Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/141 E. 2023/302 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/141 Esas
KARAR NO : 2023/302 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Davacı tarafından mahkememizde açılan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Dava konusu … plakalı (eski plaka ….)
.. marka aracın müvekkili şirket tarafından 10.05.2019 tarihinde davalıdan satın alındığını, davalı
tarafından aracın hasarsız olduğu beyan edilmiş ise de, aracın kullanımı esnasında hava yastığı
uyarısının vaki olması sebebi ile araç yetkili teknik servise kontrol ettirildiğini, söz konusu kontrol
neticesinde aracın sağ ön kısmında bulunması gereken hava yastığının bulunmadığını, daha önce
yaşanan kaza neticesinde söz konusu hava yastığının patladığı ve de yerine orijinal hava yastığı ikame
etmek yerine hava yastığı mevcutmuş gibi düzenek tatbik edildiğini, bu hali ile aracın güvensiz ve de
kullanıma elverişli olmadığının tespit edildiğini, aracın gizli ayıplı olduğunu, araçta mevcut ayıpların
gizlenerek ve de araca standart dışı düzenek tatbik edilmek suretiyle hile ile müvekkilin aldatıldığını
belirterek, aracın yetkili serviste orijinaline dönüştürülmesi için oluşacak zararın ve oluşacak hasar
kaydı sebebi ile meydana gelen değer kaybının satış tarihi olan 10.05.2019 tarihinden itibaren
işleyecek ticari faizi ile tazminine, davaya konu aracın hasarlı olması sebebi ile kaydında oluşacak hasar kaydı sebebi ile meydana gelecek şimdilik 4.000,00 TL değer kaybına ilişkin maddi tazminatın araç satış tarihi olan 10.05.2019 tarihinden itibaren ticari faiz ile davacıya ödenmesine karar verilmesini, yargılama ücreti ile ücreti vekaletin davalıya tahmil edilmesine tahmil edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde beyan ettiği iddiaları kabul etmemiz mümkün olmadığını, müvekkili şirket Büyükçekmece …. Noterliğinin 11.04.2019 tarih ve …. yevmiye yevmiye numaralı Araç Satış Sözleşmesi ile … Plakalı aracı 146.000,00 TL bedelle … Yapı İnş. San. Ve Tic. Ltd.Şti den satın alındığını, müvekkili aracı satın alırken alıcı firma tarafından kendisine satış faturası kesildiğini, müvekkili şirket aracı davacı şirkete aynı bedelle 146.000,00 TL ye Büyükçekmece …. Noterliğinin 10.05.2019 tarih ve … Yevmiye numaralı satış sözleşmesi ile satıp devretmiş ve araç plakası değiştirilerek …. olarak yeni plaka alındığını, müvekkili satış yaparken de davacı şirkete fatura kestiğini, taraflar arasında satım işlemi yapılırken davacı şirket tarafından araca eksper yapılmış ve ondan sonra araç satın alındığını, müvekkili şirket alım satım işleri yaptığını, bu aracı alırken de 2. El olarak almış ve satarken de 2. El olarak sattığını, davacının davası ve ihtarnamesi süresinde olmadığından davanın reddi gerektiğini, davalı şirket müvekkili 11.09.2019 tarihinde ihtarname gönderildiğini, araç 10.05.2019 tarihinde satıldığını, araç satıldıktan 4 ay sonra ihtarname çekildiğini, davacı şirket Tacir olduğu için 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 23. maddesine göre tacirler arasındaki ticari satışlarda satılanın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli değilse, alıcı, teslim tarihinden itibaren sekiz gün içerisinde satılanın gözden geçirilmesini sağlamakla yükümlü olduğunu, TBK’na göre gizli ayıbın ortaya çıkmasını takiben hemen bildirim yapılması gerektiğini, süresinde yapılan bir bildirim olmadığından davanın usul yönünden reddi gerektiğini ileri sürerek, davacının açtığı davasının reddi ile dava masrafları ve ücreti vekâletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 26/04/2022 havale tarihli raporda; “Davaya konu … plakalı … marka … tipi …. model araçta, Hava yastığı sisteminin yanıltılmış ve işlevsiz durumda olduğu, mevcut durumda olası bir kazada hayat kurtarma ve ciddi yaralanmaları önlemede etkisiz kalacak nitelikte olması, satın alanın satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemesi ile ya da uzman kontrolüyle anlaşılabilir özellikte olmaması nedeniyle dava konusu aracın AYIPLI olduğu, söz konusu ayıbın hile ile gizlenmiş olması nedeniyle GİZLİ AYIP niteliğinde olduğu, Davaya konu araç üzerindeki, hava yastığı sistemi elemanları orijinal olmadığından ve şasi numarası ile parça kataloğu tespit edilemediğinden, ön hava yastıkları ve tesisatı ile emniyet kemerleri ve tesisatın parça numara ve bedelleri ile değişim işçilik ücretlerinin yetkili servisler üzerinden davacı tarafça belirlenmesi veya yetkili servislerden müzekkere ile celbi sonrası aracın satım tarihindeki onarım maliyetinin değerlendirilebileceği, Hava yastığı sisteminin onarımı nedeniyle araçta oluşacak değer kaybı miktarı, satış tarihinde ortalama 6.000-TL olacağı” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 13/01/2023 havale tarihli ek raporda; “Ocak 2023 güncel onarım bedelinin KDV dahil 70.579,60-TL, 15/02/2021 dava tarihindeki onarım bedelinin KDV dahil 31.648,53_TL olduğu” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 07/03/2023 tarihli uyap üzerinden gönderilen dilekçesi ile taleplerini artırtırmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, zarar tazmini isteminden ibarettir.
Dava konusu, davacı şirket tarafından 10/05/2019 tarihinde davalıdan alınan aracın hasarsız olması gerekirken kullanım esnasında hava yastığı uyarısı verdiği, daha önce yaşanan kaza neticesinde hava yastığının patladığı, orjinal hava yastığı ikame etmek yerine hava yastığı mevcutmuş gibi düzenek takbik edildiği iddiasından kaynaklı olarak zararın tazmini ve araçtaki değer kaybının tazminine ilişkin dava olduğu görülmüştür.
Dava konusu miktar 76.579,60-TL’dir.
TTK m.23’e göre tacirler arasındaki mal ve satış sözleşmelerinde Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.
BK.m.223’te ayıp düzenlemesi yer almaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 23/son maddesine göre: Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde inceleme veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.
Gizli ayıp mevcut ise, herhangi bir şarta ve sınırlamaya tabi olmaksızın alıcı seçimlik hakkını kullanması için yeterlidir. Satıcı tercih edilen seçimlik hakkı yerine getirmek zorundadır. Dolayısıyla ayıbın küçük, büyük veya orantılı olup olmaması sonucu değiştirmeyecektir. Asıl olan alıcının ürünü ilk aldığı zamanki tercih hakkıdır. Ayıplı , defolu veya kusurlu bir ürünü indirimli fiyata alıp almama tamamen alıcının tercihidir. Eğer alıcı en ufak bir kusur bile olmasını istemeden parasını tam ödeyerek bir ürün alıyorsa bu niyet ile aldığı üründe sonradan gizli ayıp çıkması nedeniyle ayıbın tür ve oranı gerekçe göstererek alıcıyı ilk başta istemediği bir alışverişin içine ve tercihe zorlamak TBK 223 sayılı yasanın amaç ve emredici hükümlerine tamamen aykırıdır.
6098 sayılı TBK’nın Satım sözleşmesinde alıcının seçimlik hakları başlıklı 227. maddesinde; “satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı;1-Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, 2-Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, 3-Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, 4- İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme, Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Madde hükmü doğrultusunda, davacının ayıptan kaynaklı genel hükümlere göre tazminat hakkı bulunmaktadır. Ancak, bunun için ayıp iddiasını ispat etmesi gerekmektedir.
Açıklanan yukarıdaki hususlar doğrultusunda; dava konusu araçta aracın güvenliğinin esas unsurlarından olan hava yastığı sisteminin yanıltılmış ve işlevsiz durumda olduğu, olası bir kazada hayat kurtarma ve ciddi yaralanmaları önlemede etkisiz kalacak nitelikte olduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan araçtaki ayıbın, satın alma esnasında makul ve yeterli bir süre incelemesi ile ya da uzman kontrolüyle anlaşılabilir özellikte olmaması nedeniyle gizli ayıp olduğu; zamanaşımı süresi içerisinde tespitin ve ayıp ihbarının yapıldığı ve ayıbın tespitinden itibaren noter ihtarı ve beyanlara göre davacının makul süre içinde bunu davalıya bildirdiği görülmüştür.
Zararın değerinin tespiti açısından malzeme konusunda ehil bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bu amaçla bilirkişi heyeti tarafından yapılan inceleme sonucunda hazırlanan kök ve ek rapor içeriğine göre, dava dosyasında yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda …. plakalı araçtaki onarım bedelinin dava tarihi itibariyle 31.648,53 TL olduğu ve …. plakalı aracın hasar onarımı nedeniyle rayiç değerinde meydana gelen azalmanın satış tarihi itibariyle 6.000,00 TL olduğu görülmüş olup, bilirkişiler tarafından yapılan hesaplamanın dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple bu raporlar hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve yapılan açıklamalar gözetilerek, dava ve talep arttırım dilekçesi dikkate alınarak, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-31.648,53TL onarım bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-6.000,00TL değer kaybı tazminatının araç satış tarihi olan 10/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,

2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.571,77-TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 85,39-TL peşin harç ile yargılama devam ederken yatırılan 1.402,31-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.487,70-TL harcın mahsubu bakiye 1.084,07-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
-Davacı tarafça sarf edilen toplam 1.584,00-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kısmen kabul-red oranları ve takdiren % 49,16’sı olan 648,91-TL’sinin davalıdan, % 49,16’sı olan 671,09-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan / yapılacak yargılama giderleri (Bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafları) olmak üzere toplam 3.264,00-TL’nin kısmen kabul-red oranları ve takdiren % 49,16’sı olan 1.604,58.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
-Dosya içerisinde görev alan bilirkişi …’e bilirkişi rapor ücreti ödenmediği görülerek, 1.000,00-TL bilirkişilik ücretinin davacı gider avansından alınarak ödenmesine,
-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve bilirkişi ücreti ödendiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4-Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
28/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır