Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/844 E. 2020/335 K. 18.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/844 Esas
KARAR NO : 2020/335

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 18/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; arabulucuya başvurduklarını, dava şartının yerine getirildiğini, Yargıtay’ın içtihatlarına göre huzurdaki davada Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli ve yetkili olduğunu, davalının borcu bulunduğunu ve borcunu ödemediğini belirterek şimdilik 370.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile İİK.m.120/3 uyarınca öncelikle alacaklı … Gıda Dağıtım ve Pazarlama Tic.Ltd.Şti.’ne ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını, iddia edilen borç ile ilgili olarak zamanaşımı süresinin geçtiğini, bu nedenle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, incelenen ticari defterler delil niteliğinde olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ:
Dava; ticari satımdan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Dava şartları bakımından ön inceleme aşamasında inceleme yapılmıştır.
İstanbul … İcra Ceza Mahkemesine, İstanbul …. İcra Ceza Mahkemesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, İstanbul … İcra Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verilmediği görülmüştür.
Mahkememizce öncelikle davalı yanın yetki ilk itirazının incelenmesi gerekmiştir. Davalı vekili yasal cevap süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunmuştur.
Dava dilekçesinin incelenmesinde; davalı şirketin adresinin İzmir İli olduğu ve şirketin adresinin dava tarihi itibariyle …. Bulvarı, No:…. Kat:…. …./…. ili olduğu, mersis adresinin ise …. No:… /K:… D:…. …./… olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce öncelikle dava şartları yönünden inceleme yapılmıştır.
HMK m. 6 uyarınca her dava kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde görülür. Yine aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği belirtilmiştir. Konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin davalarda, Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca borcun götürülecek borçlardan olması sebebi ile davacının ikamet adresinde dava açılabileceği kabul edilmekle birlikte, bu hükmün uygulama alanı bulması için davalının doğrudan davacıya borçlu olduğunun kabulü gerekir. Somut olay bu çerçevede değerlendirildiğinde davacı taraf ile davalı arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır.
İİK 120/2. Maddesi “… hacze iştirak edenlerin hepsi veya içlerinden birisi borçlunun üçüncü bir şahıstaki alacağının tahsilini veya böyle bir şahsa karşı haiz olduğu dava hakkının kullanılmasını, masraf kendilerine ait olmak ve fakat haklarına halel gelmemek şartiyle üzerlerine alabilirler.” hükmünü hazidir. Davacı, bu düzenlemeye dayanarak huzurdaki davayı ikame etmiş, borçlusunun alacaklılarından olan alacaklarını kendi alacağına karşılık tahsil girişiminde bulunmuştur. Dolayısıyla davaya konu alacağın sözleşmeye bağlı olmadığı, somut olayda davalının davacıya doğrudan bir para borcunun bulunmadığı açıktır.
Anılan gerekçelerle davada genel yetki hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmış, dava dilekçesinde davalının gösterilen adresinin bulunduğu yer mahkemesinin yetkili mahkeme olduğu kanaatine varılmış, davalı şirketin hem dilekçede hem de MERNİS sisteminde yer alan adresinin İzmir ilinde olduğu tespit edilmiş ve davalı tarafın yetki itirazının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle:
1-Davanın yetkisizlik nedeni ile dava dilekçesinin REDDİNE,
2-Davacının açtığı davada; yetkili ve görevli mahkemenin İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeni ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
3-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli İZMİR Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İZMİR Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
5-Harç ve yargı giderinin HMK nun 331/2 maddesi uyarınca yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere hazır olan DAVACI VEKİLİNİN yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/06/2020

Başkan …
¸
Üye … ¸
Üye …
¸
Katip ….
¸