Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/961 E. 2019/1354 K. 20.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/961 Esas
KARAR NO : 2019/1354

TALEP : Zayi Belgesi Verilmesi
TALEP TARİHİ : 19/12/2019
KARAR TARİHİ : 20/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Talep eden vekili talep dilekçesinde özetle, davacı müvekkili, alım satım ve inşaat sözleşmesine binaen, ….. Anonim Şirketi tarafından sözleşme gereği kalan borç tutarları kadar iki adet bono verdiğini, bakiye borca konu 04.07.2014 Düzenleme Tarihli ve 07.07.2014 Ödeme Tarihli 49.000,00 TL tutarında, 1 numara ve … Barkod numaralı; aynı şekilde 04.07.2014 Düzenleme ile 05.09.2014 Ödeme Tarihli 45.000,00 TL tutarında, 2 numara ve … Barkod numaralı bonoların bedelleri … Anonim Şirketi yetkililerine ödendiğini, sözleşmenin tarafı … yetkilileri, söz konusu senetlerin karşılığı yatırıldıktan sonra müvekkiline kurye ya da adi posta yolu ile gönderdiklerini ifade ettiklerini, senetlerin müvekkilinin uhdesinde kaybolduğunu, senetlerin emre yazılı olup …. A.Ş. tahsil etmeden önce senedin arkasını ciro ettiğini, senetlerin kötü niyetli üçüncü şahısların eline geçmesi halinde mağduriyetlere yol açacağından bahisle bonoların zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Kıymetli evrak ile tacirlere ait diğer defter ve belgelerin iptali konusunda Türk Ticaret Kanununda çeşitli düzenlemeler öngörülmüştür.
TTK’nun 82/7 inci maddesi ile tacira saklamakla yükümlü olduğu defter ve kağıtların yukarıda sayılanlar ile benzeri olaylar nedeniyle zayi olması halinde mahkemeden bu konuyu saklayan bir belge verilmesini isteme hakkı tanınmıştır. Bu madde kapsamına giren evrak sayma yolu ile sınırlandırıldığı için maddeyi geniş yorumlayarak çek, poliçe ve bono gibi kıymetli evrakların madde kapsamında kaldığının kabulü mümkün değildir.
TTK’nun 818 inci maddesi yollaması ile aynı yasanın 680 inci madde uyarınca bir bononun kısmen doldurulmuş veya sadece imzalanmış olması hâlinde tedavüle çıkarılması mümkün ve geçerli olup böyle bir bono için TTK’nun 757, 758, 759 ve devamı maddeleri uyarınca iptalini istemek hakkı sadece hamile aittir. Böyle bir iddiaya sahip keşideci yani imzasını içeren fakat kaybettiği bononun bedelinin kendisinden istenmesi hâlinde aynı kanunun 792 inci maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti yönünde dava açmak hakkına sahiptir. Bono iptali davası ile amaçlanan hamilin belgesi olarak borçludan senet bedel tahsil hakkı sağlamaktır. Keşidecinin böyle bir alacağı da söz konusu değildir. Bono keşidecisi bu hâli ile ancak rızası dışında elinden çıktığını söylediği senet bedeli kendisinden talep edildiğinde veya senedin kimde olduğunu öğrendiğinde TTK’nun 790-792 inci maddeleri uyarınca senedi elinde bulunduran kişiyi hasım gösterip davasını açmak ve mahkemeden o aşamadan sonra tedbirleri istemek hakkına sahiptir.
Talep eden vekili dava dilekçesinde müvekkili şirketin sadece keşideci olduğunu ve senetleri kaybettiğinden bahisle dava açmış olup hasımsız açılan bu davada HMK’nun 320/1 maddesi göz önüne alınıp toplanması gereken delil söz konusu olmadığından duruşma yapılmaksızın dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda keşidecinin zayi nedeniyle iptal davası açmada hukuki menfaatinin bulunmadığı kabul edilerek talebin usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Talebin HMK’nun 114/1-h maddesinde düzenlenen davacının hukukî yararının bulunmaması sebebiyle aynı kanunun 115/2.maddesi uyarınca usulden reddine ,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Talep tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısım olur ise karar kesinleştiğinde talep edene iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 20/12/2019

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸