Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/606 E. 2020/655 K. 01.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/606 Esas
KARAR NO : 2020/655

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/08/2019
KARAR TARİHİ : 01/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;müvekkilinin …. Şubesi kredi müşterisi olan dava dışı … Dış Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş.lehine, davalı borçlular … ve … ile dava dışı borçlu ….’ın müteselsil kefaletiyle krediler kulandırıldığını, hesabın kat edildiği ve borcun ödenmesi gerektiği hususlarının Gebze .. Noterliğinin 04/04/2019 tarih ve …. yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesi ile borçlulara bildirilidğini, ancak borcun ödenmediğini, davalıların borca, faize ve tüm fer’ilerine ilişkin yaptığı itirazlarının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, hesabın kat edilmesiyle birlikte müvekkilinin alacağının muaccel hale geldiğini, müvekkili tarafından talep edilen faiz oranlarının yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, aksi yöndeki iddiaların asılsız olduğunu, genel kredi sözleşmesinde kredinin kefalet karşılığı kullandırılması ve kefillerin sorumluluğunun açıkça düzenlediğini, sözleşme uyarınca müvekkilinin gayrinakit alacaklarının depo talebinin yasal olduğunu, davalıların itirazlarının haksız ve kötüniyetli olup alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı talep ettiklerini belirterek davanın kabulü ile davalı borçluların Bakırköy … İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin takip talebinde belirtilen diğer kayıt ve şartlar ile devamına, davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesi ibraz etmemişlerdir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ: başlatıdığı, genel kredi sözleşmesinin dayanak olarak gösterildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğine ilişkin tebliğ evrakının incelenmesinde borçlu …. ve borçlu …’a yapılan tebligatın bila iade döndüğü, borçlu ….’a çıkartılan tebligatın 07/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular … ve … vekilinin 06/05/2019 tarihinde borca, faize, fer’ileri ile takibin tamamına yönelik itiraz dilekçesi sunduğu, itirazın yasal 7 günlük sürede yapıldığı, işbu itirazın iptali davasının da 1 yıllık süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı-bankanın davalılardan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı olup olmadığı, var ise asıl alacak, faiz ve fer’ilerin miktarı, akdi ve temerrüt faiz oranlarının tespiti, itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığından oluştuğu tespit edilmiştir.
Davacının iddiası, davalıların savunması, icra dosyası ve tüm dosya kapsamına göre Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasına göre
Dosyanın mahkememizce resen seçilecek bilirkişi heyetine tevdi edilerek bilirkişiye banka kayıt ve belgeleri üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle öncelikle taraflar arasında akdedilmiş tüm kredi sözleşmeleri bu kredi sözleşmelerin hangisinde davalıların asaleten veya kefaleten imza ve sorumluluklarının bulunduğunu, kefil olarak imzalanan sözleşmelerde kefalet limitlerinin ve sözleşme limitlerinin tespiti ile sözleşme kapsamında kullanılan kredilerin toplamının bulunması, kredilerin hesap katı tarihi itibariyle ulaştığı miktarın tespiti Borçlar Kanuna göre muaccel bir alacağın borçlusu alacaklının ihtari ile temerrüte düşeceğinden hesap kat ihtarının tebliği ile ihtarnamenin her bir davacıya tebliğ tarihiyle ve ödeme sürelerinin nazara alınarak temerrüt tarihlerinin belirlenmesi, hesap kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında temerrüt faizi işletilemeyeceğinden bu iki tarih arasında akti faiz hesaplanması asıl alacak ve akti faizden oluşan ana para alacağının temerrüt tarihi itibariyle tespiti dava itirazın iptali davası olduğundan davada haklılık durumunun takip ve dava tarihi itibariyle belirleneceğinden takipten sonra dava tarihine kadar yapılan ödemelerin TBK’nun ödemeleri mahsubuna ilişkin 100-101-102-104vd. maddelerin gözetilmesi, davalı yönünden davaya konu olan icra takip dosyalarından değerlendirmenin yapılması buna göre davalının ödemelerden sonra bakiye kalan asıl borç ile temerrüt faiz borçlarının belirlenmesi, dava tarihinden sonra yapılmış ödeme varsa bunların miktarların belirtilmesi, Yapılacak hesaplamalarda taleple bağlılık kuralına uyulmasına, icra takip ve dava tarihi itibariyle asıl alacak, talebe göre varsa akdi faiz, temerrüt faizi ve BSMV olmak üzere ferileri ile birlikte tüm borç tutarının belirlenmesinin istenmesine, sonuç olarak davacı-bankanın davalılardan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı olup olmadığı, var ise asıl alacak, faiz ve fer’ilerin miktarı, akdi ve temerrüt faiz oranlarının tespiti, itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti hususlarında 3’lü bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiş, 17/08/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu/kredi lehtarı … Dış Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş.arasında 8.000.000,00 TL ve 10.000.000,00 TL limitli genel kredi ve teminat sözleşmeleri akdedildiği, işbu sözleşmeleri davalı/kefillerinde “…”sıfatıyla imzalamış oldukları, anılan sözleşmeler kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemiş oldukları nazara alındığında, davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu, davalı kefillerin sorumluluğunun sözleşmelerde gösterilen kefalet limitleri toplamının 18.000.000,00 TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan asıl borç toplamının 7.807.375,06 TL olduğu, hesaplanan asıl borcun (ana para borcunun), kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle davalı kefillerin asıl borç ve bunun temerrüdünün sonuçlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, dava konusu kredilerden takip tarihinden sonra tahsilat/kısmi tahsilat yapılmış kredilerin mevcut olması münasebetiyle dava konusu krediler için takip tarihinden sonra yapılan kısmi tahsilatlar dikkate alınar ak hem takip ve hem de dava tarihi itibariyle terditli hesaplama yapıldığı, yapılan hesaplama sonucu takip tarihi ve dava tarihi olmak üzere iki ayrı sütun arz edildiği, 03/05/2019 takip tarihinden itibaren 7.924.193,04 TL asıl alacak tutarı tamamen tahsil edilinceye kadar %41,93 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzeriden %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği, ayrıca dava tarihinden sonra olmak üzere toplam 920.340,77 TL’lik kısmi tahsilat (26.828,89 TL+893.511,88 TL=920.340,77 TL) sağlandığı, işbu tahsilatların dosyanın kesin infazı sırasında dikkate alınması gerektiği, davacı bankadan temin edilen çek statü raporlarına göre karşılıksız işlemine tabi tutulup garanti miktarı tazmin edilmeyen banka açısından risk unsuru taşıyan, arkası yazılmış çeklerden kaynaklı, hamilleri tarafından garanti tutarı talep edilmeyen 246 adet çek yaprağının olduğu ve bu çeklerden dolayı davacı bankanın toplam 105.165,00 tTL riskinin olduğu, bu tutarın faiz getirmeyen bir hesapta davalı kefillerin müteselsilen depo etmeleri gerektiği, davacı bankanın 105.165,00 TL’sini faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesini davalı kefillerden talep etme hakkının doğduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporu, toplanan ve sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde;
Somut olayda, davacı banka ile dava dışı … Dış Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş. Arasında İhracat Kredisi – Spot TP Borçlu Cari Kredi-TP ,İhracat Kredisi – Sürekli TP 950.553,2 ,İhracat Kredisi – Spot TP, BUSINESS Kartı, Çek Karnesi olmak çeşitli kredi sözleşmesi imzalandığı, davalılar sözleşmeyi de müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları ve kefalet limitlerinin belirlenmiş olduğu olduğu anlaşılmıştır. Anılan Genel Kredi Sözleşmeleri çerçevesinde davacı banka tarafından dava dışı şirkete nakit ve gayrinakit kredi hesapları açılarak kullandırılmış olmakla borç doğmuş olup davalılar bu sözleşmeye müteselsil kefil sıfatıyla kefalet verdiklerinden sözleşmeler kapsamında davacı bankaca Noter marifetiyle gönderilmiş olan. Hesap Kat İhtarnamesinin: 06.04.2019 tarihinde davalı-müteselsil kefiller … ve ….’in Genel Kredi Sözleşmesine yazmış oldukları adreslerine gönderilmiş olması münasebetiyle sözleşmenin 13.2 md. hükmü uyarınca tebligatın yapılmış sayılabileceği değerlendirilmiş, ihtarnamenin 06.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu ve verilmiş olan 24 saatlik süre ile birlikte, davalı-borcluların 08.04.2019 tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı banka vekili asıl borçluya kullandırılan kredi nedeniyle hangi icra dosyalarından ne miktar tahsilat yapıldığını belgeleriyle açıklamış, ayrıca krediyle ilgili banka kayıt ve belgelerini ibraz etmiş, tarafların delil olarak dayandıkları mahkeme ve icra dosyalarının örnekleri getirtilmiştir.
İlk olarak davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu … Dtş Ttc. Ve Tekstil Sanayi A.Ş. arasında« 8.000.000,00.-TL ve 10.000.000,00.-TL limitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmeleri akdedİldiği, işbu sözleşmeleri davalı kefîllerin de ‘”… “ sıfatıyla İmzalamış oldukları« anılan sözleşmeler kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemiş oldukları nazara alındığında davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında varlığı tartışmasız olan sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca davacı sözleşme gereği tahakkuk eden alacakları talep edebilir. Sözleşmelerde ahde vefa (pacta sund servanda) ilkesi çerçevesinde sözleşmedeki bu hüküm her iki tarafı bağlayıcı nitelikte olup davacının taraflar arasında akdedilen sözleşme çerçevesinde bu hakkını kullanması hukuken himaye görmesi gereken bir haktır.
Bilirkişi heyetince sunulan ayrıntılı, tekniğine uygun ve yargısal denetime elverişli ve yeterli bilirkişi raporu mahkememizce hükme esas alınmış, davacı banka tarafından kat ihtarıyla istenilen asıl alacak tutarının gayri nakdi kredi bakımından Davacı banka ödeme emri ile, Davalı müteselsil kefiller …. ve …’den halen iade edilmeyen 94 adet çek yaprağından dolayı toplam 190.820,00.-TL ( 2.030,00.-TL X 94= 190.820,00.-TL DEPO edilmesi istenilmiş ise de, bankanın güncel çek statü raporuna göre; davacı bankaca teslim edilmiş, müşteri uhdesinde bulunup da halen iade edilmeyen çek bulunmadığı tespit edilmiş olup her ne kadar davacı banka ödeme emri ile 94 adet çek yaprağından dolayı toplam 190,820,00.-TL depo talebinde bulunulmuş olsa da, bilirkişilerce davacı bankadan temin edilerek rapor ekinde sunulmuş olan güncel çek statü raporuna göre; müşteri uhdesinde bulunup da halen iade edilmeyen çek bulunmadığı, davacı bankaca karşılıksız işlemine tabi tutulup garanti miktan tazmin edilmeyen banka açısından risk unsuru taşıyan 246 adet arkası yazılmış çeklerden kaynaklı Toplam Risk tutarının: 105.165,00.-TL olduğu tespiti yerinde görülmüş bu bedel üzer,inden davacı banka ile dava dışı borçlu arasındaki sözleşme hükümleri ile 5941 s. Çek yasasının 2. ve 3. maddeleri, davacının çek bedellerinin depo edilmesi talebini sözleşmeye göre haklı kılmaktadır bu sebeple talep kısmen kabul görmüştür.
Davalı Kefillerin Sorumluğu; davalı Kefillerin sözleşmelerde gösterilen kefalet limitleri toplamının 18.000.000 TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan asıl borç toplamının 7.807.375,06 TL olduğu tespit edilmiş olup takip tarihi itibariyle de 7,683.014,80 TL olduğu görülmüş ve dolayısıyla hesaplanan asıl borcun (ana para borcunun) kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı KEFİLLERİN asıl borç ve bunun temerrüdünün sonuçlarından müştereken ve müteselsilen TBK. md. 589 Kefil, her durumda kefalet sözleşmesinde belirtilen azami miktara kadar sorumlu oldukları dikkate alınmıştır.
Faiz yönünden Yargıtay ….Hukuk Dairesinin 05/06/2013 tarih … Esas, … Karar, 16/05/2013 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamları uyarınca ticari kredi sözleşmelerine yeni TBK.nun 88 ve 120.maddelerinin uygulanamayacağı, TTK.nun 8.maddesine göre ticari işlerde akdi ve temerrüt faizi oranlarının serbestçe belirleneceği kanaatine varılmıştır. Davacı bankanın, dava dışı kredi lehtan şirkete kullandırmış olduğu kredilere ilişkin belgelerin bilirkişi heyetince incelemesi sonucunda bankaca sözleşme koşullarında kredilere uygulanmış olan en yüksek faiz oranının %27,95 olduğu tespit bu oran dikkate alınarak aşağıda temerrüt faizi belirlenmiştir. Temerrüt Faizi en yüksek akdi faiz oranını … sayılı Kararname ve TCMB 91/1 no.lu Tebliğ hükümleri esas alınarak değerlendirildiğinde, temerrüt tarihi itibariyle yıllık %27,95 oranındaki akdi faizinin dikkate alınması gerektiği yönündeki tespitler yerindedir. Buna göre %27.95 oranındaki akdi faizin sözleşmenin 11. Md- /b bendi hükmü uyarınca % 50 fazlası mertebesinde % 41,93 Oranında Temerrüt Faizi hesaplanmıştır (27,95 x 1.5= 41.93) Buna mukabil davacı bankanın ödeme emrinde, yukarıda anılan sözleşme hükümleri doğrultusunda tespit edilmiş olan oranın üzerinde. %46,80 oranında temerrüt faizi talep ettiği görülmüş, davacı bankanın talep etmiş olduğu bu oranın yerinde olmadığı anladığından bilirkişi heyeti tespitleri yerinde görüldüğünden davacının bu yöndeki itirazları yerinde görülmemiştir.
Son olarak, takip konusu alacağın likit ve hesap edilebilir nitelikte olması nedeniyle davalı müteselsil kefillerin İİK’nın 67/2. maddesine göre hükmolunan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatından da sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; Dava konusu kredilerden, takip tarihinden sonra tahsilat/kısmi tahsilat yapılmış kredilerin mevcut olması münasebetiyle, dava konusu krediler için takip tarihinden sonra yapılan kısmî tahsilatlar dikkate alınarak, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; davalıların Bakırköy … İcra Dairesinin …. Esas sayılı takip dosyasında takip dosyasında yapmış oldukları itirazın kısmen iptaline, takibin 7.683.014,80 TL asıl alacak ve gayri nakdi alacaklar bakımından dava konusu edilen 246 adet çek yaprağından doğan davacı bankanın sorumlu olduğu miktar, 5941 sayılı Çek Yasasının 2 ve 3 m. hükümlerine göre belirlenmiş olduğu ve dolayısıyla davacı bankanın yükümlülüğünün sözlesmesel geri dönülemez bir sorumluluk olduğu nazara alınarak yukarıda belirtilen sebeplerle, davacı banka ile davalılar arasında imzalanmış olan Genel Kredi Sözleşmesinin 9/21 ve 10.9 maddesi hükümleri ile 5941 sayılı Çek Yasasının 2. ve 3 m. hükümleri uyarınca bankaya halen ibraz ya da iade edilmeyen ya da karşılıksız çıkıp da garanti tutarları talep edilmeyen toplam 246 adet çek yaprağı olduğu nazara alındığında bu çek yapraklarından dolayı davacı bankanın 105.165,00-TL sını faiz getirmeyen bir hesapta DEPO edilmesini davalı kefillerden talep etme hakkının doğmuş olup bu kalem yönünden 105.165,00 TL üzerinden takibin devamına dava tarihinden sonra ödenen 920.340,77 TL yönünden infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık talep edebileceği faiz oranı düzeltilerek %41,93 oranında sözleşmesel temerrüt faizi uygulanmasına, kabul edilen asıl alacağın %20’si üzerinden icra tazminatının davalılardan sorumlulukları oranında müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE;
Davalıların Bakırköy … İcra Dairesinin …. Esas sayılı takip dosyasında takip dosyasında yapmış oldukları itirazın kısmen iptaline, takibin 7.683.014,80 TL asıl alacak ve gayri nakdi alacaklar bakımından 105.165,00 TL üzerinden takibin devamına, dava tarihinden sonra ödenen 920.340,77 TL yönünden infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
2-Hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %41,93 oranında sözleşmesel temerrüt faizi uygulanmasına,
3-Kabul edilen asıl alacağın %20’si üzerinden icra tazminatının davalılardan sorumlulukları oranında müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
5-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 524.826,75 -TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 131.281,76 TL harç ile icrada yatırılan 42.169,64 TL harcın mahsubuna, bakiye 351.375,35 TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL karar ve ilam harcı, 44,40 TL başvurma harcı, 131.281,76 TL harç ile icrada yatırılan 42.169,64 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Gayri nakdi alacaklar bakımından 105.165,00 TL üzerinden takibin devamına karar verildiğinden Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın kabul edilen miktarı dikkate alınarak davacı yararına tayin ve takdir olunan 165.455,15 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Gayri nakdi alacaklar bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı yararına tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın reddedilen miktarı dikkate alınarak davalı yararına tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
11-Gayri nakdi alacaklar bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalılar yararına tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
12-Davacı tarafından sarfedilen 228,40 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.628,40 TL yargılama giderinin davanın kabul oranı dikkate alınarak takdiren 2.596,48 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
13-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
14-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/10/2020

Başkan …
¸
Üye … ¸
Üye …
¸
Katip …
¸