Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/353 E. 2021/1042 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/353 Esas
KARAR NO : 2021/1042

DAVA :İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 14/12/2015
KARAR TARİHİ : 02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan :İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Talebi (İİK 235)) İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçinde, özetle; davacının 2006 0cak-20.04.20l4 tarih aralığında, usta olarak günlük net 75,00 TL ücretlc kesintisiz çalıştığını, ücretlerin bakiye kısmının ödenmediğini, iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, haftanın her günü 08.00-18.00 arasında çalıştığını fazla çalışma ücrcti ödenmediğini, cumartesi ve pazar milli ve dini bayramlarda ve resmi tatillerde çalıştığını, ayda bir gün izin kullandığını, yevmiyesinin ücretinden kesildiğini, yıllık izinlerini kullanmadığını, SGK bildiriminin geç ve asgari ücret üzerinden yapıldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, işçilik alacak ve tazminatlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı müflis şirket iflas idare memuru cevap dilekçesinde özetle; Bakirköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.11.2014 tarih ve … esas sayılı dosyasından iflasına karar verildiğini, iflas işlemlerinin yürütüldüğünü, iflas tarihi itibari ile açılan davaların kayıt kabul davası niteliğinde olduğunu, kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinildiğini, kayıt kabul davaları alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkin olup, belirli bir miktarın ödenmesine yönelik bulunmadığından vekalet ücreti ve harcın maktu olarak belirlenmesinin gerektiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden aleyhlerine yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Esenyurt SGM tarafından, davacıya ait hizmet dökümü dosya içerisine gönderilmiştir.
…bank tarafından davacıya ait hesap hareketleri dosya içerisine celp edilmiştir.
Bilirkişi tarafından 06.03.2017 tarihli raporu dosya içerisine sunulmuştur.
Davacı tarafça 20.03.2017 havale tarihli ıslah dilekçesi dosya içerisine sunulmuştur.
-Bakırköy …. İş Mahkemesinin ….. esas, ….. karar sayılı, 16/06/2017 tarihli kararı ile dosya istinaf edilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin … esas no.lu, … karar no.lu 02/06/2020 tarihli görevsizlik kararı doğrultusunda dosya mahkememizin … sayılı esasına tevzi olmuştur.
-Mahkememizin 16/03/2021 tarihli duruşmasında dosyanın bilirkişiye tevdi ile bilirkişi tarafından davacının taleplerinin ne kadarının iflas idaresi tarafından kabul edildiği, ne kadarının kabul edilmediği, davacının yapmış olduğu başvuruya binaen iflas idaresinin kayıt kabul yapmaması gerekçeleri de tartışalarak rapor sunulmasının istenilmesine, bilirkişi olarak mali müşavir bilirkişi görevlendirilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 31/05/2021 tarihli raporda; iflas dairesince iflastan sonra icra takibi yapılmış olması ve İİK 196.maddesine yakırı faiz yürütülmesi tahsil harcı istenilmesi nedeniyle 35.685,58 TL’nin reddine karar verildiğinin belirtildiği, davacının işçilik alacağına yönelik icra takip masrafları ve vekalet ücreti olan toplam 130.685,58 TL kayıt kabul talebi karşısında iflas dairesi tarafından kabul edilmesi gereken tutarın Bakırköy …. İş Mhakemesi’nin ….. esas ve ….. karar sayalı kararında belirtilen toplam 79.690,13 TL asıl alacak, 11.097,83 TL yargılama giderleri ve kıdem tazimantına iflas tarihine kadar işletilebilecek olan 2.286,13 TL olmak üzere toplam 93.074,09 TL olabileceği ve kayıt kabulüne karar verilebileceği hesap ve mütaala edildiği, iflas dairesince 1.925,91 TL fazla miktarda kabul edilen tutarın hangi alacak kalebinden kaynaklandığının tespit edilemediği, davalı şirketin iflas tarihinden sonraki dönem için alacaklara faiz hesaplaması yapılmadığı, iflas tarihinden sonra icra takibi yapılmış olması nedeniyle icra takibine konu harçlar ve sair giderler için hesaplama yapılmadığı, davalı şirketin iflas tarihinden sonra davacı tarafından yapılan icra takip masraflarının 19.965,46 TL iflas dairesinden talep edilip kayıt kabulüne karar verilip verilmeyeceğinin mahkememizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Bakırköy …. İş Mahkemesi’nin ….. esas, ….. karar sayılı kararının incelenmesinde; davacı işçinin hizmet süresinin 11.08/2006 – 20/04/2014 arasında ve ücretinin aylık net 2.250,00 TL olduğu esas alınarak davanın kısmen kabulü ile 25.091,71 TL net kıdem tazminatı, 5.167,97 TL net ihbar tazminatı, 31.999,41 TL net fazla mesai alacağı, 8.250,11 TL net yıllık izin ücreti, 5.216,19 TL net AGİ alacağı, 1.500,00 TL net ücret alacağı, 2.464,74 TL net UBGT alacağının davalıdan tahsiline karar verildiği görülmüştür.
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/11/2014 tarih ve … esas sayılı kararı ile iflasına karar verilmiş olup 28/11/2018 tarihinde iflas kararının kesinleştiği görülmüştür.
Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … İflas sayılı dosyasının davaya konu alacağın iflas idaresince incelenerek 437.sıraya alındığının bildirildiği, 95.000,00 TL’lik alacağın iflas idaresi tarafından kabul edilerek sıra cetveline kaydedildiği bildirilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf – tanık beyanları, bilirkişi raporları, istinaf ilamı ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava; İİK’nun 235. maddesi uyarınca davacı alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Davacı, haksız ve bildirimsiz olarak işten çıkartıldığını beyanla, ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmektedir. Davalı, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.11.2014 tarih ve … Esas sayılı dosyasından şirketin iflasına karar verildiğini, iflas tarihi itibari ile açılan davaların kayıt kabul davası niteliğinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmaktadır.
Davacı, davalı şirket nezdinde, 2006 0cak – 20.04.2014 tarihleri arasında çalıştığını beyan etmiştir. Dosyaya celbedilen SGK kayıtlarından davacının işveren nezdinde; 01.02.2008 tarihinden itibaren 30.04.2014 tarihine kadar müteakip yahut kısa aralıklarla bir kısmı davalıya ait çeşitli işyeri sicil numaraları ile çalışmasının bildirildiği görülmektedir. HMK kapsamında bu muğlak ifadeden 01.07.2006 olarak anlaşılması gerekmekte ise de 11.05.2006-10.08.2006 tarih aralığında … sicil numaralı işveren nezdinde bir çalışmasının Kuruma bildirildiği ve bu işverenin unvan bilgisinin dosyadan tespitinin mümkün olmadığı görülmekle 11.08.2006 tarihi işe başlama tarihi olarak esas alınmıştır. İşten çıkış tarihi olarak taleple bağlılık ilkesi gereği 20.04.2014 tarihi esas alınarak hesaplama yapılmıştır.
Davacı günlük 75,00TL yevmiye ile çalıştığını beyan etmiştir. SGK kayıtlarında davacının en son 1 günlük ücretinin brüt ücretinin 35,70 TL olarak Kuruma bildirildiği ve bu ücretin 30 günlük 1.071,00TL brüt ücrete tekabül ettiği görülmektedir. Sunulan banka kayıtlarında en son Aralık 2011 maaş ödemesi açıklaması ile 439,24 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir. Yüksek Mahkemenin yerleşik kararlarında, prim yükümlülüğü nedeni ile işçi ücretlerinin gerçeğe aykırı hir biçimde asgari ücret veya duvarında bir ücret olarak kuruma bildirilmesinin sıkça rastlanılan bir uygulama olmasına dikkat çekilerek, işçinin yaptığı işin mahiyeti, işyerindeki kıdemi, tanık beyanları ve emsal ücret araştırmaları ile gerçek ücretin tespiti yoluna gidilmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
Yapılan tespitler doğrultusunda davacının ücretinin 2.250,00 TL net olduğu, çalışma günlerinde öğle yemeği verildiğinden bu sosyal hakların ilavesi ile tazminata esas ücret belirlenip hesaplama yapılmıştır.
Davacı iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini beyan etmiştir. SGK işten ayrılış bildiıgesinde işten çıkış kodu olarak 3 ( istifa) kodunun bildirildiği tespit edilmiştir. Feshe yönelik ispat külfeti davalı üzerinde olup, bu hususun yazılı belge ile ispatlanması gerekmektedir. İspat külfeti üzerinde bulunan davalı işveren tarafından ispat külfetinin yerine getirilmediğinin kabulü ile ihbar ve kıdem tazminatı ile diğer alacaklara ilişkin hesaplama yapılmıştır.
Davacı haftanın her günü 08.00-18.00 arasında çalıştığını beyanla fazla çalışma ücreti talep etmiştir. Dosyada davacının imzasını taşıyan ve fazla mesai sütunu veya tahakkukunun yer aldığı ücret bordrosu yoktur. Bu nedenle tanıkların ortak beyanları değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Tanık anlatımlarına itibar edilmesi halinde ve taleple bağlılık ilkesi nazara alınarak çalışma saatlerinin normalde kışın 08.00-17.00 ve yazın 08.00 ile 18.00 saatleri arası olduğu, haftada 7 gün çalışıldığı, ayda bir gün izin kullanıldığı, Yüksek Mahkemenin günlük 7,5 saati aşan çalışmalarda 1 saat ara dinlenmesi verildiği kabulünün zorunlu olduğu yönündeki içtihatları na/ara alınarak ifade edilen saatlerle davacının ara dinlenmeleri tenzil edildikten sonra yılın ilk yarısında 54 saat çalıştığı ve bunun yasal 45 saatlik çalışma süresinden 9 saat fazla olduğu, yılın ikinci yarısında 60,75 saat çalışıldığı ve bunun yasal 45 saatlik çalışma süresinden 15,75 saat fazla olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının bakiye ücret alacağının ödenmediği iddia edilmektedir. Dava, dilekçesinde davacının hangi döneme ilişkin ücret alacağının ödenmediği hususunda bir açıldık bulunmadığı görülmekle fesih ayına ilişkin 20 günlük ücret alacağının ödenmediği kabul edilmiştir.
Talep edilen asgari geçim indirimi alacağının ödendiğini gösterir imzalı ücrct bordrosu veya banka kaydı ibraz edildiği tespit edilmemekle davacının asgari geçim indirimi alacağının olduğu kanaatine varılmış.
Bayram ve genel tatil alacaklarında tanık anlatımlarına itibar ile davacının dini bayramlarda arife günü ve 2 bayram günü hariç kalan dini bayram günleri ve milli bayram günleri çalışmasının olduğu kabul edilmiştir.
Davacının yıllık iznini kullanmadığı iddiasıyla ücreti talep edilmektedir. Davacının yıllık ücretli izinlerini kullandığının ispat külfeti davalı işverende olup, bu husus yıllık ücretli izin defteri veya emsali belge ile ispat edilmelidir. Dosyada davalı tarafça bu hususa ilişkin ibraz edilen bir belge yoktur. Bu nedenle dayacnın çalışma süresine ilişkin yıllık ücretli izin alacağının, İş Yasasının 59’uncu maddesi uyarınca fesih tarihindeki en son ücreti üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Davacının yıllık iznini kullanmadığı iddiasıyla ücreti talep edilmektedir. Davacının yıllık ücretli izinlerini kullandığının ispat külfeti davalı işverende olup, bu husus yıllık ücretli izin defteri veya emsali belge ile ispat edilmelidir. Dosyada davalı tarafça bu hususa ilişkin ibraz edilmiş bir belge yoktur. Bu nedenle davacının çalışma süresine ilişkin yıllık ücretli izin alacağının, İş Yasasının 59. maddesi uyarınca fesih tarihindeki en son ücreti üzerinden hesabı yapılmıştır.
İş akdinin davalı işveren tarafından kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirir şekilde haksız olarak fesih edildiği kanaatine varılmış, diğer işçilik alacaklarının var olduğu anlaşılmış, ıslah dilekçesi de dikkate alınarak bayram ve genel tatil alacaklarından ve fazla mesai alacağından 1/3 oranında hakkaniyet indirimi yapılmıştır. Bilirkişi .. tarafından düzenlenen 06.03.2017 tarihli bilirkişi raporunun 1. Seçeneğinin dosya kapsamına ve hukuka uygun olduğu anlaşılmış ve hükme esas alınmıştır.
Davacı tarafça iflas idaresine 130.685,58 TL üzerinden kayıt kabul talebinde bulunulduğu, bu talebin 95.000,00 TL’ sinin kabul edildiği ve bakiye kalan 35.685,58 TL’ nin reddedildiği görülmüştür.
Yukarıda açıklanan hususlar kapsamında; 25.091,71 TL net kıdem tazminatı, 5.167,97 TL net ihbar tazminatı, 31.999,41 TL net fazla mesai alacağı, 8.250,11 TL net yıllık izin ücreti, 5.216,19 TL net AGİ alacağı, 1.500,00 TL net ücret alacağı, 2.464,74 TL net UBGT alacağı ve kıdem tazminatına iflas tarihine kadar işletilebilecek olan 2.286,13 TL faiz olmak üzere toplam 81.976,13 TL dava tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Fazlaya ilişkin görevsiz mahkemedeki harç, faiz, yargılama gideri, vekalet ücreti alacakları ile icra takibinden kaynaklı harç, faiz, yargılama gideri, vekalet ücreti alacakları talepleri de, iflas kararının dava ve icra tarihinden önce olması sebebiyle kayıt kabule konu olamayacağından reddine karar verilmiştir. Yine davacı tarafça, görevsiz mahkemedeki kararın istinaf edilmemesi de davalı taraf lehine usuli müktesep hak oluşturduğu dikkate alınarak hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce davacının tespit edilen alacağından fazlasının sıra cetveline kaydedildiği görülerek, tespit edilen alacak yönünden talebin konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına dair ve fazlaya ilişkin talep yönünden de talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının alacağına konu miktarın 95.000,00 TL’lik kısmının yargılama sırasında iflas idaresi tarafından kabul kararı verilerek sıra cetveline kaydedildiği görülmekle bu kısım yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Harçlar Tarifesi Uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 359,83 TL ve ıslah ile yatırılan 1.001,09 TL olmak üzere toplam 1.360,92 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.301,62 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya İADESİNE,
– Dava açılırken yatırılan 392,38 TL ve ıslah ile yatırılan 1.001,09 TL olmak üzere toplam 1.393,47 TL harcın davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
– Görevsiz mahkeme tarafından düzenlenen ….. E. – ….. K. Sayılı ve … Harç numaralı 11.09.2017 tarihli 4.082,71 TL bakiye karar harcına ilişkin harç tahsil müzekkeresinin iptaline, bu konuda ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına, ilgili harcın tahsili yapılmış ise talep halinde yatıran tarafa İADESİNE,
4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir olunan 4.080,00- TL maktu vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.510,00 TL yargılama giderinin kısmen kabul – red oranı ve takdiren % 62′ si olan 936,20 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
6- Davalı tarafından sarf edilen tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 93,90 TL yargılama giderinin kısmen kabul – red oranı ve takdiren % 38′ si olan 35,68 TL’ sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye masrafların davalı üzerinde bırakılmasına,
– Davalı tarafından yatırılan gider avansının iadesine,
7- HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip ….
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza