Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/920 E. 2020/489 K. 02.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/920 Esas
KARAR NO : 2020/489

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019
KARAR TARİHİ : 02/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit (ticari satımdan kaynaklanan) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; …. Konut İnşaat A.Ş ile Ön Ödemeli Satış Vaadi sözleşmesi akdedildiği bu sözleşme ile davacı firmanın KDV dahil 948.153,50 USD satış bedelini karşı yana ödeme boru altına girdiğini, davalı tarafın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmekten imtina ettiğini, davalı tarafın akdedilen sözleşmeyi haksız ve mesnetsiz bir şekilde tek taraflı olarak dönmüş olduğu ve davacı tarafın peşinat olarak ödemiş olduğu 203.520,00-USD bedelin iadesinin talep edildiğini, bütün bu taleplere karşılık ödenmiş olan peşinat bedelini iade etmeyen karşı yan aleyhine olarak; Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas numaralı dosyası ile 251.059,21 USD takibi ile takip başlatıldığıfakat herhangi bir borçları olmadığı gerekçesi ile davalı tarafça itiraz edildiğinden bahisle takibin durduğu davalı tarafın piyasaya çok fazla borcu olduğu ve alacağın tahsil kabiliyeti kalmaması için ihtiyati tedbir konulmasını bu talebin reddedilmesi halinde ise tapu kayıtlarına davalıdır şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açılmış olması sebebiyle usulden reddine, taraflar arasında 30.11.2017 tarihinde müvekkili şirkete ait …., …., … Ada, …. Pafta, …. Parselde yer alan …. Projesinde kain … Blok …. nolu bağımsız bölüme ilişkin İstanbul … Noterliği’nin … yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi (Sözleşme) imzalandığını, sözleşme ile davacı şirketin satış bedelini zamanında ve eksiksiz ödemeyi, müvekkilinin de bağımsız bölümün eksiksiz bir biçimde devir ve teslim edilmesini yüklendiğini, davacı şirketin, sözleşmeye uygun şekilde yükümlülüklerini ifa etmesi için ihtar edilmiş olmasına rağmen haksız bir şekilde ödemelerini yapmaktan ve bağımsız bölümü teslim almaktan imtina ettiğini, bunun sonucu olarak müvekkili şirket tarafından 21.09.2018 tarihinde haklı nedenle sözleşmenin feshedildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin müvekkili şirket tarafından, davacının temerrüdü sonucunda haklı nedenle feshedilmesi dolayısıyla davacının müvekkil şirkete cezai şart ve tazminat borcu bulunduğunu belirterek davanın reddi ile karşı dava yönünden toplam 417.187,584-USD tutarındaki talebin dava tarihi itibarıyla işleyecek temerrüt faizi ile davacı tarafından müvekkili şirkete ödenmesine karar verilerek kabul edilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; Taraflar arasındaki gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı tarafça karşı dava harcının yatırılmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 13/12/2019 tarihli heyet ara kararı ile davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava şartları bakımından ön inceleme aşamasında inceleme yapılmıştır.
Mahkememizce öncelikle davalı yanın yetki ilk itirazının incelenmesi gerekmiştir. Zira tahkim ilk itirazını incelemek görevli ve yetkili mahkemeye aittir. Davalı vekili yasal cevap süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunmuştur. Taraflar arasında ihtilafsız olan …. Konut İnşaat A.Ş Ön Ödemeli Satış Vaadi Sözleşmesinin 15.maddesinde sözleşmenin tatbik ve tefsirinden doğacak uyuşmazlıklara Türk Hukukunun tatbik edileceği, taraflar arasında çıkacak anlaşmazlıkların çözümünde İstanbul Çağlayan Merkez Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olacağı düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun yetki sözleşmesinin düzenlendiği 17’nci maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” denilmektedir. Bu maddeyle münhasır yetki sözleşmesi yapabilme imkânı getirilmiştir. Münhasır yetki sözleşmesinden; tarafların yetki sözleşmesi ile belirlenen mahkemenin dışında başka bir mahkemede dava açmama konusunda anlaşmış olmaları hâli anlaşılmalıdır. Başka bir deyişle, yetki sözleşmesinde taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça sözleşme ile belirlenen mahkeme veya mahkemelerin münhasır yetkili olduğu kabul edilmiştir. Taraflar şayet kanunla yetkili kılınan genel ve özel mahkemelerin yetkisinin de devam etmesini istiyorlarsa bu hususu ayrıca sözleşmede kararlaştırmaları gerekir. Burada vurgulanması gereken önemli hususlardan biri de HMK.nun 17’nci maddesinde öngörülen yetki sözleşmesinde belirlenen mahkeme ya da mahkemelerin münhasır hâle gelmesi kuralı ile kesin yetki kuralının birbirine karıştırılmaması gereğidir. Zira, yetkinin kesin olduğu hallerde yetki sözleşmesi yapılamaz (HMK’nın 18/1. Md.).
Somut olayda,davacı dilekçesinde davalı tarafın akdedilen sözleşmeyi haksız ve mesnetsiz bir şekilde tek taraflı olarak dönmüş olduğu ve davacı tarafın peşinat olarak ödemiş olduğu 203.520,00-USD bedelin iadesi talep ettiği ve gayrımenkulun aynına ilişkin bir dava olmadığı sadece ödenen bedelin iadesi talep edildiği dikkate alıdnığında taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında İstanbul Mahkemelerinin yetkili olacağının kararlaştırıldığı dikkate alındığında tarafların tacir olduğu, davanın tarafların serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerinden olması karşısında yetki ilk itirazının süresinde yapıldığı da gözetilerek münhasır yetki anlaşması nedeniyle HMK.’nun 17.maddesi uyarınca mahkememizin yetkisizliği karşısında davanın usulden reddine, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK 114. ve 115. maddeleri uyarınca yetkisizlik nedeni ile dava dilekçesinin REDDİNE,
2-Davacının açtığı davada; yetkili ve görevli mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeni ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
5-Harç ve yargı giderinin HMK nun 331/2 maddesi uyarınca yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere oybirliği ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi.02/09/2020
Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸