Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/895 E. 2022/74 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/895 Esas
KARAR NO : 2022/74

DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 07/05/2019
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18.02.202

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin kasasından 16/12/2018 tarihinde icra takiplerine dayanak teşkil eden çeklerin çalındığını, çeklere ilişkin çek iptali davası açıldığını, ödemeden men kararı alındığını, çeklerin davalılar tarafından bankaya ibraz edildiğini, çek iptali davasından ve çekin çalıntı olduğundan haberleri olmasına rağmen icra takibine girişildiğini, akabinde Bakırköy … ATM’nin … D.iş sayılı dosyasıyla ihtiyati tedbir talebiyle talep edildiliğini, icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, takiplerin başlatılmasından sonraki aşamada çek örneğinin incelendiğini ve müvekkili şirketin kaşesi olarak basılan kaşenin müvekkiline ait olmadığını, müvekkili şirkete atfen atılan imzanın müvekkili şirket yöneticilerinin eli ürünü olmadığnı, ciro silsilesinde arada görünen isim ve unvanların gerçek olmayan …. firmalar olduğunu, davalıların dava konusu çeklere uygun işlem yapabilecek ticari kapasitede olmadıklarını, davalıların kötüniyet olduklarından bahisle dava konusu iki adet çekin müvekkili şirkete iadesine, yapılan icra takibinin iptaline, çek bedellerinin ödenmesi halinde, bedelin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca iadesine, davalının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….- … Yapı Malz. Toptan Tic.vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davaya konu çekleri, çekler görüntü itibari ile çek vasfını ihtiva eder bir durumda olduğu için ve müvekkil de ticaretini çek,senet ve buna benzer evraklarla yapmakta olduğundan çeki aldığını, çekleri, ticaret ürünü olarak yaptığı işlere karşılık iktisap ettiğini, davaya konu çek incelendiği zaman müvekkilin kötü niyetle iktisabını ya da basiretli tacir gibi hareket etmeden çekleri iktisap ettiği gibi bir durum söz konusu olmadığını, dava konusu çekin ıktısabında müvekkılin kötü nıyetı veya agır kusuru bulunmadığını, keşidecisi …. Dokuma Kumaş Paz. San. ve Tic. AŞ, lehtarı müvekkil şirket, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 25.02.2019, seri no.su …. olan, 300.000,00 TL bedelli ….bank çek için İstanbul …. İcra Dairesinin E… ve Keşidecisi …. Dış Ticaret AŞ, lehtarı müvekkili şirket, keşide yeri K.Maraş, keşide tarihi 03.04.2019, seri no.su … olan, 212.992,53 TL bedelli …bank çek için İstanbul …. İcra Dairesinin E…. E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlerien mahsus haciz yoluyla takip başlattıklarını, davacının Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. D. İş sayılı dosyası ile tedbir kararı aldığını, fakat bu tedbir kararında davacı olmayan … Dokuma Kumaş Paz. San. ve Tic. AŞ, ve …. Dış Ticaret AŞ, için de karar verildiğini belirterek iyiniyetli ve meşru hamil müvekkile karşı açılan davanın reddine , tedbir kararının kaldırılmasını aksi halde sadece davacı yönünden devam etmesi davacı olmayan borçluları kapmasamadığı yönünde devamına, davacının dava konusu asıl alacağın % 20’ ından aşağı olmamak üzere tazminat ve dava konusu alacağın % 10’ u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; İİK’nun 72/3.maddesine göre kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; TTK 792.m. uyarınca çek istirdatı ve çeklerin tahsili halinde bedelinin istirdatı isteminin yerinde olup olmadığı hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 08/05/2019 tarihli …. Esas, …. Karar sayılı kararının da davacı vekilinin İstinaf başvurusu üzerine İstanbul BAM … Hukuk Daires’inin 26/12/2019 tarihli … Esas, … Karar sayılı kararı ile davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.4 maddesi uyarınca istinafa konu kararın kaldırılmasına karar verilmesi üzerine Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapıldığı, dosya incelemesinde davacının talebinin dava değeri olarak toplamda 512.992,00-TL’ye tekabül ettiği, davacının davasını 1.000-TL üzerinden harçlandırdığı, davacı vekiline eksik harcı yatırması için 1 haftalık kesin süre verildiği, eksik harcın 16/03/2021 tarihinde yatırıldığına dair harç makbuzunun dosyaya ibraz edildiği, dava dosyasının miktar itibariyle HEYETÇE görülmesi gerektiği anlaşılmakla, heyete tevdine karar verildiği anlaşılmıştır.

İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilen sicil kayıtlarına göre; …. sicil numarasında kayıtlı …. Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin …. Mahallesi …. Cad. …. Sit. … Blok N…. Kartal/İstanbul adresinde sicilde kain olduğu, 07/08/2015 tarihinde kurulduğu, şirket yetkilisinin …. olduğu, …. sicil nolu … İnşaat Taahhüt Bilişim Teknolojileri Taş. Tem. Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin …. Mah. ….Sokak No:…. Başakşehir/İstanbul adresinde sicilde kain olduğu, 07/08/2017 tarihinde kurulduğu, şirket yetkilisinin …. olduğu, … sicil nolu …. San. Ve Tic.Ltd.Şti.’nin 24/02/1992 tarihinde kurulduğu, şirket yetkililerinin …,…. oldukları anlaşılmıştır.
Çorlu …. Asliye Ceza Mahkemesine yazılan müzekkere cevabında … Esas sayılı dosyasının derdest olduğunun bildirildiği,
… Bankası A.Ş.ne, … Bankası A.Ş.’ne, …bank A.Ş.’ne, Tekirdağ … Noterliği’ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği görülmüştür.
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan 31/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu … Bankası T.A.O. …. Şubesine ait, keşidecisi … Dış Ticaret AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri K.Maraş, keşide tarihi 03.04.2019, seri no.su …. olan, 212.992,53 TL bedelli çek arka yüzü üzerinde “… Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi”adına atfen atılı bulunan imzanın mürekkepli kalem ile oluşturulmuş ıslak imza olmayıp, kaşe imza olduğu tespit edildiği, inceleme konusu çek arka yüzü üzerinde “… Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi”adına atfen atılı bulunan kaşe imzanın “….”ın imzaları model alınarak oluşturulmuş kaşe imza olmadığı tespit edildiği, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan 22/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda; inceleme konusu …bank TAŞ. …. Şubesine ait, keşidecisi …. Dokuma Kumaş Paz. San. ve Tic. AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 25.02.2019, seri no.su … olan, 300.000,00 TL bedelli çek arka yüzü üzerinde “… Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi”adına atfen atılı bulunan kaşe imzanın “….” eli ürünü olmadığı tespit edildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, icra müdürlüğü ve banka yazı cevapları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; Davacı çeklerin bedelsiz kaldığını iddia ederek İİK m.72 maddesine dayalı olarak menfi tespit talebinde bulunmuştur.
Bilindiği üzere kural olarak çekin de aralarında bulunduğu kambiyo senetleri soyut borç ikrarını içeren senetlerdir. Hukukumuzda soyut borç ikrarı kural olarak geçerli olup soyut borç ikrarında bulunan borçlu karşısında alacaklının alacağın sebebini ispat etmesi kural olarak zorunlu değildir. Kambiyo senetlerinde de geçerli olan soyutluk prensibinin etkisi de bu kurala paralel olarak kambiyo taahhüdünün sebepten bağımsız, soyut bir hukuki işlem olması şeklinde ortaya çıkar.
Kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin en önemli işlevi ispat açısından kendisini gösterir. Buna göre, bir kambiyo senedi ile borç altına giren kimse, borçlu olmadığını iddia ediyor ise bu hususu ispat etmek yükümlülüğü altına girer. Bu nedenle bir kambiyo senedinin bedelsiz olduğu iddia edilmesi sureti ile açılan menfi tespit davasında ispat külfeti davacı borçluya düşer. (Yarg. HGK. 29.09.1976,11/497-2564; Yarg. TD. 23.11.1970, 2787/4659; B. KURU, Hukuku Muhakemeleri Usulü, C.2, s. 367, UYAR, Olumsuz Tespit Davaları, s. 560, B. UMAR/E. YILMAZ, İspat Yükü, s. 132; Yarg. 19. HD. 22.09.1992; 8658/4353)
Sebebi gösterilmeyen (soyut) bir borç ikrarı niteliğinde olan bir kambiyo senedinin bedelsizliğini ileri süren tarafın önce borcun sebebini, akabinde ise bu sebebin gerçekleşmediğini yahut geçersizliğini veya sebebe bağlı olarak ödeme gibi borcu sona erdiren bir olguyu ispat etmesi gerekir. Tüm bu durumlara rağmen ispat yükü üzerinde olan taraf ispat yükünü yerine getirememiş ve yemin deliline dayanmış ise kendisine yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılmalı ve sonucuna göre de karar verilmelidir.
Davacı Lehtar ciranta söz konusu her iki çekteki cirodaki kaşe ve imzanın sahte oluşturulduğunu iddia ederek menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuştur.

Bir çek üzerinde bulunan imzanın sahte olması halinde imza sahibinin bu çek ile bağlı olamayacağı sonucuna varmak gerekir. Elbette bu durum çekteki diğer imzaların sıhhatini etkilemediği halde kendisine imza atfedilen şahsen sorumlu olmasını ise engeller .
Esasen çekteki imzanın sahte olduğunun açıklanmış olması imza atfedilen kişi tarafından ileri sürülen bir def’i niteliğindedir. Bu def’inin niteliği ve imzanın sahte olmasına dayanılmış olması, bu def’in herkese karşı ileri sürülmesinin mümkün kılan bir def’idir. Nitekim doktrinde dahi kambiyo evrakı niteliğindeki belgede yer alan imzanın sahte olması halinde ileri sürülen definin herkese karşı ileri sürülebilen bir defi olduğu kabul edilmektedir.(Prof Dr. Oğuz İmregün, Kara Ticaret Hukuku Ders kitabı )
Açıklanan durum karşında davalı şahsın iyi niyetli olması dahi herhangi bir önem arzetmeyecek olup, bu def’inin adı geçen davalıya karşı ileri sürülmesi de yasal olarak mümkün olacaktır.
Somut olay bakımından İstanbul …. İcra Dairesi’nin …. E. sayılı dosyasıyla icra takibine konu edilen, “…bank …. Şubesi’ne ait, 19/03/2018 çek basım tarihli, …. seri nolu, K.Maraş – 03/04/2019 Keşide yer ve tarihli, 212.992,53 TL tutarlı” çeke ilişkin yapılan imza itirazının görüldüğü İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından alınan 31/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “… SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ” adına atfen atılı bulunan imzanın mürekkepli kalem ile oluşturulmuş ISLAK imza olmayıp, KAŞE İMZA OLDUĞU…” tespitlerine yer verilmiştir. İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının 16.02.2021 tarihli duruşmasında da yukarıda alıntılanan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş; verilen bu kararın ise 07.09.2021 tanzim tarihli kesinleşme şerhi ile 09.06.2021 tarihin kesinleştiği tasdik edildiği anlaşılmıştır.
İstanbul …. İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasıyla icra takibine konu edilen, “…bank T. AŞ. … Şubesine ait, 25.02.2019 keşide tarihli ve … seri numaralı, keşidecisi …. Dokuma Kumaş Pazarlama San. ve Tic. AŞ. Olan, alacaklı … San. ve Tic. AŞ. emrine düzenlenmiş, 300.000-TL tutarlı” çeke ilişkin yapılan imza itirazının görüldüğü İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından alınan 22.10.2021 tanzim tarihli bilirkişi raporunda ise; “…Söz konusu imzanın ıslak kalemle atılmış imza olmadığı, KAŞE İMZA olduğu tespit edilmiştir… Çek aslının arka yüzünde birinci ciranta … San. ve Tic. AŞ. adına atfen atılı bulunan söz konusu KAŞE İMZANIN İbrahim Nalbant ELİ ÜRÜNÜ OLMADIĞI kanaatine varılmıştır.” tespitlerine yer verilmiştir. Tüm bu teknik incelemeler dikkate alındığında Huzurdaki davaya konu her iki çek bakımından da imza itirazının görüldüğü İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. ve …. E. sayılı dosyalarından alınan bilirkişi raporları ile bahis konusu çekler üzerinde davacı şirkete atfen atılan imzaların şirket yetkilisinin eli ürünü olmayıp kaşe imza olduğu hususları sübuta ermiştir.Bu durumda usul ekonomisi inceleme yapılan imzanın kaşe ıslak olmayıp kaşe imza olması karşısında objektif olarak her mahkemede ve incelemede ortaya çıkarılabilecek bu türden sahte imza incelemesinin ayrıca mahkememizde yaptırılması usul ekonomisinin ve makul en az yargılama gideri ile yargılamanın sonuçlandırılması ilkeleriyle bağdaşmayacağından tespiti açık bu hususta yeniden ayrıca rapor alınması gerek görülmediğinden alına raporlar yerinde görülmüştür.Sonuç olarak Huzurdaki davaya konu her iki çek bakımından da imza itirazının görüldüğü alınan bilirkişi raporları ile bahis konusu çekler üzerinde şirkete atfen atılan imzaların şirket yetkilisinin eli ürünü olmayıp kaşe imza olduğu hususları sübuta erdiğinden mza sahteliği mutlak def’ilerden olup herkese karşı ileri sürülmesi mümkündür. Dava konusu çekteki birinci ciranta konumunda olan davacı ciro imzasının sahteliği tespit edildiğinden davacının çekten dolayı borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacının çeklerin istirdatı talepleri yönünden ise 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesiyle, çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamilin ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlü olacağı hüküm altına alınmıştır. Belirtilen kanun hükmü uyarınca davacının, kendisinin yetkili hamili olduğunu ve yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir. Somut olayda, davacının bu husustaki ispat külfetini yerine getiremediği, davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğine veya iktisabında ağır kusurlu bulunduğuna dair delil ibraz edemediği, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerde de, davalının davaya konu çeki kötü niyetle iktisap ettiğini gösterir bir emare bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayda Çorlu … Asliye Ceza mahkemesinde yargılanan şüpheliler bu dosyada davalı olmadıkları gibi bu dosyadaki davalılarla bağlantılı olduklarını gösterir delil de yoktur.
Somut olay bakımından asıl dava yönünden İncelenen çeklere göre davacı şirket yetkilisi 1.ciranta konumundadır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda çekin arka yüzünde davacı adına atılan ciro imzasının davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. İmza sahteliği mutlak def’ilerden olup herkese karşı ileri sürülmesi mümkündür. Dava konusu çekteki birinci ciranta konumunda olan davacı ciro imzasının sahteliği tespit edildiğinden davacının çekten dolayı borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.
Çek istirdatı istemi yönünden; Davacı tarafça dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı ve yine yemin delilinin 6100 sayılı HMK’nun 225 vd maddelerinde düzenlenmiş olup, yemin edecek kimseyi ceza soruşturması veya kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak vakıalar yeminin konusu olamaz (m.226/1-c) hükmü de dikkate alınarak, yemin delili değerlendirilmemiştir.Bu sebeplerle çek istirdadı talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; davacının menfi tespit talebinin kabulü ile; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu … bank TAŞ. …. Şubesine ait, keşidecisi …. Dokuma Kumaş Paz. San. ve Tic. AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 25.02.2019, seri no.su … olan, 300.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu … Bankası T.A.O. …. Şubesine ait, keşidecisi … Dış Ticaret AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri K.Maraş, keşide tarihi 03.04.2019, seri no.su …. olan, 212.992,53 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, davacının çek istirdat talepleri bakımından sübuta ermeyen davanın reddine,Her ne kadar davacı, davalıdan kötü niyet tazminatı talep etmiş ise de, çekteki ciro silsilesine göre ciro zinciri kopuk olayıp şeklen düzgündür.. Davalıların bu bakımdan davacı imzasının sahte olduğunu bilmesinin ispatı gerekir. Davalının kötü niyetli olduğu anlaşılamadığından davacı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddi gerekmiştir şartları oluşmaması nedeniyle davacının kötüniyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının menfi tespit talebinin KABULÜ İLE;
1-İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına konu … bank TAŞ. … Şubesine ait, keşidecisi … Dokuma Kumaş Paz. San. ve Tic. AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 25.02.2019, seri no.su … olan, 300.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-İstanbul … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına konu … Bankası T.A.O. …. Şubesine ait, keşidecisi … Dış Ticaret AŞ, lehtarı davacı şirket, keşide yeri K.Maraş, keşide tarihi 03.04.2019, seri no.su … olan, 212.992,53 TL bedelli çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının TESPİTİNE,
3-Davacının çek istirdat talepleri bakımından sübuta ermeyen davanın REDDİNE,
4-Şartları oluşmaması nedeniyle davacının kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 35.042,48-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40 TL peşin harç ile 8.744,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 26.254,08 TL harcın davalılardan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin harç, 8.744,00 TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 42.699,60 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından sarf edilen tebligat ve müzekkere giderinden oluşan toplam 431,60 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
10-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/01/2022
Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye ..
¸
Katip …
¸