Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/92 E. 2019/722 K. 24.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/92 Esas
KARAR NO : 2019/722

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2019
KARAR TARİHİ : 24/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacağın tahsili için Bakırköy …. . İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosya ile borçlu/davalı hakkında ilamsız icra yolu ile takip başlatıldığını, alacağın dayanağının taraflarca imza altına alınan senet olduğunu, yapılan takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, takibin durduğunu, davalı itirazının haksız olduğundan bahisle davalının yetki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin tacir olmadığını, davacı taraf dayanağı senet olarak belirtmiş ise de, dayanağın bono olmadığını, zamanaşımı nedeniyle kambiyo çeki hükmü kalmamış bir kağıt olduğunu, kambiyo vasfı kalmadığını, ayrıca davaya dayanak icra takibi de kambiyo senetlerine özgü takip olmadığını, ilamsız icra takibi olduğunu, bu nedenlerle mahkememizin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının alacak olarak iddia ettiği belgede alacak hakkının zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkili ile arasındaki temel ilişkiyi ispatlaması gerektiğini belirterek mahkemenin görevsizliğine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Bakırköy … İcra Dairesi’nin …esas sayılı dosya aslı dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde; 08/02/2018 tarihli 27.542,66-TL toplam alacak üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağı olarak … Bankası’nın …. seri numaralı 05/11/2015 tarihli 13.000-TL bedelli çek ile … Bankası’nın …. seri numaralı 05/11/2015 tarihli 10.000-TL bedelli çekin gösterildiği, yapılan incelemede dayanak çeklerin zamanaşımı sürelerinin geçtiği, bu hali ile kambiyo senedi vasıflarını yitirdikleri, bu nedenle ilamsız icra takibine konu edildikleri anlaşıldı.
Vergi Daresinden gelen müzekkere cevabında, davacının ve davalı … …’ın TTK kapsamında tacir olmadıkları anlaşıldı.
Ticaret Mahkemelerinin görevli alanı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/1 maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” ifadesi ile ticari davalar ile sınırlandırılmıştır.
Ticari davalar ise TTK 4/1. maddesinde nispi ticari davalar, 4/1-a fıkrasından f fıkrasına kadar sayılan hususlar ise mutlak ticari davalar olarak sayılmıştır.
Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK 4/1. maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi her iki tarafında tacir olduğu ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması gerekmektedir.
Mutlak ticari davalar ise TTK 4/1-a maddesinde her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen hususlar ile yine TTK 4/1 f fıkrasına kadar sayılan yasalarda belirtilen davalar olarak sayılmıştır.
Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’nin ….. esas ve …. karar sayılı 13/02/2019 tarihli kararında da; “Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun TTK’nın 3. maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğu, 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; …. TürkTicaret Kanununun, Üçüncü Kitabının “Dördüncü Faslı”nı oluşturan Kambiyo senetleri ile ilgili olarak “Birinci Kısım”da, poliçe hakkında geniş ve ayrıntılı düzenlemeye yer verilmiş, bono (Emre muharrer senet) ve çeklere dair hükümlerde ise genelde, poliçe ile ilgili düzenlemeye göndermede bulunulmakla yetinilmiştir.
6762 sayılı TTK’nun 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken 03.02.2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır. Yine 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 6273 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 814. maddesine göre de çeklerde zamanaşımı süresi üç yıldır.
Bu durumda davacının belirttiği, çeklerle ilgili zamanaşımı süresi de dolduğu gibi davalının çeklerin imza hanelerini yırttığı da ileri sürülmektedir. Dolayısıyla tarafların tacir oldukları yönünde bir iddia bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın kaynağının zamanaşımına uğramış çek olması, zamanaşımına uğrayan çeklerin kambiyo senedi niteliğinde olmayıp, yazılı delil başlangıcı sayılması (HGK’nın 20.02.2008 gün ve …. E. – …. K. sayılı ilâmı) dikkate alınarak 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekeceğinden…”denildiği görülmekle;
Tüm dosya kapsamı itibariyle yapılan değerlendirmede; davacının ve davalı … …’ın TTK kapsamında tacir olmadığı, icra takibine dayanak evrak olan çeklerin zamanaşımına uğramış olması da dikkate alındığında; görevle ilgili düzenlemelerin, kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceğinden HMK 138,114/c ve 115. Maddeleri gereğince yapılan inceleme sonucu aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Kararın kesinleşme tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize başvurulması halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin HMK nun 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi. 24/06/2019

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸