Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/823 E. 2022/832 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/823 Esas
KARAR NO : 2022/832 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; HMK.’na göre ifa yerinin yetkili icra dairelerinin belirlenmesinde esas alınabileceğini, ifa yerinin tarafların anlaşma ile belirlemiş oldukları yer olduğunu, eğer taraflar arasında sarih veya zımni ifa yeri belirlenmemişse BK.md.89’a göre ifa yeri belirleneceğini, buna göre götürülecek borçlarda ifa yerinin alacaklının ikametgâh adresi olduğunu, mevcut borcun para borçlarından olduğunu, para borçları da götürülecek borçlardan olduğundan ifa yerinin alacaklının ifa zamanındaki ikametgah adresi olduğunu, müvekkili şirketin ikametgah adresinin Yenibosna/İstanbul olduğunu ve Bakırköy İcra daireleri ve Mahkemelerinin yetki alanında olduğunu, takibin yetkili icra dairelerinde yapıldığını, davalı tarafın itirazlarının dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu, BK.m.89 ve İİK.m.50’ ye göre icra takibinin yetkili yerde yapıldığını, davaya konu hizmet hava yolu taşıma hizmeti olduğundan 26.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren Montreal Konvansiyonu’nun 33. Maddesinin uygulanması gerektiğini, söz konusu madde metnine göre “ açılacak dava veya icra takibinin davacının tercihine bağlı olarak ya taşıyıcının ikametinin ya da esas iş yerinin bulunduğu yerin ya da taşıyıcının sahip olduğu bir iş yerinin bulunduğu ve bu sözleşmenin aracılığıyla yapıldığı yerin mahkemelerinde ya da varış yerindeki mahkemelerde” açılacağını, buna göre icra takibinin taşıyıcının işyerinin bulunduğu yerde açılmış olduğundan yetki itirazı yerinde olmayıp işbu itirazın reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin uluslararası hava taşıma hizmeti vermekte olup davalı tarafa da aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden vermiş olduğu taşıma hizmeti sonucu keşide edilen faturalardan; 22.04.2019 tarihli 1.976,45-TL tutarında Fatura, 29.04.2019 tarihli, 8.290,63-TL tutarında Fatura, 27.09.2019 tarihli 230,22-TL tutarında Fatura olmak üzere toplamda 3 adet fatura bedelinin ödenmediğini, davalı tarafın cari hesapta yer alan yukarıdaki fatura bedellerini ödememesi sebebiyle faturalardaki son ödeme tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmak suretiyle davalı hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın kendisine gönderilen ödeme emrinde belirtilen yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ederek borcu olmadığından bahisle icra takibini haksız ve kötü niyetli bir şekilde durdurduğunu, davalı tarafın yapmış olduğu itirazların yerinde olmayıp reddi gerektiğini, müvekkili şirketin davalı taraf ile aralarında oluşan cari hesap ilişkisine istinaden davalı tarafa yasa ve uluslararası kurallar çerçevesinde hizmet verdiğini ve haklı olarak da verilen hizmetle ilgili olarak oluşan bedelin ödenmesini talep ettiğini, 397 sayılı VUK Genel Tebliğ ve diğer mevzuat hükümlerine uygun olarak faturalar gönderildiğini, yasal süresi içerisinde itiraz edilen/iade edilen fatura söz konusu olmadığından yerleşik Yargıtay kararları ve TTK 21/2 uyarınca davalı tarafça fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılmakla birlikte davalı tarafa taşıma hizmetinin yapıldığına ilişkin konşimento örneğinin de dilekçe ekinde ve delillerde sunulduğunu, davalı tarafa verilen hizmet neticesinde, faturalardan oluşan borcun ödenmemesi üzerine, müvekkili şirketçe takibe konu faturaların ödenmesi için ihtarname gönderildiğini, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına ve TTK.21/2.maddesine göre tebliğden itibaren 8 gün içerisinde itiraz edilmeyen faturaların kabul edilmiş sayılacağını ve borç tutarının kesinleşeceğini, davalı taraf ile yapılan abone cari hesap anlaşmasının Madde II – Tarafların Hak ve Yükümlülükleri alt başlıklı maddede “Faturaların ödeme vadesi, fatura tarihinden başlamak üzere on beş (15) gündür. Vadesinde ödeme yapılmaz ise, MÜŞTERİ, ayrıca bir ihtar veya ihbara gerek olmaksızın aylık yüzde üç (%3) veya yasal ticari faiz oranından hangisi yüksek ise o oranda vade farkı/gecikme faizi ödeyeceğini beyan, kabul ve taahhüt eder” şeklinde ifade edildiğini, ayrıca 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Ticari hükümlerle yasaklanmış işlemler ile mal ve hizmet tedarikinde geç ödemenin sonuçları alt başlıklı 1530/2. maddesine göre; “Ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde, alacaklı, kanundan veya sözleşmeden doğan tedarik borcunu yerine getirmiş olmasına rağmen, borçlu, gecikmeden sorumlu tutulamayacağı hâller hariç, sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemezse, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer” şeklinde hüküm altına alındığını belirterek, yukarıda açıklanan sebeplerle takibe kötü niyetli bir şekilde itiraz eden davalının takibe konu 11.635,78 TL tutarındaki alacakla ilgili yetkiye, borca, faiz ve feri’lerine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip sonrası asıl alacağa avans faizi uygulanması ile alacağın tahsiline, haksız itiraz için alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine ve yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı adına davaya karşı yazılı cevap dilekçesi ibraz edilmemiş, davalı adına duruşmalara katılan olmamıştır.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, uluslararası hava yolu taşımasından kaynaklanan fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Davacı vekili delillerini bildirmiş, bildirdiği deliller toplanmıştır.
Davacı vekili tarafından 04/11/2021 tarihli dilekçe ekinde Abone Cari Hesap Anlaşmasının bir sureti dosyaya ibraz edilmiştir.
Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş olmakla incelenmesinde; alacaklı davacı şirket tarafından borçlu davalı hakkında 22.04.2019, 29.04.2019 ve 27.09.2019 tutarlı faturalardan kaynaklı alacak dayanak gösterilerek 10.497,30 TL asıl alacak, 1.138,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.635,78 TL alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 26/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 03/03/2020 tarihinde davalı şirket vekili tarafından yetkiye, borca, faize, faiz oranına ve ferilere itiraz edilmesi üzerine 04/03/2020 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, yasal süre içerisinde mahkememize itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında hava taşıma sözleşmesi yapıldığı, Montreal Konvansiyonunun 33.maddesi uyarınca açılacak dava ve icra takibinin davacının tercihine bağlı olarak ya taşıyıcının ikametine ya da esas iş yerinin bulunduğu yerin ya da taşıyıcının sahip olduğu bir iş yerinin bulunduğu ve bu sözleşmenin aracılığı ile yapıldığı yerin mahkemelerinde ya da varış yerindeki mahkemelerde açılabileceğinden davacının tercihine göre davalı borçlu vekilinin icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz dosyası tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve toplanan deliller, dosya kapsamı belgeler, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek suretiyle; tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığının, lehlerine delil niteliğinde olup olmadığı hususları ile takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarı hususlarında rapor düzenlenmek üzere SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
12/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “…Davacı tarafın ticari defterleri, belge, bilgi, takip dosyası, mübrez belgeler ile sınırlı olarak yapılan tespit inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; davacı defterlerinin 6102 sayılı TTK.m.64/3, VUK. M.182 uyarınca tutulması zorunlu olan 2019 yılında e-defter sistemine tabi olduğu, e-defter sisteminde sadece Envanter Defterinin noter tasdikine tabi olduğu, davacı tarafça 2019 yılında envanter defteri açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, bu itibarla HMK 222 md. ve 6102 sayılı TTK 64/3 maddesi gereğince mevcut haliyle davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, dosya kapsamında taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, taraflar arasında faturanın ödeme gün ve vadesinin açıkça belirtildiği ve taraflar arasındaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olduğu, davalı tarafça, davacı aleyhine kayıtlanan icra takip dosyasında incelemeye ve dosyaya herhangi bir kanıtlayıcı bilgi ve belgenin sunulmadığı, davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde; davacının davalıdan 10.497,30 TL alacaklı olduğu yönünde bakiyesinin bulunduğu, davacının takip tarihinden itibaren % 18,25 Reeskont avans faizi talep edebileceği, netice olarak; İtirazın İptali dosyası yönünden; davacı şirketin davalı tarafa taşıma hizmeti verdiği, mali inceleme ve tespitler neticesinde davacı tarafça davalıya düzenlenen takip konusu alacak dayanağı taşıma faturaları nedeniyle davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği 10.497.30 TL Asıl Alacak, 1.030,02 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam alacağın 11.527.32 TL tutarında hesaplandığı” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, bilirkişi raporundaki tespitlere itiraz edilmemiştir.
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı Vergilendirme Müdürlüğü ve Efeler Vergi Dairesi Müdürlüklerinden; taraf şirketlerin 2019 yılına ait BA/BS formları celp edilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememiz dosyası iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, Bakırköy … İcra Dairesinin … Sayılı takip dosyası, dosya kapsamı belgeler, 12/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporu ve davalı tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın miktarı hususlarında SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmek üzere Aydın Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yolu ile gönderilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş, 07/05/2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Davalının, 2019 yılı defterlerinden yevmiye ve envanter defterlerinin 213 sayılı VUK’un 220.maddesi, 6102 sayılı TTK’nın ilgili 64.maddesine hükmüne göre açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırdığı, buna istinaden ilgili yılların yasal defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliği taşıdığı kanaatine varıldığını, davaya konu 22.04.2019tarih … nolu 1.976,45.-TL’lik fatura, 29.04.2019 tarih …. nolu 8.290,63.-TL’lik fatura ve 27.09.2019 tarih … nolu 230,22.-TL’lik faturaların davalının yasal defter kayıtlarında olmadığının tespit edildiği” ” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçe sunulmuş, davalı tarafça bilirkişi raporuna karşı beyan/ itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
İİK’nun 67. maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’un 67/2.maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, 12/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporu, 07/05/2022 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında hava yolu ile taşıma işinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında davacı tarafından cari hesap bakiye alacaklı olduğu iddia edilerek davalı hakkında icra takibine girişildiği, davalı tarafça borca ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine işbu itirazın iptali istemli davanın açıldığı, taraflar tacir sıfatına haiz olup uyuşmazlığın ticari nitelik arz ettiği, HMK’da yapılan değişiklik gereğince uyuşmazlık değeri 500.000,00 TL’nın altında olduğundan davada basit yargılama usulünün uygulandığı, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca taraf şirketlerin ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 12/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı tarafça 2019 yılında envanter defteri açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, bu itibarla HMK 222 md. ve 6102 sayılı TTK 64/3 maddesi gereğince mevcut haliyle davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, dosya kapsamında taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, taraflar arasında faturanın ödeme gün ve vadesinin açıkça belirtildiği ve taraflar arasındaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olduğu, davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde; davacının davalıdan 10.497,30 TL alacaklı olduğu yönünde bakiyesinin bulunduğu, netice olarak; davacı şirketin davalı tarafa taşıma hizmeti verdiği, mali inceleme ve tespitler neticesinde davacı tarafça davalıya düzenlenen takip konusu alacak dayanağı taşıma faturaları nedeniyle davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği 10.497.30 TL Asıl Alacak, 1.030,02 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam alacağın 11.527.32 TL tutarında hesaplandığı; 07/05/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; davalının, 2019 yılı defterlerinden yevmiye ve envanter defterlerinin 213 sayılı VUK’un 220.maddesi, 6102 sayılı TTK’nın ilgili 64.maddesine hükmüne göre açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırdığı, buna istinaden ilgili yılların yasal defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliği taşıdığı kanaatine varıldığını, davaya konu 22.04.2019tarih … nolu 1.976,45.-TL’lik fatura, 29.04.2019 tarih … nolu 8.290,63.-TL’lik fatura ve 27.09.2019 tarih … nolu 230,22.-TL’lik faturaların davalının yasal defter kayıtlarında olmadığı hususlarının tespit edildiği anlaşılmakla; davacı tarafça dosyaya sunulan fatura, cari hesap anlaşması ve taşımaya ilişkin belgelerde davalı şirkete atfen atılan imzalara davalı tarafça itiraz edilmediği dikkate alınarak davacı şirketin davalı tarafa taşıma hizmeti verdiği ve borcun ödenmediği, davacının icra takibi başlatmakta haklı olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli 12/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 10.497,30-TL asıl alacak ve abone cari hesap anlaşması gereğince vade tarihlerinden itibaren hesaplanan 1.030,02-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.527,32-TL üzerinden takipteki koşullarla devamına, taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu alacağın faturaya dayalı olması sebebiyle alacağın likit ve bilinebilir olduğu dikkate alınarak asıl alacağın % 20’si oranında, borçlu davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 10.497,30-TL asıl alacak, 1.030,02-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.527,32-TL üzerinden takipteki koşullarla DEVAMINA,

Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla hüküm altına alınan asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 787,43-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 140,54-TL harç ile icra dosyasına yatırılan 58,17-TL harcın mahsubu ile bakiye 588,72-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul oranı (%99) dikkate alınarak 1.306,80-TL’sinin davalıdan, 13,20-TL’sinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 140,54-TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 58,17-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından sarf edilen 700,00-TL bilirkişi ücreti, 757,20-TL talimat masrafı, 214,30-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.671,50-TL yargılama giderinden (%99) 1.654,78-TL ‘sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸