Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/492 E. 2020/761 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/492 Esas
KARAR NO : 2020/761

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 07/08/2020
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; yönetim kurulunun organsız kalması nedeni ile TMK md. 427/4 TTK md. 530 gereği genel kurul yapmak üzere yönetim kayyımı görevlendirilmesine, müvekkili …’ün davalı şirkette veraseten 3/16 pay sahibi olduğunu, davalı şirketin tek kişi olan yönetim kurulu ölüm sebebi ile boş kaldığını, veraseten pay sahiplerinin genel kurul yapmadıklarını, yönetim kurulu kararı alınamadığı için şirket şu an işlem yapamaz durumda olduğunu, müvekkilinin pay sahibi olarak genel kurula özgü kayyım atanmasını talep etmekte ve iş ve işlemlerin bu kayyım aracılığı ile devamını sağlamak istediğini, davalı Şirket …. Temizlik Gıda A.Ş’de %90 pay sahibi iken tek yönetim kurulu üyesi olan …. 15.07.2020 tarihinde vefat ettiğini, bu sebeple davalı şirket organsız kalmış olup genel kurul toplantıya çağrılamadığını, şirket yönetim kurulu bir veya iki üyeden oluşuyorsa ve bu üyelerden biri veya ikisi ölürse, Türk Ticaret Kanununun geçici üye atanmasına ilişkin 363. maddesi uygulama alanı bulamadığını, bu durumda genel kurul tarafından yeni yönetim kurulu üyesi seçilmesi gerektiğini, genel kurul tarafından yeni yönetim kurulu üyesi seçilemediğini, genel kurul ile toplantı yapılabilmesi için çağırması gereken yönetim kurulu şirkette vefat sebebi ile boşaldığnı, yönetim kurulunun üye ölümü ile iş yapamaz hale geldiği için, her bir pay sahibi ve tüm ilgiller mahkemeden şirkete kayyum atanmasını talep edebileceğini, TMK md 427/4 atfı ile TTK md. 530 gereği genel kurula özgü kayyım ataması yapılması gerektiğini belirterek davanın kabulü ile TTK gereği genel kurula özgü kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; TTK 410 ve devamı uyarınca organsız kaldığı iddiasıyla davalı şirkete yönetim kayyımı atanması istemine ilişkindir.
Davalı şirketin ticaret sicil kayıtları celp edilmiş, incelenmesinde; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı …. Temizlik Gıda Maddeleri Ve Aydınlatma Malzemeleri Dağıtım Pazarlama Turizm Sanayi Ve Ticaret A.Ş.’nin …. Mahallesi … Caddesi No:…. …./…. adresinde sicilde kayıtlı olduğu, 11/07/1997 tarihinde kurulduğu, şirket yetkilisinin ve yönetim kurulu üyesinin …. olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; yönetim kurulunun organsız kalması nedeniyle TMK.427/4 ve 530 maddeleri gereği genel kurul yapmak üzere yönetim kayyımı atanma şartlarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir.

26/08/2020 tarihli heyet ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; HMK 389.vd maddeleri uyarınca, ihtiyati tedbir yoluyla tarafların ortağı olduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nolu numarasında kayıtlı “… mah. …. Cad. No:… …/…. adresinde faaliyet gösteren … Temizlik Gıda Mad Ve Aydınlatma Malz Dağ Paz Tursan Ticaret A.Ş’ ‘ne yönetim kayyımı olarak (Genel Kurulu toplantıya çağırma yetkisi hariç olmak üzere) bilirkişi listesinden kayyım olarak mali müşaviR …’ın re’sen tayinine, … Temizlik Gıda Mad Ve Aydınlatma Malz Dağ Paz Tur.san Ticaret A.Ş ‘nin müdürünün şirketle ilgili her türlü karar ve tasarruf işlemlerinin (şirket malvarlığı üzerinde tasarruf etme, şirkete ait banka hesaplarından para çekme, kambiyo evrakı düzenleme ve şirket adına harcama yapma dahil her türlü işleminin) geçerliliğinin mahkememizce atanan kayyımın onayına bağlanmasına, kayyımın ayrıca denetim ve onay görevini yaparken, ortakların hak ve menfaatini ve şirketin menfaatlerini gözetmesine karar verilmiş, kayyım olarak atanan yeminli mali müşavir … 30/09/2020 tarihli raporunda; tevdi edilen görev kapsamında 27.08.2020 tarihinde şirket merkezine gidilerek ticari defter kayıtlarında yer alan varlıkların tespitleri ve envanteri yapıldığı, şirketin faaliyetlerine devam edebilmesi açısından yönetim süreci ile ilgili kararların mirasçılara, vekillerine ve şirket vekili ile çalışanlara bildirildiği, …’ün oy birliği ile Yönetim Kurulu Başkanı seçildiğini, mevcut toplantı nisabının %100 olarak gerçekleştirildiği, genel kurulun yapıldığı, genel kuruldaki hususlar yerine getirildiği bildirildiği, kayyımın rapor tarihi itibariyle görevine re’sen son verildiğinin Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili duruşmadaki beyanında; yönetim kayyımının genel kurulu topladığını, yönetici olarak …’ün oy birliğiyle ile seçildiğini, Ticaret sicilde de tescil edildiğini , davalı şirket vekili; müvekkili şirketin organlarının tamamlandığını, yönetim kurulunu oluşturmak için genel kurulun yapıldığını, …’un da yönetim kurulu yetkilisi seçildiğini beyan etmişlerdir.
TTK’nin 411, 412, 617 maddeleri limited şirketin olağanüstü genel kurulu toplantıya çağırmasına izin verilmesine ilişkin esasları düzenlemektedir. Buna göre, TTK’nın 411. Maddesinde sermayenin en az onda birini oluşturan pay sahiplerinin yönetim kurulundan yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymalarını isteyebilirler.
TTK 412. Maddesi “Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir.” hükmünü haizdir.
6102 sayılı TTK’nun 617/3. maddesi uyarınca genel kurulu toplantıya çağrı, azlığın çağrı ve öneri hakkı, gündem, öneriler, çağrısız genel kurul, hazırlık önlemleri, tutanak, yetkisiz katılma konularında anonim şirketlere ilişkin hükümler, Bakanlık temsilcisine ilişkin olanlar hariç, kıyas yoluyla uygulanır. Her ortak kendisini genel kurulda ortak olan veya olmayan bir kişi aracılığıyla temsil ettirebilir hükmü amir olup, ilgili madde delaletiyle TTK’nın anonim şirketlerde genel kurulun toplanmasına ilişkin çağrı usulünü düzenleyen 410. maddesinde, genel kurulun, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabileceği, tasfiye memurlarının da görevleri ile ilgili konular için genel kurulu toplantıya çağırabilecekleri, yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkan bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında mahkemenin izni ile, tek bir pay sahibinin genel kurulu toplantıya çağırabileceği ve mahkemenin vereceği kararın kesin olacağı düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda,
Olağanüstü genel kurul toplantısında hazır bulunanların toplam hisselerinin ….’ün 98.451, ….’ün 78.313, …’un 60.412, Nermin Müslüm’ün 60.412, …’ün 60.412 olduğu, yani yasal % 10 sınırının üzerinde hisse sahibinin şirketi olağanüstü genel kurula davet ettiği görülmekle genel kurula çağrı talebi yerinde görülmüştür.
Davalı Şirketin olağanüstü genel kurul toplantısına kimin çağıracağı ile ilgili olarak da, bilindiği üzere, TTK’nın 412. maddesi, madde başlığı da gözetildiğinde, anonim ve limited şirketlerde, azlık oy sahiplerince şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasına mahkemece izin verilmesi halini düzenlemektedir. Maddede de belirtildiği üzere, mahkemece bu yoldaki istem yerinde görülürse, gündemi düzenlemek ve genel kurul çağrısı yapmak üzere azlık oy sahipleri adına bir kayyım atanmalı ve kararda kayyımın görev ve yetkilerinin gösterilmesi ile yetinilmelidir. Diğer bir söyleyişle, atanan kayyım, mahkemenin değil azlık oy sahiplerinin adına görev ifa etmelidir. Kanuni düzenleme, genel kurulu toplantıya çağıran süjenin mahkeme olmayıp azlık oy sahipleri adına hareket edecek olan kayyım olduğunu belirlemektedir. Bu durumda, toplantı çağrısında bulunmaya yetkili makamın atanan kayyım olduğunun ve esasen TTK’nın 413/(1). maddesinde de belirtildiği üzere, toplantı gündeminin belirlenmesinin mahkemenin değil 412. madde uyarınca atanan çağrıya yetkili kayyımın görevi bulunduğunun kabulü gerekir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizce 26/08/2020 tarihinde davalı şirkete yönetim kayyımı atandığı, kayyımın yasal süresi içerisinde görevine başladığı, tevdi edilen görev kapsamında 27.08.2020 tarihinde şirket merkezine gidilerek ticari defter kayıtlarında yer alan varlıkların tespitleri ve envanteri yapıldığı, şirketin faaliyetlerine devam edebilmesi açısından yönetim süreci ile ilgili kararların mirasçılara, vekillerine ve şirket vekili ile çalışanlara bildirildiği, …’ün oy birliği ile Yönetim Kurulu Başkanı seçildiğini, mevcut toplantı nisabının %100 olarak gerçekleştirildiği, genel kurulun yapıldığı, genel kuruldaki hususlar yerine getirildiği, 10/09/2020 tarihli yönetim kurulu kararının, 10/09/2020 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağının ve bu toplantıya ait hazır bulunanlar listesinin, mirasçılık belgesinin ibraz edildiği, kayyımın rapor tarihi itibariyle görevine re’sen son verildiğinin ticaret sicil müdürlüğüne bildirildiği, davacının davalı şirketin organsız kalması nedeniyle genel kurul toplantısı yapılması talebinin yerine getirildiği, davalı şirketin organlarının tamamlandığı, yönetim kurulunu oluşturmak için genel kurulun yapıldığı, …’un da yönetim kurulu yetkilisi seçildiği, genel kurul toplantısı yapılmasına dair işlemlerin yerine getirildiği anlaşılmakla davanın konusuz kaldığı dikkate alınarak karar verilmesine yer olmadığın karar vermek gerekmiş davalı davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden HMK 331.maddesine göre yargılama giderinden sorumlu tutulmamasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KONUSUZ KALMASI NEDENİYLE KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan harçtan mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç, 48,50 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 2.000,00 TL kayyım ücreti olmak üzere toplam 2.157,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; hazır bulunan taraf vekillerinin yüzlerine karşı, TTK 410 maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/10/2020

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸