Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/641 E. 2021/1076 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/641 Esas
KARAR NO : 2021/1076

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin boya-kimya sektöründe uzun yıllardır faaliyet gösterdiğini, davacı şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki sebebi ile müvekkilinin davalıya mal sattığını, satmış olduğu mallara istinaden fatura kesip malları davalıya teslim ettiğini, ancak davalı tarafın bu faturalara ilişkin alacak bedelini davacı şirkete ödemediğini, bu sebeple Küçükçekmece… İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra dosyasında mübrez olan 32 adet faturaya dayalı icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirketin icra dosyasına itirazda bulunduğunu ve icra takibini durdurduğunu, takibin durması üzerine taraflar arasında arabuluculuk sürecinin başlatıldığını ancak bu süreç sonunda anlaşmaya varılamadığını, açıklanan sebeplerle davalı borçlu hakkında Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan takibe karşı yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini ve itirazın haksız olması nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı firma ile davacı arasındaki ticari ilişki sebebiyle davacıdan bir miktar boya alındığını, buna istinaden 32 adet fatura kesilerek malların davalı şirkete teslim edildiğini, ancak davacı tarafından müvekkili şirkete teslim edilen boyaların ayıplı olması sebebiyle boyaların bedellerinin davacıya ödenmediğini, davacı taraftan satın alınan boya ile yapılan kuru temizleme işlemleri neticesinde temizlenen ürünlerde kullanılan boyalardaki bakır miktarının O (sıfır) olması gerekirken çok yüksek çıktığını, bu sebeple dava dışı pek çok uluslararası önemli markayla çalışan dava dışı şirket …. Tekstil San.ve Tic. A.Ş. tarafından davalı şirkete reklamasyon faturası kesildiğini, davalı firmanın, davacının sattığı boyalar sebebi ile hem maddi hem de manevi zarara uğradığını, müşteri nezdinde itibar kaybettiğini, dava dışı şirket tarafından yaptırılan testlerde ayıbın kullanılan boya kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, rapora istinaden davacı tarafın ayıplı mal sattığının sabit olduğunu ve sözleşmeden doğan edinimi tam ve kusursuz yerine getiremediğini belirterek haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddini, kötü niyetli olarak açılmış bulunan dava ve icra takibi nedeniyle takip çıkışı üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Taraf vekilleri karşılıklı olarak delillerini bildirmişler, bildirdikleri deliller toplanılmıştır.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş olmakla incelenmesinde; alacaklı davacı şirket tarafından borçlu davalı hakkında 224.696,08-TL asıl alacak, 6.146,16-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 230.842,24-TL alacağın tahsili istemiyle takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 23/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve aynı tarihte davalı şirket vekili tarafından asıl alacağa, faize ve ferilere itiraz edilmesi üzerine 24/09/2020 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, yasal süre içerisinde mahkememize itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Davacı vekili tarafından bila tarihli dilekçe ekinde; 32 adet e-fatura sureti dosyaya ibraz edilmiştir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde; SGS başlıklı 20/07/2020 ve 21/07/2020 tarihli test sonuçlarını gösterir belge ve ekleri, …. başlıklı 16/07/2020 ve 21/07/2020 tarihli test sonuçlarını gösterir belge ve ekleri, e-fatura sureti ve mail yazışmaları dosyaya ibraz edilmiştir.
Davacı vekili tarafından bildirilen tanık Mahkememizce dinlenilmiştir.
Mahkememizce dinlenen davacı tanığı … beyanında, “Çalışmış olduğum şirket tekstil boyaları ve kimsayal maddeleri alır. Arge yaparak satışını yapar. Davalıdan boya siparişi alırız, yaklaşık 2 senedir ticari ilişkimiz vardır. Ticari ilişkimizin sonlanma sebebi kanaatimce artan cari hesaptan kaynaklı olup bizim ödeme istememize rağmen çeşitli bahaneler ile ödeme yapmamaları, bunun üzerine daha sonrasında her zaman aldıkları mavi boyada bakır olmasına karşın bizden aldıkları başka bir boyada bakır çıktığını iddia ederek bize reklamasyon faturası kestiler. İşin aslı, kendi müşterilerinin kendilerine reklamasyon kestiğini, bu arada test gibi çeşitli masraflar yaptıklarını söyleyerek az önce bahsettiğim reklamasyon faturasını kestiler, biz hiçbir şekilde bu faturayı kabul etmedik. İlk kestikleri faturada da reklamasyon yazmamakla beraber test gideri diyerek 170,000 Tl bedelli fatura kestiler. Biz kabul etmeyince ikinci fatura kestiler. İkinci faturada yanılmıyorsam 30.000 ile 50.000 TL arasında bir test ücreti ve müşteriden gelen reklamasyon olarak 60.000-TL fatura kestiler. Biz, kendilerine müşterileri tarafından kesilmiş olan reklamasyon faturasını bize göndermelerini istediğimiz halde böyle bir fatura gönderemediler. Ayıptan bahsetmiş olduğu boyayı sadece iki kez aldılar. Tahminen bedeli 3.000 TL civarında olabilir. Bize borçları ise 220.000 TL civarındadır. İlk siparişlerini Mart ayında 10 kg, ikinci siparişleri Temmuz ayında 25 kg’dır. Ayıp iddiası da doğru değildir. İlk 10 kg boyayı alıp denemişlerdir. Bu iddialar üzerine biz kendilerinin fabrikasına gittik, Gerek bizim boyalar ile gerek yanlış boyadıklarını tahmin etmiş olduğumuz boyalar ile işlem yaptık. İşlem yapmış olduğumuz ürünlerin yarısını biz teste gönderdik, yarısını da onlara bıraktık. Bizim test sonuçlarımıza göre bizim boyalarımızda herhangi bir sorun olmadığı ortaya çıktı. Testi de iki laboratuvar ile çalışıyoruz. … diğeri ise …’dır, Bizim davalı ile ihtilafa konu boya ile ilgili bilindiği üzere tekstil sektöründe de ürünlerin organik olması için boyasının da organik olması gerekmektedir. Organik sertifikası alınması için de Hollanda da …. Birimine giderek orada bu arada bu boya organik boya sertifikası almıştır. Bizim bu satmış olduğumuz boyayı bizden değil de rakip firmalar üzerinden aldığını haricen duyduk. Toz boyalarda bakır oranı %5’e kadar serbest olup bizim toz boyalarımızda bu oran %1 ‘dir. Bakır ürünlerde herhangi bir kalıntı bırakmamaktadır, boyanan ürünlere geçmemektedir. Bakırın boyanan ürünlerde tespit edilmesi mümkün değildir. Bizim ayrıca bebek ürünlerinin tamamında da test yapılır. Test yapılmadan da bebek ürünlerinde zaten çalışılmaz” demiştir.
Mahkememiz dosyası, tarafların iddia ve savunmaları, icra dosyası ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğunun tespiti, dava konusu boya ve bu boya kullanılmış ürünler üzerinde keşfen ve taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmek üzere kimya yüksek mühendisi bilirkişi …., mali müşavir bilirkişi … ve öğretim üyesi bilirkişi Doç. Dr. …’dan oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 08/07/2021 havale tarihli rapor tanzim edilerek mahkememiz dosyasına ibraz edilmiştir.
08/07/2021 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Tarafların 2020 yılı ticari defterlerinin lehlerine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 224.696,08-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacıya 46.516,14-TL borçlu olduğu, taraf ticari defterleri arasındaki cari hesap farkının 178.179,94-TL(224.696,08 TL -46.516,14 TL) olduğu, davacı şirket tarafından takibe konulan tüm faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, cari hesap farkının davalı şirketin davacı şirkete düzenlemiş olduğu, 09/09/2020 tarih ve 178.180-TL bedelli faturadan kaynaklı olduğu, mezkur faturanın davacı tarafından kabul edilmeyip iade edildiği, davalı şirket tarafından davacı şirketin düzenlediği iade faturasının 15/09/2020 tarihli fatura ile iade edildiği ve taraflar arasındaki mezkur faturanın satış-iade şeklinde (e-fatura kapsamında) giriş/çıkış işlemi yapıldığı, davalı tarafın iddia etmiş olduğu ve içeriğinde bakır ihtiva ettiği varsayılan boyanın kendisinde ve bu boya ile boyanan tekstil ürünlerinin içeriğinde sektörde faaliyet gösteren kurumların izin verdiği limitlerin altında bakır içeriğine rastlandığı, bu nedenle ayıptan dolayı sorumluluğun doğmadığı, buna bağlı olarak da sözleşmeye konu malın bedelinin ödenmesi gerektiği, taraflar arasındaki cari hesap farkını oluşturan 09/09/2020 tarih ve … nolu 178.810-TL tutarlı fatura bedelinin davacı alacağından mahsup edilemeyeceği, neticeten takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 224.696,08-TL alacaklı olduğu, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarı bulunmadığından takip öncesi işlemiş faiz hesabının yapılmadığı ” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, taraf vekilleri tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçeleri sunulmuştur.
Mahkememizce 08/07/2021 havale tarihli bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
İİK’nun 67. maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’un 67/2.maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Yapılan yargılama, iddia, savunma, sunulan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, 08/07/2021 havale tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında cari hesap şeklinde işleyen boya alım satımından kaynaklanan ticari bir ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında davacı tarafça düzenlenen fatura bedellerinin satıma konu boyanın ayıplı olduğu iddiası ile davalı tarafından ödenmediği, davaya konu … parti numaralı …. ticari isimli boyanın içerisinde bulunan bakırın, boyanan ürünler üzerinde herhangi bir kalıntı bırakıp bırakmadığı ve boyanan ürünlere geçip geçmediği konusunda numune alınarak yapılan taraflarca dosyaya ibraz edilen test sonuçları dikkate alınarak ve taraf defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen 08/07/2021 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; taraf şirketlerin 2020 yılı ticari defterlerinin lehlerine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 224.696,08-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacıya 46.516,14-TL borçlu olduğu, taraf ticari defterleri arasındaki cari hesap farkının 178.179,94-TL(224.696,08 TL -46.516,14 TL) olduğu, davacı şirket tarafından takibe konulan tüm faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, cari hesap farkının davalı şirketin davacı şirkete düzenlemiş olduğu, 09/09/2020 tarih ve 178.180-TL bedelli faturadan kaynaklı olduğu, davalı tarafın iddia etmiş olduğu ve içeriğinde bakır ihtiva ettiği varsayılan boyanın kendisinde ve bu boya ile boyanan tekstil ürünlerinin içeriğinde sektörde faaliyet gösteren kurumların izin verdiği limitlerin altında bakır içeriğine rastlandığı, bu nedenle ayıptan dolayı sorumluluğun doğmadığı tespitlerinin yapıldığı anlaşılmakla; denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu dikkate alınarak davalının ayıp iddiası, taraflar arasındaki alım satıma konu boyanın kendisinde ve bu boya ile boyanan tekstil ürünlerinin içeriğinde sektörde faaliyet gösteren kurumların izin verdiği limitlerin altında bakır içeriğine rastlandığından, yerinde görülmeyerek ve davacı şirket tarafından takibe konulan tüm faturaların davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu dikkate alınarak davanın kabulü ile davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazının kısmen iptali ile, 224.696,08-TL asıl alacak üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiş, icra takibine konu alacağın davalı tarafından bilinebilir, hesaplanabilir ve likit olduğu anlaşıldığından, asıl alacağın % 20’si oranında, borçlu davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
Davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİNE, Takibin asıl alacak miktarı olan 224.696,08-TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacak bakımından takip tarihinden itibaren takipteki koşullar üzerinden faiz yürütülmesine,
Asıl alacak olan 224.696,08-TL’nin %20’si oranında (44.939,21-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 15.348,98-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 3.837,25-TL harç ile icra aşamasında yatırılan 1.154,21-TL harcın mahsubuna, bakiye 10.357,52-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL başvurma harcı, 3.837,25-TL peşin harç, 1.154,21-TL icra dosyasına yatırılan peşin harç, 73,50-TL posta gideri, 2.100,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 7.219,36-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak davacı yararına tayin ve takdir olunan 24.178,73-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2021
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza