Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/700 E. 2022/652 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/700 Esas
KARAR NO : 2022/652 Karar

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/09/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tekstil yan ürünleri imalatı işini yapmakta olduğunu, bu bağlamda dava dışı üçüncü kişi … Tekstil İhr. ve Turizm San. Tic. Ltd. Şti.’ne 22.500 metre tres kordon imal ederek sattığını, söz konusu şirketin üretmiş olduğu pantolonlara bu kordonları takarak 3.kişilere sattığını ve kordonlarda kullanılan kimyasallar nedeni ile pantolonlara leke verdiğini, kordonların pantolonlara leke vermesinden zarar gören 3.kişi şirket ….. Tekstil’in müvekkili şirket aleyhine Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. E. sayılı dosyası ile dava açtığını ve …. nolu 21.12.2018 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilerek 30.703,56 TL kuru temizleme masrafi, 4.299,61 TL navlun bedeli olmak üzere toplam 35.003,17 TL bedelin dava tarihinden itibaren avans faizi ile ve dava masrafları ile birlikte ödenmesine karar verildiğini, verilen kararın yasal yollardan geçerek kesinleştiğini, sözkonusu kararın 3.kişi tarafından İzmir …. İcra Dairesinin ….. Esas sayılı dosyasından infaza konulduğunu ve müvekkili şirket tarafından 3.kişiye 73.247,10 TL ödeme yapıldığını, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. E. sayılı dosyası içinde bulunan ve aynı mahkemenin ….. D.İş dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesinde müvekkili şirket tarafından üretilen tres kordonlarında bulunan dikiş ipliklerinin üzerindeki parafinin lekelenmeye sebep olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirketin bu iplikleri davalı …. adlı şirketten satın aldığını, müvekkili şirketin ödemek zorunda kaldığı bu tazminatı davalı şirketten Küçükçekmece arabuluculuk bürosuna başvurarak talep ettiğini, ….. no ile yapılan toplantıda anlaşma sağlanamadığını, müvekkili şirketin de davalı şirketten satın aldığı iplikler nedeni ile 3.kişinin uğramış olduğu zararı mahkeme kararı ile ödemek zorunda kaldığından işbu zararın tazmini için dava açma zorunluluğu hasıl olduğunu bildirerek, izah edilen sebepler ile duruşmalarda belirecek durumlar karşısında davalı şirketten alınan ipliklerin ayıplı olması nedeni ile müvekkili şirketin dava dışı 3.şahsa ödemek zorunda kaldığı 73.247,10 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacının muhatabının müvekkili olmadığını, davacının müvekkiline süresi içinde yapmış olduğu bir ayıp ihbarı bulunmadığını, davacının müvekkili şirket aleyhinde almış olduğu bir mahkeme tespit kararı vb. davacıyı
zarara uğrattığına ilişkin dayanağı olmadığını, davacının dayanak yapmak istediği Mahkeme dosyaları ve
kararlarının davacının dava dışı üçüncü kişi ….. Tekstil İhr. ve Turizm San.Tic.Ltd.Şti. ile
aralarındaki hukuki ihtilaftan ibaret olmakla müvekkili ile bir illiyet bağının söz konusu olmadığını, anılan dosyalarda müvekkili aleyhinde müvekkili şirketin ürünlerinin ayıplı olduğuna dair herhangi
bir delil söz konusu olmadığını, davacının müvekkilinin kusuruna istinaden zarara uğradığına dair herhangi bir delil olmadığı
gibi, bu yönde müvekkiline yöneltilen ayıp ihbarı bulunmadığını, davacının rücu dayanağı
yaptığı Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin …. E. sayılı dava dosyasından müvekkili
şirkete yapılan herhangi bir yasal ihbarın da söz konusu olmadığını, davasını dava dışı üçüncü kişi ….. Tekstil İhr.ve Turizm San.Tic.Ltd.Şti.’ne karşı ispat edemeyen davacının bu
davaya istinaden yaptığı ödemenin ve/veya uğradığı zararın müvekkili şirketle
illiyet bağı bulunmadığını, müvekkili aleyhinde alınmış, müvekkili şirketin ürünl
erinde yapılmış herhangi bir Test Raporu konulu raporun mevcut olmadığını, yasal sürelerde müvekkiline yapılmış ayıp ihbarı
olmadığını, davacının tüm iddialarının teknik destek ve ispata muhtaç olduğunu, davacının müvekkili şirketten aldığı ürünlerin ayıplı olduğunu ve ayıplı ise aldığı ürünlerin müvekkili şirketten alınan ürünler olduğunu, uğradığı zararı ve bu zarara müvekkili şirketin kusuru ile sebebiyet verdiğini ispat etmek zorunda olduğunu, davacının iddialarını kabul etmediklerini, davacının kendi kusuru ile dava dışı 3. kişi şirkete ürettiği ürünlerde sorun yaşanmasına sebebiyet verdiğini, ayrıca müvekkili şirketin ürün kataloğunda test edilmeden üretime geçilmemesi ve hangi ürün için kullanılacaksa onun ipliğinin alınmasının gerektiği uyarıları olduğunu, davacının bu kataloğu incelemesi gerektiği gibi ayrıca basiretli bir üretici/tacir olarak konuya ilişkin teknik bilgiye sahip olması gerektiğini, müvekkili şirketin davacıya sattığı ipliğin dikiş ipliği olup, örme ipliği olmadığını, davacının ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin ( gerek davacı tarafından kullanılan işlenmiş ürünlerin ve kullanılmamış artan ipliklerin gerekse dava dışı 3.kişi ….. Tekstil İhr. ve Turizm San. Tic. Ltd. Şti. tarafından kullanılan işlenmiş ürünlerin) müvekkili şirketten itibaren davacı ve dava dışı şirket olmak üzere tüm üretim zincirindeki işlenmiş ve işlenmemiş tüm ürünlerin dosyaya sunulması ve bu ürünler üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafça bu ürünler dosyaya sunulmadığı takdirde davanın ispattan yoksun olduğu için reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının muayene yükümlülüğünü tüm ürünler için yerine getirip getirmediğinin tespit edilmesi gerektiğini bildirerek, arz ve izah edilen sebeplerle ve re’ sen dikkate alınabilecek tüm
sebeplerle, davanın usul ve esasa ilişkin itirazları yönünden incelenerek neticede haksız ve
hukuka aykırı davanın reddine, mahkeme masrafları ile ücret-i vekaletin davacı tarafa
yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMANIN ÖZETİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; ayıplı mal satışından kaynaklanan zararın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraflara usulüne uygun davetiye tebliğleri yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve davanın esasına başlanmıştır.
Taraf vekilleri karşılıklı olarak delillerini bildirmişler, bildirdikleri deliller toplanılmıştır.
Uyuşmazlığın, davacı şirket tarafından dava dışı ….. Tekstil İhr. Turz. San. Tic. Ltd. Şti.ne satılan kordonlarda kullanılan dikiş ipliklerinin davalı şirket tarafından satılıp satılmadığı, dikiş ipliklerinin ayıplı olup olmadığı, ayıp iddiasının subüt bulması halinde ayıbın niteliği, ihbarın süresinde yapılıp yapılmadığı, satıma konu malda ayıbın tespiti halinde davacının talep edebileceği zarar miktarı hususlarından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. D.İş sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; talep edenin ….. Tekstil İhr. ve Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti., karşı tarafın …. Tekstil Ürünleri Dar Dokuma ve Dış Tic. Ltd. Şti. olduğu, delil tespitine (alıcı firma tarafından iade olunan pantolonlarda mevcut ayıbın kaynağının, ayıp nedeniyle meydana gelen zararın miktarının, tamir bedelinin, tamir sonrası edebilecek değerinin, söz konusu malların ayıplı hali ile edebileceği tutarın tepitine) yönelik davanın açıldığı, mahkemece yapılan tespit sonrasında bilirkişi tarafından raporun ibraz ve taraflara tebliğ edildiği, 11/03/2014 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; “…Pantolonlarda kullanılan kordonların üretildikleri dikiş ipliklerinin üzerlerindeki parafinin (yağın) pantolonların lekelenmesine, kirlenmesine neden olduğu, karşı tarafın (…. Tekstil Ürünleri Dar Dokuma ve Dış Tic. Ltd. Şti.) kordonlar üzerindeki yağ tabakasını uzaklaştırarak tespiti isteyene göndermesinin gerekli olduğu, tespit isteyen ….. Tekstil İhr. ve Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin başlarda çeşitli leke çıkarıcı kimyasallarla leke çıkarma işlemine başladığı, bu tür lekelerin kuru temizleme işlemi ile çıkarılabileceği, pantolonların doğrudan etiketlerinde yazıldığı gibi kuru temizleme işlemine gönderilmesinin gerektiği, bu nedenle kimyasallar için yapılan harcamaların tespit isteye ait olması gerektiği, 12.932,09-TL’lik kuru temizleme masrafının karşı tarafa ait olması gerektiği” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı görülmüştür.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası Uyap sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacısının ….. Tekstil İhr. ve Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti., davalının …. Tekstil Ürünleri Dar Dokuma ve Dış Tic. Ltd. Şti. olduğu, eser sözleşmesinden kaynaklı alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda Mahkemenin 21/12/2018 tarih ….. Esas ve …. Sayılı Kararı ile “… Dosya içine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; hukuka ve gerçeğe uygun görülecek hükme esas alınan bilirkişi raporlarıyla da anlaşılacağı üzere, taraflar arasında satım ilişkisine konu olan kordonların davacının üçüncü kişiye satmış olduğu pantolonların bir kısmına zarar verdiği, zarar gören 3.298 adet lekeli pantolon için davacının 30.703,56-TL kuru temizleme masrafı yaptığı, ayrıca bu pantolonların yeniden satım yapılan üçüncü kişiye gönderilmesi için navlun ödendiği, navlun bedelinin 1.420 EUR’ya karşılık gelen 4.299,61-TL (1.420×3027) olduğu tespit edilmiş, davacının bu miktarlardan sorumlu olduğu, alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin kararı İSTİNAF etmesi üzerine İzmir B.A.M. …. HD.’nin 21/05/2021 tarih … Esas ve ….Sayılı Kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği anlaşılmış; Mahkemece yargılama aşamasında dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, 07/12/2016 tarihli bilirkişi raporunun düzenlenerek dosyaya sunulduğu görülmüş, raporun incelenmesinde; “…davalı tarafından davacıya satılan kordonların ayıplı ürün oldukları ve pantolon bellerinde lekelenmelere kirlenmeye neden olduğu, kordonların ana ürüne zarar verdiği, kordonların geri iadesinin mevcutta ortaya çıkan hatanın düzeltilmesi için geçerli olmayacağı, davacının kordonlardan kaynaklı 3.298 adet lekeli pantolonu kuru temizleme hizmeti alarak hatasının giderildiğini, buna karşılık kuru temizleme için 30.703,56-TL masraf yaptığı ve bu masrafın davalıdan alınması gerektiği” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı, görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş olmakla incelenmesinde; alacaklı ….. Tekstil İhr. ve Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından borçlu … Tekstil Ürünleri Dar Dokuma ve Dış Tic. Ltd. Şti. hakkında Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas …. Sayılı Kararı gereğince toplam 61.697,58-TL alacağın tahsili için ilamlı icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyası, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas ve ….. D.İş Sayılı dosyaları ve tüm dosya kapsamına göre; her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile; taraflar arasında 2014 ve öncesi yıllarda tekstil ürünleri alım satımı konusunda ticari ilişki bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise alım satımı yapılan ürünlerin neler olduğu, ticari ilişkinin kapsamı hususlarında rapor düzenlenmek üzere mali müşavir bilirkişi ile dava konusu kordonlar ve dikiş iplikleri üzerinde inceleme yapılarak ayıplı ifa olup olmadığı, ayıp var ise niteliği, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı ve davacının ayıplı ifa nedeniyle talep edebileceği tazminat miktarının tespiti hususlarında rapor düzenlenmek üzere tekstil mühendisi bilirkişi ile şirketler hukuku konusunda uzman bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 28/04/2022 havale tarihli rapor tanzim edilerek mahkememiz dosyasına ibraz edilmiş;
28/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde özetle;”… Taraf şirketlerin ticari defterlerinin, sair vesaikin ve muhasebe kayıtlarının 6102 Sayılı TTK’nun m.64, 65, 66, 82 ve VUK m.220-226, 229, 230, 231 ve 232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, HMK m. 222 gereği sahipleri lehine delil niteliğini taşıdığı, davacı nezdindeki davalı cari hesap kayıtları incelendiğinde, taraflar arasında 2014 yılı öncesi, 2013 ve 2012 yıllarında mal alışverişi olduğunun tespit edildiği, 2012, 2013 ve 2014 yıllarında taraflar arasında düzenlenen fatura muhteviyatları incelendiğinde ” Tuana renkli polyester dikiş ipliği, Penye renkli textürize ipliği, Denye renkli textürize ipliği, Polyester dikiş ipliği” satın alındığının anlaşıldığı, davalı şirkette yerinde yapılan mali incelemede örnekleme amaçlı birkaç adet faturadan fotokopi alınarak ürün örneği “ipliğin” fatura suretine eklendiği, davacı nezdindeki davalı cari hesabında davacı şirketin davalı şirkete 4.227,03-TL borçlu olduğunun gözlemlendiği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2012 yılında başladığı, dava tarihi olan 2019 yılına gelindiğinde bir ticari ilişki bulunmadığı, son işlem tarihinin 2014 yılında gerçekleştiği, davalı şirket mali kayıtlarına göre, ticari ilişkinin 24/10/2012 yılında başlayarak en yoğun dönemi 2013 yılı ve devamında 2014 yılı Mart ayına kadar devam ettiği, davalı şirketin davacı şirkete Tuana renkli polyester dikiş ipliği, Penye renkli textürize ipliği, Denye renkli textürize ipliği, Polyester dikiş ipliği sattığı, 2015 yılında iplik alışverişi olmadığı, sadece 2014 yılında gelen 4.227,03-TL borç bakiyesinin 07/12/2015 günü (…. Nakit) açıklaması ile davacı cari hesabına alacak, davalı cari hesabına borç kaydı yapılarak kapatıldığının tespit edildiği, davalı nezdindeki davacı cari hesap bakiyesinin 31/12/2015 yıl sonu itibariyle 0,00-TL bakiye verdiğinin görüldüğü, davacı satıcının teslime konu ürünü istenilen miktarda ve zamanda, istenilen özelliklere uygun şekilde temiz ve kullanım amacına uygun şekilde; kullanıma hazır ve temiz olarak teslim etme yükümlülüğünün bulunduğu, davacı tarafın yağlama işlemini kendisi yapmamış bile olsa kordonları temiz bir şekilde teslim etmesi gerekmekte iken bu özeni göstermediği, dikiş ipliklerinin ayıplı olup olmadığının tespiti için, işlem hayatındaki ortalama bir alıcının malın niteliğine göre ondan beklediği faydaları yerine getirip getirmediğine bakılması gerektiği, bunun için ipliğin ayıplı olduğunu iddia eden davacının söz konusu ürünlerin gerekli nitelikleri taşımadığını ispat etmesi gerektiği, yapılan değerlendirmelere göre pantolonlara takılan kordonların temizlenmesi nedeniyle ortada o tarihte satın alınan ipliklerin ayıplı halleri mevcut olmadığından, ürünlerin ayıplı olup olmadığının tespitinin yapılamadığı, lekelenmenin dikiş ipliklerinden kaynaklandığına dair dosyada herhangi bir delile rastlanmadığı, dava konusu olaydaki yağlanmanın kordon üretimi sırasında mı oluştuğu yoksa iplikten mi kaynaklı olduğunun belirsiz olduğu, bu nedenle söz konusu dikiş ipliklerinde gerekli nitelik eksikliğine dayalı olarak ortaya çıkan esaslı bir ayıbın varlığı tespit edilemediğinden ayıp hükümlerine gidilemeyeceği, davalıdan alınan dikiş ipliklerinin dikiş makinelerinde kullanıldığında üründen beklenen verimin alınabileceği, kordon üretiminde dikiş ipliklerinin kullanılması halinde kullanılan yağ veya mum/parafinin kusma yapabileceği ve bu sebeple lekeye sebep olabileceği sonucuna varıldığı, nitekim davalı şirketin bu durumu göz önünde bulundurup ürün kataloğunda “dikiş harici kullanımlarda seri üretime başlanmadan önce numune çalışması yapılması gerektiği” uyarısında bulunduğu, bu doğrultuda satın alınan ürünün işlem hayatında uygun görülen kullanım amacı dışında kullanıldığı kanaatine varıldığı ve bu nedenle davacı şirketin meydana gelen zararlardan davalı şirketin sorumluluğuna gidemeyeceği, ayıp hükümlerine gidilebilmesi için davacı şirketin muayene ve ihbar külfetini yerine getirmesi gerektiği, uyuşmazlıkta olduğu gibi, çok sayıda veya miktarda satılanın aynı anda teslim edildiği durumlarda, seçilecek yeterli sayıdaki örnek üzerinden muayene yapılmasının yeterli olduğu, bu muayenenin nasıl yapılacağına ilişkin bilgilendirmenin davalı şirket tarafından ürün kataloğunda belirtildiği, somut uyuşmazlıkta davacının böyle bir araştırma yapmadığının görüldüğü, muayene külfetini yerine getirmeyen alıcı dosyaya ayıp ihbarına ilişkin herhangi bir delil sunmadığından söz konusu ayıbı satıcıya ihbar etmediğinin anlaşıldığı, sonuç olarak davacı şirketin gözden geçirme ve bildirim yükümlülüklerini yerine getirmediği anlaşıldığından ayıptan doğan haklarını kullanmayacağı” değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizce 28/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporu dosya içeriğine uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
4721 sayılı TMK 6 ve HMK 190 maddesi gereğince davacı davasını ispatla yükümlüdür. HMK 27/1 maddesi gereğince davanın tarafları hukuki dinlenilme hakkı çerçevesinde yargılamayla ilgili iddia ve savunmalarını ileri sürme ve ispat hakkına sahiptir.
İspatın konusu HMK.nun 187’nci maddesinde “İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. Herkesçe bilinen vakıalarla, ikrar edilmiş vakıalar çekişmeli sayılmaz.” şeklinde belirtilirken, ispat yükünün kimde olduğu ise HMK.nun 190’ncı maddesinde “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”düzenlemesi ile ortaya konmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, iddia, savunma, sunulan ve toplanan deliller, 28/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporu kapsamında; tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında iplik alım satımından kaynaklanan ticari bir ilişki bulunduğu, bu ilişki kapsamında davalı tarafça davacı şirkete satımı yapılan renkli polyester dikiş ipliğinin ayıplı olduğu iddia edilerek işbu dava açılmış ise de; hükme esas alınan 28/04/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2012 yılında başladığı, dava tarihi olan 2019 yılına gelindiğinde bir ticari ilişki bulunmadığı, son işlem tarihinin 2014 yılında gerçekleştiği, davalı şirketin davacı şirkete Tuana renkli polyester dikiş ipliği, Penye renkli textürize ipliği, Denye renkli textürize ipliği, Polyester dikiş ipliği sattığının anlaşıldığı, davacı satıcının teslime konu ürünü istenilen miktarda ve zamanda, istenilen özelliklere uygun şekilde temiz ve kullanım amacına uygun şekilde; kullanıma hazır ve temiz olarak teslim etme yükümlülüğünün bulunduğu, davacı tarafın yağlama işlemini kendisi yapmamış bile olsa kordonları temiz bir şekilde teslim etmesi gerekmekte iken bu özeni göstermediği, ipliğin ayıplı olduğunu iddia eden davacının söz konusu ürünlerin gerekli nitelikleri taşımadığını ispat etmesi gerektiği, yapılan değerlendirmelere göre pantolonlara takılan kordonların temizlenmesi nedeniyle ortada o tarihte satın alınan ipliklerin ayıplı halleri mevcut olmadığından, ürünlerin ayıplı olup olmadığının tespitinin yapılamadığı, lekelenmenin dikiş ipliklerinden kaynaklandığına dair dosyada herhangi bir delile rastlanmadığı, dava konusu olaydaki yağlanmanın kordon üretimi sırasında mı oluştuğu yoksa iplikten mi kaynaklı olduğunun belirsiz olduğu, bu nedenle söz konusu dikiş ipliklerinde gerekli nitelik eksikliğine dayalı olarak ortaya çıkan esaslı bir ayıbın varlığı tespit edilemediğinden ayıp hükümlerine gidilemeyeceği, davalıdan alınan dikiş ipliklerinin dikiş makinelerinde kullanıldığında üründen beklenen verimin alınabileceği, kordon üretiminde dikiş ipliklerinin kullanılması halinde kullanılan yağ veya mum/parafinin kusma yapabileceği ve bu sebeple lekeye sebep olabileceği sonucuna varıldığı, nitekim davalı şirketin bu durumu göz önünde bulundurup ürün kataloğunda “dikiş harici kullanımlarda seri üretime başlanmadan önce numune çalışması yapılması gerektiği” uyarısında bulunduğu, bu doğrultuda satın alınan ürünün işlem hayatında uygun görülen kullanım amacı dışında kullanıldığı kanaatine varıldığı ve bu nedenle davacı şirketin meydana gelen zararlardan davalı şirketin sorumluluğuna gidemeyeceği, ayıp hükümlerine gidilebilmesi için davacı şirketin muayene ve ihbar külfetini yerine getirmesi gerektiği, muayene külfetini yerine getirmeyen alıcı dosyaya ayıp ihbarına ilişkin herhangi bir delil sunmadığından söz konusu ayıbı satıcıya ihbar etmediğinin anlaşıldığı, sonuç olarak davacı şirketin gözden geçirme ve bildirim yükümlülüklerini yerine getirmediği anlaşıldığından ayıptan doğan haklarını kullanmayacağı değerlendirme ve tespitlerinin yapıldığı, 6100 Sayılı HMK’nun 190. ve 4721 Sayılı TMK’nun 6. maddeleri gereğince ispat yükünün kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu, davacı tarafça ayıp iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 1.267,96-TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 1.187,26-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı tarafa İADESİNE,
Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
Davalı tarafça yapılan 300,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 10.452,12-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2022

Katip ….
¸

Hakim ….
¸