Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/157 E. 2021/459 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/157 Esas
KARAR NO : 2021/459

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; miras bırakanın sahip olduğu davalı şirket mirasçılardan biri olan davalı … tarafından hukuka aykırı olarak ele geçirildiğini, lüteveffanın tasarruf ehliyeti bulunmadığını, müvekkilinin kız kardeşinin ekli veraset ilamında (… Sulh Hukuk Mahkemesi … E., … K. Sayılı 26.02.2020 tarihli) görüleceği üzere 06.02.2020 tarihinde vefat ettiğini, müteveffanın sahip olduğu şirket merkezinin …’de bulunması (internet sayfası) nedenlerinden dolayı Bakırköy Ticaret mahkemeleri yetkili olduğunu, müteveffanın vesayet altına alındığını, davalı şirketin müdürü davalının kendisi olduğunu, davalının müteveffanın şirket hissesini sahte bir kimlikle noter vasiyetnamesiyle bağış yaptırdığını, bu konuda Kahramanmaraş …. Asliye Hukuk mahkemesinin … sayılı dosyanın derdest olduğunu, 17.06.2011 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin 06.05.2011 tarihli 12 numaralı kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, 31.05.2013 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin 24.05.2013 tarihli 1 numaralı kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, 11.09.2015 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin 01.09.2015 tarihli 4 numaralı kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, 08.11.2018 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, 26.06.2018 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin 18.06.2018 tarihli 4 numaralı kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, 26.01.2021 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin 25.01.2021 tarihli 1 numaralı kararının ve sicil kaydının iptali gerektiğini, müteveffanın vefat ettiğini, hisse devrinin söz konusu olmadığını, veraset ilamına göre hissenin mirasçılar adına tescili gerekirken davalının kendi adına tescil yaptırması yasal olmadığını belirterek fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla davalı şirketin ortaklarından hissedar …’in hissesinin iptaline, işbu hissenin … adına tesciline ya da … mirasçıları adına tesciline, yukarıda tarih ve numarası yazılı tescil ve kararların iptaline, yok hükmünde sayılmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davada mahkemenin yetkili olmadığını, müvekkillerinin adresinin Kahramanmaraş olduğunu, davacı her ne kadar … Kahramanmaraş Ticaret Sicil Müdürlüklerini davalı olarak göstermesi usüli bir hata olduğunu, bu kişilerin taraf sıfatı olmadığını, öncelikle yetkiye itirazının ön inceleme duruşması ile kabulüne karar verilmesini, davanın esasına ilişkin Cevap ve delillerini saklı tuttuklarını, şayet yetkiye itirazı kabul edilmez ise davacının dava açma ehliyeti bulunmadığını, şirketin hissedarı olmadığını, taraf sıfatı yokluğundan davanın reddi gerektiğini belirterek davanın reddine savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; davalı şirketin 06.05.2011 tarihli 12 numaralı, 24.05.2013 tarihli 1 numaralı, 01.09.2015 tarihli 4 numaralı kararının, 08.11.2018 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin kararının, 18.06.2018 tarihli 4 numaralı kararının, 25.01.2021 tarihli 1 numaralı kararının butlanı ya da iptali istemine ilişkindir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı şirketin 06.05.2011 tarihli 12 numaralı, 24.05.2013 tarihli 1 numaralı, 01.09.2015 tarihli 4 numaralı kararının, 08.11.2018 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin kararının, 18.06.2018 tarihli 4 numaralı kararının, 25.01.2021 tarihli 1 numaralı kararının butlanı ya da iptali koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Kahramanmaraş Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalı şirketin sicil kaydının celp edildiği, incelenmesinde;… sicil nolu …’nin son tescilli adresinin “… Mahallesi …. Bulvarı No:…/ …/… olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce öncelikle dava şartları yönünden inceleme yapılmıştır.
Bu noktada öncelikle HMK.114.maddesi gereği dava şartı olan kesin yetki hususunun değerlendirilmesi gerekmekte olup bu hususun dosya üzerinden irdelenmesi usulen mümkün görülmüştür.
HMK’nun 14.maddesine göre, şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi yetkili olup, anılan yetki kuralı, kamu düzenine ilişkin ve kesin nitelikte olduğundan, davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi, mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir. TMK’nın 51.maddesine göre de tüzel kişinin ikametgâhı ana sözleşmede başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yerdir. Bu yetki kesindir. Kesin yetkinin ise; 6100 sayılı HMK.nun 114/1-ç maddesinde dava şartı olarak sayıldığından mahkemece re’sen dikkate alınması gerekmektedir. Ayrıca söz konusu dava genel kurul kararınn yokluğu talibini içerdiği dikkate alınarak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 445-451. maddelerinde genel kurul kararlarının iptali konusu düzenlenmiştir. İptal sebeplerinin düzenlendiği TTK 445 maddesinde 446. maddede belirtilen kişilerin kanun veya esas sözleşme hükümlerine, özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine karar tarihinden 3 ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nde iptal davası açabilecekleri belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı dava dilekçesi ile, davalı şirketin 06.05.2011 tarihli 12 numaralı, 24.05.2013 tarihli 1 numaralı, 01.09.2015 tarihli 4 numaralı kararının, 08.11.2018 tarihli sicil gazetesiyle ilan edilen şirketin kararının, 18.06.2018 tarihli 4 numaralı kararının, 25.01.2021 tarihli 1 numaralı kararının butlanı ya da iptaline karar verilmesini talep etmiş ise de; HMK ‘nın 14.maddesindeki kesin yetki kuralının uygulanması gerektiği, kesin yetkinin ise HMK ‘nın 114/1-ç maddesi uyarınca dava şartı olduğu, davalı …’in adresi … Mah., … Bulvarı No:… D:… … – …, davalı …’nin adresi ise “… Mahallesi … Bulvarı No:… …/…” olup, buna göre davalı şirketin sicildeki kayıtlı merkez adresi Kahramanmaraş Asliye (Ticaret) Hukuk Mahkemelerinin yetki alanında kaldığından mahkememizin yetkisizliği nedeniyle kesin yetkiye dair dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine HMK.nun 320/1 maddesi hükmü de dikkate alınarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle:
1-Davacının açtığı davada; yetkili ve görevli mahkemenin Kahramanmaraş Asliye (Ticaret) Hukuk Mahkemesi olması nedeni ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-Yetkisizlik nedeni ile dava dilekçesinin REDDİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli Kahramanmaraş Asliye (Ticaret) Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Kahramanmaraş Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/04/2021

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza