Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/524 E. 2021/93 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
G E R E K Ç E L İ K A R A R

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21/08/2020
KARAR TARİHİ : 02/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle cari hesap alacakları bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine Bakırköy … İcra müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 50.873,89 USD üzerinden icra takibi yapıldığını, davalı şirkete satışı yapılan emtiaların bedelinin dolar üzerinden belirlendiğini, faturaların açıklama bölümünde ödemelerin döviz cinsinden yapılmaması durumunda ödeme tarihindeki TCMB alış kurunun kabul edileceği ve TL ödemenin dövize çevrileceğinin açıkça yazılı olduğunu, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini, açıklanan nedenlerle itirazın iptaline, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, ödemelerin tamamının TL üzerinden yapıldığını, bakiye borçları bulunmadığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, taraflar arasında borcun yabancı para ile ifa edileceğine dair herhangi bir kayıt bulunmadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine ve davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy .. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … Tekstil tarafından davalı … Tekstil aleyhine 04/12/2019 tarihinde 50.873,89 USD borcun tahsiline yönelik ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile davacının icra takibi tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacağının varlığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 04/01/2020 tarihli raporda; taraflar arasında yazılı kur farkı sözleşmesi bulunmadığı, davacı şirketin 2018 yılı içerisinde toplam 1.155.093,77 TL tutarında kur farkı faturası düzenlendiği, davalı şirketin bu faturalara karşılık 493.854,84 TL kur farkı iade faturası düzenlendiği ve kalan fark için 1.155.093,77 TL – 493.854,84 TL = 661.238,93 TL kur farkını davacı şirkete ödediği, tarafların cari hesap kayıtlarının karşılıklı olarak birbirini teyit ettiği, taraflar arasında düzenlenen faturalara ilişkin TL karşılığı cari hesap bakiyesinin 0,00 TL olduğu ve davacı şirketin davalı şirketten alacağı bulunmadığı, davacı şirketin davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin ödeme tarihindeki kur üzerinden hesaplanarak tahsil edilebileceğ3i yönünde kanaat oluşması halinde davacı şirketin davalı şirketten 50.873,89 USD tutarında kur farkı alacağı bulunacağı, davacı şirketin kur farkından kaynaklı olarak TCMB efektif satış kuru esas alındığında davalı şirketten 45.777,56 USD alacaklı olduğu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının esas alınması halinde Bakırköy…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından takip tarihi 04/12/2019 itibariyle davacının davalı şirketten kur farkına istinaden TCMB efektif satış kuru esas alındığında 45.777,56 USD karşılığı alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’ nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Dava konusu, taraflar arasındaki alım-satım ilişkisine karşılık faturaya dayalı yabancı para alacağının kur farkından kaynaklı kalan kısmının tahsili için davacı tarafça davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Yargılamaya konu Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 50.873,89 USD’ nin takip tarihinden itibaren faiziyle tahsili talep edilmiştir. Davalıya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı borçlu vekili süresinde itirazında borca itiraz ettiğini belirtmiştir. İtiraz üzerine takibin durduğu ve süresinde iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davacının ve davalının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve taraflar lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının ticari defterler kayıtlarının incelenmesinde;
– davacı tarafından 2018 yılında 3 adet kur farkı faturası düzenlendiği,
– 31.03.2018 tarihinde 62.887,27 TL tutarlı, 30.06.2018 tarihinde 334.164,39 TL tutarlı ve 30.09.2018 tarihinde 758.042,11 TL tutarlı kur farkı faturasının düzenlendiği,
– düzenlenen kur farkı faturalarının davalı şirket cari hesap kayıtlarında bulunduğu, bu faturalara ilişkin davalı tarafça ödeme yapıldığı,
– davalı şirket tarafından 07.07.2018 tarihli 13.613,96 TL tutarlı ve 20.12.2018 tarihli 480.240,88 TL tutarlı kur farkı iade faturası düzenlendiği, bu iade faturalarının davacı şirket kayıtlarında bulunduğu ve iade edilmediği,
– Davacı ile davalı arasında kur farkı alınacağına ilişkin bir sözleşme yer almasa da; fatura içeriğinde ” Döviz cinsinden kesilen faturaların TL olarak ödenmesi halinde günündeki TCMB satış kuru üzerinden tahsil olunur.” ibaresinin yer aldığı, davalının kur farkı faturalarını ticari defterlerine kaydettiği, bu faturalara yönelik kısmi ödeme yaptığı görülerek, taraflar arasında kur farkı ödemesine ilişkin zımni bir anlaşmanın olduğunun anlaşıldığı,
– Davalı tarafça iade edilmeyen ve şirket kayıtlarında yer alan kur farkı faturaları miktarının TCMB efektif satış kuru esas alındığında bilirkişi raporuna göre 45.777,56 USD olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporu rapor içeriğine göre, davacının alacak miktarının hukuka uygun olarak 45.777,56 USD olarak hesap edildiği görülerek, davacının iddiasını kısmen ispat ettiği ve davalının bu ispatı ortadan kaldıracak herhangi bir yazıl delil sunmadığı görülerek, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yaptırılan bilirkişi incelemesine göre alacağın likit olmadığı anlaşıldığından, icra inkar tazminatın ve yine takibin kötüniyetli başlatıldığının da ispat edilemediği görülerek kötüniyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasının davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 45.777,56 USD asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
-Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 18.033,07 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 4.797,12 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 13.235,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Davacı tarafça sarf edilen toplam 4.859,32 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen toplam 1.043,50 TL yargılama giderinin, kısmen kabul – red oranları ve takdiren %90′ ı olan 939,15 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 26.929,22 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5- Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.409,37 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza