Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/1126 Esas
KARAR NO : 2022/422 Karar
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 15/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/alacaklı ….. Elektrik ve Elektronik San ve Tic. Ltd Şti tarafından ….. Aydınlatma Tedarik Elektronik ve İnşaat San. Tic. Ltd Şti hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, söz konusu takibin dayanağının cari hesap alacağı olarak gösterildiğini, davalı/borçlu şirket tarafından söz konusu ilamsız icra takibine süresinde itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğini, daha sonra davalı/alacaklı ….. Elektrik ve Elektronik San. Ve tic. Ltd. Şti tarafından 27/07/2021 tarihinde müvekkili şirkete 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiğini, sadece müvekkili şirkette değil birçok gerçek ve tüzel kişiye 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiğini, davalı/alacaklı ….. Elektrik ve Elektronik San ve Tic. Ltd Şti tarafının talebi üzerinde müvekkili şirketin UETS adresine 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğe çıkarıldığını, şirket yetkilisinin sağlık sorunları nedeniyle e tebligatları süresinde takip edememesi nedeniyle dava konusu icra dosyasından gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinden haberdar olamadığını, bunun sonucu olarak da daha sonra 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin yine UETS yoluyla müvekkili şirkete gönderildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin bu ihbarnamelerden de haberdar olamadığını, bütün bu gelişmeler üzerine müvekkili şirketin, hiçbir ticari alacak/borç ilişkisi bulunmadığı, taraflarını dahi tanımadığı dava müstenidi icra takip dosyasından konulan haksız ve hukuka aykırı hacizler nedeniyle sürekli bir cebri icra tehdidi altında kaldığını, takip dayanağı olarak gösterilen davalılar arasında düzenlenmiş olan söz konusu faturaların düzenlenmiş olduğu 08/04/2020 ve 03/07/2020 tarihlerinde müvekkili şirketin henüz kurulmadığını, bu haliyle de müvekkili şirketin, dava müstenidi icra takip dosyasında alacaklı ve borçlu gözüken her iki davalı şirketin birbirleri arasındaki ticari ya da sair alacak/borç ilişkisi ile herhangi bir ilgisinin bulunmasının fiilen ve hukuken mümkün olmadığını, müvekkili şirketin, dava müstenidi Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında alacaklı olarak gözüken davalı ….. Elektrik ve Elektronik San ve Tic. Ltd. Şti. ve asıl borçlu olarak gözüken diğer davalı ….. Aydınlatma Tedarik Elektronik ve İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. ile hiçbir ticari ilişkisinin, daha ötesi fiilen, malen ve hukuken hiçbir ilgi alakasının bulunmadığını, hal böyle iken davalılar tarafından muvazaalı olarak başlatıldığı kuvvetle muhtemel olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasından, davalı alacaklı tarafından hukukun verdiği imkanlar kötüye kullanılmak suretiyle müvekkili şirketin, icra dosyasının tarafı haline getirildiğini, davalıların özellikle de alacaklı gözüken davalı ….. Elektrik ve Elektronik San ve Tic Ltd Şti’nin bu yaklaşımının açık bir suiniyet olup hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu bildirerek, öncelikle İİK’nun 72/3 maddesi hükmü ve izah edilen hususlar çerçevesinde, cebr-i icra tehdidi altında Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasına teminat olarak yatırılacak paranın mahkeme dosyasının yargılaması sonuna kadar icra dosyasında alacaklı gözüken davalı ….. Elektrik ve Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti’ne ödenmemesine, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasının dosya hesabının toplamda %115’i tamamen teminat altına alınacağından, icra dosyasından müvekkili şirketin taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklarına konulmuş olan bütün hacizlerin kaldırılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama neticesinde, müvekkili şirketin, dava konusu Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasına borçlu olmadığının tespitine, dava konusu Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyası ile devam eden icra takibinin müvekkili şirket yönünden iptaline, İİK’nun 72/4 maddesi gereğince müvekkili şirketin uğradığı maddi ve manevi zararları karşılamak üzere %20’den aşağı olmamak üzere her iki davalı şirket aleyhine müştereken ve müteselsilen kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Elektrik ve Elektronik San ve Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili olan mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, somut olayda davacı vekilinin davacı şirketin tek hissedarı ve yetkilisi olan …..’in eşinin sıkıntılı bir hamilelik dönemi geçirmekte olduğunu ve sürekli sağlık kuruluşlarına gidip gelmiş olmasından ötürü UETS sistemindeki e tebligatları süresinde takip edemediğini iddia ettiğini, bu iddialar doğru olsa bile kanunun açık olduğunu ve İİK. Madde 89/3’e göre gönderilen ihbarnamenin tebliğinden itibaren 15 gün içinde dava açılmasının zorunlu olduğunu, davacıya gönderilen 89/3 ihbarnamesinin kendisine 19/10/2021 tarihinde tebliğ olmakla 15 günlük sürenin bu tarihten itibaren başladığını, davacının işbu davayı en geç 03/11/2021 tarihinde açmak durumunda olduğunu, davacı ile diğer davalı ….. Aydınlatma arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, davacı vekilinin tarafların ticari faaliyet kollarının farklı olduğunu iddia ettiğini, bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, davacının tarafların çalışma kollarının aynı olmadığı ve davacı ile diğer davalı ….. aydınlatma arasında ticari ilişki olmadığı yönündeki iddialarının kabulünün mümkün olmadığını ve reddinin gerektiğini, davacının da kabulünde olduğu üzere; davacıya yapılan e-tebligatların usulüne uygun olduğunu, davacı şirket yetkilisinin tebligatlarla ilgili işlem yapamamış olmasının tebligatların geçersiz olduğu anlamını doğurmadığını, tebligatların usulüne uygun ve geçerli olduğunu, davacının müvekkili ile diğer davalı arasında muvazaa mevcut olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkili şirketin 1992 yılından bu yana yurt içi ve yurt dışına üretim yapan büyük bir firma olduğunu, ispat yükünün davacıda olduğunu, davacının ihtiyati tedbir talebinin kabul edilemeyeceğini, davacı hakkında kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, yetki itirazının kabulüne, yetkisiz açılan davanın usulden reddine, süresinde açılmayan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacının mesnetten yoksun davasının esastan reddine, kötü niyetli davacının %20 den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi davalı ….. Aydınlatma Tedarik Elektronik ve İnş. San. Tic. Ltd Şti’ne usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı tarafından davaya karşı yazılı cevap dilekçesi ibraz edilmemiş, davalı şirket adına duruşmalara katılan olmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 89/3. maddesi gereğince açılan menfi tespit isteğine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden; taraf şirketlerin sicil kayıtları celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyası celp edilmiş olmakla incelenmesinde; Alacaklı davalı ….. Elektrik ve Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından borçlu (davalı) ….. Aydınlatma Tedarik Elektronik ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti aleyhine cari hesap alacağı dayanak gösterilerek 17.229,89-TL alacağın tahsili istemiyle başlatılan takipte ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine takibin kesinleştiği, davacı şirketin elektronik tebligat adresine tebliğ edilen 89/1 haciz ihbarnamesinin 17/08/2021 tarihinde alıcısı tarafından açıldığı, 22/08/2021 tarihinde mevzuat gereği okundu sayıldığı, 89/2 haciz ihbarnamesinin 14/09/2021 tarihinde alıcısı tarafından açıldığı, 19/09/2021 tarihinde mevzuat gereği okundu sayıldığı, 89/3 haciz ihbarnamesinin 19/10/2021 tarihinde mevzuat gereği okundu sayıldığı görülmüştür.
İİK’nın 89. maddesi; “Hamiline ait olmıyan veya cirosu kabil bir senetle müstenit bulunmıyan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun üçüncü şahıs elindeki taşınır bir malı haczedilirse icra memuru; borçlu olan hakiki veya hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödeyebileceğini ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran üçüncü şahsa bundan böyle taşınır malı ancak icra dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelini icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir (Haciz ihbarnamesi).Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4 üncü fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir.
Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur.
(Değişik üçüncü fıkra: 17/7/2003-4949/22 md.) Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. Bu süre içinde 106 ncı maddede belirtilen süreler işlemez. Bu davada üçüncü şahıs, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur. Üçüncü şahıs açtığı bu davayı kaybederse, mahkemece, dava konusu şeyin yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkûm edilir. Bu fıkraya göre açılacak menfi tespit davaları maktu harca tabidir….” şeklindedir.
Mahkememizce yapılan yargılama, iddia, savunma, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamına göre; Davacı vekilinin, Bakırköy ….. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı dosyasında davacı şirket yetkilisinin gönderilen haciz ihbarnamelerinden haberdar olmadığını, şirketin tek hissedarı ve yetkilisi olan …..’in eşinin sıkıntılı bir hamilelik dönemi geçirmekte olduğundan sürekli sağlık kuruluşlarına gidip geldiği bir döneme denk geldiği için UETS sistemindeki e-tebligatları süresinde takip edemediğini ve bu nedenle zamanında itiraz edemediğini, aleyhine kesinleşen işlem sonrası banka hesaplarına haciz konulduğunu, icra takibinde borçlu olarak gözüken davalı ….. Aydınlatma Tedarik Elektronik ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti’ne herhangi bir borcu bulunmadığını iddia ederek davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi yönünde eldeki davayı açtığı, her ne kadar davacı vekili 23/03/2022 ve 15/04/2022 tarihli celselerde davayı İİK 89. Maddesine göre değil İİK 72. Maddesine göre açtıklarını beyan etmiş ise de; dosya kapsamından, dava dilekçesindeki açıklamalar ve davanın dayandırıldığı vakıalar değerlendirildiğinde davanın İİK’nın 89/3. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası olarak açıldığının anlaşıldığı, kaldı ki İİK’nın 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türü olup, somut olayda davacı takip borçlusu olmadığından, belirtilen kanun hükmünün uygulanmasının mümkün olmadığı, İİK’nın 89/3. maddesi gereğince kendisine haciz ihbarnameleri tebliğ edilen 3. kişinin önceki haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz etmemiş ise üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği, üçüncü haciz ihbarnamesinin 19/10/2021 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, iş bu davanın 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 30/12/2021 tarihinde açıldığı anlaşılmakla; davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 294,24-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 213,54-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı ….. Elektrik ve Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
7-Mahkememizce verilen tedbir kararının hükümle beraber KALDIRILMASINA,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ….. elektrik vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/04/2022
Katip ….
¸
Hakim …
¸