Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/853 E. 2020/173 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/853 Esas
KARAR NO : 2020/173

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2016
KARAR TARİHİ : 17/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/02/2020
Bakırköy …Tüketici Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas …. Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilen Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili aleyhine icra takibi başlattıkları, takibe konu borcun bir bono olduğunu, 1300 TL bedelli bononun kesinleşmesi icra tehdidi altında olduğunu, davalı ile çok önceden bir tüketici işleminin olduğunu ve borcun ödendiğini, davalının kötü niyetli olarak senedin boş kalan kısımlarını doldurduğunu, müvekkilinin herhangi bir borcu olmadığını, icra takibinin haksız ve yersiz olduğunu beyanla borçlu olmadıklarının tespitini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, davanın reddini talep ettiklerini, davacının haksız çıkması halinde İİK hükümleri gereği %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … Tüketici Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasından alınan, SMMM … 22/10/2017 tarihli raporu ile, davacının ticari defterleri ve 2015 yılı ayrıntılı mizan incelenmesinde davacı ile davalı arasında ticari ilişkiye dair herhangi bir belgeye rastlanmadığı, davacının 12/05/2016 takip tarihli Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında yapmış bulunduğu asıl alacak 1.300,00-TL + işlemiş faiz 145,60-TL olmak üzere toplam 1.445,60-TL icra takibine karşı davacının icra takip dosyasına ödemiş bulunduğu 1.903,67-TL’nin davacıya iadesi ile takdir mahkemeye ait olmak üzere beyan etmiştir.
Tüm dosya muhteviyâtı küllîyen tetkîk edildiğinde;
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Somut olayımızda taraflar arasındaki uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Bilindiği üzere kambiyo senetlerinin illetten mücerret oldukları, bu tür durumlarda borçlu olmadığı noktasında ispat yükü borçlu üzerindedir.
Somut uyuşmazlığımızda davacı tarafından davalıya kambiyo senedinin imzalanarak verildiği noktasında ihtilaf bulunmamaktadır. Asıl ihtilaf davacı tarafından kambiyo senedinden ötürü borcun ödendiği fakat söz konusu senedin kendisine teslim edilmediği ve ayrıca imzalı senedin sonradan doldurulduğu noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasında hukuki ilişki olduğu ve buna binaen uyuşmazlık konusu bononun davalıya verildiği hususu taraf beyanlarından anlaşılmaktadır. Davacı ayrıca ödeme iddiasında bulunmuş olup, söz konusu miktar her ne kadar tanıkla ispat sınırının altında ise de senede karşı senetle ispat kuralı gereği davacının iddiasını yazılı delillerle ispatlaması gerekmektedir. Yargılama aşamasında davacı tarafından söz konusu bono borcunun ödendiğine dair yazılı delil sunulamamış olup, dava dilekçesinin incelenmesinde yemin deliline da dayanılmadığı anlaşılmakla başkaca araştırmaya lüzum görülmediğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40-TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 1.903,67-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısım olur ise karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, Miktar yönünden kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.17/02/2020

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸