Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/817 E. 2023/487 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/817 Esas
KARAR NO : 2023/487

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 15/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25.05.2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 25/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in 25/06/2020 tarihinde saat 18:20 sularında İstanbul ili … ilçesi … Mevkiinde işe giderken, davalılardan … yönetimindeki … plakalı kamyonetin kendisine çarpması sonucu yaralandığını, …. plakalı araç durmak üzere hızını düşürdüğü sırada davalılardan … aracın sağ kapısının açık olduğu düşüncesiyle ayna kontrolü yapmadan aniden kapıyı açtığını, o sırada yanan kırmızı ışığı görerek hızını yavaşlatan motosiklet sürücüsü müvekkili …, ansızın önünde beliren araç kapısına süratle çarptığını, olay nedeniyle K.çekmece C. Başsavcılığı’nın …. soruşturma nolu dosyası ile soruşturma başlatıldığını, soruşturma dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalılardan … asli kusurlu, diğer davalı … ve müvekkili … ise tali kusurlu bulunduğunu, davalılardan …’ün kazaya sebebiyet veren aracın ruhsat sahibi olduğunu, diğer davalı … şirketinin ise bu aracın sigorta poliçesini yaptığını, müvekkilinin kaza anında şuurunu kaybettiğini, hastaneye kaldırıldığını, hastanedeki tedavisinde sol el ve kolunda kırıkların bulunduğunun tespit edildiği, sol el tarak kemiğine platin takıldığını, 45 günlük istirahat raporu tanzim edildiğini, müvekkilinin dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu virüs salgını sebebiyle iş bulmakta zorlandığını, şu an çalışmadığını, herhangi bir malvarlığı ve geliri bulunmadığını, davalıların kendi beyanları ve ekonomik durumu da göz önüne alınarak mal kaçırma riskinin çok yüksek olduğunun kanaatine varıldığı, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 250,00-TL hastane tedavi ve bakım masraflarının, 250,00-TL tedavi sürecindeki kazanç kaybının 250,00-TL beden gücü kayıp oranına göre sürekli iş gücü kaybı tazminatının ve 250,00-TL ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan tazminat olmak üzere toplam 1.000-TL maddi tazminatın, yaşanan kaza nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu elem ve ızdırabının bir nebze giderilebilmesi için ise 200.000-TL’den az olmamak kaydıyla manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan …, … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalıların mal varlıkları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, adli yardım talebinin kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Davanın araç sigorta ettirenine, araç sürücüsüne ve SGK’ya ihbarının gerektiğini, zira davacı taraf herhangi bir ödeme almışsa, aynı ödemeyi mükerrer şekilde tarafımızdan tazmin ettiği takdirde sebepsiz zenginleşmiş olacağını, bu nedenle ihbar dilekçesinin ayrıca sunulacağını, öncelikle davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususları kabul etmediklerini, zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerekmekte olduğunu, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve TTK’nın ilgili maddeleri gereğince Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan talep ve dava hakları 2 yılda müruru zamana uğradığını, bu nedenle 2 yıllık dava açma süresi geçmiş ise davanın zamanaşımı sebebiyle reddini talep ettiklerini, davacının aracın işleteni, sürücüsü veya maliki ise alacaklı ve borçlu sıfatı birleşeceğinden davanın reddi gerektiğini, davaya ilişkin davacı talepleri sulh ile sonuçlandırılmış ise sulh ve feragat nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirket söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, bu dava tarihine kadar herhangi bir ihbar bulunmadığını, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, daha önce yapılmış ödemelerin faizi ve güncellemesi yapılarak mahsup edilmesi gerektiğini,
bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine, davanın İhbarına, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların kusur oranının tespiti için dava dosyamızın Trafik konusunda uzman bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, Trafik Uzmanı Bilirkiş …’ün 24/05/2021 tarihli raporunda özetle; Öncederi teknik otarak belirlenmiş (KTK’ nun 58. Md. ile KT. Yönet. 110. Md. İndirme, bindirme, kapıların Açılması; Trafik Kazasına karışanlarla ilgili ) hukuk normuna karşı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen, kırmızı ışıkta durakladığı esnada aracının sağ yan kapısının davalı yolcu tarafından kontrolsüzce açılmasına ve arkadan gelen motosikletiri kaza yapmasına sebebiyet veren …. plakalı ticari kamyonet sürücüsü …’ın %50 oranında Asli Kusurlu” olduğu;… plakalı ticari kamyonette yolcu olarak seyahat etmekte iken; Yine önceden belirlenmiş (KTK’ nun 58. Md, ile KT. Yönet, 110. Mü. İndirme, bindirme, Kapıların Açılması; Trafik Kazasına karışanlarla ilgilj hukuk normuna karşı dikkat ve özen yükümi tüğünü yerine getirmeyen; Kırmızı ışıkta düraklayan aracın sağ yan kapısını kontrolsüzce açarak arkadan gelen motosikletiri kaza yapmasına sebebiyet veren davalı yolcu …’ ın “%25Oranında Tali Kusurlu” olduğu; yine önceden belirlenmiş (KTK’nun 46, 47/c,d, 52/a,b. Md. Trafiğin Akışı, Trafik İşaretlerine Uyma, hızın Gerekli Şartlara uygunluğunu Sağlama) hukuk normuna karşı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen; Kendi seyir yönüne göre ön ilerisinde, sağ şeritte ve kavşakta kırmızı işık nedeniyle duraklama halindeki aracın sağ tarafından kontrolsüzce geçmeye çalışırken aracın açılan sağ yan kapısına çarparak kaza yapan … plakalı motosiklet sürücüsü davacı …’ in %25 Oranında Tali Kusurlu” olduğu; kaza tarihinde … plakalı ticari kamyonetin KZMS ( trafik) sigortası olan davalı …’ nin (KTK’ nun 91. Md. Sigorta) kurallar gereği araç sürücüsü davalı …’ n ve ayrır araçta yolcu olarak bulunarı davalı …’ın toplam kusurları oranında ve sigorta kapsamına göre sorumtu olduğu; aynı kaza tarihinde … plakalı ticari kamyonetin malikifişleteni/sigorta ettireni olan davalı …’ ün İse ; (KTK’ nun 85. Md. İşleten) kurallar gereği Araç sürücüsü davalı …’ in ve aynı araçta yolcu olarak bulunan diğer davalı …’ ın toplam kusurları oranında, adı geçen sürücü ve yolcu ile birlikta müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
İstanbul …. Adli Tıp İhtisas Kurulunun … tarih, … sayılı raporunda; Mevcut belgelere göre; … ve …oğlu, 07/05/1986 doğumlu, …’in 25/06/2020 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının; 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, 4. Parmak hareket kısıtlılığı, şekil 2.5’e göre %6 ve %5, şekil 2.4’e göre %6, balthazard formülü ile parmak özürlülük oranı %16 olup tablo 2.1, tablo 2.2 ve tablo 2.3’e göre; kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %1 (YÜZDEBİR) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (ÜÇ) aya kadar uzayabileceği, başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce meydana gelen kazadan ötürü davacının maddi zararlarının var ise hesaplanması için Aktüerya bilirkişisine dosyamızın tevdi edildiği anlaşılmakla, Aktüerya Uzmanı …in 04/01/2023 tarihli raporunda özetle; Dosya kapsamında kazaya karışan … plakalı aracın Zorunlu Mali
Mesuliyet Sigorta poliçesi bulunmadığı ancak davalı … A.Ş. vekili
tarafından aracın … no’lu poliçe ile sigortalı olduğunun beyan edildiği,
davacı vekilinin davalı … şirketine yaptığı başvurunun usulüne uygun olduğunun
kabulü halinde sigorta şirketinin temerrüt tarihinin 20.11.2020 olduğu,
diğer davalılar araç maliki/işleten …, davalı sürücü … ve
davalı yolcu …’ın kaza tarihinde (25.06.2020) temerrüde düştüğü,
tazminat hesabının müteselsil sorumluluk gereğince davalıların kusur oranları dikkate
alınmaksızın yapıldığı,
geçici iş görmezlik tazminatından davalı … şirketinin de sorumlu olduğu,
ekonomik geleceğinin sarsılması nedeniyle yapılacak hesaplamaya elverişli bilgi
bulunmadığından taleple ilgili hesaplama yapılamadığı,
dosya kapsamında tedavi giderlerine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, uzmanlık
alanımız itibariyle tıbbi giderlerin hesaplanması mümkün olmadığından tedavi giderlerine ilişkin
zararın, TBK md 50/2 gereğince mahkemenin takdirinde olduğu, 25.06.2020 günü trafik kazasında yaralanan, 20/02/2019 tarihli 30692 sayılı Resmi
Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri
esas alınarak geçici iş göremezlik süresi 3 ay ve tüm vücut engellilik oranı %1 olan davacı …
ÇİMEN’in kazada %25 kusurunun bulunmasına göre,
Geçici iş göremezlik zararı : 12.553,57 TL olarak hesaplandığı SGK tarafından Geçici iş
göremezlik ödeneğinin düşürülmesi gerektiği,
SGK tarafından Geçici iş göremezlik ödeneğinin düşürülmesi ile 12.553,57-
5.282,66=7.380,91 TL , Sürekli iş göremezlik zararı : 48.266,47 TL olarak hesaplandığına ilişkin görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 21/01/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat miktarını ıslah ettiği, ıslah harcını yatırdığı, ıslah dilekçesinin davalılara tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminatı istemli davadır.
Maddi tazminat talebi yönünden:
Meydana gelen kaza bakımından tarafların kusur oranının tespiti açısından mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış, yapılan inceleme neticesinde davacının %25 oranında tali kusurlu olduğu, tespit edilen kusur oranının ceza dosyasında alınan rapor ile uyumlu olduğu, kazadan kaynaklı alınan maluliyet raporuna göre davacının sürekli maluliyetinin %1 oranında olduğu, geçici maluliyetinin kaza tarihinden 3 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiş, alınan raporun denetime elverişli olduğu kanaatine varılmış, son aşamada davcının maddi zararları var ise ne kadar olabileceği konusunda mahkememizce aktüerya konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan aktüerya raporuna göre davacı zararının toplamda 56.397,38-TL olduğunun tespit edildiği, davacının miktara ilişkin ıslah dilekçesi sunduğu, dilekçenin usulüne uygun olduğu, toplanan delillere göre kusur-zarar-maluliyet durumuna bağlı olarak davacı maddi zararlarının oluştuğu, aktüerya raporunun yeterli ve denetime elverişli olduğu, davacı zararlarının tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varılmış maddi tazminat talebi yönünden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden;
Haksız fiiller dolayısıyla ihlale konu olan kişilik hakları; kişinin hayatı ve vücut bütünlüğüne yönelik hakları ile şeref ve haysiyeti gibi diğer kişilik haklarıdır.
Kişilik hakları, kişilerin insan ve toplumda bir birey olmaları nedeniyle sahip oldukları tüm kişisel değerleri içermektedir. Genel olarak kişilik hakları; maddi kişisel değerler, mesleki ve ticari kişisel değerler ve manevi kişisel değerler olarak tasnif edilmektedir.
Yargıtay, kişisel değerleri neleri içerdiğini bir kararında şöyle açıklamıştır;
“BK. 49. maddesi gereğince kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya maruz kalan kişi, uğradığı manevi zarar karşılığı bir miktar paranın hüküm altına alınmasını isteyebilir.
Medeni Yasanın 24. maddesinde düzenlenen BK’nın 49. maddesinde doğrulanıp yaptırımı gösterilen yasal düzenlemeler gereğince, kişilik haklarının zarar görmesi durumunda manevi tazminat istenebilir. Kişinin doğumla kazandığı bağımsız varlığını ve bütünlüğünü oluşturan; hayat, beden ve ruh tamlığı, vicdan, din, düşünce ve çalışma özgürlüğü, onuru, ismi, resmi, sırları ile aile bütünlüğü, sosyal ve duygusal değerlerinin tümü kişilik haklarını oluşturur ve bunlardan birine yapılan saldırı manevi tazminatı gerektirir.”(4. HD. 25.06.2007, 10084/8592)
Manevi zarar, mal varlığına ilişkin olmayan fakat zarar verici olay dolayısıyla kişinin moral ve duygusal aleminde sarsılmaya, büyük elem ve ızdırap duymasına yol açan ve arzu edilmeyen bir durumdur. Gerek TBK’nın 58. maddesinde gerekse de TMK’nın 24. maddesinde, kişilik haklarının zarara uğratılması durumunda tazminat istenebileceği düzenlenmiştir. Kural olarak, mala verilen zararlar sebebiyle tazminat istenilemez.
Bu açıklamalar doğrultusunda, hem yargılama sırasında alınan hem de ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporları neticesinde davalı sürücünün meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu hususu sabit olup, yaralama neticesinde davacının kişilik haklarının zedelendiği hususu kuşkusuzdur. Ayrıca tarafların yaşı, sosyo ekonomik durumları, davacıda hem sürekli hem de geçici maluliyetin oluşması, meydana gelen zararın ağırlığı bir arada değerlendirildiğinde “Zarar bi-kader’il imkân izale olunur” (Zararlar şartlar el verdiği ölçüde giderilir-Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye) kuralı gereği davacının manevi zararlarının tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve takdiren manevi tazminat talebi hakkında da aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat talebinin KABULÜ İLE;
A)56.397,38-TL Alacağın kaza tarihi olan 25/06/2020 tarihinden itibaren ( davalı … yönünden temerrüt tarihi olan 20/11/2020 tarihinden ve poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek DAVACIYA ÖDENMESİNE,
B(Maddi Tazminat yönünden)Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE;
A)17.000,00-TL manevi tazminatın davalı … dışındaki davalılardan kaza tarihi olan 25/06/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA ÖDENMESİNE,
B)Fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
C) (Manevi Tazminat yönünden)Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalı … dışındaki davalılardan tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
D)(Manevi Tazminat yönünden) Davalı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile DAVALI …’e VERİLMESİNE,
3-Maddi Tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 3.852,51-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
4-Manevi tazminat yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.161,27-TL karar ve ilam harcının dava sigorta dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
5-Suç üstü ödeneğinden karşılanan 3.220,00-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve müzekkere masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Davacı tarafından ödenen 1.360-TL adli tıp masrafı ve 187,00-TL yargılama gideri toplam 1.547,00-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/05/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza