Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/64 E. 2021/687 K. 28.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/64 Esas
KARAR NO : 2021/687

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2018
KARAR TARİHİ : 28/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı asilin Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil kooperatif bünyesinde yer alan ” … Mah. … sokak paralelinde …. Blok” bitişinde site yönetimine ait güvenlik ile yolun başında güvenlik bariyeri mevcut olduğunu, kulübe ve bariyer yanında … isimli dere yataığı bulunduğunu, konu dere yatağı üzeri 2016 yılı ocak ayında kapatılarak yol yapıldığını, yol yapımından önce dahi mevcut dere yatağının yetersiz kaldığından aşırı yağışlar olduğu dönemde dükkanları su basmakta iken, bu çalışma ile dere yatağının tamamen kapatıldığını, site yönetimi olarak …’ye 08/01/2016 tarih ve 1110 sayılı dilekçe verilerek dere üzerinde yapılan setin kaldırılması, derenin giriş çıkışlarının ıslah edilmesinin istendiğini, ancak ….. tarafından hiçbir işlem yapılmayarak sitenin ve içindeki dükkan sahipleri kadere terk edildiğini, ….. tarafından bu güne kadar gerekli düzenleme yapılmaması nedeniyle 18/07/2017 tarihindeki yağışlarda dere yatağı taşarak site yönetimine ait güvenlik kulübesi içindeki tüm büro eşyaları ve elektronik eşyalar ile güvenlik kameraları zarar görerek kullanılmaz hale geldiğini, ayrıca site içerisindeki 28 ve 29. Blok’daki dükkanları su basması sonucu bir çok iş yeri mamül/makinaların da zarar gördüğünü, bu nedenlerle 18/07/2017 tarihinde davalının kusuru nedeniyle meydana gelen su baskını sonucu oluşan zararlarının, hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; görülmekte olan davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, yağmur sularının uzaklaştırılmasından ve derelerin bakım ve ıslahından …..’nin sorumlu olmadığını, derelerin ıslahı görevi, 4373 sayılı Taşkın Sulara ve Su Baskınlarına Karşı Koruma Kanunu ile Devlet Su İşlerine görev olarak verildiğini, 5393 sayılı Belediye Kanununun 15 mad. ” müktesep haklar saklı olmak üzere; içme kullanma ve endüstri suyu sağlamak; atık su ve yağmur suyunun uzaklaştırılmasını sağlamak, bunlar için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak işletmek ve işlettirmek, kaynak sularını işletmek ve işlettirmek ” belediyenin görevleri arasında olduğunu, yine 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’un 7. Maddesinin (r) bendinde ve 2560 sayılı ….. Kuruluş Kanunun 25. Maddesinde sayılan mevzuat hükümlerine göre taşkın sularının önlenmesi görevinin öncelikle DSİ’ye verildiğini, su ve kanalizasyon hizmetleri 2560 sayılı özel bir kanun ile idarelerine verildiğini ancak derelerin ıslahı görevi ilgili belediyenin görev alanına dahil edildiğini, ancak idarenin yoğun yağış ve sel baskınlarının olduğu zamanlarda kamunun menfaati için görev ve sorumluluk ayrımı yapmaksızın gerek vatandaşların, gerekse muhtelif kurumların talepleri doğrultusunda, zaman zaman ilgili kurum ve kuruluşlardan da izin almka sureti ile derelerde biriken rusubat vs. gibi şeylerin temizlenmesine katkıda bulunduğunu, güvenlik kulubesi olarak kullanılan bina sahibinin kusurunun bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, iş yerinde muhafaza edilen eşyaların herhangi bir tehlikeye karşı zarar görmemesi için gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığı hususlarının da tespiti gerektiğini, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müd. Müzekkere yazılarak 18/07/2017 tarihinde yağdığı iddia edilen yağışların yoğunluğunun, hızının ve süresinin sorulması gerektiğini, bu nedenlerle davanın öncelikle husumet olmak üzere esastan da reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Usulüne uygun duruşma açılmış, ön inceleme aşamasında uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, meydana gelen Dere Taşması sebebiyle davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı , sorumluluğu var ise kusurunun ne oranda olduğu, davacının davalıdan tazminat talep edip edemeyeceği , talep edilmesinin tespiti halinde ne miktarda talep edebileceği tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek; gerekçeli, denetime elverişli rapor düzenlenmesinin istenmesine üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi YTÜ Öğretim Üyesi Dr. …, İnşaat Yüksek Mühendisi … ve Elektrik – Elektronik Mühendisi …’ın 25/03/2021 tarihli raporunu dosyamıza sunmuşlardır.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava: Davacının site yönetimine ait güvenlik kulübesi ile site yönetimine ait güvenlik kulübesi içindeki tüm büro eşyaları ve elektronik eşyalar ile güvenlik kameralarının 18/07/2017 tarihinde meydana gelen yağış nedeniyle zarar görüp görmediği, güvenlik kulübesi ve içerisindeki eşyalar ile site içerisindeki 28,29. Blok’taki dükkanlar su basması sonucu oluşan hasardan …..’nin sorumlu olup olmadığına ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir.
İspat yükü meydana gelen zararda kusurun davalıda olduğunu iddia eden davacı üzerinde olup, taraf delilleri bu hukuki kural vechesinde toplanmıştır.
Tarafların iddiaları doğrultusunda mahkememizce kusurun ve buna bağlı olarak zararın tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve yapılan inceleme neticesinde, Yaşanan taşkın (su basması) olayı ile ilgili olarak; akarsu yataklarında düzenlemenin mansaptan menbaya doğru kesintisiz yapılması gerektiğinden ve davaya konu bölgedeki akarsu kesitinde düzenleme yapılmadan bölgenin menba ve mansap kısımlarında düzenlenme yapılmış olmasından, dosyadaki fotoğraflardan akarsu yatağının kapatılarak alt kısmına 3 adet büz yerleştirilmesi, düzenlenmemiş kesitteki kare kesitli menfez menba kısmındaki düzenlenmiş dikdörtgen kesitli akarsu yatağından gelebilecek yüksek bir debiyi geçirebilmesi mümkün olmadığından, Marmara Denizine mansaplanan derelerin ıslah sorumluluğu ….. Genel Müdürlüğü’ne verilmiş olmasından dolayı, davaya konu taşkın (su basması) olayından ….. Genel Müdürlüğü’nün sorumlu olduğu ve buna bağlı olarak meydana gelen zararın 13.888,62 TL olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere haksız bir fiil ile birine zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Somut olayımızda haksız fiilin unsurlarından, haksız bir fiil, zarar, kusur ve zarar ile fiil arasında illiyet bağı unsurlarının olayımızda mevcut olduğu anlaşılmıştır. Yine kadim hukuk kurallarımızda biri olan “zarar bi kader’il imkân izâle olunur” (meydana gelen zarar mümkün olduğu ölçüde giderilir-Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye) kuralı gereği meydana gelen zararın tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varılmakla bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilen zarar miktarı üzerinden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
-13.888,62-TL’nin 18/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile DAVACIYA ÖDENMESİNE,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 948,73- TL karar ve ilam harcından peşin alınan 252,18-TL harcın mahsubu ile bakiye 696,55-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın red miktarına göre tayin ve takdir olunan 877,80-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 35,90-TL başvurma harcı, 384,90-TL keşif harcı, 252,18-TL peşin harç, 2.703,50-TL tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.376,48-TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre hesaplanan 3.175,91-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, Davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim ….
¸e-imza