Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/916 E. 2019/1274 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/916 Esas
KARAR NO : 2019/1274

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 05/12/2019
KARAR TARİHİ : 09/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; öncelikle şirketin faaliyetine devam edebilmesi ve malvarlığının korunabilmesi İşin İcra ve İflas Kanunu’nun 287, 288., 294, ve 295. maddeleri gereğince; İİK..’nun 206/1 sırasındaki haklar hariç olmak üzere, 6183 sayılı Kanundan doğan vergi ve her türlü harç, ceza ile SGK alacakları (prim, idari para cezalan dahil) ile ilgili takipler dahil olmak üzere, hangi sebebe dayanırsa dayansın davacı müvekkil şirket aleyhine yeni takip yapılmaması, haciz, ihtiyati haciz, e-haciz, ihtiyati tedbir, satış, muhafaza işlemleri uygulanmaması, evvelce yapılmış olan tüm takiplerin durdurulmasına, tedbir tarihinden sonra uygulanan haciz, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına, şirket hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış ve yapılacak tüm icra takiplerinde satışlarının durdurulması, rehinli menkullerin muhafazasının durdurulmasına, şirketin tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3. kişilerce haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesi ve evvelce yapılmış takiplerden üzerine haciz konulan hak ve alacaklar da dahil olmak üzere tüm hak ve alacaklarının davacı müvekkil şirkete ödenmesine, şirketin muhafaza altına alınmış ve alınacak emtia, taşıt, cihaz, leasing kapsamındaki makine ve diğer hak ve alacakların davacı müvekkil şirkete iadesine, şirkete ait olup haczedilen araçların kayıtlarına konulan yakalama şerhlerinin kaldırılmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, işbu karar tarihinden sonra alacaklı bankalarda şirkete ait hesaplara gelecek paralar ile ilgili, ilan tarihinden önce muaccel hale gelmiş kredi ve başkaca alacaklar için yapacakları rehin, takas uygulamalarının İİK 294. maddesi yollaması ile İİK’ nin 200.maddesinin 1, 2 ve 3. fıkrası kapsam ve şartlarında tedbiren durdurulmasına, müvekkil davacı şirketin bankalardaki hesaplarına yatırılan paralara bankalarca rehin veya takas hükmünde olmak üzere konulan ve uygulanan blokajların kaldırılmasına ve blokaja tabi tutulan bedellerin müvekkil davacı şirketin ilgili banka hesabına davacı şirketin kullanımına sunulmak üzere iadesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesine, şirket tarafından banka ve finans kuruluşlarına tahsil, takas ve teminat olarak verilmiş olan çek, senet ve her türlü kıymetli evrakın şirkete iadesine dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, şirketin takip borçlusu olduğu takiplerde kendisi aleyhine veya 3. Şahıs konumunda oldukları takiplerde kendisine yönelik 89/1 haciz ihbarnameleri gönderilmesinin tedbiren önlenmesine, şirkete ait çeklerin arkasının karşılıksızdır olarak yazılmasının önlenmesi, senetlerin protesto edilmesinin önlenmesine, şirketin bankalar nezdindeki teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulması, zımnında yargılama neticesine kadar ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve müvekkil şirkete komiser tayinine, şirketin konkordato talebinin kabulü ile, öncelikle İcra ve İflas Kanunu’nun 287. maddesi gereğince 3 Aylık geçici mühlet verilmesine ve gerekli görülmesi halinde işbu müddetin 2 ay daha uzatılmasına geçici İİK. 285. maddesi çerçevesinde geçici mühlet neticesinde İcra Ve İflas Kanununun 289. maddesi gereğince bir yıllık kesin mühlet kararı verilmesine ve gerekli görülmesi halinde bu mühlet kararının 6 ay daha uzatılmasına, kesin mühlet kararının ilanına yargılama neticesinde İİK. 305. ve diğer maddeleri gereğince konkordatonun tasdikine, tasdik kararının ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
Söz konusu taleple ilgili olarak dava dilekçesinde belirtildiği gibi daha önce açılan Çerkezköy …Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas ……. Karar sayılı dosyasının UYAP üzerinden gelen cevaba göree incelenmesinde; davacının aynı talepten dolayı 14/11/2018 tarihi itibari ile dava açtığı, davanın esasına girilerek değerlendirme yapıldığı, dosyanın kesin mühlet aşamasında yetkisizlik kararı verildiği, yetkisizlik kararının kesinleşmediği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-ı maddesinde; aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması (derdestlik) dava şartları arasında sayılmıştır. Derdest bir davada kesin hüküm oluşturulacak şekilde uyuşmazlık çözümlenebilecek ise ayrı bir dava açılmasında hukuki yarar da yoktur. Derdestlik bu yönüyle hukuki yarar bulunmamasıyla da ilgili olup, özünde unsur olarak hukuki yarar eksikliğini de içerir. Hukuki yarar HMK 114/1-h maddede dava şartı olarak düzenlenmiştir. Hukuki yararın varlığı için öncelikle davacının bir hakkı veya hukuki durumunun, güncel (halihazır) ve ciddi bir tehditle karşı karşıya olması gerekir. (HGK 2013/22-56 Esas, 2013/734 Karar).
Dava şartı olan derdestliğe konu ve sonraki davanın görülmesine engel derdest bir davadan söz edilebilmesi için aynı konuda açılmış başka bir davanın bulunması yeterli olmayıp esastan inceleme yapılıp taraflar arasındaki uyuşmazlığı kesin hüküm oluşturacak biçimde karar verilebilmesi mümkün olan bir davanın bulunması gerekir. Önce açılan davada, esastan inceleme yapılmasına engel olacak, hukuki yarar gibi bir dava şartı yokluğu halinde, sonra açılan davada esastan inceleme yapılıp hüküm verilmesi mümkündür. Diğer bir deyişle mevcut bir davaya rağmen sonraki davanın açılmasında hukuki yarar var ise, derdestliğe ilişkin dava şartı eksikliği bulunduğundan da söz edilemez.
Mahkememizce işbu dosya ile derdestlik itirazına konu Çerkezköy …Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/11/2019 tarihli …..Esas …. Karar sayılı dosyası birlikte değerlendirildiğinde, davanın taraflı ve konusunun aynı olduğu, daha önceden açılmış ve görülmekte olan bir davanın bulunduğu ancak yetkisizlik kararı verildiği bu kararın kesinleşmediği bunun yanında hali hazırda şirket hakkında zaten kesin mühlet kararı verilmiş olup aynı şirket hakkında geçici ya da kesin mühletin başka bir dosyada mükerrer şekilde verilme imkanının bulunmadığı anlaşılmakla söz konusu yetkisizlik kararı mevcut haliyle ilgili yetkili yer mahkemesine geldiğinden sürecin kesin mühlet olarak devamının asıl dosya üzerinden tartışılıp değerlendirilmesi gerektiğinden söz konusu dosya mevcut haliyle derdest olduğundan davanın HMK madde 114. 1/ı maddesi gereğince derdestlik dava şartı nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın HMK madde 114. 1/ı maddesi gereğince derdestlik dava şartı nedeniyle REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle karar verildi. 09/12/2019

Başkan …
¸

Üye …
¸

Üye ….
¸

Katip …
¸