Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/827 E. 2019/1387 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/827 Esas
KARAR NO : 2019/1387

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 19/03/2015
KARAR TARİHİ : 25/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Türkiye genelinde ciddi bir pazar payına sahip bulunan, bu anlamda sektördeki büyüklüğünü ve marka değerini her geçen yıl arttırmış …… Çay İşletmelerine ait ….. çayının 1998 yılından itibaren İstanbul …..Bölge Distribütörlüğünü yürüten ….. ailesinin kuruluş tarihinde 5 bağımsız ortakla işleyişine devam eden ilk firmaları olan ….. şirketini 2006 yılında diğer hissedarların da hisselerini grup firmaların yetkilileri ve ortakları olan ….. – ….. ve ….. tarafından satın alarak ticari faaliyetine başladığını, şirketin interland sahasına Bakırköy-Zeytinburnu-Avcılar-Esenyurt-Beylikdüzü-Büyükçekmece-Çatalca ve Silivri ilçeleri ile civar semtlere ….. firması tarafından üretilen çayların satış ve pazarlamasını yaptığını, bunun dışında interland sahasında ‘’…….” bayiliğini de sürdürmekte olup, büyük gıda mağazalarına satış ve dağıtım hizmeti verdiğini, ….. firmasının grup firmaların adeta lokomotif firması olarak ticari piyasada kazanmış olduğu itibar ve güvene, …. Gıda firmasıyla devam ettiğini, …. Gıda şirketinin, ….. toptan satış marketlerini açmak suretiyle gıda ürünlerini paket ve koli olarak düzine şeklinde irili ufaklı lokanta, dükkan ve bakkallara satışını yaparak marketlerde adet olarak sayılabilen ürünleri daha ucuza satmayı hedeflediğini ve hedeflerini gerçekleştirdiğini, gıda sektöründeki büyümesini hızlı bir şekilde sürdüren ….. Ailesinin 2011 yılı ortalarında kurmuş olduğu …. Gıda firmasıyla da dıscount marketçilik işine el attığını, şirketin ilk 6 ayda 19 şube açmak suretiyle hedeflediği amacı doğrultusunda ilerlemeye devam ettiğini, ….. Ailesi son yıllarda inşaat sektöründeki hızlı ilerleme ve karlılık durumlarından etkilenerek …. İnşaat şirketini kurarak taşınmaz alımı ve satımı, kat karşılığı inşaat sözleşmeleri kapsamında yaşanabilir konut alanları üretmeyi yatırım planlarına eklediğini, bu şirketin %75’ine yakını tamamlanmış 320 konutluk bir projeden 62 adet daireyi çok uygun bir fiyata s.atın aldığını, satın aldığı dairelerin maliki ve aynı zamanda projenin müteahitliğini yapan şirketle yapılan sözleşme gereği dairelerin teslim süresinin 01.03.2015 olarak kararlaştırıldığını, bunun yanında 320 konutluk projeye bitişik ve 30 dönüm yüzölçümüne sahip parselin malikiyle de yaklaşık 1200 dairenin müteahhitliğini yapmak konusunda ön sözleşme imzalandığını, projeye ortak olmaya ilişkin maliyet bedeli olan 4.500.000 USD’nin arsa sahibine ödendiğini, ancak 01.03.2015 tarihinde anahtar teslim bitirilmesi taahhüt edilen dairelerin müteahhit firma tarafından bitirilemediğini ve daireler krediyle alındığı için taksitlerin üst üste gelmeye başlamasıyla birlikle firmanın nakit akış dengelerini de alt üst ettiğini, müvekkili firmaların kendi aralarında yapmış oldukları ticaret nedeniyle, birbirlerinden alacaklı ve borçlu durumda olduklarını, ayrıca bütün firmaların kullandıkları krediler nedeniyle birbirlerine çapraz kefaletlerin mevcut olduğunu, davacı şirketlerin ortaklık yapısı, faaliyet konuları, ticari yapıları ve ilişkileri ile gerek birbirlerine olan borçları gerekse de kullandıkları krediler nedeniyle biri hakkında verilecek karann diğer davacı şirketleri ve dava dışı şirketleri de etkileyeceğini, davanın konusu bakımından aynı hukuki sebeplere dayanıldığından davacıların ihtiyari dava arkadaşlığının bulunduğunu, ayrıca usul ekonomisi açısından da her bir şirket için ayrı ayrı dava açmak yerine tüm şirketler adına tek bir dava açmanın daha uygun olacağının açık olduğunu, grup bünyesindeki şirketlerden ….. şirketinin ticari ilişki içinde olduğu gıda firmasına olan borcuna karşılık vermiş olduğu ….. seri nolu, 08.01.2015 keşide tarihli, 650.000 TL tutarındaki çekle ilgili banka tarafından karşılıksız işleminin yapılmasının firmayı oldukça zor ve içinden çıkılamaz bir duruma soktuğunu, bu arada vadesi gelen kendi çeklerini de ödeme konusunda ve vadeleri gelen kredilerinin taksitlerini ödeme konusunda güçlüğe düştüğünü, finans desteğinin yitirilmesi ile beraber diğer müvekkili firmaların da grup firma oluşlarından ötürü aynı sıkıntıları yaşamaya başladığını, ….. firmasının yıl sonu kotası zorunluluğundan ötürü …..’dan 20.000.000,00 TL çay satın almak zorunda kaldığını, ancak çayın bedeli ödendiği halde …..’un fiziki imkansızlıklar nedeniyle çayları teslim edemediğinden malların satışının da yapılamadığını, şirketin elindeki stoktan piyasaya çay satmaya başlaması ve stoğunu da eritmesi nedeniyle mali açıdan ciddi bir sıkıntıya düşüldüğünü, ….. şirketinin ….- …..’de bulunan depo ve idari binasında bulunan ticari emtianın tamamının binayla birlikte 19 Mayıs 2012 tarihinde meydana gelen yangın nedeniyle 12.000.000 TL tutarındaki ticari malının yandığını, binanın uğradığı hasarla birlikte toplamdaki zararının 13.000.000 TL olduğunu, şirketin bu süreçte etkin bir satış ve pazarlama imkanını da yitirdiğini, son aylarda diğer grup firmalarının da içinde bulunduğu nakdi sıkıntıların eklenmesiyle birlikte ekonomik bir çıkmaza girildiğini, ….. Gıda şirketinin de discount marketçilikte hedeflediği yılda 50 adet markete ulaşma ümidinin grubun içine düştüğü söz konusu mali sıkıntılar nedeniyle mümkün olamadığını, şirketin 19 adet market düzeyinde kalması, discount marketçilik açısından karlılığın ötesinde bir zarar bilançosunun da oluşmasına sebebiyet verdiğini, söz konusu firmaya emtia çeşitliliği açısından ucuz ürün desteği sağlayan grup şirketi ….. Gıdanın daha öncesinden başlayan mali sıkıntıları da eklenince piyasadan temin ettiği ürünleri daha maliyetli bir şekilde satın alarak tüketiciye daha pahalı satışa arz etmeye başlamasının discount marketlerdeki cironun da düşmesine sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketlerin borca batık olduğunu, ancak iyileştirme projesinde belirtildiği üzere, mali durumunun düzelmesi ümidi oldukça yüksek olan müvekkil şirketlerin, iyileşme sonucunu sağlayarak borca batıklıktan kurtulmasının maruz kalabileceği ağır cebri icra işlemlerinin erteleme süresi boyunca durdurulmasına bağlı bulunduğunu, iyileştirme projesindeki hedeflerin ise, sermaye arttırımı, iyileştirme projesinde belirtilen somut ve gerçekçi tasarrufların ve önlemlerin alınması, nakit sirkülasyonu ile sürdürülebilir çalışma sermayesi yönetiminin sağlanması olduğunu ileri sürerek, öncelikle İİK.nun 179 maddesinde öngörülen ihtiyati tedbirlere ve diğer tedbir taleplerine karar verilmesini ve müvekkili şirketlerin borca batıklığının tespiti ile iflaslarının 1’er yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım müdahiller vekilleri; davacıların iflas erteleme talebinin reddiyle iflaslarına karar verilmesini, diğer bir kısım müdahiller vekilleri ise, iflas erteleme talebinin reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Dava; 6102 sayılı TTK’nun 377 ve İİK’nun 179 maddelerine dayalı grup şirketi olan dört şirketin iflaslarının ertelenmesi istemine ilişkindir.
Celp edilen ticaret sicil kayıtlarına göre; davacı ….. Dağıtım San. Tic. Ve Paz. A.Ş’nin ….. sicil nosu ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 08/10/1998 tarihinde tescil edilerek kurulduğu, kayıtlı adresinin …. ve …… Sitesi ….Caddesi No:…. …./…. olduğu, ….. vergi numarası ile Beylikdüzü Vergi Dairesine kayıtlı olduğu, şirketin kayıtlı sermayesinin 25.000.000,- TL olup, sermayenin tamamının ödendiği, şirket ortaklarının % 50 hisse ile ……, % 28,05 hisse ile ….., % 21,95 hisse ile ….. oldukları, şirketin imza yetkililerinin münferiden yönetim kurulu başkanı …… ve yönetim kurulu başkan yardımcısı …… olduğu, şirketin başlıca faaliyet alanlarının İstanbul ilinin dördüncü bölge distribütörlüğünü yürütmek satış yaptığı interland sahasına Bakırköy-Zeytinburnu-Avcılar-Esenyurt-Beylikdüzü-Büyükçekmece-Çatalca ve Silivri ilçeleriyle civar semtlerin devlet tekelinde bulunan ….. firması tarafından üretilen çayların satış ve pazarlamasını yapmak olduğu, davacı ….. Gıda ve Kozmetik Mağ. San. Paz. Tic. Ltd. Şirketi’nin ….. sicil nosu ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 26/10/2015 tarihinde tescil edilerek kurulduğu, kayıtlı adresinin ….. Mah. ….. Caddesi No:…. …./…. olduğu, ….. vergi numarası ile Beylikdüzü Vergi Dairesine kayıtlı olduğu, şirketin kayıtlı sermayesinin 5.000.000,- TL olup, sermayenin tamamının ödendiği, şirket ortaklarının % 50 hisse ile ……, % 50 hisse ile ….. oldukları, şirketin imza yetkililerinin münferiden yönetim kurulu başkanı …… ve yönetim kurulu başkan yardımcısı ….. olduğu, şirketin başlıca faaliyet alanlarının perakende ve toptan gıda sektöründe zincir market olarak faaliyet göstermek olduğu Beylikdüzü, Bahçelievler, KüçükçekmeceYeşilova, Zeytinburnu, İkitelli, Halkalı ilçelerinde toplam 8 şube ile perakende satış marketleri ile zincir market olarak faaliyet gösterdiği, davacı ….. Gıda İhtiyaç Maddeleri San.ve Tic. Ltd. Şirketi’nin …. sicil nosu ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 07/01/2002 tarihinde tescil edilerek kurulduğu, kayıtlı adresinin ….. Mah. …… Caddesi No:…. …./…. olduğu, …. vergi numarası ile Beylikdüzü Vergi Dairesine kayıtlı olduğu, şirket sermayesinin 7.000.000,- TL olup, sermayenin tamamının ödendiği, şirketin tek ortağı ve münferiden imza yetkilisinin yönetim kurulu başkanı ….. olduğu, şirketin başlıca faaliyet alanlarının toptan gıda sektöründe …. olarak faaliyet göstererek marketlere büfelere, lokantalara, ofislere toptan gıda malzemeleri ticareti, bunun yanı sıra depolama ve bakliyat paketleme tesisi işleterek faaliyet gösterdiği, davacı … İnşaat Turizm ve Otelcilik San.ve Tic. A.Ş’nin …. sicil nosu ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne 24/07/2013 tarihinde tescil edilerek kurulduğu, kayıtlı adresinin ……… Sitesi …..Caddesi No:…. D… …./…. olduğu, …. vergi numarası ile Beylikdüzü Vergi Dairesine kayıtlı olduğu, şirket sermayesinin 5.000.000,- TL olup, sermayenin tamamının ödendiği, şirketin tek ortağı ve münferiden imza yetkilisinin yönetim kurulu başkanı …… olduğu, şirketin başlıca faaliyet alanlarının ikamet amaçlı binaların inşaat, taahhüt ve müteahhitlik işlerini yapmak olduğu, davacı şirketlerin merkez adresleri itibariyle mahkememizin kesin yetkili bulunduğu anlaşılmıştır.
İflasın ertelenmesi için mahkemeye başvurulması konusunda davacı limited şirketlerin ortaklar kurulu kararları, davacı anonim şirketlerin yönetim kurulu kararları dosyaya ibraz edilmiştir.
Davacılar vekilinin vekaletnamelerinde iflas erteleme davası açılması konusunda yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Borca batıklık bilançosu ve iyileştirme projesi dava dilekçesi ekinde sunulmuştur.
Mahkememizce tensiple birlikte davacı şirketlere denetim kayyım heyeti görevlendirilmiş, kayyımlardan ön rapor alınmış, her bir davacı şirket için iflas avanslarının yatırılması sağlanmıştır.
İflas erteleme davasının açıldığı, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi ile tirajı 50.000’in üzerinde yurt genelinde dağıtımı yapılan ulusal gazetelerden birinde İİK 166. maddesi gereğince ilan edilmiş, gazete nüshaları dosyaya konulmuştur.
Davacılar tarafından mahkememize iflas erteleme davası açıldığı ve davacı şirketlere denetim kayyım heyeti atandığı ve kayyımların görevlerinin kapsamı ticaret sicil kayıtlarına re’sen tescil ettirilmiş, gelen cevap dosyaya konulmuştur.
İflasın ertelenmesi talebinde bulunan davacı şirketlerin tüm aktif ve pasifleriyle demirbaşlarının rayiç değerlerinin tespiti, şirketlerin kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak şirketlerin mali durumlarının analizi ile rayiç değerler üzerinden borca batık olup olmadıklarının belirlenmesi için mahallinde keşfen inceleme yapılarak bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Mali müşavir ……, makine mühendisi ……, gıda mühendisi ……, inşaat yüksek mühendisi ….., gayrimenkul değerleme uzmanı ….., muhasebe finans uzmanı Prof.Dr…… imzalı 30/03/2015 tarihli raporlarda özetle; davacı ….. Dağ. San.Tic. Ve Paz. A.Ş’nin 28/02/2015 tarihli bilançoya göre rayiç değerler üzerinden İİK.nun 179 ve TTK.376/2 maddeleri gereğince (-) 1.144.923,22 TL borca batık durumda olduğu, şirketin diğer davacılar …. İnşaat, …..Gıda ve ..in muhtelif bankalardan kullanmış oldukları krediler için müşterek borçlu ve müteselsil kefaletlerinin bulunduğu, kullanılan kredilerle ilgili kat edilen tutarın 23.698.418,93 TL olduğu, bu miktarın pasif değer olarak dikkate alınması gerektiği, şirketin borca batık olmasının nedeninin genel kredi sözleşmeleri uyarınca işbu dava ile başvuru yapan diğer grup şirketlerine verdiği kefaletlerden kaynaklandığı, davacı ….. Gıda ve Kozmetik Mağ. San. Paz. Tic. Ltd. Şirketi’nin 28/02/2015 tarihli bilançoya göre rayiç değerler üzerinden İİK.nun 179 ve TTK.376/2 maddeleri gereğince (-) 43.919.636,44 TL borca batık durumda olduğu, bu davacı şirketin borca batık olmasının nedeninin diğer grup şirketlerinin kullandığı kredilere kefaletlerinden kaynaklandığı, davacı …. Gıda İhtiyaç Mad. San.ve Tic. Ltd. Şirketi’nin 28/02/2015 tarihli bilançoya göre rayiç değerler üzerinden İİK.nun 179 ve TTK.376/2 maddeleri gereğince (-) 36.432.612,79 TL borca batık durumda olduğu, bu davacı şirketin borca batık olmasının nedeninin diğer grup şirketlerinin kullandığı kredilere kefaletlerinden kaynaklandığı, davacı ….. İnşaat Turizm ve Otelcilik San.ve Tic. A.Ş’nin 28/02/2015 tarihli bilançoya göre rayiç değerler üzerinden İİK.nun 179 ve TTK.376/2 maddeleri gereğince (-) 3.553.663,39 TL borca batık durumda olduğu, bu davacı şirketin borca batık olmasının nedeninin diğer grup şirketlerinin kullandığı kredilere kefaletlerinden kaynaklandığı belirtilmiştir.
Davacılar vekili 17/12/2015 tarihli dilekçesi ekinde her bir davacı şirket yönünden ayrı ayrı revize iyileştirme projeleri sunmuştur.
Kayyım heyeti 29/03/2016 tarihli raporlarında özetle; davacı ….. Dağ. San.Tic. ve Paz. A.Ş’nin Aralık 2015 dönemi itibariyle çalışan sayısının 11’e düşürüldüğü, aynı dönemde Silivri’deki fabrika ve idari binanın leasing sözleşmesindeki taksit ödemelerinin yerine getirilmemesi nedeniyle …. tarafından sözleşmeden doğan hakları çerçevesinde davacı şirketin bu taşınmazlardaki tasarruf hakkına son verildiği, dönem net kârının üçer aylık dönemde % 80 nispetinde azaldığı, stoklarda eksilme olduğunun belirlendiği, bu eksilmenin satışlardan kaynaklanan bir eksilme olmadığı, izaha muhtaç olduğu, 2.000.000,- TL sermaye artışından 500.000,- TL lik kısmının şirket ortakları tarafından ödendiği, ancak bakiye 1.500.000,- TL sermaye taahhüdünün yerine getirilmediği, şirketin bakliyat ürünlerinin pazarlamasını sürdürdüğü, ….. satışlarına devam ettiği, ancak sermaye yetersizliği gözetilerek güçlükler yaşadığı, dönem net karının 2015 yılı son üç aylık dönemde 921.000,- TL azalarak 225.000,- TL’ye gerilediği, uzun vadeli borç yapılandırma protokollerinin gereği gibi ifası için şirketin dıştan sermaye girişi veya grup portföyünde bulunan taşınmazların aşamalı olarak satışının kaçınılmaz olduğu, revize projedeki 2015 yılı için öngörülen 473.850,- TL dönem net karının % 47 oranında 225.000,- TL olarak gerçekleştirilebildiği, revize iyileştirme projesinde belirtilen grup şirketlerinden …. İnşaatın daire satışlarına ilişkin mahkeme izni alınamadığından Temmuz 2016 itibariyle taksit ödemelerine başlanılacak borç yapılandırma protokollerinin ödenebilmesinin zor, hatta imkansız olduğu, taşınmaz satışlarına izin vermenin tamamen mahkeme takdirinde olacağı, zira malların iflassız tasfiyesi şeklinde satışın iş bu davanın amacına aykırı olduğunun değerlendirilmesi gerektiği, şirket merkez deposundaki incelemede stok miktarının teyit edilemediği, arttırılan sermayenin 3’4’lük kısmının halen ödenmediği, davacı ….. Gıda ve Kozmetik Mağ. San. Paz. Tic. Ltd. Şirketi’nin Ekim, Kasım, Aralık 2015 döneminde şirketin satışlarında % 89 oranında azalış olduğu, özellikle Ekim ve Kasım ayında satışların gerçekleşmediği, stoklarında eksilme olduğu, bu eksilmenin satışlardan kaynaklanan bir eksilme olmadığı, izaha muhtaç bulunduğu, mağazalardaki gelir kaybının artmasından dolayı şirketin zarar ettiği, acil olarak tedarikçilerle olan sorunlar halledilerek mağazalara mal akışı sağlanması gerektiği, sermaye arttırım taahhüdünün 3/4’lük kısmının halen ödenmediği, şirketin alacaklarını tahsil süreci başlatmadığı, dönem net karının Aralık 2015 ayında 10.000,- TL’ye düştüğü, revize projedeki 2015 yılı 600.000,- TL dönem net karı ile 500.000,- TL sermaye taahhüdünün 250.000,- TL’si gerçekleştirilmekle beraber dönem net karı hedefinin 10.058,- TL olarak % 1 oranında gerçekleştirilebildiği, 2016 yılı Temmuz ayı itibariyle taksit ödemelerine başlanılacak borç yapılandırma protokollerinin ödenebilmesinin imkansız olduğu, grup şirketlerinden ….. İnşaatın dairelerinin satışının malların iflassız tasfiyesi anlamına geleceği ve huzurdaki davanın amacına aykırı olduğu, davacı …. Gıda İhtiyaç Mad. San.ve Tic. Ltd. Şirketi’nin dönem net karının 2015 yılı son üç aylık dönemde 64 bin TL azalarak 51.000,- TL dönem net zararına dönüştüğü, arttırılan sermayenin 3/4’lük kısmının ödenmediği, revize projedeki 2015 yılı 300.000,- TL dönem net karı hedefinin gerçekleştirilemediği, kaydi olarak stoklarda bulunan malların görülmek istenildiği, şirket merkez deposundaki incelemede stok miktarının teyit edilemediği, 2016 yılı Temmuz ayı itibariyle taksit ödemelerine başlanılacak borç yapılandırma protokollerinin ödenebilmesinin grup şirketi …. İnşaatın daire satışlarına ilişkin mahkeme izni alınamadığından zor, hatta imkansız olduğu, malların iflassız tasfiyesi şeklinde satışının işbu davanın amacına aykırı olduğu, davacı …. İnşaat Turizm ve Otelcilik San.ve Tic. A.Ş’nin tek faaliyet geliri olan aktifinde yer alan daire satışları olan davacı işletmenin sahip olduğu dairelerin inşaatının devam ettiği, dairelerin üzerindeki ipotekler nedeniyle satışa konu edilemediği, bu itibarla henüz bir faaliyet geliri olmayan davacı işletmenin devam eden faaliyet giderleri ve kredi borçlarından kaynaklı borçlanma giderleri nedeniyle dönem net zararının 31/12/2015 tarihi itibariyle 415.436,34 TL olduğu, 1.000.000,- TL lik sermaye arttırımından dolayı 3/4’lük kısmının halen ödenmediği, şirketin esaslı mal varlığının inşaatı devam eden taşınmazlar olduğu, bunların satışı olmadan şirketin gelir elde etmesinin beklenemeyeceği, hali hazırda dairelerin tam anlamıyla bitirilip teslim edilmemiş olması nedeniyle bir gelişme sağlanamadığı, kira bedellerinin tahsil edilemediği, dairelerin satış talebine ilişkin mahkemenin ret kararı verdiği, şirketin grup şirketlerine olan kefaletlerinin devam ettiği, rehinli araçların satışlarının yapılarak rehin borçlarının kapatılmış olduğu, revize projedeki 2015 yılı 661.500,- TL dönem net karı ile 750.000,- TL sermaye taahhüdünün daire satışlarının yapılamaması nedeniyle gerçekleştirilemediği, şirketin borç yapılandırma protokollerini ödeme imkanının olmadığı, malların iflassız tasfiyesi şeklinde satışın işbu davanın amacına aykırı olduğu bildirilmiştir.
Davacı şirketlerin iyileştirme ve revize projelerinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı, süreç içerisindeki uygulamaların projelerde gösterilen iyileştirme unsurlarına uygun bulunup bulunmadığı, yeni risklerin ortaya çıkıp çıkmadığı, çıkmış ise iyileştirme projelerinin bu riskleri karşılayıp karşılamadığı hususlarında bilirkişi heyeti oluşturularak rapor alınması yoluna gidilmiştir. İcra iflas uzmanı Prof Dr. ….., finans ekonomi uzmanı Prof.Dr……, mali müşavir ….., işletme uzmanı …… tarafından düzenlenen 31/03/2016 tarihli raporda özetle; davacı ….. Dağıtım San. Tic.ve Paz. A.Ş yönünden, şirketin rayiç özvarlığının (-) 1.144.923,22 TL olduğu, borca batıklığın diğer şirketlerin borçlarına verdiği kefaletten ileri geldiği, davacı şirketin iyileştirme projesinde belirtilen borca batıklık miktarı ile önceki bilirkişi kurulunca hesaplanan borca batıklık miktarı arasında çok önemli farklılığın söz konusu olduğu, davacı tarafından revize projede de bu çelişkinin giderilmediği, buna göre iyileşme hedeflerinin belirlenmiş olmasının projenin finansal yönden önemli bir zaafını yansıttığı, revize projenin herhangi bir tespit, analiz ve revizyonu yansıtmadığı gibi özellikle ilk 14 aylık dönem itibariyle fazlasıyla iyimser karlılık hedeflerini içerdiği, gerek asıl, gerekse revize projede çelişkili projeksiyonları yansıtan nakit akımı ve borca batıklıktan çıkış planlarının da sayısal yönden inandırıcı olarak değerlendirilmelerinin olanaklı bulunmadığı, revize projenin ciddi ve inandırıcı bir proje olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davacı ….. Gıda ve Kozmetik Mağ. San. Paz. Tic. Ltd. Şirketi yönünden, şirketin rayiç özvarlığının (-) 43.919.636,44 TL olduğu, borca batıklığın diğer şirketlerin borçlarına verdiği kefaletten ileri geldiği, davacı şirketin iyileştirme projesinde belirtilen borca batıklık miktarı ile önceki bilirkişi kurulunca hesaplanan borca batıklık miktarı arasında çok önemli farklılığın söz konusu olduğu, davacı tarafından revize projede de bu çelişkinin giderilmediği, buna göre iyileşme hedeflerinin belirlenmiş olmasının projenin finansal yönden önemli bir zaafını yansıttığı, zira borca batıklık miktarlarının tespitinde gözlenen önemli yaklaşım farklarının başta borca batıklıktan çıkış planı olmak üzere, nakit akımı ve kar projeksiyonlarını da çok büyük ölçüde etkilediği, kefalet risklerinin projede dikkate alınmadığı, revize proje öncesindeki 8 aylık dönemde net karın önemli ölçüde saptığı, revize projede ilk 14 ayda hedeflenen karlara ulaşılabilmesinin iyimser bir yaklaşım olarak değerlendirildiği, eğer önceki bilirkişi kurulunca kefalet riskleri dahil hesaplanan borca batıklık miktarı kabul edilecek olur ise bu kez de mevcut projede bu finansal duruma uygun yaklaşım ve hedeflerin bulunmadığının açıkça görüldüğü nedenleriyle bu şirketin asıl ve revize projelerinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, davacı …. Gıda İhtiyaç Mad. San.ve Tic. Ltd. Şirketi yönünden, şirketin rayiç özvarlığının (-) 36.432.612,79 TL olduğu, borca batıklığın diğer şirketlerin borçlarına verdiği kefaletten ileri geldiği, davacı şirketin iyileştirme projesinde belirtilen borca batıklık miktarı ile önceki bilirkişi kurulunca hesaplanan borca batıklık miktarı arasında çok önemli farklılığın söz konusu olduğu, davacı şirket tarafından revize projede de bu çelişkinin giderilmediği, buna göre iyileşme hedeflerinin belirlenmiş olmasının projenin finansal yönden önemli bir zaafını yansıttığı, dosyaya sunulu belgelere göre davacı tarafça düzenlenen revize proje öncesindeki 8 aylık dönemdeki net karın önemli ölçüde saptığı, revize projede ilk 14 ayda hedeflenen karlara ulaşılabilmesinin de iyimser bir yaklaşım olarak değerlendirildiği, eğer önceki bilirkişi kurulunca kefalet riskleri dahil hesaplanan borca batıklık miktarı kabul edilecek olur ise bu kez de mevcut projede bu finansal duruma uygun yaklaşım ve hedeflerin bulunmadığının açıkça görüldüğü sunulan asıl ve revize projelerinin finansal yönden ciddi ve inandırıcı olmadığı, davacı ….. İnşaat Turizm ve Otelcilik San. Tic. A.Ş yönünden, şirketin rayiç özvarlığının (-) 3.553.663,39 TL olduğu, borca batıklığın diğer şirketlerin borçlarına verdiği kefaletten kaynaklandığı, iyileştirme projesinde farklı yaklaşım ve kabullerden hareketle hesaplandığı görülen borca batıklık miktarı ile bilirkişi kurulunca hesaplanan özkaynak tutarları ve borca batıklık miktarları arasında çok önemli farkılığın bulunduğu, davacı şirketçe revize projede de bu çelişkinin giderilmediği, projeksiyonlarda esas alınan başlangıç tarihleri arasında 8 ay gibi önemli bir farklılık bulunmasına rağmen aynı borca batıklık miktarından hareketle iyileşme hedeflerinin belirlenmiş olmasının, projenin finansal yönden inandırıcı olmadığını gösterdiği, davacı şirket projesi ile önceki bilirkişi kurulunun kefalet riskleri öncesindeki özkaynak tespitleri arasında 7.873.057,97 TL gibi çok büyük bir fark bulunduğu, davacı şirketçe sunulan revize projede bu fark üzerinde hiç durulmadığı, borca batıklıktan çıkma hedeflerinin asıl projede baz alınan borca batıklık miktarından hareketle belirlendiği, bu nedenlerle ….. İnşaat şirketinin asıl ve revize projelerinin ciddi ve inandırıcı olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı mütalaa olunmuştur.
Mahkememizin 21/04/2016 tarih ve …. Esas, …… Karar sayılı kararı ile; davacıların koşulları oluşmayan iflas erteleme taleplerinin reddine, borca batık oldukları anlaşılan iyileştirme projeleri ciddi ve inandırıcı bulunmayan; a)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda ……… ve …… Sitesi …… Caddesi No:…. /…. adresinde sicilde kayıtlı davacı ….. Çay Dağıtım Sanayi Ticaret Ve Pazarlama Anonim Şirketi’nin, b)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda …..Mahallesi … Caddesi No:…. …. /…. adresinde sicilde kayıtlı davacı …. Gıda Ve Kozmetik Mağazacılık Sanayi Pazarlama Ticaret Limited Şirketi’ nin , c)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda …. Mahallesi ….. Caddesi No:….. …. /…. adresinde sicilde kayıtlı davacı …. Gıda İhtiyaç Maddeleri Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ nin,d)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil nosunda ….. Sitesi ….. Caddesi No:…. D:.. ……/….. adresinde sicilde kayıtlı davacı …. İnşaat Turizm Ve Otelcilik Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’ nin iflaslarına, iflaslarının 21/04/2016 günü saat 14:37 itibariyle açılmasına, denetim kayyımlarının görevlerine son verilmesine, davacı şirketler hakkında mahkememizce verilen tüm ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmiş, davacılar vekilinin temyiz talebi üzerine dosya Yargıtay 23.Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ:
Önceki hükmün davacılar vekilince temyizi üzerine Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 15/04/2019 tarih 2016/5327 Esas, 2019/1381Karar sayılı ilamı ile:
“1-Davacı şirketlerin grup şirketler olduğu dikkate alındığında, grup şirketler açısından kefalet ilişkisi borca batıklığın tespiti açısından kötüye kullanabilmekte ve bir borca ilişkin kefaletin birden fazla şirketin pasif hesabında gösterilmesi nedeniyle bir borçtan dolayı grup şirketlerin tamamı kayden borca batık hale gelmektedir. Bu durumda grup şirketlerde borcun asıl borçlu şirket pasifinde gösterilmesi ayrıca borca kefil olan grup şirketin pasifinde kefil olunan bu borca yer verilmeden borca batıklığın hesaplanması gereklidir.
Somut olayda, davacı grup şirketlerin kefalet borçlarının kefalet veren grup şirketlerin pasif hesaplarında gösterilmemesi durumunda davacıların borca batık durumda olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı grup şirketlerin borca batık hâlde olmadıkları anlaşıldığından iflas erteleme davasındaki borca batıklık dava şartının davacılar açısından oluşmadığı gerekçesiyle iflas erteleme taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
Yukarıda (1) no.lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA” karar verilmiştir.
BOZMA SONRASI YAPILAN YARGILAMA SONUNDA :
Bozmadan sonra yapılan yargılamada davacı vekili takdirin mahkemeye ait olduğunu, duruşmada hazır olan müdahil vekilleri şirketin iflasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkememizce usül ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
İflâsın ertelenmesi geçici bir mali darboğaza düşen şirketlerin hayatiyetini koruması, istihdam ve milli ekonomiye katkı sağlaması için öngörülen geçici bir hukuki himaye yoludur. İflâsın ertelenmesi bir şans kurumu olmayıp, alacaklıların durumunu zorlaştırmak ve bir şirket tasfiyesi yolu olarak kabul edilemez. İflâsın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan; somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yoludur.(İİK.m.179)İflâsın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine dair somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir (TTK.m.324, İİK.m.179 vd.). Mahkeme, İİK.nun 166/2’nci maddesine uygun ilan yapmalı , borca batıklığı, TTK.nun 324’nci maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerini belirlemek ve İİK.nun 178/1’nci madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;İflâsın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekli olup bu bir özel dava şartıdır.
Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belinlenmelidir.
Her ne kadar Bilirkişi heyetinin 31/03/2016 tarihli ek raporu davacı şirketlerin borca batıklığın diğer şirketlerin borçlarına verdiği kefaletten ileri geldiği, davacı şirketin iyileştirme projesinde belirtilen borca batıklık miktarı ile önceki bilirkişi kurulunca hesaplanan borca batıklık miktarı arasında çok önemli farklılığın söz konusu olduğu, davacı şirket tarafından revize projede de bu çelişkinin giderilmediği, buna göre iyileşme hedeflerinin belirlenmiş olmasının projenin finansal yönden önemli bir zaafını yansıttığı, dosyaya sunulu belgelere göre davacı tarafça düzenlenen revize proje öncesindeki 8 aylık dönemdeki net karın önemli ölçüde saptığı, revize projede ilk 14 ayda hedeflenen karlara ulaşılabilmesinin de iyimser bir yaklaşım olarak değerlendirildiği, eğer önceki bilirkişi kurulunca kefalet riskleri dahil hesaplanan borca batıklık miktarı kabul edilecek olur ise bu kez de mevcut projede bu finansal duruma uygun yaklaşım ve hedeflerin bulunmadığının açıkça görüldüğü sunulan asıl ve revize projelerinin finansal yönden ciddi ve inandırıcı olmadığı, şirketin rayiç özvarlığının (-) olarak borca batık olduğunu tespit etmişler ise de borca batıklığın ana sebebi Davacı şirketlerin grup şirketler olduğu dikkate alındığında, grup şirketler açısından kefalet ilişkisinin borca batıklığın tespiti açısından kötüye kullanabilmekte ve bir borca ilişkin kefaletin birden fazla şirketin pasif hesabında gösterilmesi nedeniyle bir borçtan dolayı grup şirketlerin tamamı kayden borca batık hale gelmektedir. Bu durumda grup şirketlerde borcun asıl borçlu şirket pasifinde gösterilmesi ayrıca borca kefil olan grup şirketin pasifinde kefil olunan bu borca yer verilmeden borca batıklığın hesaplanması gerekli olduğu dikkate alındığında Somut olayda, davacı grup şirketlerin kefalet borçlarının kefalet veren grup şirketlerin pasif hesaplarında gösterilmemesi durumunda davacıların borca batık durumda olmadığı anlaşılmış olup uyulan Yargıtay ilamı uyarınca da davacının kefalet borçlarının dikkate alınmamış olup yargılama sırasında davacı şirketin rayiç değerler üzerinden borca batıklıktan çıkmış olması karşısında davacının iflâs erteleme talebinin reddine, davacı şirket hakkında verilen tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına, kayyımın görevine son verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yargılama sırasında davacı şirketlerin rayiç değerler üzerinden borca batıklıktan çıkmış olmaları karşısında davacıların iflâs erteleme taleplerinin AYRI AYRI REDDİNE,
2-Davacı şirketler hakkında verilen tüm ihtiyati tedbirlerin KALDIRILMASINA,
3-Kayyım heyetinin görevine son VERİLMESİNE,
4-Mahkememiz kararının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü kanalıyla gerekçeli kararın bir örneğinin ilgili iflas masasına gönderilmesine,
5- Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL maktu ilam ve karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
6-Davacı tarafından yapılan masrafların kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı tarafından yatırılan iflas ve gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; hazır olan vekillerin yüzlerine karşı Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/12/2019

Başkan ….
¸
Üye ….
¸
Üye ….
¸
Katip ….
¸