15 metre savrulduğu iddiasını kabul etmediklerini, müvekkilinin davacıyı hiç arayıp sormadığına dair savların yanılgılı olduğunu, bilakis müvekkilinin daavcının ambulansa bindirilmesi sırasında aktif/yardım eden olarak yer aldığını, müvekkilinin kaza sonrası yapılan laboratuar tahlilleri sonucunda alkolsüz olduğunun tespit edildiğini belirterek, öncelikle davanın görevsizlik nedeniyle reddine, … plakalı araç üzerinde tesis edilen tedbir kararının kaldırılmasına, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine yüklenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Küçükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 31/01/2018 tarih ve …. Esas … sayılı kararı ile kısmen kabul kısmen red karır verilmiş olup, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Esas … karar sayılı kararı ile KALDIRILMAKLA Küçükçekmece … sayılı esasını aldığı görülmüştür.
Küçükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı, 16/12/2020 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilmiş olup, mahkememizin …. sayılı esasına tevzi olmuştur.
… Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden,… Hastanesi’nden davacıya ait tedavi evrakları getirtilerek incelenmiştir.
Tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları için bağlı bulundukları kolluk birimlerine müzekkereler yazılmış, gelen yazı cevapları dosyamız arasına alınarak incelenmiş, dava konusu kazaya ilişkin bilgi ve görgüleri alınmak üzere taraf tanıkları dinlenmiştir.
Küçükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasına gönderilen ATK raporunda, sanık sürücü …’ın tali derecede kusurlu olduğunun, müşteki yaya …’un asli derecede kusurlu olduğunun bildirildiği, ceza dosyası celp edilerek dosyamız arasına alınarak incelenmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince, dosaynın maluliyet oranının tespiti yönünden ATK’ya sevkine karar verildiği, Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 18/04/2016 tarih … karar numaralı raporunda, … kızı 01/01/1970 doğumlu …’un 24/02/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızasının, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle grup 1 kabul olunarak, Gr1 VI (32a….1) A %5, E cetveline göre %5.2 oranında meslekte kazama gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin24/02/2014 tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Dava konusu kaza nedeniyle tarafların kusur oranlarının belirlenmesi bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi Emniyet Amiri Trafik Kaza ve İnceleme Uzmanı … 05/12/2016 tarihli raporunda özetle; davalı sürücü …’ın bu kazanın oluşumunda 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52/1-b maddesini ihlal ettiğinde 2.derecen %30 tali kusurlu olduğu, davacı yaya …’un bu kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 68/B-3 maddesini ihlal ettiğinden 1.derecen %70 asli kusurlu olduğu bildirlmiştir.
Dava dosyası dava konusu kaza nedeniyle davacının tazminat hesabı için bilirkişiye tevdi edilmiş, tazminat hukuku uzmanı bilirkişi …’nun 05/04/2017 havale tarihli raporunda özetle; 24/02/2014 günü meydana gelen trafik kazasında yaralanan ve Adli Tıp Kurumu raporuyla beden gücü kayıp oranı %5.2 ve iyileşme süresi 9 ay olarak belirlenen davacı …’un maddi zararının, davalı sürücüsünün %30 kusur durumuna göre geçici tam iş göremezlik yönünden 7.846,37 TL, sürekli kısmi iş göremezlik yönünden 14.564,05 TL toplam 22.410,42 TL hesaplandığı, davalı . Sigortanın limiti dahilinde sorumlu olduğu ve hesaplanan tazminatın sigortalının limitleri dahilinde kaldığı bildirilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, tazminat isteminden isteminden ibarettir.
Davalı sanık … ın taksirle bir kişinin yaralanmasına sebep olmasından ötürü Küçükçekmece … ASliye Ceza Mahkemesinin …. esas …. karar sayılı 01/07/2015 tarihli mahkeme ilamı ile 5237 sayılı yasanın 89/1 maddesi uyarınca 90 gün adli para cezası ile cezalandırıldığı , kemik kırığı oluştuğundan TCK 89/2-b maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılmak suretiyle sanığın 135 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, neticeden 2.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırıldığı, sanık davalı … hakkında HAGB yer olmadığına karar verildiği, somut olayda özetle, davalı … idaresindeki aracın trafikte seyir halinde iken yaya olan davacıya çarptığı, davacının gerek ceza dosyasında alınan 06/05/2015 tarihli ATK Trafik ihtisas dairesinin raporunda sanık sürücü … ın tali derecede kusurlu olduğu, müşteki yaya davacının asli derecede kusurlu olduğunun ATK raporuyla tespit edildiği, gerekse mahkememizce alınan trafik konusunda uzman bilirkişi raporunda da davacının %70 oranında asli kusurlu , davalı sürücünün ise %30 tali kusurlu olduğunun belirlendiği, davacının ATK kurumunun yukarıda özetlenmiş raporunda %5,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olduğu, buna göre alınan ve kusur durumları göz önüne alınarak hesaplanan aktüerya bilirkişi raporunda davacının toplam 22.410,42 TL maddi zarara uğradığının belirlendiği, hesaplanan bu zararın … Sigorta nın limiti dahilinde kaldığı anlaşılmakla davacının maddi tazminata yönelik davasının kısmen kabulü ile 22.410,42 TL nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş , sigorta yönünden ise dava tarihinden itibaren ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere tahsiline karar verilmiş, manevi tazminat yönünden ise tarafların kusur durumları manevi tazminatın yargıtayca belirlenen ilkeleri ve tarafların sosyo ekonomik durumları da göz önünde bulundurularak takdiren 15.000,00 TL ‘ e hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminata yönelik davasının KISMEN KABULÜ İLE, 22.410,42 TL’nin kaza tarihi olan 24/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalı sigorta şirketi yönünden ise dava tarihi olan 24/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ve sigorta şirketi yönünden poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere ve tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE, 15.000,00 TL’nin haksız fiil tarihi olan 24/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sigorta şirketi haricindeki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine,
4- Görevsiz mahkemede, hüküm tarihi itibariyle alınması gerektiği kadar harç tahsil müzekkeresi yazıldığından ve daha sonra iptal edilmediğinden harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Kabul edilen maddi tazminat yönünden AAÜT gereğince 2.689,25 TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6- Kabul edilen manevi tazminat yönünden AAÜT gereğince 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalı Sigorta şirketi dışındaki davalılardan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
7- Red edilen maddi tazminat yönünden AAÜT gereğince 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalı taraflara ödenmesine,
8- Red edilen manevi tazminat yönünden AAÜT gereğince 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı Sigorta şirketi dışındaki davalılara ödenmesine,
9- Davacının yaptığı yargılama gideri olan, 541,35 TL harç ile Tebligat,müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere yapılan yargılama gideri olan 1.350,25 TL toplamı 1.891,60 TL’nin kabul ve red oranına göre 472,90 TL’sinin davalılardan alınarak davacı tarafa ödenmesine, kalan kısımların davacı üzerinde bırakılmasına,
10- Davalı ….’ ın yaptığı yargılama gideri olan toplam 200,00 TL’nin kabul ve red oranına göre 150,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan kısımların davalı üzerinde bırakılmasına,
– Davalı …’ ın yaptığı yargılama gideri olan toplam 100,00 TL’nin kabul ve red oranına göre 75,00 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan kısımların davalı üzerinde bırakılmasına,
– Davalı Sigorta şirketinin yaptığı yargılama gideri olan toplam 176,50 TL’nin kabul ve red oranına göre 132,37 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa ödenmesine, kalan kısımların davalı üzerinde bırakılmasına,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı …. vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/06/2021
Katip …

Hakim …