Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/169 E. 2021/649 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/169 Esas
KARAR NO : 2021/649

DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin)
DAVA TARİHİ : 23/02/2021
KARAR TARİHİ : 17/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde; davalı şirket ortağı olan … ile Büyükçekmece … Noterliği 29/09/2014 tarih ve … yevmiye sayılı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi yaparak resmi şekilde davalı şirketin 1.300.000,00 TL’lik paylarının tamamını satın aldığını, noter huzurunda yapılan sözleşme neticesinde devri yapılan payların …nde tescilinin yapılması için sözlü çağrıların hiçbirisine yanıt alamadığını belirterek Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile satın alınan ve devri yapılan hisselerin …nde adına kayıt , tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava; TTK 595.madde ve devamı uyarınca hisse devrinin tescili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, Büyükçekmece … Noterliği 29/09/2014 tarih ve … yevmiye sayılı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile satın alınan ve devri yapılan hisselerin …nde adına kayıt , tescil ve ilanı şartlarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK’nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
…nden celp edilen sicil kayıtlarının incelenmesinde; … sicil nolu …’nin … Mahallesi … Sokak … Sitesi … Blok No:… …/… adresinde sicilde kain olduğu, 08/04/1999 tarihinde kurulduğu, şirket ortak ve yetkililerinin … ve … oldukları anlaşılmıştır.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından davalılar … ve … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd.Şti.aleyhine pay defteri kaydına ilişkin davanın 15/11/2019 tarihinde açıldığı, yapılan yargılama sonunda; davanın yasal dayanağını oluşturan 24/06/2009 tarih ve … yevmiye numaralı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesinin (devir alan) …ve (devir eden) … tarafından feshedildiği, karşılıklı olarak hak ve alacaklarının kalmadığı belirttikleri, birbirlerini ibraz ettikleri, satış ve devirin tescili talebiyle açılan huzurdaki davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu .. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından davalı … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd.Şti.aleyhine 14/08/2015 tarihinde genel kurul kararının iptali davası açıldığı, yapılan yargılama sonunda davanın … İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd.Şti,yönünden kabulüne, …nce …. sicil nosu ile kayıtlı …. İnşaat Sanayi ve Dış Ticaret Ltd.Şti’nin 29/07/2015 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlarının TTK 622 maddenin atfı sebebi ile TTK 445 madde ve devamı gereği iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
Şirketin iki ortaklı olup menfaat çatışması söz konusu olabileceğinden;…nün … sicil numarasında kayıtlı”…”ne SMM …’ın kayyım olarak atanmasına karar verilmiştir.
Büyükçekmece … Noterliğine yazılan müzekkereye cevap verildiği, pay devir sözleşmesi ve davacı tarafından şirkete yapılan ihtarnamenin tebliğ şerhi ile ilgili tasdikli suretinin de Büyükçekmece … Noterliği tarafından mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Öncelikle mahkememizce dava şartları açısından dosyanın incelenmesi gerekmiştir.
Dava şartları, medeni usul hukukuna ait bir kurum olup, amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek, böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür.
Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir; taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine (esastan karara bağlanmasına) muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
Mahkememizce gelen kayıt ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda Davacı …. İnş. Şirketinin 2 ortağından biri olduğunu, baştan %50 paya sahipken kalan %50 hissenin %26 sını 29/09/2014 tarihinde noterden yapılan hisse devri sözleşmesi ile davacıdan satın aldığını bu sebeple hissenin adına tescili talep etmiştir.
Davanın geldiği aşamaya kadar Dacının dava dışı müdahil … ile birlikte … İnşaat San.ve Dış Tic.Ltd.Şti. nin %50 hisseli ortağı ve müşterek yetkili müdürü oldukları anlaşılmıştır. Ancak davacı … bu davaya konu olan hisse devri sözleşmesi ile ilgili 29/07/2015 tarihinde sadece kendisinin katılımı ile devreden ortağa çağrı yapılmadan gerçekleştirilen genel kurul toplantısında % 26 payın …’ya devrini ve devredenin de şirket müdürlüğünün kaldırarak …’ya şirketi 1 yıl süre ile Münferiden temsil etme yetkisi verilmesi kararları alınmıştır. Bu 29/07/2015 tarihindeki genel kurul toplantısı ile ilgili İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı davada “yapılan genel kurulda alınan kararların İPTALİNE hükmedilmiş” ve karar kesinleşmiş olup Ticaret Sicil Müdürlüğünde tescili yapılmıştır. Bunlardan 15/01/2016 tarihinde ki genel kurul toplantısında …’ya şirketi 10 yıl süre ile münferiden temsile yetkisi verilmiş ve şirket merkezi adres değişikliği Yapılmıştır. 14/05/2017 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında ise tekrar şirket merkezi adres değişikliği yapılmıştır. Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas ve … Karar sayılı ilam ile Mahkeme “02/12/2020 tarihli duruşmada Davalı şirketin 15/01/2016 ve 14/05/2017 tarihinde yapılan Genel Kurullarında alınan kararların YOK HÜKMÜNDE olduğunun tespitine” karar verdiği anlaşılmıştır.
Konuyu düzleyen 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 595. Maddesine göre;
”(1) Esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onanır. Ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşullara da belirtilir.
(2) Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayı şarttır. Devir bu onayla geçerli olur.
(3) Şirket sözleşmesinde başka türlü düzenlenmemişse, ortaklar genel kurulu sebep göstermeksizin onayı reddedebilir.
(4) Şirket sözleşmesiyle sermaye payının devri yasaklanabilir.
(5) Şirket sözleşmesi devri yasaklamış veya genel kurul onay vermeyi reddetmişse, ortağın haklı sebeple şirketten çıkma hakkı saklı kalır.
(6) Şirket sözleşmesinde ek ödeme veya yan edim yükümlülükleri öngörüldüğü takdirde, devralanın ödeme gücü şüpheli görüldüğü için ondan istenen teminat verilmemişse, genel kurul şirket sözleşmesinde hüküm bulunmasa bile, onayı reddedebilir.
(7) Başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılır.”düzenlemesi ile esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılacağı ve tarafların imzalarının noterce onanacağı, ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşulların da belirtileceği, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayının şart olduğu ve devrin bu suretle tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır. Yine aynı maddenin son fıkrasında, başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde pay devrine onay vermiş sayılacağı düzenlenmiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra, somut olaya dönüldüğünde, davacı davadan önce şirketten payını tescili hususunda başvuruda bulunması ve bu başvurunun da usulüne uygun olması özel bir dava şartı olarak değerlendirilmiştir. Bu kapsamda davacı her ne kadar pay devri içi şirket genel kuruluna ihtarname göndermiş ise de söz konusu pay devri tescili kararı alınması için şirketi temsile müdürlere ya da iş bu davada olduğu gibi payı devreden …ın şirketi temsile yetkili olduğu ortağa tebligatın yapılması gerektiği halde söz konusu tebligat usule aykırı şekilde davacının kabulünde de olduğu üzere davacın … isimli kişiye yapıldığı noterden gelen tebligat parçası üzerinde yapılan inceleme sonucunda anlaşılmıştır. Tebligat ve başvuru tarihi itibariyle devreden ortak şirket temsilcisi olup ona tebligat ya da Bakırköy … ATM tarafından atanan kayyuma yapılması gerektiği dikkate alınarak dava açmadan önce şirkete başvuru prosedürü usulüne uygun yerine getirilmediğinden davanın bu aşamada usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Tüm bu nedenlerle davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan harçtan mahsubuna, başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2021

Başkan …
¸
Üye … ¸
Üye …
¸
Katip ….
¸