Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/593 E. 2020/714 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/593 Esas
KARAR NO : 2020/714

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/08/2019
KARAR TARİHİ : 12/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;13.02.2017 günü saat 08:00-08:30 sıralarında,araç sürücüsü …. yönetimindeki …. plakalı araç …. istikametine doğru D-100 karayolu üzerinde yüksek hızla seyir halinde iken ,…. sokak ile …. Caddesinin D-100 karayoluna birleştikleri kavşağa geldiği sırada,direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun sağ tarafında minibüsten indirilen ve karşıdan karşıya geçmeye çalışan yaya … e çarparak ağır yaralanmasına neden olduğunu, Trafik kazası tespit tutanağı,olay yerindeki görgü tanıklarının ifadeleri,kazaya neden olan araç sürücüsünün asli kusur sayılan kural ihlalleri nedeniyle kazanın meydana gelmesinde …. Plakalı araç sürücüsü tam kusurlu olduğunu, somut olayda kazazedeye atfedebilinecek herhangi bir kusur bulunmadığını,… 05.07.1998 d.lu davacı … kaza tarihinde henüz (19) yaşında olduğunu ,bu kaza sebebiyle %99 ve %90 gibi çok yüksek oranda sakat kalmakla,geleceği karardığını; çalışamaz,bir meslek ve kazanç elde edemez duruma düştüğünü, davacı olay sonrası yatağa bağımlı halde olduğunu ve bakım ve gözetime muhtaç durum olduğunu, davacı müvekkilinin çalışma gücünü tamamen kaybetmesi nedeniyle Borçlar Kanununun 46.maddesine ve 6100 sayılı Hukuk Yargılama Yasasının 107.maddesine dayanılarak,fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere,yargılama sırasında toplanacak delillere göre,tazminat hesap raporuyla ortaya çıkacak zarar miktarının, davalıdan tahsiline karar verilmesini, bu nedenlerle, Trafik kazasında kalıcı sakatlık nedeniyle,fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere,6100 sayılı yasanın 107.maddesi uyarınca yargılama sonucu tazminatın miktarı belirlendikten sonra artırılmak üzere,belirsiz alacak şeklinde açılmış bulunan davada simgesel olarak şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın,ZMSS ve Kasko poliçesi kapsamında (Sigorta poliçeleri dahilinde-sorumlulukla sınırlı olarak) temerrüt tarihinden, itibaren işleyecek faizi ile birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini,… davanın kabulü ile 50.000-TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek faizi ile birlikte davalıdan alınıp müvekkiline verilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını, savcılık aşamasında tarafların uzlaşma müessesi kapsamında uzlaşmış olmaları sebebiyle CMK 253. maddesi ve ceza muhakemesi kanununun uzlaştırmanın uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 23. maddesinin 7. fıkrası gereğince başvuru sahibinin tazminat talep etme hakkı bulunmadığından davanın reddinin gerektiğine, dava konusu kaza nedeniyle müvekkili şirket tarafından davacı tarafa 14.08.2017 tarihinde 208.600,00-tl tutarında ödeme yapıldığını,mağdurun dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu adli tıp kurumu ihtisas kurulları tarafından erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik doğrultusunda incelenmesi gerektiğini, manevi tazminatın fahiş olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
HMK madde 138 uyarınca dava şartları ve ilk itirazlar dosya üzerinden karar verilebileceği dikkate alınarak mahkememizce öncelikle dava şartları incelenmiştir.
Davacı vekilinin 05/08/2020 tarihli dilekçesi ve 12/10/2020 tarihli celsedeki beyanları ile feragat ettiği, davalı vekilinin 29/07/2020 tarihli dilekçesindeki beyanında; sulh protokolü akdedildiğini, feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davadan feragat, davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı olup feragatın geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine veya davalının muvafakat etmesine gerek yoktur. Somut olayda, davacı vekilinin feragat beyanı nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 307-312. maddeleri gereğince, davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereke harcın 54,40-TL’nin 2/3’üne denk gelen 36,26 TL harcın, davacı tarafça peşin yatırılan 174,20-TL harçtan mahsubu ile fazla yatan 137,94- TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalı vekilince yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6-Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, Davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza