Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/745 E. 2021/573 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/745 Esas
KARAR NO : 2021/573

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 02/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin tasfiye konumunda olduğunu ve temsile tasfiye memuru atandığını, icra dosyasında alacaklı konumunda görünen davalı şirket tarafından müvekkil aleyhine genel haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, işbu davada arabuluculuğun dava şartı olmadığını, ilgili takip neticesinde müvekkil şirkete ait araçların yakalanması, müvekkil şirketin banka hesaplarına haciz konulması istenmiş icra işlemlerine devam edilmiştir, müvekkil şirketin borçlu olmadığını, müvekkil şirketin banka yoluyla davalıya ödemeler yaptığını, müvekkilin borçlu değil aksine alacaklı olduğunu, davalı şirketin açıkça kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne, müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzeinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı arabuluculuğa başvurulmadığından davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davanın bir miktar alacağa ilişkin ticari bir dava olduğunu, cari hesaba göre müvekkil şirketin davacı şirketten 13.137,47 EURO alacaklı olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlığın borç miktarına ilişkin olduğunu, her iki tarafça bu ticari ilişkinin kabul edildiğini, müvekkilin icra takibinin cari hesaba dayandığından kötü niyetli yapıldığı iddiasının kabul edilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın öncelikle dava şartı yokluğundan reddine, esastan reddine, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 02/06/2021
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık belirlenmiş, ön inceleme aşaması tamamlanmıştır.
Dosya kapsamında bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. İspat yükü üstünde olan davacı, dava konusu ticari ilişkinden kaynaklı borcun ona ait olmadığından bahisle borca itirazı üzerine davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında taraflar tacir olmakla HMK 222 maddesi kapsamında ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davacıya bu konuda kesin süre tanınmış olup verilen kesin süreye rağmen bilirkişi ücreti yatırılmamış olup davacı bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılmıştır.
Tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin gider avansı içinde değerlendirilmesi olanağı HMK’nun 324.maddesi düzenlemesi karşısında yoktur. Ayrıca delil ikamesi avansının da ispat külfetine göre taraflara yükletilmesi gerekir. Delil ikamesi avansının verilen kesin süre içinde yatırılmaması davanın dava şartı yokluğu ile reddine neden teşkil etmez. Taraf belirtilen sürede delil avansı giderini yatırmazsa dayandığı o delilden vazgeçmiş sayılır.
Dosya içindeki delillerle ispat yükü kendisinde bulunan davacının dayandığı tanık ve bilirkişi incelemesinden vazgeçtiği, yemin deliline de dayanmadığı; başkaca ispata yarar delilde sunmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddi yoluna gidilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 2.184,32 TL harcın mahsubu ile kalan 2.125,02 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/06/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza