Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/393 E. 2022/709 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/393 Esas
KARAR NO : 2022/709

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2020
KARAR TARİHİ : 04/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/08/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan olan alacağın tahsili zımnında Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan takibe davalı borçlu tarafından haksız bir şekilde itiraz edildiğini, itiraz üzerine arabuluculuk çözüm yoluna başvurulduğunu, yapılan görüşmelerde tarafların anlaşamadığını, davalı tarafının itirazı haksız ve soyut olduğunu, bu sebeple davalı yönünden duran takibin harekete geçmesi ve müvekkilinin alacağının tahsilinin imkanının sağlanması için huzurda görülen itirazın iptali davası açma zaruretimiz hasıl olduğunu, davalı tarafından alacağın konusu olan çek hakkında çalınmış olduğundan bahisle Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. …K. Sayılı dosyası ile çek istirdatı davası açıldığını, yapılan yargılama neticesinde dava reddedildiğini, davalı tarafından ileri sürülen istinaf itirazlarının da esastan reddedildiğini, dosyanın kesinleştiğini, davalı taraf borcu olmasına rağmen kötü niyetle takibe itiraz ederek müvekkilinin alacağını almasını engelleyerek takibi durdurduğunu, haksız itirazın iptal edilerek talepname koşullarında takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile Bakırköy ….İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, 22.750,00-TL TL alacak üzerinden de takibin ticari avans faiziyle birlikte devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı sebebiyle takibin durmuş olduğundan alacağın %20’sinden az olmayacak şekilde davalının icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı ile davacı arasında herhangi bir ticari münasebet herhangi bir hukuki bağ olmadığını, alacak ve dava konusu ettiği çek üzerindeki müvekkiline ait görünen kaşe ve imza niteliğinde olmayan işaret de müvekkiline ait olmadığnı, sahte olduğunu, müvekkilinin davacıya iddia edildiği gibi bir borcu olmadığı gibi hangi hukuki sebep ve dayanakla işbu davanın açıldığının anlaşılamadığını, müvekkili davalı ile davacı arasında kambiyo ilişkisi de kurulmadığını, çekin müvekkilinin elinden rızası dışında çıktığını ve sahte imza atılmak suretiyle piyasaya sürüldüğünü, buna ilişkin soruşturma dosyasının devam ettiğini, ayrıca kıymetli evrak ve zayi davası da ikame edildiğini, dolayısıyla davacının müvekkiline müracaat hakkı da söz konusu olmadığını, çek üzerindeki imza ve kaşenin müvekkiline ait olmadığını, davacının ifade ettiği ve Bak. …. Asl. Tic Mah. … E. Sayılı dosyası istirdat davası açıldığını,bu davanın reddedilmesinin, çekle mündemiç olan alacak hakkının iyi niyetli hamil olan ve çeki elinde bulunduran kişiye ait olduğunun tespiti anlamına geldiğini, çekin elinden rızası dışında çıkan ve imzaları sahte olan lehdarın iyi niyetli hamile karşı çekten dolayı herhangi bir sorumluluğunu doğurmadığını, sadece çeke bağlı olan alacak hakkını kaybettiğini, yapılan takibin adi takip olduğunu, asıl borç ilişkisine göre davacının alacağını yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini, kötü niyetli takip yapılmış olması nedeniyle alacağın %20’i oranında kötü niyet tazminatı ödenmesine ve yargılama masrafları ile ücret-i vekaletin de davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; Alacaklı davacı şirketin, davalı şirket hakkında 22.750-TL asıl alacak, 6.326,21-TL faiz, 2.275-TL çek tazminatı ve 68,25-TL komisyon olmak üzere Toplam 31.419,46 TL alacağın tahsili ile asıl alacağına yıllık % 19,50 faizi ile borçludan tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından 18/10/2018 tarihli dilekçeyle itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 15/11/2021 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı gereğince davalı şirket yetkilisi …’in imza örneklerinin dosyamız arasına alındığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve dosyamız arasına alınan belge asılları ile çek aslı üzerinde GRAFOLOG bilirkişi nezdinde inceleme yapılarak uyuşmazlık konusu … Bankası … Şubesi 15/04/2016 keşide tarihli, … çek nolu 22.750-TL bedelli çek aslının da davalı şirket yetkilisine atfen atılan imzanın davalı şirket yetkilisi ELİ ÜRÜNÜ OLUP OLMADIĞI, çekteki kaşenin sahte olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişi Grafoloji ve Sahtecilik Em. Uzmanı …’ın 09/02/2022 tarihli raporunda; İnceleme konusu, … Bankası A.Ş. … Şubesine ait, keşidecisi“…. İnş. İth. İhr. Tic.Ltd.Şti.” olan, “Manavgat – 15/04/2016” keşide yer ve tarihli, “….” numara ve “22.750/Yirmiikibinyediyüzelli TL” meblağlı çek aslının arka yüzünde“…. TİC.LTD.ŞTİ…” içerikli kaşe izi üzerindeki basit tersimli 1.ciranta imzası ile davalı şirket yetkilisi …’in referans imzaları aralarında aynı elden çıktıklarını gösterir nitelikte uygunluk ve benzerlik saptanmadığı, inceleme konusu, … Bankası A.Ş. … Şubesine ait, keşidecisi “. Gıda İnş. İth. İhr. Tic.Ltd.Şti.” olan, “…” numaralı çek aslının arka yüzünde “…. TİC.LTD. ŞTİ…” içerikli 1.cirantaya ilişkin kaşe izinin, mukayeseye esas alınan imzaların bulunduğu belgelerden üç adedinde izleri bulunan iki kaşe ile basılmadığı sonucuna varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ticari ilişkinden kaynaklandığı iddia edilen fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü genel kuralın aksine davalı üzerindedir. Zira her ne kadar uyuşmazlık adi takipten kaynaklansa da davacı tarafça kambiyo senedine bağlı olarak alacak iddiasında bulunulmuş, böyle bir durumda kambiyo senetlerinin illetten mücerretliği dikkate alınarak borçlu olmadığını iddia eden davalı tarafın ya borcu ödediğini ya da borcun oluşmadığını ispat etmesi gerektiğinden ispat yükü davalı üzerinde olup taraf iddia ve savunmaları bu muvacehe ölçüsünde değerlendirilmiştir.
Somut olayımızda davalı taraf kambiyo senedinin lehtar kısmında bulunup, imzasını inkar etmiştir. Konunun teknik araştırmayı gerektirmesi nedeniyle mahkememizce davalı şirket yetkilisi tespit edilmiş ve imza örnekleri toplanarak çekin arka kısmında davalıya ait ciroda görünen imzanın davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığı yönünde inceleme yaptırılmış ve yapılan inceleme sonucunda söz konusu imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca soruşturma dosyasında alınan raporun da mevcut dava dosyamızda alınan rapor ile uyuştuğu görülmüş ve rapora itirazlara itibar edilmemiştir.
Gelinen aşamada davacının ayrıca yemin deliline dayandığı anlaşılmakla bu delili kendisine hatırlatılmış, davacının yemin delilini kullanacağını beyan etmesi üzerine davalıya yemin metni tebliğ edilip duruşmaya davet edilmiş ve davalı duruşmada yemini eda etmiştir.
Bu durumda imza inkarının herkese karşı ileri sürülebileceği, dosya kapsamına sunulan deliller ile kambiyo senedinin arka yüzündeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığı, ayrıca davalının yemine davet üzerine sunulan yemini eda ettiği, davalının üzerine düşen ispat külfetini yerine getirdiği, davacı tarafça sunulan delillerin iddiasını ispata yeterli olmadığı anlaşılmakla dava hakkında ve davacının takip yapmada kötü niyetinin ispatlanamamış olması nedeniyle kötü niyet tazminatı talebi hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
-Davalının şartları oluşmayan kötü niyeti tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 231,42-TL harçtan mahsubuna, artan 150,72-TL harcın davacı tarafça talep edildiğinde ve karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
6-Gider avansından artan avans var ise karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2022
Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza