Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/21 E. 2021/294 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/21 Esas
KARAR NO : 2021/294

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 07/01/2020
KARAR TARİHİ : 11/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31.03.2021

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile ……… Akaryakıt Tic. Ve San. A.Ş. Arasında ” ….. Mah. … Cad. No:… …/…. ” adresinde ve ” … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, … Parselde kayıtlı” gayrimenkul üzerinde bulunan akaryakıt istasyonunun işleticiliği hususunda 15.05.2013 tarihinde 5 ( beş ) yıl süreyle geçerli olmak üzere Bayilik Sözleşmesi ve yine aynı tarihli Protokol akdedildiğini, Protokol’ün 12.Maddesi uyarınca tahakkuk eden 250.000,00 USD cezai şart ve Ürün Alım Taahhütnamesi uyarınca hesaplanan 93.298,00 USD kar mahrumiyetinin iflas tarihi itibariyle o günkü kura göre hesaplanan 914.683,19 TL alacağın iflas masasına kaydı için 03.02.2017 tarihinde Bakırköy … İflas Müdürlüğü’nün … E. Sayılı iflas dosyasına talepte bulunulduğunu belirterek itirazın kabulü ile 24.12.2019 tarihli icra müdürlüğü kararı ile red edilen 343.298,00 USD’nin iflas açılma tarihindeki 13.07.2015 günkü kura göre karşılığı olan 914.683,19 TL alacağımızın iflas masasına kayıt ve kabulüne; bu alacak miktarı üzerinden ikinci alacaklılar toplantısına katılarak, oy kullanma hakkının müvekkil şirkete tanınması yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; iflas idaresinin davacı tarafın alacak kaydının reddine dair kararın doğru bir karar olduğunu, davacı tarafın dilekçesinde belirtmiş olduğu alacak nedeninin yargılamayı gerektiren hususlar olduğunu, davacının alacağını ispat etmesi gerektiğini, alacağını ispat ederken her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesini, bu hususta bilirkişi raporu alınmasını talep ettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; İİK’nun 235. maddesi uyarınca davacı alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Hem sıraya hem de alacağın esas ve miktarına yönelik istem bulunduğundan mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Uyuşmazlığın, davacının kayıt kabul talebine konu alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının tespiti hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine göre HMK’nun 14/2 maddesi gereğince işbu davaya bakmaya mahkememiz kesin yetkili olup, dava 6102 sayılı TTK’nun 1521.maddesi gereğince basit yargılama usulünce incelenip sonuçlandırılmıştır.
Davalı şirketin sicil kaydını faal olarak devam ettiği, şirketin muamele merkez adresi itibariyle mahkememizin kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy .. İcra ve İflas Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, istenilen bilgi ve belgelerin gönderildiği, incelenmesinde; Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından 13/07/2015 tarih ve saat 15:01 itibariyle iflasına karar verilen … Akaryakıt San. Ve Tic. A.Ş.’nin tasfiye işlemleri Müdürlüğümüzün … iflas sayılı dosyasından yürütüldüğü, Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının 13/07/2015 tarihli kararıyla şirketin iflasına karar verildiğini, davacı …….. Petrol Anonim Şirketi’nin 97. Sıradan alacak kaydının alındığı, iflas masası tarafından ret kararı verildiği, şirketin dava konusu ettiği ek sıra cetveli 22/12/2019 tarihinde ………. gazetesinde ilan edildiği, 2. Alacaklılar toplantısının 03/02/2020 tarihinde yapıldığı, iflas idare memurlarının iflas masasını müştereken temsile yetkili oldukları bildirildiği görülmüştür.
Tensip zaptının (10) nolu ara kararı ile davacının tedbir talebinin kabulüne; İİK.nun 235 ve 237. mad. uyarınca Bakırköy … İcra ve İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyasında iflas tasfiye işlemleri yürütülen Müflis … Akaryakıt Tic. Ve San. A.Ş iflas masasında yapılacak 2. Alacaklılar Toplantısına davacı şirketin 914.683,19-TL alacak için katılmasına tedbiren izin verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Davalı müflis şirketin iflas müdürlüğünde bulunan ticari defter kayıt ve belgeleriyle dosya kapsamı üzerinde mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılarak müflis ile imzalanan bayilik sözleşmesi gereğince müflisin taahhüdünü yerine getirip getirmediği, sözleşmenin feshine neden olup olmadığı, ödenmesi gereken cezai şart olup olmadığı, kâr mahrumiyeti ve cezai şart koşullarının oluşup oluşmadığı, müflis şirket defterlerinde davaya konu iki adet senedin kaydının bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise ne şekilde kayıt olduğu, iflas tarihi itibariyle davacının talep ettiği asıl alacak miktarlarının doğru hesaplanıp hesaplanmadığı, buna ilişkin hesabın yapılması hususlarında rapor alınmasına karar verilmiş, 14/08/2020 tarihli raporda özetle;Raporun III.1. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere Bakırköy .. İcra ve İflas Müdürlüğü tarafından müflis şirketin defter ve belgesi incelemeye ibraz edilemediği ve bu kapsamda müflis defter ve belgesi üzerinden tespit yapılma imkanı olmadığı, Raporun III.2. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere konuyla ilgili olarak davacı şirketten de bilgi ve belge talep edildiği, elde edilen bilgi ve belgelerin sıhhatı konusunda tereddüt oluşmaması nedeniyle değerlendirmeye esas alındığı, Raporun IV.2.a. Cezai Şart Bedeli Başlıklı Bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere dava dosyasına sunulan sözleşmelere göre; iflasına karar verilen davalı şirketle aralarında bulunan sözleşmeye fesh etmesine bağlı olarak davacı şirketin 250.000,00-USD cezai şartı hak ettiği, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek cezası şart tutarının 667.374,56- TL (=250.000,00 * 2,6655) olduğu, Raporun IV.2.b. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere davacı şirketten temin edilen bilgilere göre; davacı şirketin müflis davalı şirketten talep edebileceği kar mahrumiyet bedeli 100.157,62-USD olduğu, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede göre iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek kardan mahrum kalma bedelinin 266.970,15,00- TL (=100.157,62 * 2,6655) olduğu, Raporun III. 2. Bölümünde üzere konuyla ilgili olarak davacı şirketten de temin edilen bilgiye göre müflis şirketten 2013 yılında üç teminat mektubu alındığı ancak tamamının iade edildiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Müflis şirket kayıtlarının Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesinde olduğu yazı cevabına göre bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek önceki ara karar uyarınca müflis ile davacı arasında bayilik sözleşmesi ve protokol dikkate alınarak eksik akaryakıt alınıp alınmadığı, ürün alım taahhütnamesine göre davacının eksik ürünü alıp almadığı, davacı yönünden kâr mahrumiyetinin oluşup oluşmadığı, sözleşmenin haklı olarak fesih edilip edilmediği, davacının cezai şart tutarına hak kazanıp kazanmadığı hususlarının müflis şirket ticari defter ve kayıtları incelenerek ayrıntılı , gerekçeli , denetime ve hükme elverişli ek rapor alınmasına karar verilmiş, 01/02/2021 tarihli ek raporda özetle;Davalı Müflis Şirket Yönünden;Raporun III.3. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere; yapılan araştırmalar sonucu müflis şirketin defterlerinin Gaziosmanpaşa .. Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğunun tespit edilmesi üzerine yerinde inceleme yapıldığı, yapılan incelemeye göre davalı müflis şirketin 2013-2014 ve 2015 yılı defterlerin yasal süresinde tasdik edilmesi nedeniyle sahibi lehine delil oluşturabilecek nitelikte olduğu, ancak 2015 yılı eletronik ortamda tutulan yevmiye defteri ve defteri kebir kayıtlarının incelemeye ibraz edilenler içerisinde olmadığı, incelemeye ibraz edilen defter ve kayıtlar üzerinden davacıdan alınan akaryakıtların miktar olarak (litre/kilogram vb) tespit edilmesinin mümkün olmadığı, (ticari defterlerde alınan/satılan emtianın miktarına ilişkin verinin olmasını zorunlu kılan bir mevzuat bulunmamaktadır) Davacı Şirket Yönünden; Raporun III.3. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere; yapılan incelemeye göre davacı şirketin 2013-2014 ve 2015 yılı defterlerin yasal süresinde tasdik edilmesi nedeniyle sahibi lehine delil oluşturabilecek nitelikte olduğu, onuyla ilgili olarak davacı şirketten elde edilen bilgi ve belgelerin sıhhat konusunda tereddüt oluşmaması nedeniyle değerlendirmeye esas alındığı, Raporun III. 2. Bölümünde üzere konuyla ilgili olarak davacı şirketten de temin edilen bilgiye göre müflis şirketten 2013 yılında üç teminat mektubu alındığı ancak tamamının iade edildiği, Raporun IV.2.a. Cezai Şart Bedeli Başlıklı Bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere dava dosyasına sunulan sözleşmelere göre; iflasına karar verilen davalı şirketle aralarında bulunan sözleşmeye fesh etmesine bağlı olarak davacı şirketin 250.000,00-USD cezai şartı hak ettiği, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek cezası şart tutarının 667.374,56- TL (=250.000,00 * 2,6655) olduğu, Raporun IV.2.b. bölümünde ayrıntılı açıklandığı üzere davacı şirketten temin edilen bilgilere göre; davacı şirketin müflis davalı şirketten talep edebileceği kar mahrumiyet bedeli 100.157,62-USD olduğu, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede göre iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek kardan mahrum kalma bedelinin 266.970,15,00- TL (=100.157,62 * 2,6655) olduğu, önceki maddelerde davacı tarafından talep edilebilecek tutarlar tespit edilmesine rağmen talebe bağlılık ilkesi kapsamında davacının toplamda talep ettiği tutarın 914.683,19 TL olduğunun dikkate alınması hususları bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, bilirkişi kök ve ek raporu, Bakırköy .. ATM dosyası , iflas müdürlüğünden gönderilen yazı cevabı ve ekleri ile tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde;
Kayıt kabul davası bilindiği üzere alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. İspat yükü kural olarak masaya yazdırılması gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacağını genel hükümlere göre ispat etmek yükümlülüğü altındadır.
İş bu dava İİK 235.madde uyarınca açılmış alacağın iflas masasına alacak kaydı talebi olduğu dikkate alınarak davacı taraf vekilinin 914.683,19 TL alacak kaydı talebinde bulunduğu, konuyla ilgili alacağın red sebebi iflas müdürlüğünden sorulmuş olup gelen cevaba göre talep edilen , … iflas dosyasında müflis … Akaryakıt San. Ve Tic. A.Ş. hakkındaki tasfiye işlemlerinin … iflas sayılı dosyadan devam ettiği, müflis hakkında Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı ilamı ile iflas kararı verildiği, davacı … Petrol Anonim Şirketi’nin 97. Sıradan alacak kaydının alındığı, iflas masası tarafından ret kararı verildiği, şirketin dava konusu ettiği ek sıra cetveli 22/12/2019 tarihinde … gazetesinde ilan edildiği, 2. Alacaklılar toplantısının 03/02/2020 tarihinde yapıldığı, iflas idare memurlarının iflas masasını müştereken temsile yetkili oldukları , 2. Alacaklılar toplantısının 03/02/2020 tarihinde yapıldığı bildirilmesi dikkate alınmış bu defa mahkememizce yapılan yargılama sonunda kayıt ve defterlere incelenmesi sonucu; müflis şirketin defterlerinin Gaziosmanpaşa …Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğunun tespit edilmesi üzerine yerinde inceleme yapıldığı, yapılan incelemeye göre davalı müflis şirketin 2013-2014 ve 2015 yılı defterlerin yasal süresinde tasdik edilmesi nedeniyle sahibi lehine delil oluşturabilecek nitelikte olduğu, ancak 2015 yılı eletronik ortamda tutulan yevmiye defteri ve defteri kebir kayıtlarının incelemeye ibraz edilenler içerisinde olmadığı, incelemeye ibraz edilen defter ve kayıtlar üzerinden davacıdan alınan akaryakıtların miktar olarak (litre/kilogram vb) tespit edilmesinin mümkün olmadığı, (ticari defterlerde alınan/satılan emtianın miktarına ilişkin verinin olmasını zorunlu kılan bir mevzuat bulunmamaktadır) Davacı Şirket Yönünden; yapılan incelemeye göre davacı şirketin 2013-2014 ve 2015 yılı defterlerin yasal süresinde tasdik edilmesi nedeniyle sahibi lehine delil oluşturabilecek nitelikte olduğu, onuyla ilgili olarak davacı şirketten elde edilen bilgi ve belgelerin sıhhat konusunda tereddüt oluşmaması nedeniyle değerlendirmeye esas alındığı, konuyla ilgili olarak davacı şirketten de temin edilen bilgiye göre müflis şirketten 2013 yılında üç teminat mektubu alındığı ancak tamamının iade edildiği tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, akaryakıt bayilik sözleşmesinin eki taahhütnamede öngörülen yıllık asgari ürün alımı taahhüdüne aykırı davranıldığı iddiasına dayalı cezai şart alacağından kaynaklanmaktadır.
Davaya konu uyuşmazlığın çözümünde, cezai şarta ilişkin hükümlerin tartışılıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Cezai şart, borçlunun alacaklıya karşı mevcut bir borcu hiç veya gereği gibi ifa etmemesi halinde ödemeyi vaad ettiği, hukuki işlem ile belirlenmiş ekonomik değeri olan bir edimdir. Cezai şartın amacı, borçluyu borca uygun davranmaya sevk etmektir. Cezai şart, asıl alacağı kuvvetlendirme amacı güder. Bu bakımdan cezai şart, kuvvetlendirilecek asıl borcun mevcut olmasını gerektirir. Asıl borç yoksa cezai şart da sözkonusu olamaz. Bu niteliği itibariyle cezai şart asıl borca bağlı fer’i bir borçtur. Asıl borç, mevcut ve geçerli ise, cezai şart da borç doğurur. Asıl borç sona ermiş ya da geçersiz doğmuşsa, cezai şart bağımsız bir borç oluşturamaz. Cezai şart, asıl borcun bağlı olduğu şekle tabidir. Asıl borç bir geçerlilik şekline bağlanmışsa, cezai şartın borç doğurabilmesi aynı şekilde kararlaştırılmış bulunmasına bağlıdır. Ancak, geçerlilik şekline bağlı olan bir sözleşme bu şekle uygun olarak yapılmadığı halde, şekle aykırılık ileri sürmenin dürüstlük kurallarıyla bağdaşmaması nedeniyle dinlenmediği hallerde, sözleşme geçerli sayıldığından onun fer’i nitelikte olan cezai şart da geçerli sayılacaktır. Cezai şartın fer’ilik niteliği asıl borca bağlı olduğu sürece devam eder. Başka bir anlatımla cezai şartın fer’iliği, muaccel olduğu ana kadar devam eder. Borçlu borca aykırı davrandığında cezai şart muaccel hale geldiğinden artık fer’i değil, asli ( bağımsız) bir alacak niteliğini kazanır. Cezai şart, sağlaması hukuki işlemlerde ve özellikle sonuçlarını hayatta doğuran sözleşmelerde kararlaştırılır. (Bkz. Tunçamağ Kenan; Türk Borçlar Hukuku 1. Cilt Genel Hükümler İstanbul 1976 Sh. 853 vd. Eren Fikret; Borçlar Hukuku Genel Hükümler 5. Bası Cilt 2, Sh. 1169-1171; Kılıçoğlu M. Ahmet; Borçlar Hukuku Genel Hükümler 4. Bası Sh. 575-577; Reisoğlu Safa; Borçlar Hukuku Genel Hükümler 12. Bası Sh. 362)
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Ceza Koşulu” başlığı altında üç çeşit ceza koşulu düzenlenmiştir. Bunlar öğretide ortaya atılan kavramlara göre seçimlik ceza koşulu (TBK md. 179/I) ifaya eklenen ceza koşulu (TBK md. 179/II) ve ifayı engelleyen ceza koşulu (dönme cezası) (TBK md. 179/III) dur. Akaryakıt bayilik sözleşmelerinde (veya sözleşme eki taahhütnamelerde) yer alan “yıllık asgari alım taahhüdü”ne uymama halinde öngörülen ceza koşulu (cezai şart) hükümleri TBK’nun 179/II. (BK. md. 158/II) maddesindeki ifaya ekli ceza koşulu (cezai şart) niteliğinde olduğundan burada bu tür ceza koşulu üzerinde durulması gerekmektedir.
TBK’nun 179/II maddesine göre; “ceza borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.” Anılan yasa hükmünden de açıkça anlaşılacağı gibi, ifaya eklenen ceza koşulunda, şart gerçekleştiği takdirde alacaklı, hem ifayı hemde cezayı talep edebilecektir. TBK, “ borcun belirlenen zamanda veya yerde ifa edilmemesi” hali için kararlaştırılmış ceza koşulunun, ifaya eklenen ceza koşulu niteliğinde olacağına dair bir karine koymuştur. Bu iki olasılık dışında kalacak eksik ifa hallerinde TBK’nun 179/II. maddesi değil, 179/I maddesi hükmü uygulanacaktır. Zira, Kanun, 179. maddenin ikinci fıkrasında bütün eksik ifa hallerini değil, bunlardan sadece zaman veya yer itibariyle aykırılık teşkil edenlerin ifaya eklenen ceza koşulu olduğunu kabul etmiştir. TBK’nun 179/II md. hükmü emredici yapıda olmayıp düzenleyici nitelikte olduğundan taraflar, yukarıda belirtilen iki hal dışında kalan eksik ifalarla, bütün ifa etmeme hallerinde de ifa ile birlikte cezai şartın istenebileceğini kararlaştırabilirler. (Bkz.Tunçamağ Kenan; age sh. 875 vd.; Eren Fikret age sh. 1173 vd.; Kılıçoğlu M. Ahmet age sh. 579 vd.; Günay Cevdet İlhan, Cezai şart Ankara 2002 Sh. 83 vd.; Uygur Turgut; Açıklamalı – İctihatlı Borçlar Kanunu Genel Hükümler, ikinci Cilt 1990 sh. 740) Örneğin; beş yıl süreli bir “akaryakıt bayilik sözleşmesinin eki taahhütnamede bayinin yıllık asgari ürün alımı taahhüdü bulunmasına rağmen yıllar itibariyle bu taahhüde uyulmamış ise tedarikçi ( sağlayıcı ) firmanın, TBK’nun 179/II. md. uyarınca hem ifayı hem de ceza koşulunu talep edebilmesi için takip eden yılda henüz bayiye mal vermeden önce ceza koşulu ile ilgili “çekince” (ihtirazi kayıt) bildirmesi ya da bu konuda bayiye noterden bir ihtarname göndermesi gerekir.
Somut olay bakımından ise taraflar ek protokol ile açık şekilde kar mahrumiyetini her yılın döneminin bitiminde ve ya bizzat belirleyeceği dönemlerde anlaşmanın ifasıyla birlikte talep edebileceği veya anlaşmanın bitiminde ya da bir şekilde sona ermesinden sonra yeni bayilik tesis edilip edilmeyeceğine bakılmaksızın cezai şarta ilaveten talep edebileceğine davalı ürün alım taahhütnamesiyle muvafakat etmiş olup Yukarıda ve yargıtayın içtihatlarına göre davacının önceli yıla ilişkin ürün alım taahhütnamesine çekince koyması gerektiği yönündeki kararlar bu olaya uygulanmayacaktır zira taraflar anlaşmada aksini açıkça kabul ederek sözleşme ne zaman son ererse davacının kar mahrumiyetini cezai şartla birlikte talep edebileceği bu dosya özelinde anlaşılmıştır.
Sonuç olarak dava dosyasına sunulan sözleşmelere göre; iflasına karar verilen davalı şirketle aralarında bulunan sözleşmeye fesh etmesine bağlı olarak davacı şirketin 250.000,00-USD cezai şartı hak ettiği, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek cezası şart tutarının 667.374,56- TL (=250.000,00 * 2,6655) olduğu, davacı şirketten temin edilen bilgilere göre; davacı şirketin müflis davalı şirketten talep edebileceği kar mahrumiyet bedeli 100.157,62-USD olduğu, ancak Türk Lirası karşılığının ifa tarihinde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olacağı, bununla birlikte davacının iflas masası alacak kaydı yaptırması hususu göz önünde alındığında iflasın açıldığı tarih döviz satış kuru dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede göre iflasın açıldığı tarih itibariyle talep edilebilecek kardan mahrum kalma bedelinin 266.970,15,00- TL (=100.157,62 * 2,6655) olduğu, önceki maddelerde davacı tarafından talep edilebilecek tutarlar tespit edilmesine rağmen talebe bağlılık ilkesi kapsamında davacının toplamda talep ettiği tutarın 914.683,19 TL olarak hesaplanmış olmasına rağmen davalı şirketin sözleşme sona ermeden iflas etmiş olması nedeniyle artık ödeme güçlüğü içinde olduğu sabit olduğundan cezai şartta %25 oranın takdiren indirim yapılması gerektiği nazara alınarak davanın takdiren 700.758,53 TL miktar üzerinden kısmen kabulüne, 700.758,53 TL’nin davalı müflis şirket iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin istemin yerinde görülmediğinden reddine karar verme gereği doğmuştur.
Tüm bu nedenlerle; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, kayıt kabule konu takdiren indirim yapıldığı da dikkate alınarak 700.758,53 TL alacağın Bakırköy ……. flas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasında iflas tasfiye işlemleri yürütülen müflis … Akaryakıt Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi’nin iflas masasına davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne, indirim sebebiyle davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Kayıt kabule konu takdiren indirim yapıldığı da dikkate alınarak 700.758,53 TL alacağın Bakırköy ………. İflas Müdürlüğünün … İflas sayılı dosyasında iflas tasfiye işlemleri yürütülen müflis … AKARYAKIT TİCARET VE SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ’nin iflas masasına davacı alacağı olarak KAYIT VE KABULÜNE,
3-Harçlar Tarifesi Uyarınca alınması gereken 59,30 TL ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubuna, bakiye 4,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir KAYDINA,
4-Takdiri indirim sebebiyle davalı yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-Davacı tarafından sarfedilen 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç, 132,50 TL tebligat, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.241,30- TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 950,98 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
7-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara TEBLİĞİNE,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/03/2021

Başkan ……..
¸
Üye ……….
¸
Üye ……..
¸
Katip ……..
¸