Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/679 E. 2020/946 K. 20.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/679 Esas
KARAR NO : 2020/946

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 12/10/2020
KARAR TARİHİ : 20/11/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ……. Şubesince 27.05.2015 ve 09.08.2016 tarihli Genel Ticari Sözleşmeleri ile davalı borçlu …… Day. Tük. Mal. Elek. Teks. İnş. ve …… Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.’ye kredi açıldığı ve kullandırıldığını, ……. Şubesince dava dışı borçlu ……. Day. Tük. Mal. Elek. Elektr. İth. İhr. İml. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile akdedilen 22.06.2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı borçlu firmaya kredi kullandırıldığını, davalı borçlu …… Day. Tük. Mal. Elek. Teks. İnş. ve ……. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti. söz konusu sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığını, ayrıca müvekkiliin …… Şubesince dava dışı borçlu …… ve Dış Tic. Ltd. Şti. ile akdedilen 22.06.2015 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı borçlu firmaya kredi kullandırıldığını, davalı borçlunun sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığını, borçluların kredi koşullarına uymaması, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle, borçluların kredi hesapları Bakırköy …… Noterliği’nin 03.07.2019 tarih ve …… yev. nolu ihtarnameleri ile kat edildiğini, keşide edilen ihtarnamelerde 03.07.2019 tarihi itibarıyla müvekkilinin alacağının ödenmesi ihtar edilmiş ise de gerek davalı gerekse de dava dışı borçlular tarafından ödenmediğini, İstanbul …… İcra Müdürlüğü’nün …… E. sayılı dosyası ile dava dışı borçlular ….. ve ……, İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile dava dışı borçlu ……. aleyhine genel haciz yoluyla takibe geçildiğini, Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. E. sayılı dosyası üzerinden konkordato talebinde bulunulduğunu, mezkur davanın derdest olup, davalı borçlu firma, dava dışı borçlu grup firmalarının ve dava dışı borçlu firma yetkililerinin borç ödeme kabiliyetlerini yitirdikleri ve ödemelerini tatil ettiklerinin sabit olduğunu, davalı ve grup firmaları olan dava dışı borçlular 85 milyon TL değerindeki taşınmaza sahip olmalarına rağmen sadece 27 milyon TL’lik kısmını konkordato projesinde satış planına koyduklarını, ticari alacaklar ve stoklar gerçek değerine indirgendiğinde ise davalı ve grup firmaları olan dava dışı borçlular borca batık durumda olduklarını, her ne kadar davalı ve grup firmaları olan dava dışı borçluların 2020 yılında dönemi karla kapattıkları gösterilmişse de karlılık hesabında finansman giderleri hesaba katılmadığını belirterek davanın kabulü ile davalı borçlu firmanın iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; İİK madde 177 ve devamı maddeleri uyarınca davalının iflasına karar verilmesini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, İİK 178.maddeye göre doğrudan iflas koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinin ekinde 27.05.2015 ve 09.08.2016 Tarihli Genel Kredi Sözleşmelerinin Onaylı Sureti , 22.06.2015 Tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin Onaylı Sureti , 22.06.2015 Tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin Onaylı Sureti, Bakırköy ….. Noterliği’nin 03.07.2019 Tarih ve …… Yev. Nolu İhtarnameleri ile tebliğ şerhlerinin onaylı sureti belgelerini sunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6100 sayılı HMK’nun 316. maddesi uyarınca basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
Davalı şirketin……. internet sitesinden celp edilen sicil kayıtlarının incelenmesinde; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …… sicil nosunda kayıtlı …… Dayanıklı Tüketim Malları Elektronik Tekstil İnşaat Ve İletişim Hiz. San. Tic.Ltd.Şti.’nin 31/12/2003 tarihinde kurulduğu, …. Mahallesi ……. Sokak No:……. Bağcılar/İstanbul adresinde sicilde kayıtlı olduğu, meslek grubunun elektrikli ev aletleri olduğu, 02/10/2019 tarihinde konkordato davasının tescil edildiği, şirket yetkili ve ortaklarının …… ve …… oldukları anlaşılmıştır.
Mahkememizin ……. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacılar …, ……. Dayanıklı Tüketim Malları Elektrik Elektronik İthalat İhracat İmalat Sanayi Ve Ticaret Ltd.şti., …… Ve Dış Ticaret Limited Şirketi, ……, …… tarafından 28/06/2019 tarihinde Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h) davası açıldığı, 21/09/2020 tarihinde İİK 289/5 gereğince; borçlular İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ……. sicil nosunda kayıtlı davacı borçlu …… Dayanıklı Tüketim Malları Elektronik Tekstil İnşaat Ve İletişim Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.hakkında, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ……. sicil nosunda kayıtlı davacı borçlu ……. Dayanıklı Tüketim Malları Elektrik Elektronik İthalat İhracat İmalat Sanayi Ve Ticaret Ltd.Şti. hakkında, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …… sicil nosunda kayıtlı davacı borçlu …… Ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında, davacı şahıs ……-(T.C…….) hakkında, davacı şahıs …… (T.C……) hakkında 01/10/2020 tarihinde sona erecek olan 1 yıllık kesin mühletin (7226 sayılı Kanun ile 2480 sayılı Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararı gereği) 25/12/2020 (bu tarih dahil) tarihinden başlamak üzere taleple bağlılık ilkesi gereği 31/03/2021 (bu tarih dahil) tarihine kadar uzatılmasına karar verildiği , dosyanın derdest olduğu görülmüştür.
Toplanan ve sunulan deliller, yapılan tespitler, sicil kaydı, uyuşmazlık konusu, mahkememizin ……. Esas sayılı konkordato davası dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Öncelikle mahkememizce dava şartları açısından dosyanın incelenmesi gerekmiştir.
Davacının dava hakkına sahip olması, dava açabilmesi için yeterli değildir. Bundan başka, davacının dava açmakta hukuki bir yararının bulunması gerekir; yani dava hakkı, hukuki yarar ile sınırlıdır. Dava açmakta hukuki yararı olmayan kişi Devletin mahkemelerini gereksiz yere uğraştıramaz. Bu, hukuki korunma (himaye) ihtiyacı olarak da adlandırılmaktadır. Yani, davacının mahkemeden hukuki korunma istemesinde, korunmaya değer bir yararı olmalıdır.
Dava şartları, medeni usul hukukuna ait bir kurum olup, amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek, böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Mahkemenin davanın esası hakkında yargılama yapabilmesi (davayı esastan inceleyebilmesi) için varlığı veya yokluğu gerekli olan haller, dava (yargılama) şartlarıdır. Davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi için varlığı gerekli hallere, olumlu dava şartları (görev, hukuki yarar gibi); yokluğu gerekli hallere ise olumsuz dava şartları denilmektedir (kesin hüküm gibi).
Dava şartları, dava açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denir.
Dava şartlarından biri olmadan açılan dava da açılmış (var) sayılır, yani derdesttir. Ancak mahkeme, dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit edince, davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür.
Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hakim tarafından kendiliğinden (re’sen) gözetilir; taraflar bir dava şartının noksan olduğu davanın görülmesine (esastan karara bağlanmasına) muvafakat etseler bile, hakim davayı usulden reddetmekle yükümlüdür.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 114/h maddesinde, hukuki yarar açıkça dava şartları içerisinde sayılmıştır.
Yapılan bu açıklama çerçevesinde somut olaya gelince; davacı İİK madde 177 ve devamı maddeleri uyarınca davalının iflasına karar verilmesini talep etmiş ise de; mahkememizin ……. Esas sayılı dosyası 31/03/2021 (bu tarih dahil) tarihine kadar kesin ek mühlet aşamasında olup derdesttir. Konkordatonun Tasdiki talepli davada dosyada herhangi bir karar verilmediği, Davacının kaldı ki çekişmeli alacak raporuna itiraz hakkı olduğu ve borçlunun beyanıyla çekişmeli hale gelen alacak bakımından ise tasdik sonrası İİK 308/b maddesi uyarınca da alacak davası açabileceği gibi söz konusu alacak aynı zamanda ipotek ile de rehinli alacak kapsamında olduğu dikkate alındığında konkordatoya bağlı alacak olmadığı gibi İİK 308/h maddesi uyarınca da rehinli alacakların yapılandırması sürecinin dahi işlemediği davalı şirketin konkordato sürecinde olduğu ve ifasının istenemeyeceği dikkate alındığında davacının uyuşmazlık yaptığı husus konkordato sürecinde rehinli olan alacağın teminatı olan olan taşınmazın satışının yapılamamasından kaynaklandığı anlaşılmış olup konkordato sürecinden sonra tasdik ya da red kararı iflas kararı olsa dahi davacı bu süreçlere tabi olmadan satışa devam edebileceği dikkate alındığında iflas talebinde hukuki yararı olmadığı gibi davacının doğrudan iflas isteyebilmesi için İİK 117.maddeye göre borçlunun ödemelerini tatil etmesi şartı incelendiğinde davalının konkordato ilan etmesi ödemelerini ötelediği anlamına gelmez kaldı ki konkordatonun amacına da aykırı düşeceği aşikar olup davacının elinde ilama dayalı belge buna göre ilamlı takip de olmadığından İİK 177.madde kapsamında da doğrudan iflas isteme şartları oluşmadığı anlaşılmış olup sonuç olarak İİK.285 ve devamı maddeleri gereği 28/06/2019 tarihinde açılan davada davacıların konkordato hukuki sürecinin devam ettiği ve bu bağlamda iflasına karar verilemeyeceği, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı nazara alınarak; 6100 sayılı HMK.nun 114/h maddesinde hukuki yarar dava şartları içerisinde gösterilmiş olup aynı yasanın 115.maddesinde mahkemenin açılan davada hukuki yararın bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında re’sen gözeteceği belirtilmiştir. Huzurdaki davanın konkordatoya ilişkin mahkeme dosyasının sonucu beklenilmeden açılmış olması nedeniyle davanın hukuki yarara ilişkin davanın şartları oluşmaması nedeniyle reddine, HMK.nun 320/1.maddesindeki düzenleme de dikkate alınarak dosya üzerinde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın şartları oluşmaması nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan harçtan mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle karar verildi.19/11/2020

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸