Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/806 E. 2020/949 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/806 Esas
KARAR NO : 2020/949

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/11/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle;
Davalı tarafından 180.000,00 TL bedelli bonoya dayalı icra takibi açıldığını, ödeme emrinin 16/11/2020 tarihinde tarafına ulaştığını, böyle bir borcu bulunmadığını, takip konusu senedin düğün aracı olarak kullanılmak üzere bir aracın kiralanması sonrası sözleşmeye ek olarak teminat senedi olarak düzenlendiğini, bonunun kiralama firması yetkilisi tarafından şahsına imzalatıldığını, senet üzerindeki keşide tarihi, adı, adres bilgileri, senet bedeli ve vade ve imza bilgilerinin tarafınca yazılmış olduğunu, bunun dışındaki işaretlerin kendisine ait olmadığını, teminat senedi olarak verilen belgenin prosedür gereği 15 gün sonra tarafına iade edileceğinin söylendiğini, aracı firmaya teslim ettiğini, kiralama şirketi yetkilisinin ölümlü trafik kazasına karışacak tutuklandığını ve cezaevine girdiğini, işyerinin kapandığı için bonoyu geri alamadığını, şirket yetkilisinin cezaevinden çıkmasından sonra senedin iade edileceğinin söylendiğini, daha sonra ısrarlı arayışları sonucunda senedi imha ettiklerini söylediklerini, senedin imha edilmediğini icra takibi ile öğrendiğini, bu sebeplerle davalı alacaklının hakkında dolandırıcılıktan dolayı suç duyurusunda da bulunacağını, icra takibinin durdurulmasına, teminatsız olarak tedbir konulmasına, borcu olmadığının tespitine, davacının %20 kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bilindiği üzere mahkemenin görevi HMK 114. maddesi gereğince dava şartı olup, mahkemece kendiliğinden ve yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gereken bir husustur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlendikten sonra anılan kanunun 5.maddesinde ticaret mahkemelerinin kuruluşu ve hangi mahkemelerin ticaret mahkemesi sıfatıyla bakacağı belirlendikten sonra asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 4/1-a madesi ile “Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği” hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda; dava araç kiralama sözleşmesi uyarınca verilen bono nedeniyle istemiyle başlatılan icra takibine borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK’nun Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini düzenleyen 4/1-a maddesi tüm kira ilişkilerini kapsayan yasal düzenleme niteliğini taşıdığından davacı ile davalı arasındaki motorlu araç kiralama sözleşmesi nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılan menfi tespit davasının Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır.Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup duruşmasız olarak yapılan ön incelemede,HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM YUKARIDA AÇIKLANAN NEDENLERLE :
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi.23/11/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza