Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/146 E. 2022/40 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/146 Esas
KARAR NO : 2022/40

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 17/02/2020
KARAR TARİHİ : 13/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin faaliyetine devam edebilmesi ve malvarlığının korunabilmesi için ihtiyati tedbir kararlarının tensiben verilmesini; 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere müvekkil şirket aleyhine hiçbir takip yapılmamasına, evvelce başlatılan takiplerin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına, e-haciz, muhafaza, satış, tedbir, protesto, takas, mahsup, hapis, temlik ve haciz ihbarnamelerinin uygulanmamasına, müvekkili şirketin faaliyetinin devam ettirilmesi fabrikanın üretim yapmasına bağlı olduğundan hayati derecede önem arz eden fabrika doğalgazının açılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilerek şirketin önceki borçlarının ödenmesine bağlı olmaksızın doğalgazının açılması için …. a müzekkere yazılmasına, müvekkili şirket aleyhine rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde rehinli menkullerin muhafazasının ve satışlarının durdurulmasına, şirketin, üçüncü kişiler nezdinde bulunan alacaklarının haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesine, şirketin takip borçlusu olduğu veya üçüncü kişi konumunda olduğu takiplerde geçici mühletin ilan tarihi ve sonrasında İİK 89. Maddesi uyarınca haciz ihbarnameleri gönderilmemesine, geçici mühletin ilan tarihi ve sonrasında üçüncü kişilere gönderilen veya yine aynı tarihten sonra üçüncü kişilere tebliğ edilen 89 haciz ihbarnameleri nedeniyle üçüncü kişilerin borçlu müvekkilin doğmuş ve doğacak alacaklarını blokede tutmaları halinde, blokenin kaldırılarak bu alacağın müvekkil şirkete ödenmesine, üçüncü kişilerin müvekkil şirketin alacaklarını bu şekilde icra dosyalarına göndermiş olmaları ve icra müdürlüğünce bu paraların blokede tutulmaları halinde, blokenin kaldırılarak paraların şirkete ödenmesine, geçici mühletin ilanı tarihinden önce üçüncü kişilere tebliğ edilen haciz ihbarnameleri nedeniyle geçici mühletin ilan tarihi ve sonrasında doğmuş alacakların da şirkete ödenmesine, şirketin, bankadaki hesaplarına gelen paranın, alacaklı banka tarafından kendi alacakları yönünden mahsup işlemi yapılmasının önlenmesine, alacaklı olsun veya olmasın bankaların mühlet kararını gerekçe göstererek, müvekkil şirketin hesaplarına bloke konulmasının önlenmesine, şirketin faaliyetlerini devam ettirebilmek amacıyla, mahkemece atanan komiserin nezaretinde açılacak banka hesabına her türlü ihtiyati haciz-tedbir, bloke/haciz ve mahsup/takas uygulanmasının önlenmesine, şirkete ait olup, muhafaza altına alınmış veya alınacak olan emtia, taşıt, makine teçhizat ile leasing kapsamında tüm makine, cihaz, taşıt vs. değerlerin şirket yetkililerine yediemin sıfatı ile iadesine, mahkemece tedbir kararı verilmesi halinde, tüm borçların ödemesi tedbiren durdurulacağı için, alacaklılar arasında eşitliğin bozulmaması için şirkete ait henüz vadesi gelmemiş çeklerinin karşılıksız şerhi yazılmasının ve borç senetlerinin protesto edilmesinin de tedbiren durdurulmasına, şirkete ait teminatların/banka teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin de önlenmesine, şirketin aktifinde kayıtlı bulunan nakit vasıtalarının ve aktiflerinin devir, satış ve muhafazasının engellenmesi ile ilgili trafik şube müdürlüklerine yazılar yazılmasına, aktifinde kayıtlı bulunan demirbaşlar, emtia ve diğer araçlar, bankalardaki mevduata konulacak haciz/bloke/muhafaza tedbirlerinin durdurulmasına, şirketin faaliyetine devam etmesi ve zorunlu olan elektrik, doğalgaz, su ve sabit telefonlarının idari yönden kesilmesinin önlenmesine, şirket hakkında İİK 287.maddesi gereğince öncelikle üç aylık geçici mühlet kararı verilmesini ve komiser görevlendirilmesini, gerekli görüldüğünde iik 284/4 maddesi gereğince bu sürenin iki ay daha uzatılmasına karar verilmesini, akabinde İİK 289.maddesi gereğince bir yıllık kesin mühlet kararı verilmesine ve yine gerekli görüldüğünde İİK 289/5 maddesi gereğince bu sürenin altı ay daha uzatılmasına karar verilmesini, İİK 305.madde de belirtilen şartları taşıyan konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME
Dava, hukuki niteliği itibariyle 7101 sayılı Kanun ile değişik İ.İ.K 285 ve devamı maddeleri gereğince geçici mühlet ve akabinde kesin mühlet kararı verilerek konkordatonun tasdikine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser heyetinin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Geçici mühletin, kesin mühletin ve ek kesin mühlet verilmesine ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nun 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Davacı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …. sicil numarasında kayıtlı bir anonim şirkettir. Talep eden şirketin kayıtlı adresi ve muamele merkezi İstanbul olduğundan işbu konkordato talebi yönünden mahkememiz görevli ve yetkilidir. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde konkordato tasdik talebinde bulunulabileceğine ilişkin yetkinin bulunduğu anlaşılmıştır.

Konkordato komiser heyeti 15/05/2020 tarihli raporunda; şirketin üretim için en önemli girdisi olarak doğal gazın …. gazın açıldığının ve şirketin üretim konusunda faal hale geldiğinin anlaşıldığı, şirketin halihazırda işçilerinin işten çıkarılmasına yönelik bir aksiyon alınmadığı, 31.01.2020 tarihi itibariyle Muhtasar beyannamesi kayıtlarında 183 kişinin fabrikada, 7 kişinin merkezde toplam çalışan sayısının ise 190 kişi olarak gözüktüğü, 31.03.2020 tarihli dönemde ise 162 kişinin çalıştığı, şirketin bu aşamada kamuya olan yükümlülüklerini yerine getiremediği, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre hazırlamış olduğu 31.12.2019- 31.01.2020 ve 31.03.2020 tarihli mali tablolarına göre kaydi olarak borca batık durumda olduğu, şirketin şehirlerarası seyahat yasağından dolayı bilirkişilerin tespit yapamaması nedeniyle rayiç değer bilançosunun hazırlanamadığı, konkordato mühlet sonrasında heyetimizin bilgisi dışında 3. Şahıs ipoteği olan …. Bankasına 1.050.000,00 TL 3. Şahıs tarafından (Şirket ortağı …. tarafından) ödeme yapıldığı, yine geçici mühlet içinde şirketin fabrika binası ipoteği olduğu beyan edilen …. Bankasına ilişkin 1.000.000,00 TL 3. Şahıs tarafından (…. Yapı Ltd’ye aktarıldığı ve …. Ortaklar Cari Hesabının alacaklandırıldığı) ödendiği, yapılan bu ödemeler için şirket ortaklarının bu alacaklarından feragat edeceklerini belirten e-posta mesajının heyetimize sunulduğu, rayiç değer hesaplamasının yapılması halinde konkordato ön projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağının daha sağlıklı bir şekilde değerlendirilebileceği,Covid-19 Pandemisi kapsamında, 7226 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin “b” bendi uyarınca 30.04.2020 tarihli 31114 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanı Kararına göre durma süresinin 15.06.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) uzatıldığı durma süresinin başladığı 22.03.2020 ile 3 aylık geçici mühlet süresinin dolacağı 18.05.2020 tarihleri arasındaki sürenin, durma süresinin sona erdiği günü takip eden 16.06.2020 tarihinden itibaren başlayacak şekilde eklenmesiyle geçici mühletin sona ereceği tarihin belirlenebileceği, bu doğrultuda durma süresine tekabül eden 58 günlük sürenin eklenmesiyle geçici mühletin 12 Ağustos 2020 tarihinde sona ereceğinin değerlendirildiği, süreç içerisinde rayiç değer bilançosunun çıkarılarak ve şirketin genel faaliyeti hakkında daha güvenilir ve öngörülebilir bilgi verilebileceği, Covid-19 pandemisinin etkileri ve kamu otoritelerinin bu yönde alacağı adımların Heyetimizce takip edildiği, bu hususların nazara alınarak konkordato sürecinin devamının ve takibinin önem arz ettiği, Heyetce hazırlanan ön raporda da ifade edildiği üzere ön proje ile makul güvence raporunda konkordato kaynakları bakımından görülen farklılığın giderilmesi bakımından şirket tarafından ön projenin revize dilmesi gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.

Konkordato komiser heyeti 30/07/2020 tarihli raporunda; şirketin halihazırda işçilerinin işten çıkarılmasına yönelik bir aksiyon alınmadığı, 31.01.2020 tarihi itibariyle Muhtasar Beyannamesinde toplam çalışan sayısının 190 kişi olarak görülürken, 31.03.2020 tarihli dönemde ise 162 kişinin çalıştığı, 30.06.2020 tarihi itibariyle ise toplam çalışan sayısının 205 kişi olduğu ve işletmede açılması planlanan 3.üncü fırının faaliyete geçmesiyle birlikte yaklaşık 30 yeni işçi alımı yapılacağının belirtildiği, şirketin mevcut durum itibariyle bu aşamada kamuya olan yükümlülüklerini yerine getiremediği, şirketin ticari defter kayıtlarına göre hazırlamış olduğu 30.11.2019 ve 30.06.2020 tarihli mali tablolarına göre kaydi olarak borca batık durumda olduğu, şirketin 31.05.2020 tarihi itibariyle hazırlanan rayiç değer bilançosuna göre rayiç olarak borca batık durumda olmadığı, şirketin 30.06.2020 tarihi itibariyle 6.459.891,25 TL tutarında şüpheli Ticari alacaklarının olduğu, bu alacakların 1998 yılından itibaren yıllar itibariyle gelen şüpheli ticari alacaklar olduğu, 2016 Yılı Şüpheli Ticari Alacakların 2.079.904,97 TL, 2017 Yılı Şüpheli Ticari Alacakların 3.630.360,55 TL, 2018 Yılı Şüpheli Ticari Alacakların 3.807.027,67 TL, 2019 Yılı Şüpheli Ticari Alacakların 6.648.785,77 TL olduğu, bu yıl için en büyük tutarın …. Lojistik Taşımacılık Tuz Geri Dönüşüm İnşaat Turizm Sanayi Firmasında olduğu, ticari alçakları kaynak olması bu durumda şirketin bu kaynağı karşılaması açısından heyetimizde ciddi şüpheler oluşturduğu, yine şüpheli alacaklara ilişkin herhangi bir hukuki aksiyon durumu hakkında henüz heyetimize bilgi verilmediği, 30.11.2019 itibariyle 8.986.067,59 TL tutarındaki kısa vadeli banka kredilerinin 30.06.2020 tarihi itibariyle 378.957,91 TL’ye düştüğü, banka kredilerindeki bakiyenin büyük bir kısmının uzun vadeli Ortaklara Borçlar hesabına bir kısmının ise özel fonlar hesabına aktarılmış olduğu, uzun vadeli Ortaklara Borçlar kaleminin 30.06.2020 itibariyle 7.933.281,89 TL’ye yükseldiği, konkordato mühlet sonrasında heyetimizin bilgisi dışında 3. Şahıs ipoteği olan … Bankasına 1.050.000,00 TL 3. Şahıs tarafından (Şirket ortağı … tarafından) ödeme yapıldığı, yine geçici mühlet içinde şirketin fabrika binası ipoteği olduğu beyan edilen …. Bankasına ilişkin 1.000.000,00 TL 3. Şahıs tarafından (…. Yapı Ltd’ye aktarıldığı ve …. Ortaklar Cari Hesabının alacaklandırıldığı) ödendiği, yapılan bu ödemeler için şirket ortaklarının bu alacaklarından feragat edeceklerini belirten e-posta mesajının heyetimize sunulduğu, ancak bahse konu ödemenin 2.050.000,00 TL yerine revize projede 2.125.000,00 TL olarak belirtildiği, 2017 ve 2018 yılında gerçekleşen ortalama karlılık oranına bakıldığında, Şirketin ortalama %0,0037 oranında karlılığının bulunduğu ancak 30.06.2020 tarihi itibariyle zarar pozisyonunda olduğu ve şirketin 2019 yılı içinde yabancı kaynaklarındaki rijit artışı genel mali sistem içinde çevirememesinden kaynaklı olarak çeviremediği, dolayısıyla ön projede belirtilen istikrarlı karlılık rakamlarına ulaşmasının kısa dönemde zor olmasına rağmen, bu durumun finansman giderlerinden kaynaklandığı, makul güvence raporunda belirtilen konkordato kaynakları dikkate alındığında; eski dönem alacaklarının bir kısmını tahsili kapsamında toplamda 7.500.000- TL alacaklardan tahsilat öngörüldüğü 30.11.2019 tarihli bilançosuna göre 14.777.881,13 TL olan ticari alacaklar dikkate alındığında, 6.411.359,15 TL Şüpheli Ticari alacakları olduğu dolayısıyla proformada belirtilen tutarın düşük de olsa gerçekleşme ihtimalinin olduğu, Revize Ön Projede belirtilen konkordato kaynaklarına bakıldığında; faaliyet karına ilişkin son dört yılda gerçekleşen ortalama karlılık oranı dikkate alındığında şirketin 2016 ve 2019 yılında zarar ettiği, 2017 ve 2018 yılında ise binde 0,37 ortalama karlılığının olduğu mali verilerinin istikrarlı olmadığı ve dolayısıyla şirketin projesinde belirttiği istikrarlı karlılık rakamlarına ulaşmasının kısa dönemde zor olduğu, sermaye artırımına ilişkin olarak tablodaki veriler ile metinlerin revize projede birbirini tutmadığı, nakit sermaye artırımı, şirket ortaklarının ve birinci derece yakınlarının, üzerinde takyidat bulunmayan bir kısım şahsi mal varlıklarının satışından elde edilecek gelirlerden karşılanacağı ancak bu taşınmazlara ilişkin olarak somut bir tapu ve kıymet takdirinin olmadığı, toplamda 7.500.000- TL alacaklardan tahsilat öngörüldüğü 30.06.2020 tarihli bilançosuna göre 8.953.607,97 TL olan ticari alacaklar dikkate alındığında, 6.459.891,25 TL Şüpheli Ticari alacakları olduğu dolayısıyla proformada belirtilen tutarın düşükte olsa gerçekleşme ihtimalinin olduğu, stok seviyesinin düşürülmesine ilişkin olarak öngörülen kaynağın gerçekleşme ihtimalinin olduğu, yeni ortak alımı kapsamında 4 yıllık dönemde toplam 19.000.000,00 TL civarında hammadde ve malzeme tedariki sağlaması, ayni sermaye olarak şirkete koyması ile %50 ortak sıfatını haiz olacağı hedeflendiği, buna ilişkin taraflar arasında mutabakat sağlanmış olup, konkordato süreci içerisinde yazılı protokol de hazırlanarak mahkemeye sunulacağı belirtilmesine rağmen henüz sunulmadığı, duran varlık satışına ilişkin kaynağın belirsiz olduğu, nakit çıkışı gerektirmeyen karşılıklara ilişkin kaynağın ise, toplamda 4.311.403,00 TL elde edeceğinin planlandığı, ancak toplamın 4.112.133,00 TL olduğu yine bahse konu taşınmazların “revize projede “anlaşmalı olarak satılması halinde ise hem gerçeğe yakın değeri ile satılması mümkün olacak” şekliden ifade olmasına rağmen ipotekli olmasının değere ve satışa olumsuz etki edeceği gerçeği ve bu kaynağın 2020 yılı içeresinde elde edilmesinin planlanmamasının düşünüldüğünde bahse konu kaynağın riskli olabileceği, konkordato kaynaklarına bakıldığında konkordato ön projesi ile makul güvence raporu arasında yukarıda bahsedilen kaynaklar bakımından farklılıklar olduğu, bu haliyle revize ön projede belirtilen konkordato kaynaklarının mevcut borçları ödemeye yeterli olmadığı, bu kapsamda ön projenin revize edilmesinin gerektiğinin düşünüldüğü, borçlu şirketin rayiç değer bilançosunda özkaynak olarak artı pozisyonda olması, sipariş taleplerinin yer aldığı revize konkordato projesinin 29.07.2020 tarihinde Sayın Mahkemenize sunulmuş olması, son yapılan toplantıda şirket yetkilileri tarafından yeni sipariş durumuna ilişkin görüşmelerin devam etmekte olduğu, Şirket bünyesinde 3. fırının açılacağı ve bununla birlikte 30 yeni işçinin işe alınacağı ve Şirkette istihdam edilen çalışan sayısının 235’i bulacağı Komiser Heyetine ifade edildiğinden, şirket faaliyetlerinin ve bu kapsamda revize konkordato ön projesinin daha sağlıklı olarak değerlendirilebilmesi ve 29.07.2020 tarihinde sunulan revize konkordato projesinin başarıya ulaşma ihtimalinin değerlendirilmesi amacıyla geçici mühletin 2 ay uzatılmasının uygun olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti 08/12/2021 tarihli tasdik raporunda; borçlu şirketin 31.10.2021 tarihi itibariyle kaydi özkaynaklarının 384.189,50 TL, rayiç değerli özkaynaklarının ise 8.261.718,97 TL olduğu, bu kapsamda şirketin hem kaydi değer bilançosuna göre hem de rayiç bilançoya göre borca batık durumda olmadığı, projede yer verilen ödeme kaynakları ile şirket borçları karşılaştırıldığında, öngörülen kaynakların yaratılması durumunda projede belirtilen vadelerde, tüm borçların tamamının ödenebileceği, mevcut durum itibariyle, sunulan 23.03.2021 ve eki dilekçe ile sunulan 23.11.2021 tarihli nihai projenin İİK md.302’de yer alan “kaydedilmiş alacaklıların dörtte biri ile alacakların üçte ikisini” aşan çoğunluk (aşağıda “e” bendinde yer aldığı üzere) tarafından kabul gördüğü de dikkate alındığında, söz konusu projenin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğu, iflas halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranının yaklaşık %24 olduğu, borçlunun sunduğu nihai projeyle alacaklıların alacağının tamamının faizsiz bir biçimde ve 30 Haziran 2022 tarihinden başlamak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında %30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere tüm borçların ödeneceği, her bir alacaklıya yapılacak İLK taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesinin teklif edildiği, iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü hususu da dikkate alındığında, konkordatonun iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun tespit edildiği, şirketin yaklaşık 4 yıllık süreçte borç ödemesinde kullanılmak üzere yaratmayı öngördüğü kaynak toplamı 31.10.2021 tarihli rayiç bilançoda 75,615,013.92 TL, ödenmesi planlanan borç tutarı ise ortaklara borçlar hariç 72,132,186.77-TL olduğu, 3,482,827.15 TL gibi bir fazlalık gözükse de, 3 yıllık süreçte meydana gelecek sapmaların da muhtemel olduğu düşünüldüğünde, şirketin adi alacaklılarına faizli ödeme yapması veya teklif ettiği Haziran 2022’den itibaren 3 yıllık dönemden daha kısa bir vadede borçlarını ödeyebilmesi mümkün gözükmediği, bu kapsamda heyetimiz tarafından yapılan incelemede teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, başka bir ifade ile şirketin borçlarını daha kısa bir vadede veya faiziyle birlikte ödemesine imkan bulunmadığı, borçlu şirket Borçlu …. Seramik San. ve Tic. A.Ş.’nin konkordatoya tabi alacaklı sayısının 151, bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 32.640.042,43 TL olduğu, borçlu şirketin konkordato teklifinin 74 (%49,01) alacaklı tarafından kabul edildiği, kabul eden bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 25.087.393,58 TL (%76.86) olduğu, bu verilere göre borçlu şirketin, İİK m.302 hükmünde konkordato projesinin kabulü için öngörülen “kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini” şeklindeki alternatiflerden kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini çoğunluğuk şartını sağlaması nedeniyle İİK m. 302 hükmünde yer alan şartın sağlanmış olduğu, İİK m.308/h uyarınca rehinli alacaklılar yönünden anlaşma sağlanamadığından yatırılması gereken bir harç olmadığı, konkordatonun tasdik edilebilmesi için, Borçlu ….. Seramik San. ve Tic. A.Ş. tarafından Harçlar Kanununa ekli 1 sayılı tarifeye göre (32.640.042,43 TL’nin binde 2,27’si) 74.092,90 TL tutarında harcın mahkeme veznesine ödenmesi gerektiği, yukarıda belirtilen konkordatonun tasdiki için alacaklıların açıkça vazgeçmedikçe mühlet içinde doğan alacakların teminatlandırılması ve konkordato tasdik harç tutarlarının yatırılması halinde konkordatonun tasdiki talebi yönünden gerekli şartların İİK m. 305 hükmü kapsamında gerçekleşmiş olacağı, Mühlet sonrası oluşan ve ekte liste halinde verilen toplam 12,233,773.99 TL ile 31.10.2021 tarihi itibariyle ödenmemiş 1.658.755,51 TL tutarında işçilik alacağı olmak üzere toplam 13.892.529,50 TL için alacaklılar bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanması gerektiği, ancak, tasdik duruşma öncesinde şirketin yazılı olarak sunacağı beyan ve müstenidatları ile birlikte bu hususun tekrar değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
28/12/2021 tarihli bilirkişi heyeti TASDİK raporunda; Komiser Heyetince gerekçeli raporda borçlu şirketin konkordatoyu başarıya ulaştırabileceğinin mütalaa edildiği. borçlu şirketin sunduğu nihai projenin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının en sağlıklı bir biçimde Komiser Heyeti tarafından değerlendirilebileceği, zira en nihayetinde Komiser Heyetinin geçici mühlet tarihinden bu yana yaklaşık 21 aydır borçlu şirketlerin faaliyetlerine nezaret ettiği, bu nedenle, Konkordato Komiserlerince yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, sunulan nihai projenin başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun kabul edilebileceği, Ülkemizde iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü ve barçlu şirketin iflası halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranı %24 olarak tespit edildiği nazara alındığında, borçlu şirketin teklifinin iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun söylenebileceği, borçlunun teklifinin kaynaklarla orantılı olup olmadığı değerlendirilirken varlıklara değil, borç ödemelerinde kullanılabilecek kaynaklara bakılması gerektiği, komiser heyetinin bu minvalde şirket kaynaklarını dikkate aldığı, borçlu şirketin kaynaklarına göre, alacaklılara teklif edilen %100 ödemenin mahkemenin 10/12/2021 tarihli ara kararı uyarınca şirketin gelir tabloları ve proforma nakit akım tabloları dikkate alınarak yapılan incelemeler neticesinde alacaklıların alacağının tamamının faizsiz bir biçimde ve 30 Haziran 2022 tarihinden başmak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında % 30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere tüm borçların ödeneceğini, her bir alacaklıya yapılacak ilk taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 darihinde borcun %l5’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17.5’nin ve 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesini teklife ettiği, bu haliyle, borçlu şirketin kaynaklarının ancak mevcut teklife göre borçların ödenmesine yelebileceği, şirketin adi alacaklıların alacaklarını daha kısa vadede veyahut faiziyle ödemesine imkan bulunmadığı. dolayısıyla revize projede yer verilen teklifin kaynaklarla orantılı olduğu, borçlu şirketin konkordato teklifinin İİK m.302’de öngörülen çoğunluk tarafından kabul edilmiş olduğu, mühlet içerisinde komiserin açık veya örtülü izniyle doğan barçlar yönünden 12.233.773,99TL, İİK m.206 birinci sırası kapsamında kalan borçlar yönünden ise 1.658.755,51 TL tutarında teminat gösterilmesi gerektiği, konkordatonun tasdikine katar verilebilmesi için (32.640.042,43 TL’nin binde 2,27’si) 74.092,90 TL tutarında tasdik harcı yatırılması gerektiği tespit edilmiştir.
İİK.nın 304.maddesinde “Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır.
Konkordato hakkında yapılan yargılamada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceği anlaşılırsa; mahkeme, gerekli görürse komiserden gerekçeli bir rapor da alarak, karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilir. Bu süre altı aydan fazla olamaz.”
Mevcut Kanunun 296 ncı maddesinin ikinci fıkrası hükmü, güncellenerek metne alınmaktadır. Buna göre, mahkemenin komiseri dinledikten sonra kararını her halde kesin mühlet içinde vermesi emredilmektedir. Duruşma günü 288. maddesi uyarınca ilan edilecektir. Yine mevcut düzenlemeden farklı olarak, itiraz edenlerin duruşmada hazır bulunabilmelerinin şartı, itiraz sebeplerini mahkemeye, duruşma gününden en az üç gün önce ve yazılı olarak bildirmiş olmalarıdır. Aksi halde duruşmada hazır bulunarak İtirazlarını dermeyan etmeleri mümkün olmayacaktır. Böyle bir sınırlama getirilmesinin nedeni, her alacaklının duruşmada hazır bulunarak itirazlarını ileri sürmesinin yargılamayı çok aksatabileceği endişesidir.
Maddenin birinci fıkrasında mahkemeye, kesin mühlet içinde konkordato hakkında bir karar vermek zorunluluğu yüklenmektedir. Bu sebeple, ikinci fıkrada da yargılamanın gidişatına göre, bilhassa özel güçlük arz eden durumlarda, kesin mühlet içinde kararın verilemeyeceğinin anlaşılması halinde mahkemece konkordato kararının verilmesine kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilecektir. Zira mühlet içinde karar verilemediğinde mühletin kalkması halinde, takip yasağının kalkması gibi konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyecek sonuçlar ortaya çıkabilecektir. Mahkeme mühlet hükümlerinin uzatılması kararını verirken komiserden gerekçeli bir rapor isteyebilir, Her halde mühlet hükümleri altı aydan fazla uzatılamayacaktır.”düzenlemesi,
İİK.nın 305.maddesinde ” 302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Maddede öngörülen şartlar, kümülatif olup, mahkeme, burada bir içerik kontrolü yapmak suretiyle konkordatonun tasdikine veya tasdik talebinin reddine karar verecektir. Mahkeme, tasdik şartlarını rehinli ve diğer alacaklılar bakımından birbirinden bağımsız olarak değerlendirecektir.
Konkordato ön projesinde alacaklılara bir teklifte bulunulması söz konusudur.
Değişiklikten önce sadece malvarlığının terki sureliyle konkordato için aranan karşılaştırmalı tablo, bundan böyle adî konkordato bakımından da tasdik şartı olarak aranacaktır. Bu bakımdan birinci fıkranın (a) bendinde, teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı halinde her bir alacaklının eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması, tasdik şartı olarak düzenlenmektedir. Gerek adi konkordato bakımından yeni getirilen bu şart, gerekse malvarlığının terki suretiyle konkordatoda var olan bu Şart, borçlunun gerçekte İflâsa tâbi bir kimse olmasını gerektirmeyip, varsayımsal olarak, borçlu İflâs etseydi, alacaklılarının elde edeceği payın hangi miktarda olacağını tespite yöneliktir. Çünkü, konkordato ile alacaklılar, muhtemel bir iflâstan daha kötü bir duruma düşürülmemelidir. Bu husus, konkordato projesini kabul etmeyen, ancak Kanunda öngörülen nisapla konkordato projesinin alacaklılar tarafından kabul edilmesi halinde, azınlıkta kalan alacaklıların korunması bakımından önemlidir.
Fıkranın (b) bendinde mevcut kanunda olduğu gibi, teklif edilen meblağın, borçlunun kaynakları ile orantılı olması ilkesi korunmakta, ancak Kanundaki “borçluya intikal edebilecek mallar” ibaresi yerine, daha kapsamlı ve geniş olması nedeniyle “borçlunun beklenen hakları”nın dikkate alınabileceği ifade edilmektedir. Mahkeme, bu hakların dikkate alınıp alınmayacağı yanında, bunların ne oranda dikkate alınacağını da takdir edecektir.
Böylece mahkeme, somut olaya göre, beklenen hakları hiç dikkate gibi, tamamen veya kısmen de dikkate alabilir.
Fıkranın (c) bendinde ise, konkordato projesinin Kanunda öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması mevcut düzenlemedekinin aksine, açıkça konkordatonun tasdik şartlarından birisi olarak sayılmaktadır, fıkranın (d) bendinde, tasdik şartı olan teminat yeniden düzenlenmiştir. Konkordatonun başarılı bir iyileştirme aracı olması önünde büyük bir engel olarak görülen ve doktrinde eleştirilen, “konkordato İşlemlerinin yerine getirilmesi”ni sağlamak amacıyla teminat gösterilmesinden vazgeçilmektedir. Böylece, borçlunun büyük bir teminat yükü ile karşı karşıya kalmasının önlenmesi ve projenin daha kolay gerçekleşmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Ancak teminat şartından bütünüyle vazgeçilmemekte; teminat, 206. maddenin birinci sırasındaki İmtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi ve mühlet İçinde komiserin İzniyle akdedilmiş borçların ifası bakımından (alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe) korunmaktadır. Öte yandan, çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tâbi alacaklıların oylamaya katılmaları halinde, bunların teminat gösterip göstermeyeceğine de mahkeme tarafından karar verilecektir, İsviçre İcra ve İflâs Kanununun 306. maddesinin ikinci fıkrasında 2013 yılında aynı yönde değişiklik yapılmıştır.
Fıkranın (e) bendinde, tasdik İçin gerekli yargılama giderleri yanında, mevcut madde metninde yer alan “ilâm harçları” ibaresi yerine manayı daha net bir şekilde açıklayacak şekilde konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harç” ibaresi kullanılmakta ve bu kapsamda belirlenecek miktarın borçlu tarafından tasdik kararından önce mahkeme veznesine depo edilmesi öngörülmekledir. Maddenin ikinci fıkrasında esaslı bir değişiklik yapılmamaktadır. Maddede yer alan “konkordato teklifi” İbaresi, “konkordato projesi” şeklinde değiştirilmektedir. 4949 sayılı Kanun değişikliği ile hukukumuza malvarlığının terki suretiyle konkordato dahil olmuştur. Bundan önce yalnızca adi konkordato kurumu mevcut bulunduğundan konkordato “teklifi” ile çoğunlukla vade veya tenzilat konkordatosu kast edilmekteydi. Daha kapsayıcı olması bakımından “proje” terimi kullanılmıştır. Gerçekleştirilebilir veya uygulanabilir bir proje üzerine mahkemenin kendiliğinden de gerekli gördüğü düzeltmelerin yapılmasını isteyebilmesi, modern yeniden yapılandırma felsefesinin bir görünümüdür. Mahkeme, borçlunun sunduğu, hatta alacaklıların da kabul ettiği bir projede, özellikle konkordatoyu kabul etmeyen alacaklıların menfaati gerektiriyorsa re’sen veya talep üzerine düzeltme yapılmasını isteyebilir; mahkemenin düzeltme yapılmasını isterken komiserin ve alacaklılar kurulunun görüşünü alması uygun olur.
Komiser 302. madde uyarınca yapılacak oylama sonrasında her iki sınıf alacaklı için ayrı ayrı rapor hazırlayacak ve mahkemenin değerlendirmesine sunacaktır. Mahkeme yapılan oylama sonrasında alacaklı sınıflarının her ikisinin de kabulü, bunlardan birinin kabulü ve her İkisinin de reddi ihtimallerini ayrı ayrı dikkate alarak hükmünü buna göre tesis edecektir.
Mahkememizce tasdik yargılama duruşma gününün İİK’nun 304/1. maddesi gereğince İİK’nun 288. maddesi uyarınca ilan edilmiş, ilana itiraz edenlerin itiraz sebeplerine duruşma gününden en az 3 gün önce yazılı olarak mahkememize bildirmek kaydı ile duruşmada hazır bulunabileceklerini şerh düşülmüştür.
Konkordato komiseri tarafından ibraz edilen rapor ve alacaklıların itirazları çerçevesinde mahkememizce tasdik şartları bakımından İİK 305. maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede;
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, alınan raporlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;borçlu şirketin 31.10.2021 tarihi itibariyle kaydi özkaynaklarının 384.189,50 TL, rayiç değerli özkaynaklarının ise 8.261.718,97 TL olduğu, bu kapsamda şirketin hem kaydi değer bilançosuna göre hem de rayiç bilançoya göre borca batık durumda olmadığı, projede yer verilen ödeme kaynakları ile şirket borçları karşılaştırıldığında, öngörülen kaynakların yaratılması durumunda projede belirtilen vadelerde, tüm borçların tamamının ödenebileceği, mevcut durum itibariyle, sunulan 23.03.2021 ve eki dilekçe ile sunulan 23.11.2021 tarihli nihai projenin İİK md.302’de yer alan “kaydedilmiş alacaklıların dörtte biri ile alacakların üçte ikisini” aşan çoğunluk (aşağıda “e” bendinde yer aldığı üzere) tarafından kabul gördüğü de dikkate alındığında, söz konusu projenin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olduğu, iflas halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranının yaklaşık %24 olduğu, borçlunun sunduğu nihai projeyle alacaklıların alacağının tamamının faizsiz bir biçimde ve 30 Haziran 2022 tarihinden başlamak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında %30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere tüm borçların ödeneceği, her bir alacaklıya yapılacak İLK taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesinin teklif edildiği, iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü hususu da dikkate alındığında, konkordatonun iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun tespit edildiği, şirketin yaklaşık 4 yıllık süreçte borç ödemesinde kullanılmak üzere yaratmayı öngördüğü kaynak toplamı 31.10.2021 tarihli rayiç bilançoda 75,615,013.92 TL, ödenmesi planlanan borç tutarı ise ortaklara borçlar hariç 72,132,186.77-TL olduğu, 3,482,827.15 TL gibi bir fazlalık gözükse de, 3 yıllık süreçte meydana gelecek sapmaların da muhtemel olduğu düşünüldüğünde, şirketin adi alacaklılarına faizli ödeme yapması veya teklif ettiği Haziran 2022’den itibaren 3 yıllık dönemden daha kısa bir vadede borçlarını ödeyebilmesi mümkün gözükmediği, bu kapsamda heyetimiz tarafından yapılan incelemede teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, başka bir ifade ile şirketin borçlarını daha kısa bir vadede veya faiziyle birlikte ödemesine imkan bulunmadığı, borçlu şirket Borçlu …. Seramik San. ve Tic. A.Ş.’nin konkordatoya tabi alacaklı sayısının 151, bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 32.640.042,43 TL olduğu, borçlu şirketin konkordato teklifinin 74 (%49,01) alacaklı tarafından kabul edildiği, kabul eden bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 25.087.393,58 TL (%76.86) olduğu, bu verilere göre borçlu şirketin, İİK m.302 hükmünde konkordato projesinin kabulü için öngörülen “kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini” şeklindeki alternatiflerden kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini çoğunluğuk şartını sağlaması nedeniyle İİK m. 302 hükmünde yer alan şartın sağlanmış olduğu, İİK m.308/h uyarınca rehinli alacaklılar yönünden anlaşma sağlanamadığından yatırılması gereken bir harç olmadığı, konkordatonun tasdik edilebilmesi için, Borçlu …. Seramik San. ve Tic. A.Ş. tarafından Harçlar Kanununa ekli 1 sayılı tarifeye göre (32.640.042,43 TL’nin binde 2,27’si) 74.092,90 TL tutarında harcın mahkeme veznesine ödenmesi gerektiği, yukarıda belirtilen konkordatonun tasdiki için alacaklıların açıkça vazgeçmedikçe mühlet içinde doğan alacakların teminatlandırılması ve konkordato tasdik harç tutarlarının yatırılması halinde konkordatonun tasdiki talebi yönünden gerekli şartların İİK m. 305 hükmü kapsamında gerçekleşmiş olacağı, Mühlet sonrası oluşan ve ekte liste halinde verilen toplam 12,233,773.99 TL ile 31.10.2021 tarihi itibariyle ödenmemiş 1.658.755,51 TL tutarında işçilik alacağı olmak üzere toplam 13.892.529,50 TL için alacaklılar bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanması gerektiği, borçlu şirketin sunduğu nihai projenin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının en sağlıklı bir biçimde Komiser Heyeti tarafından değerlendirilebileceği, zira en nihayetinde Komiser Heyetinin geçici mühlet tarihinden bu yana yaklaşık 21 aydır borçlu şirketlerin faaliyetlerine nezaret ettiği, bu nedenle, Konkordato Komiserlerince yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, sunulan nihai projenin başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun kabul edilebileceği, Ülkemizde iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü ve barçlu şirketin iflası halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranı %24 olarak tespit edildiği nazara alındığında, borçlu şirketin teklifinin iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun söylenebileceği, borçlunun teklifinin kaynaklarla orantılı olup olmadığı değerlendirilirken varlıklara değil, borç ödemelerinde kullanılabilecek kaynaklara bakılması gerektiği, komiser heyetinin bu minvalde şirket kaynaklarını dikkate aldığı, borçlu şirketin kaynaklarına göre, alacaklılara teklif edilen %100 ödemenin mahkemenin 10/12/2021 tarihli ara kararı uyarınca şirketin gelir tabloları ve proforma nakit akım tabloları dikkate alınarak yapılan incelemeler neticesinde alacaklıların alacağının tamamının faizsiz bir biçimde ve 30 Haziran 2022 tarihinden başmak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında % 30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere tüm borçların ödeneceğini, her bir alacaklıya yapılacak ilk taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 darihinde borcun %l5’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17.5’nin ve 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesini teklife ettiği, bu haliyle, borçlu şirketin kaynaklarının ancak mevcut teklife göre borçların ödenmesine yelebileceği, şirketin adi alacaklıların alacaklarını daha kısa vadede veyahut faiziyle ödemesine imkan bulunmadığı. dolayısıyla revize projede yer verilen teklifin kaynaklarla orantılı olduğu, borçlu şirketin konkordato teklifinin İİK m.302’de öngörülen çoğunluk tarafından kabul edilmiş olduğu, mühlet içerisinde komiserin açık veya örtülü izniyle doğan barçlar yönünden 12.233.773,99TL, İİK m.206 birinci sırası kapsamında kalan borçlar yönünden ise 1.658.755,51 TL tutarında teminat gösterilmesi gerektiği, konkordatonun tasdikine katar verilebilmesi için (32.640.042,43 TL’nin binde 2,27’si) 74.092,90 TL tutarında tasdik harcı yatırılması gerektiği, İİK’nun 305/1-e maddesi gereği 700,00-TL ilan gideri, 1.000,00-TL muhtemel bilirkişi gideri ve 1.000,00-TL tebligat gideri olmak üzere konkordatonun gerektirdiği yargılama gideri olarak toplam 2.700,00-TL’nin (gider avansı olarak) ve davacı şirket için konkordatonun tasdiki durumunda, alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden; 32.640.042,43 TL adi alacak üzerinden binde 2,27 oranından harç alınmasına; bu orana göre adi alacaklılar için 74.092,90-TL konkordato tasdik harcının davacı borçlu tarafından mahkememiz veznesine depo edildiği, yargılama sırasında sunulan tüm Konkordato Komiser Heyeti raporlarında detaylı olarak belirtildiği üzere; şirketin faaliyetlerine devam ettiği, çalışan sayısını ve karlılığını koruduğu, kaydi ve rayiç değerler bakımından borca batık olmadığı, borçlunun alacaklılar toplantısındaki oylamaya esas konkordato revize konkordato projesinin başarıya ulaşma ihtimalinin kuvvetle ihtimal olduğu, İcra İflas Kanunu md. 305’de belirtilen konkordato tasdik şartları bakımından; konkordatonun tasdiki halinde alacaklıların iflasa nazaran daha iyi koşullarda tatmin edileceği, borçlunun mal varlığının konkordato teklifi ile orantılı olduğu, revize konkordato projesinin İİK 302. Maddesinde öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş olduğu, mühlet içinde komiser onayıyla doğmuş birçok borcun ödenmiş olduğu, borcun bulunmadığı, ödenmemiş işçilik alacağının bulunmadığı, konkordatonun tasdiki için gerekli yargılama giderleri ve harcın borçlu tarafından ödenmiş olduğu hususları nazara alındığında borçlunun 05.10.2020 tarihli dilekçe ekinde sunulan alacaklılar toplantısındaki oylamaya esas konkordato ikinci revize konkordato projesinin ve ekli ödeme tablosunun tasdikinin uygun olacağı kanaati ile ;
Davacı vekili 05.01.2022 tarihli dilekçesinde; mahkeme tarafından verilen 29.12.2021 tarihli 6 no’lu ara karar uyarınca toplam 13.892.529,50 TL borç için uygun teminat gösterilmesine karar verildiği, teminat yükümlülüğü kapsamında olan; 12.233.733,99 TL tutarındaki borçların; 8.466.444,88 TL’lik kısmının müvekkili şirket tarafından ödenerek kapatıldığı, 3.256.969,36 TL’lik kısmı ile ilgili ise alacaklılardan teminat talep etmediklerine dair yazılı beyan alındığı, 509.846,42 TL’lik kısmının ise küçük miktarda alacaklar olup duruşma gününe kadar bu alacaklılara ödeme yapılacağı, dilekçeleri ekinde teminat yükümlülüğü kapsamında olan bu alacaklarla ilgili ödeme dekontlarını ve teminat talep hakkından feragat ettiklerine dair alacaklı beyanlarını sundukları, 1.658.755,51 TL tutarındaki işçilik alacaklarının ise müvekkil şirket tarafından mühlet süresi içinde ödenerek kapatıldığı, bu alacaklarla ilgili icra takipleri yapıldığından ödemelerin tahakkuk eden icra masrafları ve avukatlık ücretleri dahil olacak şekilde ödendiği, dilekçeleri ekinde müvekkili şirket tarafından yapılan işçilik alacaklarına ilişkin ödeme dekontları ve işçi alacakları ile ilgili yapılan sulh protokollerini de sundukları hususları ifade edilmiş olup sonuç itibariyle; dilekçesi ekinde sunulan ödeme belgeleri, teminat talebinden feragat edildiğine dair alacaklı beyanları ile işçilik ödemeleri ve sulh protokolleri dikkate alınarak şirketin teminat gösterme yükümlülüğünün kaldırılmasına karar verilmesi talep etmesi üzerine komiser heyeti 12/01/2022 tarihli raporunda ise, İcra İflas Kanunu md. 305/d kapsamında alacaklılar açıkça vazgeçmedikçe teminatlandırılması gereken tutarlara ilişkin bir kısım alacaklıların teminattan feragat ettikleri, diğer alacaklılara ise ödeme yapıldığı nazara alındığında teminat altına alınması gereken başkaca tutar bulunmadığının rapor edildiği hususları da nazara alınarak ;
Konkordato talep eden davacı borçlu İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı …. Seramik Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin konkordato projesinin İİK’nun 305. maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla tasdikine, davacı şirketin konkordatoya tabi borçlarının 30 Haziran 2022 tarihinden başlamak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında %30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere, her bir alacaklıya yapılacak ilk taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ve 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesine, ödeme planının kararın eki sayılmasına, konkordato tasdik edildiğinden kesin mühletin sonuçlarının kendiliğinden kalktığının tespitine, İİK’nın 308/c maddesi uyarınca konkordatonun tasdik kararıyla birlikte bağlayıcı hâle geldiğinin tespitine, konkordato işbu tasdik kararı ile bağlayıcı hale gelmiş olmakla İİK’nun 308/ç maddesi gereğince geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş hacizlerin (206/1 maddesindeki imtiyazlı alacaklılar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 Sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları için konulan hacizler istisna olmak üzere) düşmesine, a) İİK’nın 306/2 nci maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim denetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli dosyada komiser olarak görev yapan ….’ın tasdik kararından itibaren göreve başlamak üzere gözetim kayyımı olarak görevlendirilmesine, b) Atanan kayyım için aylık 4.500,00 TL net ücret takdiri ile takdir edilen ücretin her ayın 1’i ile 5’i arasında ödenmek şartıyla kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden şirketler bünyesinden karşılanmasına, c) Kayyımın borçlu şirketin durumu ve proje uyarınca borcunu ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda İİK.306 madde uyarınca 2 ayda bir mahkememize rapor sunulmasına, sunulan raporun Uyap’a taranmasına, gelen ek komiser heyeti raporu ve dosyadaki belgelere göre karar tarihi itibari ile teminat alınmasına yer olmadığına, İİK’nun 308/b maddesi gereğince alacakları itiraza uğramış alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren 1 ay içinde dava açmakta muhtariyetlerine, konkordato komiser heyetinin görevine son verilmesine, Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hükümle birlikte kaldırılmasına, İİK’nın 306/son maddesi uyarınca tasdik kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında ilan edilmesine ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere bildirilmesine, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na bildirilmesine karar verilmiştir.
Konkordatonun mahkemede incelenmesi
“Madde 304- (Değişik: 28/2/2018-7101/32 md.)-Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır. Konkordato hakkında yapılan yargılamada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceği anlaşılırsa; mahkeme, gerekli görürse komiserden gerekçeli bir rapor da alarak, karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilir. Bu süre altı aydan fazla olamaz.”hükmü yer almaktadır. Bu kapsamda duruşma günü kesin mühletin bitiminden sonra ertelenemiştir.
İİK’nın 287/5. maddesinin yollaması ile 292/ son fıkrası gereğince “Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder.” hükmü nazara alınarak borçlu şirket yetkilisi ….. duruşmaya davet edilerek beyanı alınmıştır.
Öte yandan İİK.nun 306.maddesinde “Konkordatonun tasdiki kararında alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun borçlarını hangi takvim çerçevesinde ödeyeceği belirtilir. Kararda, tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli bir kayyım tayin edilebilir. Bu takdirde kayyım, borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkemeye rapor verir; alacaklılar bu raporu inceleyebilirler.” düzenlemesi gereği mahkememizin …. Esas sayılı dosyasına atanan kayyım bu madde kapsamında gözetim denetim ve tasfiye tedbirlerini almak üzere atanmıştır.Sonuç olarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konkordato talep eden davacı borçlu İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı …. SERAMİK SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin konkordato projesinin İİK’nun 305. maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla TASDİKİNE,
2-Davacı şirketin konkordatoya tabi borçlarının 30 Haziran 2022 tarihinden başlamak üzere 6 ayda bir toplamda 3 yıl içinde 6 taksit halinde, 2022 yılında %30’u, 2023 yılında %35’i ve 2024 yılında %35’i olmak üzere, her bir alacaklıya yapılacak ilk taksit ödemesi 15.000 TL’nin altında olmamak kaydıyla; 30.06.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.12.2022 tarihinde borcun %15’nin, 30.06.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.12.2023 tarihinde borcun %17,5’nin, 30.06.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ve 30.12.2024 tarihinde borcun %17,5’nin ödenmesine, ödeme planının kararın eki sayılmasına,
3-Konkordato tasdik edildiğinden kesin mühletin sonuçlarının kendiliğinden kalktığının TESPİTİNE,
4-İİK’nın 308/c maddesi uyarınca konkordatonun tasdik kararıyla birlikte bağlayıcı hâle geldiğinin TESPİTİNE,
5-Konkordato işbu tasdik kararı ile bağlayıcı hale gelmiş olmakla İİK’nun 308/ç maddesi gereğince geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş hacizlerin (206/1 maddesindeki imtiyazlı alacaklılar, rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 Sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları için konulan hacizler istisna olmak üzere) DÜŞMESİNE,
6-a) İİK’nın 306/2 nci maddesi uyarınca tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim denetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli dosyada komiser olarak görev yapan ….’ın tasdik kararından itibaren göreve başlamak üzere gözetim kayyımı olarak GÖREVLENDİRİLMESİNE,
b) Atanan kayyım için aylık 4.500,00 TL net ücret takdiri ile takdir edilen ücretin her ayın 1’i ile 5’i arasında ödenmek şartıyla kayyımın göreve başlama tarihinden itibaren ödenecek ücretin konkordato talep eden şirketler bünyesinden karşılanmasına,
c) Kayyımın borçlu şirketin durumu ve proje uyarınca borcunu ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda İİK.306 madde uyarınca 2 ayda bir mahkememize rapor sunulmasına, sunulan raporun Uyap’a taranmasına,
7-Gelen ek komiser heyeti raporu ve dosyadaki belgelere göre karar tarihi itibari ile TEMİNAT ALINMASINA YER OLMADIĞINA,
8-İİK’nun 308/b maddesi gereğince alacakları itiraza uğramış alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren 1 ay içinde dava açmakta muhtariyetlerine,
9-Konkordato komiser heyetinin görevine son VERİLMESİNE,
10-Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hükümle birlikte KALDIRILMASINA,
11-İİK’nın 306/son maddesi uyarınca tasdik kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında İLAN EDİLMESİNE ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere BİLDİRİLMESİNE,
12-Konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
13-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
14-Davanın mahiyeti nedeniyle davacı ve müdahiller lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
15-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
16-İİK.nun 293/son ve 164/1. maddeleri uyarınca kararın re’sen taraflara/vekillerine TEBLİĞİNE,
17-Kullanılmayan gider avansının ve bakiye iflas avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya İADESİNE,
Davacı vekili, davacı şirket yetkilisi ile hazır müdahil vekillerinin yüzlerine karşı, 2004 sayılı İcra ve İflâsKanunu’nun308/a madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ilekararın konkordato talep eden borçluya tebliğinden,itiraz eden diğer alacaklılar yönünden ise tasdik kararının ilânından itibaren 10 güniçerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yolu açık olmak üzereoybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.13/01/2022
Başkan ….
¸e-imza
Üye ….
¸e-imza
Üye ….
¸e-imza
Katip …
¸e-imza