Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/582 E. 2020/527 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/582 Esas
KARAR NO : 2020/527

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 07/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin alacağını tahsil etmek amacıyla başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takibi, borçlunun yetki itirazı nedeniyle Yetkili İcra Müdürlüğü olan Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyas numarasın almış olup, davalı borçlunun itirazları sebebiyle takibin durdurulduğu bu nedenle haklı davalarının kabulü ile davalı/borçluların haksız itirazının iptali ile takibin fer’ileriyle birlikte devamına, kötü niyetli davalı aleyhine asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yarglama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkarıldığı halde her hangi bir cevap vermemiştir.
Dava; Dava dışı …. Ltd şirketi ile Davalı arasında yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesindeki hakların …. Ltd şirketi tarafından davacıya devredildiği ve taraflar arasında yapılan satış vaadi sözleşmesine dayalı alacak talebi ile açılan Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra dosyasına vakii davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1.maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili dava ticari davadır. Bu sebeple Tüketici Mahkemesi nezdinde açılan dava görevsizlik kararı neticesinde mahkememize tevzii edilmiş olup, yargılamaya mahkememizce devam edilmiştir.
Tüm dosya muhteviyâtı küllîyen tetkîk edildiğinde;
Husumet, bir başka deyişle taraf ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumet, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyorsa o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı sıfatının olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının en önemli özelliği, def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflarca ileri sürülmemiş olsa bile mahkemece re’sen ele alınabilmesidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-d maddesinde düzenlendiği üzere dava ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Ancak, taraf sıfatı dava şartlarından değildir. Buna karşılık, taraf sıfatı, dava şartı gibi, davanın esastan görülüp karara bağlanabilmesi için, varlığı ya da yokluğu hakim tarafından davanın her aşamasında kendiliğinde gözetilen ve taraflarca noksanlığı davanın her aşamasında ileri sürülen nitelikte olmasıdır.
Somut olayın incelenmesinde, davalının ortağı olduğu …. Emlak Yapı Taah.San.Dış. Tic.Ltd.Şti. ile dava dışı …. Grup.. Ltd.Şti. arasında imzalanan 10/02/2012 tarihli Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine dayandığı, dava dışı …. Grup.. Ltd.Şti.’nin sözleşmeden kaynaklı haklarını 08/02/2016 tarihli temlik sözleşmesi ile davacı şirkete temlik ettiği, icra takibinde alacak sebebinin 10/02/2012 tarihli satış vaadi sözleşmesi olarak belirtildiği, sözleşmede dört adet taşınmazın satıldığı ve ticari amaç bulunduğu, ayrıca sözleşmede satıcı …. Grup. Ltd.Şti. ve alıcı da …. Emlak Yapı Taah.San.Dış. Tic.Ltd.Şti. olup, davalının bu şirketin ortağı olduğu, şirketin faaliyet amacının gayrimenkul alım satımı olduğu, buna göre dayanak sözleşmede tarafların ticari şirket olduğu, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklandığı, davalının sözleşmeyi şirket temsilcisi olarak imza ettiği, husumetin davalının temsilcisi olduğu şirkete tevcih edilmesi yerine yanlış kişiye tevcih edildiği dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 333,02-TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 278,62- TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafından yapılan 40-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı lehine A.A.Ü.T. gereği takdir edilen 3.400- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan avansın kullanılmayan kısmının mahkemece kendiliğinden iadesine; iade kararının icrası için gerekli tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
6-Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı karar verildi.07/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza