Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1119 E. 2023/170 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1119 Esas
KARAR NO : 2023/170

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin ticari kayıtları ve konkordato ön projesi incelendiğinde her ne kadar mevcut durumda şirket borçlarını ödeyemez hale gelmiş olsa da şirketin karlılık oranı ve cirosu gözetildiğinde yaratılacak kaynak ve ek kaynaklar ile şirket öz varlığının açığını kapatabileceğini, devam eden borç yapılandırma çalışmalarının müvekkilin konkordato projesinin öngörülen şekilde uygulandığını, gerekli tedbirlerin alınması ve devam eden işlerden beklenen gelirin şirketin aktifine girmesi halinde şirketin borcunu ödeyemez durumdan kurtulabileceğinin görüleceğini, bu durumda müvekkilinin borçlarını yapılandırma mühleti ve fırsatı verilmeden iflasa sürüklenmesini beklemenin onlarca alacaklıyı mağdur edip sektöründe markalaşmış ve tanınmış bir işletmenin kapanmasına sebep olacağını, şirket çalışanları ve ailelerinin mağduriyetine yol açıp, doğrudan ve dolaylı olarak piyasadaki birçok gerçek ve tüzel kişiye zincirleme şekilde büyük zararlar vereceğini, döviz kurlarındaki olağanüstü durum ile diğer olumsuzlukların maalesef aynı döneme denk geldiğini, Covid-19 pandemisi nedeniyle şirketin maddi zarara uğradığını ve mevcut krizin yönetilemez hale geldiği için konkordato sürecinin kaçınılmaz olduğunu, müvekkil şirketin iflasına karar verilmesi halinde mal varlığının cebri icra yoluyla satılması durumunda alacaklıların alacaklarının ancak %61,0956 oranında karşılanacağı hatta birçok alacaklının iflas tasfiyesi neticesinde hiç bir pay alamayacağını, alacak olanların da iflas tasfiyesine ilişkin uzun sürecin sonunda %61,0956 oranında alacağına kavuşacağı maddi gerçekliği karşısında müvekkil şirketin konkordato teklifinin alacaklılarca kabulü halinde alacaklıların alacaklarının neredeyse %100 oranında elde edecekleri gibi müvekkil şirketin de faaliyetlerine devam edebileceğini, hem istihdam yaratacağını hem de ülkemize katma değer oluşturacağını beyanla tensip kararı ile birlikte İİK m.287 gereğince müvekkil şirket hakkında üç ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesini, konkordato teklifine ilişkin olarak prosedürün işletilmesi kapsamında müvekkil şirket için bir yıl süre ile kesin mühlet verilmesini, Amme Alacaklarının Tahsili Hakkında Kanun’a göre yapılacak takiplerde dahil olmak üzere müvekkil şirket hakkında hiç bir takip yapılmamasını, önceden başlamış olan tüm takiplerin durdurulmasını, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasını, komiser tayinine ve gerekli sürecin yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine, ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı, borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.

Geçici komiser heyetinin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Geçici mühletin ve kesin mühlete ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nin 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Şirkete ait stok ve demirbaşların değer tespiti için görevlendirilen Endüstri Mühendisi Bilirkişi …. 04/03/2022 havale tarihli raporunda özetle; Davacı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin şirket varlığının hesaplanması amacıyla şirket stoklarının ve demirbaşlarının değer tespitine konu çalışma tarafımdan yapılmış olup şirket demirbaşlarında 2.el değerleri ve stoklarda ise ürünlerin fatura giriş fiyatları baz alınarak yapılan çalışma neticesi davacı firmanın stok değerlerinin 762.341,71 TL, demirbaş değerinin 24.590,00 TL olmak üzere toplam değerin 786.931,71TL olduğu bildirilmiştir.
Şirket ortağı şahsa ait gayrimenkullerin (4 adet) rayiç değerlerinin değer tespiti için bilirkişi (İİK m.298/son hükmü de dikkate alınarak) tarafından SPK Lisanslı Gayrimenkul Değerlendirme Uzmanı … 12/03/2022 tarihli raporunda özetle; 1 Nolu Taşınmaz tapu kayıt bilgilerine Çanakkale ili, … İlçesi, … Köyü, … Mevkii, … ada, … parsel sayılı Tarla vasıflı 3.099,17 m2 alanlı taşınmazın, tam hissesinin ….’ya ait olduğu, …. Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi (Vergi No:… – Sicil No:…) lehine 15.01.2020 tarih …. Yevmiye no’lu 80.000 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, taşınmaz değerinin 77.479,00 TL olduğu, 2 Nolu Taşınmaz tapu kayıt bilgilerine Balıkesir ili, … İlçesi, … Köyü, … ada, … parsel sayılı Tarla vasıflı 4000 m2 alanlı taşınmazın, tam hissesinin ….’ya ait olduğu, …. Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi (Vergi No:… – Sicil No:…) lehine 20.12.2017 tarih … Yevmiye no’lu 100.000 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, taşınmaz değerinin 97.200,00 TL olduğu, 3 Nolu Taşınmaz tapu kayıt bilgilerine İstanbul ili, … İlçesi, … Mahallesi … ada, … parsel sayılı 15541,53 m2 alanlı taşınmazdaki kat irtifaklı … arsa paylı 131,21 alanlı ana taşınmazdaki dükkan nitelikli G/Zemin/23.Bağımsız Bölümün tam hissesinin ….’ya ait olduğu, … Sanayi ve Ticaret AŞ (V.N: … ) lehine 24.07.2020 tarih … yevmiye ile 230.000,00 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, … Sanayi ve Ticaret AŞ (V.N: ….) lehine 17.11.2020 tarih …. yevmiye ile 220.000,00 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, taşınmaz değerinin 491.400 TL olduğu, 4 Nolu Taşınmaz tapu kayıt bilgilerine İstanbul ili, … İlçesi, … Mahallesi, … parsel sayılı mülkiyetli mesken nitelikli 1/12 arsa paylı 3.kat 4.bağımsız bölümün tam hissesinin …ya ait olduğu, …. Sanayi ve Ticaret AŞ (V.N: ….) lehine 04.03.2021 tarih … yevmiye ile 315.000,00 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, … Sanayi ve Ticaret AŞ (V.N: …) lehine 23.11.2021 tarih … yevmiye ile 85.000,00 TL bedelli %50 değişken faizli 1.dereceden ipotek tesisi olduğu, taşınmaz değerinin 644.010 TL olduğu tespit edilmiştir.
Şirket ortağı şahsa ait gayrimenkullerin (4 adet) rayiç değerlerinin değer tespiti için görevlendirilen Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Bilirkişi … 02/02/2023 havale tarihli raporunda özetle; 1 Nolu Taşınmaz İstanbul İli, …. ilçesi, (….) …. Mahallesi, …. parselde 5 Katlı Betonarme Bina ve Arsalı, kat mülkiyetli, 3. Kat 4 nolu Bağımsız Bölüm Mesken, …. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın tamamı 02.02.2023 Rapor tarihi itibariyle değeri 1.500.000,00 TL olarak, 2 Nolu Taşınmaz İstanbul İli, … İlçesi, (…) …. Mahallesi, … ada, … parsel Arsa kat irtifaklı, G Blok Zemin Kat 23 nolu Bağımsız Bölüm Dükkan, …. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın tamamı 02.02.2023 Rapor tarihi itibariyle değeri 700.000,00 TL olarak, 3 Nolu Taşınmaz Çanakkale ili, … İlçesi, … Köyü, … ada, … parsel sayılı Tarla vasıflı 3.099,17 m2 yüzölçümlü taşınmaz Maliki …. adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın tamamı 02.02.2023 Rapor tarihi itibariyle değeri 80.000,00 TL olarak ve 4 Nolu Taşınmaz Balıkesir ili, … ilçesi, …. Köyü, … ada … parsel sayılı Tarla vasıflı 4.000,00 m2 yüzölçümlü taşınmaz Maliki …. adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın tamamı 02.02.2023 Rapor tarihi itibariyle değeri 50.000,00 TL olarak hesap ve takdir edilmiştir.

Konkordato geçici komiser heyeti mahkememize sunmuş olduğu 28/01/2022 tarihli raporda özetle; şirket, dava dosyasındaki verilerden şirket merkezi toplantısından elde edilen bilgiler ışığında, aynı zamanda satış mağazası olarak kullanılan merkez adresinde şirketin faal olduğu, ancak esas faaliyet alanı olan taşeronluk faaliyetinin hali hazırda olmadığı, şirket merkezinde daimi olarak 2 personel istihdam edildiği, faaliyet alanı doğrultusunda alt taşeron olarak aldığı işlerin süre ve büyüklüğüne göre kısmi süreli eleman da istihdam ettiği ancak mevcut durumda devam ettirdiği inşaat işlerinin bulunmadığı, mağazadaki ticari faaliyetlerinin ise devam ettiği, konkordato ön projesinin temel dayanağının faaliyet karı, ticari alacaklardan tahsilatlar ve sermaye artışı olduğu, sermaye artışının şirket ortağına ait gayrimenkullere dayandırıldığı ancak sermaye artışının yöntemi, bedel ve zamanlama bakımından çelişkiler barındırdığı, bu kaynak kaleminin somutlaştırılamadığı, şirketin 30/11/2021 tarihli kaydi değer bilançosunda kaydi öz kaynakların (-) 1.552.462,65 TL olarak hesaplandığı ve borca batık olduğu, şirket tarafından hazırlanan 30/11/2021 tarihli rayiç değer bilançolarında ise şirketin rayiç öz kaynaklarının (-) 963.984,82 TL olarak hesaplandığı ve borca batık olduğu ancak rayiç değer bilanço değerlerinin heyetimiz tarafından atanan bilirkişilerin raporlarını sunmaları ardından belirlenecek değerlere göre yeniden hesaplanacağı, konkordato kaynakları bölümünde değinilen hususlar ve tespitler doğrultusunda konkordato ön projesinin bu haliyle başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı, rayiç bilançonun oluşturulması amacıyla şirket ve şirket ortağına ait taşınmazların değer tespiti için geçici heyetimizce bilirkişi görevlendirildiği, tüm mali veriler ve dosya kapsamı dikkate alındığında ortağa ait gayrimenkullerin değerleme işlemi ile şirkete ait stok ve demirbaş kalemlerinin değerleme işleminin tamamlanması gerektiği, kesin süre duruşma tarihi öncesinde bütün kaynak kalemlerinin tekrar gözden geçirilmesi suretiyle ilave kaynak konularak ve kaynaklar öngörülebilir şekilde somutlaştırarak ön projenini revize edilmesi halinde yeniden değerlendirme yapılacağı bildirilmiştir.
Konkordato geçici komiser heyeti mahkememize sunmuş olduğu 22/03/2022 tarihli raporda özetle; Borçlu şirketin merkez adresinde faal olduğu, şirket merkezinde daimi olarak 3 personel istihdam edildiği, faaliyet alanı doğrultusunda alt taşeron olarak aldığı işlerin (Ağırlıklı olarak boya uygulamaları) süre ve büyüklüğüne göre kısmi süreli eleman da istihdam ettiği, ancak mevcut durumda devam ettirdiği inşaat işlerinin bulunmadığı, borçlu şirket tarafından, şirket merkez adres nakline ilişkin dosyaya sunulan talep dilekçesinin incelendiği, mevcut kira giderleri dikkate alındığında, borçlu şirkete tasarruf imkanı sağlayacak nakil işleminin uygun olduğu, konkordato ön projesinin temel dayanağının faaliyet kârı, ticari alacaklardan tahsilatlar, stok azaltılması ve sermaye artışı olduğu, şirketin en son tarihli 28.02.2022 tarihli kaydi değer bilançosunda, kaydi özkaynaklarının (-) 2.004.532,15.-TL olarak hesaplandığı ve BORCA BATIK OLDUĞU, geçici heyeti tarafından hazırlanan 28.02.2022 tarihli rayiç değer bilançolarında ise şirketin rayiç özkaynaklarının (-) 3.994.673,60.-TL olarak hesaplandığı ve BORCA BATIK OLDUĞU, davacı şirketin esas faaliyet alanı boya uygulamaları olduğu, ancak kış aylarında genel olarak faaliyetin durduğu, faaliyetlerin Nisan ve Mayıs aylarında başladığı, dolayısıyla şirket faaliyetlerinin bu aşamada gözlemlenemediği, ancak şirket yetkilisinin faaliyet projeksiyonları ile bu dönem yapılan iş görüşmeleri ve tekliflerin heyetice de paylaşılması sonucunda davacı şirketin Konkordato Ön Projesinin ve Revize Projesinin uygulanabilirliğinin, dolayısıyla Konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinin kuvvetle muhtemel bulunup bulunmadığının Geçici Mühlet süresinin 2 ay uzatılması halinde daha net bir şekilde değerlendirilebileceği; keza bu 2 aylık süreçte şirketin faaliyetlerini izleme imkanı olacağından, kesin mühlet konusunda da daha sağlıklı ve net bir sonuca varılabileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Konkordato geçici komiser heyeti mahkememize sunmuş olduğu 20/05/2022 tarihli raporda özetle; “Borçlu şirketin merkez adresinde faal olduğu, şirket merkezinde daimi olarak 2 personel istihdam edildiği, faaliyet alanı doğrultusunda alt taşeron olarak aldığı işlerin (Ağırlıklı olarak boya uygulamaları) süre ve büyüklüğüne göre kısmi süreli eleman da istihdam ettiği, ancak mevcut durumda devam ettirdiği inşaat işlerinin bulunmadığı, … ön projesinin temel dayanağının faaliyet kârı, ticari alacaklardan tahsilatlar, stok azaltılması ve sermaye artışı olduğu, kaynakların değerlendirilmesi sonucunda; Şirket proje dahilinde toplamda 6.049.504,88 TL dönem net karı ön gördüğünü, elde edilecek net kârı hesaplarken 01.01.2022 tarihinden başlandığını, son borcun ödeneceği tarih olan Haziran 2026’ya kadar 4,5 yıl süreli (54 Aylık) bir projeksiyon yapıldığını, şirketin geçmişe dönük son üç yıllık gelir tabloları incelendiğinde 2018, 2019 ve 2020 yıllarında dönem net karının sırasıyla 28.669,22 TL, 28.532,56 TL ve 33.999,93 TL olduğunun görüldüğü, 2021 yılında ise dönem net zararı (-) 2.252.848,05 TL olarak gerçekleştiği, proforma gelir tablosunda yer alan faaliyet geliri, geçmiş dönem verileriyle karşılaştırıldığında, geçmiş dönem finansman giderleri dikkate alındığında bile, öngörülen dönem net karına ulaşılmasının oldukça zor olduğunun değerlendirildiği, zira 01.01.2022 tarihinden işbu rapor tarihine kadar geçen yaklaşık 5 aylık süre zarfında herhangi bir ticari faaliyet veya iş sözleşmesinin bulunmamasının bu kanıları güçlendirdiği, konkordato kaynağı olarak bu kalem nakit akım tablosunda 1.250.000,00 TL olarak yer aldığını, şirket yetkilisi ile yapılan 1. toplantıda, bu kaynak kaleminin tahsil kabiliyeti oldukça düşük alacaklardan oluştuğunun anlaşıldığı, alacaklar hesabının incelenmesi ve yapılan diğer toplantılarda şirket yetkilisinin bu konudaki beyanı dikkate alındığında, bu kaynak kaleminden öngörülen nakit akışının 750.000 TL olarak dikkate alınmasının daha gerçekçi bir öngörü olacağının düşünüldüğü, bu durumda anılan kaynak kalemindeki kaynak açığı (1.250.000 – 750.000=) 500.000,00 TL olarak hesaplandığı, bu kalemde Konkordato kaynağı olarak gösterilen 2.000.000,00.-TL’nin 31.12.2021 ve 31.03.2022 tarihli kaydi bilançosunda 646.052,30 TL olarak yer aldığı, Bilirkişi Sayın …. tarafından sunulan bilirkişi raporuna göre stokların rayiç değerinin 762.341,71 TL olduğu, bu kaynak kaleminden öngörülen nakit akışının en fazla 500.000 TL olarak dikkate alınmasının daha gerçekçi bir öngörü olacağı, dolayısıyla bu kalemdeki kaynak açığının (2.000.000 – 500.000=) 1.500.000,00 TL olarak hesaplanmasının daha gerçekçi olacağı, borçlu şirket hissedarının 500.000 TL tutarındaki (2 adet çekin şirkete ciro edilmesi yoluyla) bir kaynağı şirket hesaplarına aktardığı, şirket kayıtlarında alınan çekler hesabına kaydedilen çeklerin ancak tahsil edildikten sonra banka veya kasa hesabına girmesi halinde somutlaşabileceği, dolayısıyla tahsil kabiliyetinin şu anda anlaşılamadığı, şirketin ön projesinde de belirtildiği üzere şirket ortağına ve 3.kişilere ait bazı gayrimenkuller üzerinde şirket alacaklılarının ipoteği bulunduğunu, Revize Projede de şirket hissedarı adına kayıtlı 4 taşınmazın sermaye olarak borçlu şirkete aktarılacağının ifade edildiğini, taşınmazlara ilişkin rayiç değerler görevlendirilen bilirkişi tarafından tamamlanmış olup, bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğunu, bilirkişi raporunda da görüleceği üzere borçlu şirketin hissedarı adına kayıtlı 4 adet taşınmazın rayiç bedeli toplam (77.479 + 97.200 + 491.400 + 644.410 =) 1.310.489 TL olarak tespit edildiğini, bu taşınmazların üzerindeki ipotek tutarı ise toplam (80.000 + 100.000 + 500.000 + 400.000 =) 1.080.000,00 TL olduğunu, ipoteklerin tamamı borçlu şirketten alacaklılar tarafından konulduğundan, ipoteğin paraya çevrilmesi halinde şirket borçlarını azaltacağının ortada olduğunu, dolayısıyla doğrudan sermaye artışı yoluyla bir kaynak kalemi olmasa bile, dolaylı olarak borç azaltıcı bir niteliğe sahip olan bu kaynak kaleminin somut olduğunun söylenebileceğini, ancak ipotek ve faiz gibi masraf kalemleri dikkate alındığında bu kaynak kaleminin 1.000.000,00 TL olarak dikkate alınmasının daha gerçekçi bir öngörü olacağı, dolayısıyla bu kalemdeki kaynak açığının (1.500.000,00 – 1.000.000=) 500.000,00 TL olarak hesaplanmasının daha gerçekçi olduğu, bu durumda kaynak kalemlerindeki toplam açık tutarının (500.000 + 1.500.000 + 500.000 =) 2.500.000 TL olduğu, ancak revize projede gösterilen kaynaklar toplamından borçlar düşüldükten sonra kalan net fazlanın 3.199.886,46 TL olduğu dikkate alındığında, kaynak açığının düşümünden sonra (3.199.886,46 – 2.500.000,00 =) 699.886,46 TL net fazla tutarının kaldığı, bu bağlamda kaynak açığının eleştiri konusu edilmediği, Şirketin en son tarihli 31.03.2022 tarihli kaydi değer bilançosunda, kaydi özkaynaklarının (-) 2.021.596,92.-TL olarak hesaplandığı ve borca batık olduğu, geçici heyetimiz tarafından TTK 376.madde hükümleri de dikkate alınarak hazırlanan 31.03.2022 tarihli rayiç değer bilançosunda, şirketin rayiç özkaynaklarının (-) 2.696.217,45 TL olarak hesaplandığı ve borca batık olduğu, şirket yetkilerince daha önce geçici heyetimizle paylaşılan ihale görüşmeleri ve verilen tekliflere ilişkin işbu rapor tarihine kadar herhangi bir somut sözleşme ibraz edilemediği, başta proforma faaliyet kârı olmak üzere projedeki öngörüler ve oluşan finansal veriler kapsamında şirkete ait … ön projesinin hali hazırdaki durum kapsamında başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığına ilişkin görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Konkordato Komiser Heyetinin 27/07/2022 havale tarihli Kesin Mühlet 1. Ara Raporunda; Davacı şirkette 31.05.2022 tarihi itibariyle daimi olarak 2 personelin istihdam edildiği, davacı şirketin, konkordato sürecine girdiğinden bu yana perakende satışları haricinde, esas faaliyet alanı olan boya ve sıva işleri ile ilgili alt yüklenici olarak ilk sözleşmesini 20.07.2022 tarihinde imzalayarak faaliyete başladığı, anılan sözleşmedeki şantiyede çalıştırılmak üzere işçi girişlerine başladığı, davacı şirket; 01.01.2022 – 31.05.2022 döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 27.955,46 TL tutarında net satış gerçekleştirdiği, davacı şirketin; 31.05.2022 tarihi itibariyle 210.469,84 TL zarar raporladığı, davacı şirketin; 31.05.2022 tarihi itibariyle Kaydi Değerler üzerinden Öz Kaynaklarının (-) 2.067.557,27 TL negatif olduğu, yapılan incelemede; davacı şirketin 31.12.2021 tarihli mali tabloları başta olmak üzere şirket kayıtlarında, alacaklı sayısının 250 ve alacak tutarının 125 milyon TL sınırlarını aşmadığı tespit edildiğinden Alacaklılar Kurulu’nun oluşturulmasına yer olmadığına ilişkin görüş ve kanaatlerini bildirmiştir.
Konkordato Komiser Heyetinin 30/09/2022 havale tarihli Kesin Mühlet 2. Ara Raporunda; davacı şirkette 31/08/2022 tarihi itibariyle daimi olarak 4 personelin istihdam edildiği, davacı şirketin, konkordato sürecine girdiğinden bu yana perakende satışları haricinde, esas faaliyet alanı olan boya ve sıva işleri ile ilgili alt yüklenici olarak 2 işçiyle başladığı nispeten düşük tutarlı işin devam ettiği, iş tamamlandığında kesin hakedişin yapılacağı, davacı şirket; 01/01/2022 – 31/08/2022 döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 43.141,89 TL tutarında net satış gerçekleştirdiği, davacı şirketin 31/08/2022 tarihi itibariyle -308.842,63 TL zarar raporladığı, davacı şirketin 31/08/2022 tarihi itibariyle Kaydi Değerler üzerinden Öz Kaynaklarının (-) 2.178.585,42 TL negatif olduğu, son gerçekleştirilen toplantı tutanağında belirtilen iş görüşmeleri ile konkordato projesinde 3.kişilere ait taşınmazlar yoluyla borç tasfiyesinin yakın zamanda somutlaşmaması halinde, heyetimizce 2 aylık rapor süresi beklenmeden, dava dosyası bir bütün olarak ele alınıp, kanaatlerini içeren raporun arz edileceğini bildirmişlerdir.
Konkordato Komiser Heyetinin 22/11/2022 havale tarihli Kesin Mühlet 3. Ara Raporunda; Davacı şirkette 30/09/2022 tarihi itibariyle 4 personelin istihdam edildiği, davacı şirketin 01.01.2022-30.09.2022 faaliyet döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 43.141,89 TL tutarında net satış gerçekleştirdiği, … Projesinde 2022 yılı ilk 9 aylık net satış hedefinin 8.086.666,81 TL olduğu dikkate alındığında, öngörülen hedefin (42.141,89 / 8.086.666,81= ) % 0,52’sine ulaşıldığı, dolayısıyla davacı şirketin mevcut koşullarda 2022 yılı net satış hedeflerine ulaşamayacağının açık olduğu, Davacı şirketin 01.01.2022-30.09.2022 faaliyet döneminde (-) 368.026,74 TL zarar raporladığı, … Projesinde 2022 yılı ilk 9 aylık dönem kârı hedefinin 556.022,33 TL olduğu, öngörülen kârlılığın aksine, ilk 9 aylık faaliyetin (-) 368.026,74 TL tutarında zararla sonuçlandığı, dolayısıyla borçlu şirketin mevcut koşullarda 2022 yılı dönem kârı hedefine ulaşamayacağının açık olduğu, Davacı şirketin; 30.09.2022 – tarihi itibariyle Kaydi Değerler üzerinden Öz Kaynaklarının ()2.225.114,17 TL negatif olduğu, kaydi değerler üzerinden BORCA BATIK olduğu, Komiser heyetimiz tarafından TTK 376.madde hükümleri de dikkate alınarak hazırlanan 30.09.2022 tarihli rayiç değer bilançosunda, şirketin rayiç öz kaynaklarının (-) 2.904.506,38 TL olarak hesaplandığı ve rayiç değerler yönünden de BORCA BATIK OLDUĞU, Gelinen aşamada, davacı şirketin yaklaşık 11 aylık süre zartında kayda değer bir faaliyetinin bulunmadığı, … projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerinin çok uzağında kaldığı, … projesinde belirtilen 3. kişilere ait taşınmazlar yoluyla borç tasfiyesi/dolaylı kaynak aktarımının yapılamadığı, kış mevsimi nedeniyle önümüzdeki 6 aylık zaman zarfında boya uygulamalarına ilişkin faaliyetinin olamayacağı, hususları bir bütün olarak ele alındığında, başta proforma faaliyet kârı olmak üzere projedeki öngörüler ve oluşan finansal veriler kapsamında şirkete ait … ön projesinin hali hazırdaki durum kapsamında başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı açıklanmıştır.
Konkordato Komiser Heyetinin 18/01/2023 havale tarihli Kesin Mühlet 4. Ara Raporunda; Davacı şirketin 01.01.2022-30.09.2022 faaliyet döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 43.141,89 TL tutarında net satış gerçekleştirdiği, … Projesinde 2022 yılı ilk 9 aylık net satış hedefinin 8.086.666,81 TL olduğu dikkate alındığında, öngörülen hedefin (42.141,89 / 8.086.666,81=) % 0,52’sine ulaşıldığı, davacı şirketin 01.01.2022-30.09.2022 faaliyet döneminde (-) 368.026,74 TL zarar raporladığı, … Projesinde 2022 yılı ilk 9 aylık dönem kârı hedefinin 556.022,33 TL olduğu, öngörülen kârlılığın aksine, ilk 9 aylık faaliyetin (-) 368.026,74 TL tutarında zararla sonuçlandığı, davacı şirketin; 30.09.2022 tarihi itibariyle Kaydi Değerler üzerinden Öz Kaynaklarının (-)2.225.114,17 TL negatif olduğu, kaydi değerler üzerinden borca batık olduğu, gelinen aşamada, Şirket Ortağına ait 2 taşınmazın şirket adına tescil edildiğinin görüldüğü, Sayın Mahkemenin13.01.2023 tarihli Bilirkişi Atamasına İlişkin Heyet Ara Kararı ile taşınmazların rayiç değerini tespit etmek için SPK Lisanslı Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Bilirkişinin atandığı, bilirkişi raporunun sunulması halinde dosyanın bir bütün olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
Konkordato Komiser Heyetinin 06/02/2023 tarihli 5. Raporunda Özetle; Davacı şirkette 31.12.2022 tarihi itibariyle 4 personelin istihdam edildiği, davacı şirketin 01.01.2022-31.12.2022 faaliyet döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 43.141,89 tl tutarında net satış gerçekleştirdiği, … projesinde 2022 yılı için net satış hedefinin 10.782.222,41 tl olduğu dikkate alındığında, öngörülen hedefin davacı şirketin mevcut koşullarda 2022 yılı net satış hedeflerine ulaşamadığı, davacı şirketin … projesinde 2022 yılı 12 aylık dönem kârı hedefinin faaliyet döneminde (-) 508.054,71 tl zarar raporladığı, dolayısıyla borçlu şirketin 2022 yılı dönem kârı hedefine ulaşamadığı, davacı şirketin; 31.12.2022 tarihi itibariyle kaydi değerler üzerinden öz kaynaklarının kaydi değerler üzerinden borca batık olduğu, rayiç değer bilançosunda, şirketin rayiç öz kaynaklarının rayiç değerler yönünden borca batık olmadığı, hedeflerinin çok uzağında kaldığı, … belirtilen projesinde 3. kişilere ait taşınmazlar yoluyla borç tasfiyesi/dolaylı kaynak aktarımının yapılamadığı, dolayısıyla başta proforma faaliyet kârı olmak üzere projedeki öngörüler ile oluşan finansal veriler ve faaliyetler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şirkete ait … proje: hazırdaki durum kapsamında başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı şeklinde tespit ve görüşlerini bildirir rapor sunmuşlardır.
KONKORDATO PROJESİNİN BAŞARIYA ULAŞMA ŞARTLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ BAKIMINDAN :
İİK. madde 287 ‘Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Konkordato işlemlerinin başlatılması alacaklılardan biri tarafından talep edilmişse, borçlunun 286 ncı maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması hâlinde geçici mühlet kararı verilir. Bu durumda anılan belge ve kayıtların hazırlanması için gerekli masraf alacaklı tarafından karşılanır. Belge ve kayıtların süresinde ve eksiksiz olarak sunulmaması hâlinde geçici mühlet kararı verilmez ve alacaklının yaptığı konkordato talebinin de reddine karar verilir.
Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak gerektiğinde üç komiser de görevlendirilebilir. 290 ıncı madde bu konuda kıyasen uygulanır.
Geçici mühlet üç aydır. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir, uzatmayı borçlu talep etmişse geçici komiserin de görüşü alınır. Geçici mühletin toplam süresi beş ayı geçemez.
291 inci ve 292 nci maddeler, geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanır. Geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. ‘ hükmü ile 291 inci ve 292 nci maddelerin geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir.
İİK. MADDE 292 ‘İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflâsa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hâllerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine re’sen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder. ‘ hükmüyle konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa iflasa tabi borçluların resen iflasına karar verilmesi gerektiğini düzenlenmiştir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiş olup,Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
İİK 289. maddesinde, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya 1 yıllık kesin mühlet verileceği düzenlenmiştir. Borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” kavramı altında ifade edilmiştir. Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. (Konkordato ve Yeniden Yapılanma Hukuku -Av.Sümer Altay, sayfa 112, 1. Cilt).
Konkordato talebi, sadece zaman kazanmaya yönelik bir talep olmayıp, sürekli ve kalıcı bir iyileşme olasılığını konkordato projesi yardımıyla inanılır kılmalıdır. Bu sebeple ön proje sadece dilek ve temenniler içeren soyut bir belge olarak anlaşılmamalı, mahkeme tarafından kesin mühlet verilebilmesi için ön projenin nasıl başarılı olacağı açıklanmalıdır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi Dosya No: 2019/2251 Esas Karar No: 2019/2002)
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup, davacı bakımından gelen raporlar dikkate alınarak İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve komiser raporları, bilirkişi raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde ,Davacı şirketin 01.01.2022-31.12.2022 faaliyet döneminde ağırlıklı olarak perakende boya satışlarından oluşan 43.141,89 TL tutarında net satış gerçekleştirdiği, … Projesinde 2022 yılı için net satış hedefinin 10.782.222,41 TL olduğu dikkate alındığında, öngörülen hedefin çok az bir kısmına ulaşıldığı, dolayısıyla davacı şirketin mevcut koşullarda 2022 vılı met satış hedeflerine ulaşamadığı. Borçlu şirket geçici mühlet tarihinden bugüne kadar geçen yaklaşık 13 aylık süre
zarfında esas faaliyet alanı olan boya ve sıva işleri ile ilgili kayda değer bir faaliyette
bulunmamıştır. Boya işlerinin kış aylarında önemli ölçüde durduğu dikkate
alındığında, önümüzdeki 3-4 aylık zaman süresinde de öngörülen hedeflerin
gerçekleşmeyeceği açıktır.
Davacı şirketin … Projesinde 2022 yılı 12 aylık dönem kârı hedefinin 741.363,11 TL olduğu, ancak 01.01.2022-31.12.2022 faaliyet döneminde (-)508.054,71 TL zarar raporladığı, dolayısıyla borçlu şirketin 2022 yılı dönem kârlılık hedefine ulaşamadığı Gelinen aşamada, davacı şirketin 13 aylık süre zarfında kayda değer bir faaliyetinin bulunmadığı anlaşılmış olup gelinen aşamada … projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerinin çok uzağında kaldığı, … belirtilen projesinde (Şirketin hissedarına ait 2 taşınmaz haricinde) 3. kişilere ait taşınmazlar yoluyla borç tasfiyesi/dolaylı kaynak aktarımının yapılması hususları tek başına yeterli olmayıp dolayısıyla başta proforma faaliyet kârı olmak üzere projedeki öngörüler ile oluşan finansal veriler ve faaliyetler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şirkete ait … projesinin hali hazırdaki durum kapsamında basarıva ulaşma ihtimalinin bulunmadığı dikkate alındığında rayiç değerlere göre de borca batık olmayan Konkordato talep eden …. Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin konkordato talebinin reddine, komiser heyetinin görevlerine son verilmesine, hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konkordato talep eden … SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin KONKORDATO TALEBİNİN REDDİNE,
2-Komiser heyetinin görevlerine SON VERİLMESİNE,
3-Hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin KALDIRILMASINA,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 59,30- TL peşin harçtan mahsubu ile noksan kalan 120,60- TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-İİK.nun 293/son ve 164/1. maddeleri uyarınca kararın re’sen taraflara vekillerine TEBLİĞİNE,
7-Kullanılmayan 20.000,00-TL iflas avansı ile 22.015,84-TL gider avansı olmak üzere toplam 42.015,84-TL’nin ödenmeyen 22.500,00-TL komiser ücreti olduğu görülerek bu tutarın mevcut avanslardan karşılanmasına, bakiye iflas avansı ve gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra TALEP HALİNDE DAVACIYA İADESİNE,
İİK uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere şirket vekilinin yüzüne karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/02/2023

Başkan ….
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır