Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/848 E. 2022/714 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/848 Esas
KARAR NO : 2022/714 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2019
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/08/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalı şirketin; müvekkili şirketten ürün sipariş ettiğini ve bu ürünlerin üretimi ve hazırlanışı karşılığında da müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 01/06/2019 tarih ve A seri nolu … fatura nolu 10.906,27 GBP bedelli fatura keşide edildiği, fatura bedelinin vade tarihi geçmesine rağmen müvekkili şirkete ödenmemesi üzerine davalı şirkete borcun ödenmesine yönelik ihtarname çekildiğini, çekilen ihtarnameye cevap olarak, davalı şirketin fatura bedeline ve fatura içeriğine itiraz ederek faturanın kayıtlarına alınmayacağını taraflarına ihtar ettiğini, davalı şirketin, temerrüte düşmesine rağmen dava konusu fatura alacağını ödememesi nedeniyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, itirazın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraf şirketlerin tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmalar olduğunu, müvekkili şirketin davalı tarafça sipariş edilen ürünlerin üretimini sağlayarak davalı tarafa eksiksiz bir şekilde teslim ettiğini, yapılan işin neticesinde davalı şirkete dava konusu faturanın kesildiğini ve söz konusu faturanın davalı şirkete gönderildiğini, gönderilen faturaya ihtar yolu ile davalı şirket tarafından itiraz edilse de davalı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir iade faturası kesilmediği gibi gönderilen ürünlerin de iadesinin yapılmadığını, taraflar arasında işin varlığı açısından ispat mahiyetinde olan mail yazışmaları mevcut olduğunu, söz konusu mail yazışmalarında da borcun varlığı ve davalı tarafın kötü niyetle hareket ettiğinin görüleceğini, müvekkili şirketin alacağının defter incelemesi yapıldığında ortaya çıkacağını, davalı şirketin itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu bildirerek dava değerini yükseltme, fazlaya ilişkin sair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, davalının mal kaçırma ihtimali göz önüne alınarak adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul mallar ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, davalı tarafın Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu usule uygun olmayan itirazın iptali ile takip konusu alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiz ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı neticesinde %20’den aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın itirazın iptali davası olarak ikame edildiğini, icra takibinin de faturaya dayalı olarak başlatıldığını, faturaya dayalı icra takibine ilişkin itirazın iptali talebinde davacının dava değerini yükseltme hakkını saklı tutmasının hukuken mümkün olmadığını, itirazın iptali davasının kısmi dava olarak açılamayacağı gibi dava değerinin sonradan yükseltilmesinin de mümkün olmadığını, bu nedenle davacı tarafa itirazın iptali talep edilen icra dosyası bedeli üzerinden hesap edilecek harcı yatırması için kesin süre verilmesini, harç tamamlanmadığı takdirde ise davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafından müvekkili şirkete ürün teslim edilmediğini, müvekkili şirket tarafından imzalanmış irsaliyenin bulunmadığını, malların teslim edilmediğini, müvekkili şirketin ürünleri teslim aldığına dair herhangi bir imzalı evrak mevcut olmadığı halde davacı tarafın bedel talep ettiğini, dava dosyasına herhangi bir delil sunulmadığını, teslim edilmeyen ürünlere karşılık davacı şirket tarafından tanzim edilen 01/06/2019 tarihli A seri …. fatura numaralı 10.906,272-£ bedelli faturanın süresi içinde hem içeriği ve hem de bedelinin tümüyle kabul edilmeyerek Beyoğlu ….Noterliğinin 12/07/2019 tarihli …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iade edilerek itiraz edildiğini, müvekkili şirketin ticari defterleri ile davacı şirkete iş bu dava konusu faturadan kaynaklanan herhangi bir borcunun olmadığının sabit olduğunu, HMK’nun 222.maddesi uyarınca ticari işlerden dolayı tacirler arasında çıkan uyuşmazlıklarda usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerin kesin delil niteliğinde olması sebebi ile dava konusu faturanın müvekkili şirketin ticari kayıtlarında yer almadığının bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağını, teslim edilmemiş ürünler hakkında fatura düzenleyip iş bu faturanın bedeline ve içeriğine itiraz edilmesine rağmen dava konusu yapan davacı hakkında kötü niyet tazminatı için aranan haksız ve kötü niyetli olmasına dair iki unsurun mevcut olduğunu bildirerek, fazlaya ilişkin her türlü dava, talep, alacak ve sair yasal hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve mesnetsiz olarak ikame edilen davanın reddine, kötü niyetli ve ağır kusurlu olarak huzurdaki davayı ikame etmiş bulunan davacının İİK’nun 169/a hükmü uyarınca %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap ekstresinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Taraf vekilleri karşılıklı olarak delillerini bildirmişler, bildirdikleri deliller toplanılmıştır.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş olmakla incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap alacağından kaynaklı 71.000-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı şirkete 17/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 20/06/2019 tarihinde takibe, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiği, davalı vekilinin itirazı üzerine 21/06/2019 tarihinde icranın durdurulması kararı verildiği, işbu itirazın iptali davasının yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyası tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller, dosya kapsamı belgeler, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek suretiyle; HMK’nun 273. Maddesi gereğince tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış ve kapanış tasdiklerinin olup olmadığı, lehe veya aleyhe delil olma durumunun olup olmadığı, defter kayıtlarının birbirini doğrulayıp doğrulamadığı hususları ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacağın miktarı hususlarında rapor düzenlenmek üzere SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
10/05/2021 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “…Davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu ancak yevmiye defteri kapanış tasdiki yaptırılmadığından lehine delil niteliğinin bulunmadığı, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 137.486,02-TL alacaklı olduğu, davalının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 61.000,67-TL borçlu bulunduğu, takip tarihi itibariyle taraf ticari defterleri arasındaki cari hesap farkının (137.486,02 TL – 61.000,67 TL) 76.485,35-TL olduğu, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan işlemler toplamının 339,80-TL olduğu, mezkur farkın kur farkından kaynaklı olduğu, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan diğer işlemler toplamının 10.906,27-TL olduğu, mezkur farkın davacının davalıya düzenlemiş olduğu, 01/06/2019 tarihli … no.lu 10.906,27-£ tutarlı faturadan kaynaklı olduğu, mezkur faturanın davalı firmaya teslim edildiğine ilişkin faturaya dayanak bir evrak sunulmadığı, davalı ticari defterlerinde kayıtlı olup davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan işlemler toplamının 65.918,84-TL olduğu, mezkur işlemlere ilişkin davalı tarafça herhangi bir evrak sunulmadığından hesaplamaya dahil edilmediği, davalının takip tarihinden sonra düzenlemiş olduğu yansıtma faturaları, iade faturası ve kur değerlemelerine ilişkin hesap hareketleri ve faturaların hiç biri davacının ticari defterlerinde yer almadığı/ kabulünde olmadığından takip tarihinden sonra davalı yanca düzenlenen bu faturaların değerlendirme dışı bırakıldığı, neticeten (ispata muhtaç hesap hareketlerinin hesaplama dışı bırakıldığı mevcut duruma göre ) takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 126.919,51-TL alacaklı olduğu, ancak taleple bağlılık ilkesi gereği 71.000,00-TL talep edebileceği” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarını içerir dilekçe sunulmuştur.
Mahkememizin 22/10/2021 tarihli duruşma ara kararı ile; Mahkememiz dosyası, davalı vekilinin celse arasında UYAP sistemi üzerinden sunduğu dilekçesi ekindeki belgeler doğrultusunda kök bilirkişi raporundan ispata muhtaç olduğu belirtilen 65.918,84-TL yönünden inceleme yapılmak ve ek rapor düzenlenmek üzere SMMM bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ek rapor mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
06/04/2022 havale tarihli ek bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle; “… Kök raporda sadece davacı ticari defterleri üzerinden inceleme yapılmamış olup, karşılıklı rakamı teyit eder nitelikte tablo yapılarak kök raporda “gerek davacı ticari defterleri gerekse davalı ticari defterleri üzerinden tarafların ispatına muhtaç bırakılan hesap hareketlerinin tenzili neticesinde çift tarafları teyit ile davacının takip tarihi itibariyle alacağının denetime elverişli olarak hesap edildiği” açıklaması ile davalı ticari defterleri de nazara alınarak aynı sonuca ulaşıldığının denetime elverişli olarak tespit ve teyit edilmiş olduğu, davalı yanca, davacı ticari defterlerine ilişkin itiraz konusu yapılan işlemlerden ziyade davalı ticari defterlerinde ispata muhtaç olan hesap hareketleri üzerinden davalı yanca bu defa sunulan ilave belgeler üzerinden değerlendirme yapıldığı, davalı ticari defterlerinde kayıtlı olup davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan işlemler toplamının 65.918,84-TL olduğu, mezkur işlemlere ilişkin davalı taraftan kök rapor sonrası ödeme dekontlarının sunulmuş olduğu, sunulan ödeme dekontlarından (26.754,40-TL + 10.000,00-TL + 19.361,00-TL ) 56.115,40-TL’lik tutarın davalı tarafından davacıya gönderilmiş ödemeler olduğuna ilişkin tespitin yapılmış olduğu, ancak 9.803,44-TL’lik ödemenin dava dışı … San. Tic. Şti.ne gönderilen EFT işleminden kaynaklı olduğu, mezkur işlemin davacı alacağından mahsup edilebileceğine ilişkin davacı alacaklının muvafakatinin veya talimatının davalı yanca sunulmadığı, bu itibarla davalı yanca 3. kişiye yapılan 9.803,44-TL’lik ödemenin hesaplama dışı bırakılmasının gerekeceği, davalının davacıya gönderilmiş olan diğer 3 işlem dekont toplamı olan 56.115,40-TL’lik işlem bakiyesinin ise davalı tarafından davacıya gönderildiğinin kabulünün gerekeceği, davalının 01/06/2019 tarihli … no.lu 10.906,27-£ tutarlı faturaya yönelik yaptığı itiraza ilişkin olarak ilgili faturanın Pound/TL para cinslerinin karıştırıldığı ifade edilmiş olmakla birlikte bu karışıklığın davacının kayıt hatasından kaynaklı olduğu, bu durumunda kök raporun 6. Sayfasında ” davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan diğer işlemler toplamının 10.906,27-TL olduğu, mezkur farkın davacının davalıya düzenlemiş olduğu 01/06/2019 tarihli … no.lu 10.906,27-£ tutarlı faturadan kaynaklı olduğu, mezkur faturanın davalı firmaya teslim edildiğine ilişkin faturaya dayanak bir evrak sunulmadığı, bunun yanı sıra mezkur faturanın Pound olarak düzenlenmiş olduğu, ancak davacı tarafından fatura üzerindeki yabancı para cinsinden değil aynı tutarda Türk Lirası cinsinden 10.906,27-TL olarak cari hesaba kaydetmiş olduğu, mezkur faturanın da davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından (fatura içeriğinin teslimine kadar) ispata muhtaç olduğu” değerlendirmesi ile açık şekilde ifade edildiği, davacı ticari defterlerinde olup davalı ticari defterinde kayıtlı olmayan kök raporda da belirtilmiş olan ve davalının ihtarname ile iade etmiş olduğu 01/06/2019 tarihli … no.lu 10.906,27-£ tutarlı fatura ile ilgili olarak kök rapor sonrası herhangi bir evrak ibraz edilmediğinden kök rapordaki görüş ve kanaatin değişmediği, bu çerçevede davalı ticari defterleri üzerinden hareketle kök raporda davalı yanca ispata muhtaç bırakılan işlemlere ilişkin dekontların sunumu neticesinde takip tarihi itibari ile davacının davalıdan (61.000,67-TL davalı ticari defterlerindeki takip tarihi itibariyle borç + 9.803,44-TL davalının 3. kişiye yaptığı ödemenin davacının talimat/muvafakati olmaması nedeniyle hesap dışı bırakılması sonucunda) 70.804,11-TL alacaklı olduğu, neticeten takip tarihi itibariyle davalı ticari defterlerine göre davacının davalıdan 70.804,11-TL alacaklı olduğu” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuş, davacı tarafça bilirkişi ek raporundaki tespitlere itiraz edilmemiştir.
10/05/2021 havale tarihli kök ve 06/04/2022 havale tarihli ek bilirkişi raporları dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
İİK’nun 67. maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’un 67/2.maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
İspatın konusu HMK.nun 187’nci maddesinde “İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. Herkesçe bilinen vakıalarla, ikrar edilmiş vakıalar çekişmeli sayılmaz” şeklinde belirtilirken, ispat yükünün kimde olduğu ise HMK.nun 190’ncı maddesinde “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”düzenlemesi ortaya konmuştur.
Yemin delili, HMK’nın 225. ve devamındaki maddelerde düzenlenmiş olup, yemin kesin delil niteliğindedir. Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf, o vakıayı başka delillerle ispat edemezse, diğer tarafa yemin teklifinde bulunabilir. Bununla birlikte, iddia veya savunmasını ispat edemeyen tarafa yemin teklif etme hakkının hatırlatılabilmesi için, yemin deliline açıkça dayanılmış olması da zorunludur.
Bu kapsamda; davalı vekiline, cevap dilekçesinin deliller kısmında yemin deliline açıkça dayanmış olduğu anlaşılmakla; 9.803,44-TL ödeme iddiası yönünden yemin teklif etme hakları hatırlatılmış, davalı tarafça yemin teklifinde bulunulması üzerine 05/07/2022 tarihli duruşmada davacı şirket yetkilisi tarafından yemin eda edilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, 10/05/2021 havale tarihli kök ve 06/04/2022 havale tarihli ek bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında tekstil ürünleri alım satımına dayalı ticari bir ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında davacı tarafından cari hesap bakiye alacaklı olduğu iddia edilerek davalı hakkında icra takibine girişildiği, davalı tarafça borca ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine işbu itirazın iptali istemli davanın açıldığı, taraflar tacir sıfatına haiz olup uyuşmazlığın ticari nitelik arz ettiği, HMK’da yapılan değişiklik gereğince uyuşmazlık değeri 500.000,00 TL’nın altında olduğundan davada basit yargılama usulünün uygulandığı, taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 10/05/2021 havale tarihli kök ve 06/04/2022 havale tarihli ek bilirkişi raporlarında; davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu ancak yevmiye defteri kapanış tasdiki yaptırılmadığından lehine delil niteliğinin bulunmadığı, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 137.486,02-TL alacaklı olduğu, davalının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 61.000,67-TL borçlu bulunduğu, takip tarihi itibariyle taraf ticari defterleri arasındaki cari hesap farkının (137.486,02 TL – 61.000,67 TL) 76.485,35-TL olduğu, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan işlemler toplamının 339,80-TL olduğu, mezkur farkın kur farkından kaynaklı olduğu, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olup davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan diğer işlemler toplamının 10.906,27-TL olduğu, mezkur farkın davacının davalıya düzenlemiş olduğu, 01/06/2019 tarihli 3273 no.lu 10.906,27-£ tutarlı faturadan kaynaklı olduğu, mezkur faturanın davalı firmaya teslim edildiğine ilişkin faturaya dayanak bir evrak sunulmadığı, davalı ticari defterlerinde kayıtlı olup davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan işlemler toplamının 65.918,84-TL olduğu, mezkur işlemlere ilişkin sunulan ödeme dekontlarından (26.754,40-TL + 10.000,00-TL + 19.361,00-TL ) 56.115,40-TL’lik tutarın davalı tarafından davacıya gönderilmiş ödemeler olduğuna ilişkin tespitin yapılmış olduğu, ancak 9.803,44-TL’lik ödemenin dava dışı …. San. Tic. Şti.ne gönderilen EFT işleminden kaynaklı olduğu, mezkur işlemin davacı alacağından mahsup edilebileceğine ilişkin davacı alacaklının muvafakatinin veya talimatının davalı yanca sunulmadığı, bu itibarla davalı yanca 3. kişiye yapılan 9.803,44-TL’lik ödemenin hesaplama dışı bırakılmasının gerekeceği, davalı yanca ispata muhtaç bırakılan işlemlere ilişkin dekontların sunumu neticesinde takip tarihi itibari ile davacının davalıdan (61.000,67-TL davalı ticari defterlerindeki takip tarihi itibariyle borç + 9.803,44-TL davalının 3. kişiye yaptığı ödemenin davacının talimat/muvafakati olmaması nedeniyle hesap dışı bırakılması sonucunda) 70.804,11-TL alacaklı olduğu hususlarının tespit edildiği anlaşılmakla; kesin delil niteliğinde bulunan yemin deliline dayanan taraf, bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 9.803,44-TL ödeme iddiasının ancak açıkça cevap dilekçesinde veya delil listesinde dayanılmış olması şartı ile yemin delili ile ispatlaması lazım geldiği kabul edilerek, davalı vekiline yemin hakkı hatırlatılmış, davacı şirkete gerekli uyarıyı da içerecek şekilde yemin metni tebliğ edilerek, yeminin ifası istenilmiş, davacı şirket yetkilisinin yeminli beyanı ile 9.803,44-TL ödeme iddiası yönünden davalı şirket tarafından dava dışı şirkete davacı borcuna mahsuben yapıldığı iddia edilen ödemeyi kabul etmediği görülerek, dosya kapsamında yapılan inceleme ve alınan bilirkişi raporları ile dosyaya ibraz edilmiş olan faturalar, taraf şirketlerin ticari defterlerindeki kayıtlarla hep birlikte göz önünde bulundurulduğunda denetime uygun ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları da dikkate alınarak; davacının davalıdan 70.804,11-TL alacaklı olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılmakla; davanın kısmen kabulü ile davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 70.804,11-TL asıl alacak yönünden kısmen iptali ile; takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla hüküm altına alınan 70.804,11-TL asıl alacağın %20’sine tekabül eden 14.160,82-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, koşulları oluşmadığından reddedilen kısım yönünden davalı lehine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde tüm hususları içerir hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 70.804,11 TL asıl alacak yönünden KISMEN İPTALİ ile; takibin bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren takipteki koşullar üzerinden faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Hüküm altına alınan 70.804,11 TL asıl alacağın %20 sine tekabül eden 14.160,82 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Reddedilen kısım yönünden davalının tazminat talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 4.836,62-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 857,51-TL harç ile icra dosyasına yatırılan 355,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.624,11-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin red ve kabul oranları dikkate alınarak 13,20-TL’sinin davacıdan geri kalan 1.306,80-TL’sinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından ve davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 10.004,53-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın red miktarına göre tayin ve takdir olunan 195,89-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı, 857,51-TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 355,00-TL icra dosyasına yatırılan peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan 154,00-TL posta gideri ve 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 904,00-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanıp takdir olunan 894,96-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
9-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸