Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/710 E. 2022/969 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/710 Esas
KARAR NO : 2022/969 Karar

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2019
KARAR TARİHİ : 01/11/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili … ‘in 13.11.2017 tarihinde sabah saat 08.00 sıralarında … Mahallesi , … Caddesi üzerinde karşıdan karşıya geçmek üzere yola bir adım attığı sırada trafik kurallarına uymayarak yüksek hızla seyir halindeki … plakalı, sürücüsü … olan aracın çarpması sonucu yaralandığını ve iş göremez hale geldiğini, kazaya karışan … plakalı aracın, …. İşl. Ltd. Şirketi’ne ait olduğunu, sürücüsünün şirket … olduğunu, aracın … Anonim Şirketi tarafından kara yolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalandığını, söz konusu olay nedeni ile sürücü … hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü … esas sayılı soruşturma dosyasında taksirle yaralamaya neden olma suçundan dolayı iddianame hazırlandığını, Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi … Es. Sayılı dosyası ile devam eden kovuşturma dosyasında yapılan yargılama sonucu suçlu bulunarak cezaladırılmasına karar verildiğini, davalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tek kusurlu taraf olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle müvekkili davacıda çok ciddi anlamda geçici ve sürekli iş gücü kaybı meydana geldiğini, kaza sebebiyle yaklaşık 4 ay işe gidemediğini, rapor almak zorunda kaldığını, bu esnada SGK dan geçici iş göremezlik ödeneği aldığını, kazanç kaybına uğradığını, müvekkili davacı, şuan çalışırken çok zorlandığı gibi, kendi şahsi işlerini yapmakta, eğilip kalkmakta, yürümekte de zorlanmakta olduğunu, kaza tarihinde müvekkilinin 37 yaşında olduğunu, iki çocuk babası olduğunu, kırıklar yüzünden çok acı ve ızdırap çektiğini, müvekkili bu kaza sonucunda çocuklarından da uzun süre ayrı kaldığını ve 37 yaşında maalesef iş göremez hale geldiğini, bu kaza nedeni ile hiç bir zaman eski sağlığına kavuşamayacağını, bu durumun müvekkilinin maneviyatını çok olumsuz etkilediğini, kendisinin psikolojik yardımlar aldığını, neticede, davanın kabulü ile 6100 sayılı yasanın 107. Maddesi uyarınca toplanacak olan delillerle, kusur ve hesap raporlarına göre belirlenecek, geçici iş gücü kaybı ve sürekli iş göremezlik nedeni ile uğranılan 200,00 TL maddi tazminatın, olay tarihi olan 13.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılamanın son aşamasında (kusur ve hesap raporlarından sonra) miktarı bildirilecek 100.000,00 TL manevi tazminatın (davalı sigorta şirketi hariç) 13.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalılardan … İşl. Ltd. Şirketi ve … dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, Davalı … İşl. Ltd. Şirketi adına kayıtlı nolu … plakalı araç üzerine dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyaten tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar tarafına yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde; Davacı taraflarca işbu başvuru ile tüm maddi zararları için 1.000,00 TL talep edilmişse de, kabul manasında olmamak üzere dava konusu kaza nedeniyle uğradığı zararların ne olduğuna ilişkin net bir açıklama yapmadığını, ayrıca hangi davacının ne kadar talepte bulunduğunun da belirtilmediğini, müvekkili şirketin kabul anlamına gelmemekle yalnızca poliçe teminatı kapsamında olan zararlardan sorumlu olabileceği sabit olmakla, bu nedenle davaya cevap verilebilmesi için davacı tarafın taleplerini açık ve net olarak belirtmesi gerektiğini, davayı kabul manasında olmamak üzere davacıların maluliyet oranının ve kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespiti bakımından dosyanın adli tıp …. ihtisas kurumu’na sevk edilmesi gerekmekte olduğunu, Trafik Sigortası Genel Şartları atfı ile maluliyetin tespitine esas alınan 30.3.2013 tarihli ve 28603 sayılı resmî gazete’ de yayımlanan özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik yürürlükten kaldırıldığından, yerine yürürlüğe giren 20 şubat 2019 tarih, 30692 sayılı resmî gazete’de yayımlanan erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik hükümlerine göre maluliyetinin tespiti gerektiğini, neticede haksız ve mesnetsiz davanın esastan ve usulden reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şirketi ile Davalı …’ya mahkememizce tebligat çıkarıldığı, usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalı …. Şirketi ile Davalı … tarafından davaya süresi içerisinde cevap verilmediği görüldü.
Mahkememizin 23/06/2020 tarihli duruşmasının 2 no.lu ara kararı uyarınca, Dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi suretiyle meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespiti bakımından rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … havale tarihli, …sayılı raporda; “Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araçla olay mahalli kavşakta sola dönüş manevrasına geçmeden evvel yeterli kontrolü sağlaması, kavşakta geçiş yapmaya çalışan davacı yaya’ya ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davacı yaya … olay mahalli kavşakta araçların hareket durumunu dikkate almadan geçiş yapmak üzere kaplamaya girip kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davalı sürücü …’nın %80 (yüzde seksen)oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya ….’in %20 (yüzde yirmi)oranında kusurlu olduğu” kanaatini bildirir müşterek raporu sunmuşlardır.
Mahkememizin 20/10/2020 tarihli duruşmasının 3 no.lu ara kararı uyarınca, Dosyanın geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik yönünden maluliyet bulunup bulunmadığı hususunda rapor düzenlenmesi için İstanbul ATK Başkanlığına gönderilerek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Kurumu … havale tarihli, …. sayılı raporda; “…. ve … oğlu, 18/06/1981 doğumlu, ….’in 13/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” rapor sunulmuştur.
Mahkememizin 20/04/2021 tarihli duruşmasının 3 no.lu ara kararı uyarınca, davacının ATK raporuna itiraz dilekçesi ve dosya içerisindeki raporlar irdelenerek rapor sunulması için dosyanın ATK …. Üst Kuruluna gönderilerek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Adli Tıp Kurumu’nun 03/03/2022 havale tarihli, …. sayılı raporda; “…. hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; … ve …. oğlu, 18/06/1981 doğumlu …’in 13/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının: A-) 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyetinin %0 (yüzdesıfır) olduğu, B-) 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Kas İskelet Sistemi, Omurgaya Ait Sorunlar, Tablo 1.3 Kategori II’ye göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu, C-) Özürlülük/Engellilik kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, D-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” rapor sunulmuştur.
Mahkememizin 29/03/2022 tarihli duruşmasının 3 no.lu ara kararı uyarınca, davacının maddi zararlarının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 18/10/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; “HMK’nın 280. Maddesi hükmünün gözetilmesi ve HMK’nın 259. Maddesi uyarınca her türlü hukuki takdir tamamen Sayın Mahkemelerine ait olmak kaydıyla; yukarıda arz ve izah edilen hususlar ile ilgili Kanun maddeleri ve dava dosyasına ibraz edilmiş olan deliller ve tüm dosya kapsamı dikkate alınmak suretiyle yapılan bilirkişi incelemesinde, dava konusu somut olayda; Rapor tanzim tarihi 17.10.2022 tarihi itibariyle; davacı mağdur T.C Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan … tarihli “Adli Tıp Kurumu raporu”na göre “Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araçla olay mahalli kavşakta sola dönüş manevrasına geçmeden evvel yeterli kontrolü sağlaması, kavşakta geçiş yapmaya çalışan davacı yaya’ya ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davacı yaya … olay mahalli kavşakta araçların hareket durumunu dikkate almadan geçiş yapmak üzere kaplamaya girip kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davalı sürücü …’nın 9680 (yüzde seksen)oranında kusurlu olduğu Davacı yaya …’in 20 (yüzde yirmi)oranında kusurlu olduğu, T.C Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp …. Üst Kurulu tarafından hazırlanan 8.02.2022 tarih ve …. sayılı “Adli Tıp Raporu” na göre; … ve …. oğlu, 18/06/1981 doğumlu …’in 13/11/2017 tarihinde geçırmış trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının: 03/08/2013 tarih v e 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti lşlcmlcrı Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için 11/10/2008 tarih ve 2721 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit işlemleri Yönetmeliği Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan sürekli maluliyetinin 60 (yüzdesifir) olduğu, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre değerlendirildiğinde: Kas İskelet Sistemi, Omurgaya Ait Sorunlar, Tablo 1.3 Kategori Il’ye göre kişinin tüm vücut engelilik oranının 968 (yüzdesekiz) olduğu, Özürlülük/Engellilik kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar — oldukları, farklı tüzük —ve — yönetmeliklerin farklı — bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, …’e ilişkin, Geçici işgöremezlik zarar tutarı olarak 13.223,05 TL ancak, SGK tarafından davacı mağdur …’e Geçici İşgöremezlik Ödemesi yapıldığından, mağdura yapılan ödemelerin hesaplanan tazminattan tenzil edilmesi gerektiğinden ödenebilir Geçici İşgöremezlik tutarı 8.966,51 TL hesaplandığı, a) Sürekli işgöremezlik tazminat tutarı olarak toplam 213.931,87 TL, olmak üzere toplam 222.898,38 TL tazminat hesaplandığı, 4) Kaza tarihinde geçerli, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk /TRAFİK sigorta poliçesi azami teminat limiti 330.000,00 TL olduğu,” görüş ve kanaatine varıldığını bildirir raporununu sunmuşlardır.
Davacı vekili 12. Celsede duruşmada: ” Celse arasında sunmuş olduğumuz beyan dilekçemiz içeriğini aynen tekrar ederiz, maddi tazminat talebimiz yönünden tüm davalılar açısından davamızdan feragat ediyoruz, daha önce davalı … yönünden maddi ve manevi tazminat davamızdan feragat etmiştik, bu aşamada sadece davalı …. şirketi yönünden manevi tazminat talebimiz mevcuttur, davaıın manevi tazminat yönünden tam kabulüne karar verilsin,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu, ATK Raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi – manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, 13/11/2017 tarihli trafik kazasındaki yaralanmasından dolayı geçici – sürekli iş göremezlik ve manevi tazminatlarının tazmini amacıyla kazaya karışan … plakalı aracın şoförü – maliki ve sigortalayan sigorta şirketi aleyhine bu davayı açmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … havale tarihli, … sayılı raporda; “Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki araçla olay mahalli kavşakta sola dönüş manevrasına geçmeden evvel yeterli kontrolü sağlaması, kavşakta geçiş yapmaya çalışan davacı yaya’ya ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davacı yaya … olay mahalli kavşakta araçların hareket durumunu dikkate almadan geçiş yapmak üzere kaplamaya girip kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur. Davalı sürücü …’nın %80 (yüzde seksen)oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya …’in %20 (yüzde yirmi)oranında kusurlu olduğu” kanaatine
varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulunun 03/03/2022 havale tarihli, …. sayılı raporda; “… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; … ve …. oğlu, 18/06/1981 doğumlu …’in 13/11/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının: …B-) 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Kas İskelet Sistemi, Omurgaya Ait Sorunlar, Tablo 1.3 Kategori II’ye göre kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu… D-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.”” şeklinde görüş bildirmiştir. Teknik incelemeye ve kaza tarihine göre belirlenen bu iş göremezlik raporuna mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davacı tarafın, tüm davalılar yönünden yargılama sırasında maddi tazminat davasından feragat etmesi sebebiyle açılan maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın, davalı … yönünden yargılama sırasında manevi tazminat davasından feragat etmesi sebebiyle bu davalı yönünden açılan manevi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
** Hakimin manevi zarar adı ile kazaya uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile işleten sıfatında bulunan davalı şirket yönünden manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının tüm davalılar yönünden açmış olduğu maddi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacının davalı … yönünden açmış olduğu manevi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
3-Davacının davalı … şirketi yönünden açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile kısmen reddine,
-10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Junior Jeans şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
-fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca manevi tazminat talebi yönünden toplam alınması gereken toplam 683,10-TL karar harcından, dava açılırken alınan 44,40-TL peşin harç yargılama sırasında yatırılan 1.750,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.794,40-TL’den mahsubu ile bakiye 1.111,30-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 1.845,20-TL harcın davalı …. şirketinden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin, manevi tazminat yönünden herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından, yargılama giderlerinin maddi tazminat davası yönünden yapıldığından ve davacının da maddi tazminat davasından feragat etmesinden dolayı davacı üzerinde bırakılmasına,
-Dosya içerisinde görev alan bilirkişi … ‘a bilirkişi rapor ücreti ödenmediği görülerek, 1.200,00-TL bilirkişilik ücretinin davacı gider avansından alınarak ödenmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve bilirkişi ücreti ödendiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
6-Reddedilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalı …. Şirketine VERİLMESİNE,
7-Kabul edilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı … şirketinden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Reddedilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalı … Şirketine VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır