Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/576 E. 2021/852 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/576 Esas
KARAR NO : 2021/852

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirket ile aralarındaki ticari ilişki nedeni ile cari hesap alacakları bulunduğunu, konut parke ve satış işleri yaptıklarını, … projesi ile ilgili 79.338,62 TL’lik hak edişten tevkifat ve teminat kesintisi yapılarak anılan faturadan 3.361,81 TL, … projesi ile ilgili olarak 30.367,78 TL’ lik hak edişten tevkifat ve teminat kesintisi yapılarak fatura tanzim edildiğini ve anılan fatura bedelinden 1.286,78 TL, 50.717,91 TL faturadan 2.149,06 TL, 69.285,00 TL faturadan 2.935,81 TL, 3.888,27 TL’ lik faturadan 164,67 TL olmak üzere toplam 9.898,13 TL teminat hesabından kaynaklanan alacakları bulunduğunu, açıklanan nedenlerle davalının teminat olarak yaptığı kesintilerden iade edilmeyen 9.898,13 TL alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkememizin 17/12/2019 tarihli duruşmasında arafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 20/02/2020 havale tarihli raporda; tarafların 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin incelendiği, davacı şirketin talep ettiği ticari defter ve kayıtlarda olan 9.898,13 TL alacağın dayanağını ispat edemediği, dosya muhteviyatında bulunan sözleşmede sadece davacı tarafın imzasının olduğu, alacağa esas teşkil eden, taşeron hak ediş alacağı üzerinden …….. nakit teminat kesintisini talep edebileceğine dair başkaca bir tevsik edici belge sunulamadığı, Bu durumda davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında olan 9.898,13 TL tutar alacağı ispat edinceye kadar talep edemeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 06/10/2020 tarihli duruşmasında, dosya içerisine celb edilen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası içeriği ve davacı vekilinin itirazları irdelenerek bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 14/10/2020 tarihli ek raporda; kök raporu değiştirecek yeni bir belge sunulmadığı ev kök rapordaki tespit ve değerlendermelerde değişiklik olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 22/12/2020 tarihli duruşmasında Dosya içerisindeki daha önceki rapor ve belgeler ve yine davacı tarafın itirazları da irdelenerek davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda başka bir bilirkişiden günsüz olarak rapor aldırılmasına, bilirkişi olarak mali müşavir ….’ın görevlendirilmesine karar verilmiş olup bilirkişi … tarafından düzenlenen 20/01/2021 havale tarihli raporda; davacı şirket kayıtlarında bulunan ve davalı şirket tarafından bu fatura karşılığı iade faturası düzenlenen 11.328,00 TL tutarlı faturayı, taraflar arasındaki sözleşme maddelerine istinaden davacı şirketin düzenlemekte haklı olduğu yönünde bir tespit yapılamadığından bu işçilik faturasının hesaplama dışı tutulduğu, 2018 yılındaki hesap farklılığının davalı şirket kayıtlarında bulunan 5.000,00 TL + 2.280,00 TL = 7.280,00 TL toplam nakit ödemenin davacı kayıtlarında bulunmamasından kaynaklandığının anlaşıldığını, davalı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre dava tarihi itibarı ile davacı şirketten 4.766,32 TL alacaklı durumda olduğu ve bu tutara nakit teminat kesintisi bakiyesinin (davalı şirketin başka hesapta takip ettiği anlaşılan borç miktarının) eklenmesi neticesinde (+) 4.766,32 t alacaklı olduğu tutar + (-) 9.898,13 TL borçlu olduğu tutar – 5.131,81 TL davacı şirkete teminat kesintisi + cari hesap bakiyesi kadar borçlu olacağı hesaplandığı, davacı şirketin kendi ticari defter ve kayıtlarına göre, 11.328,00 t tutarlı işçilik faturasının dışlanması neticesinde, davalı şirketten 5.131,81 TL alacaklı olduğu, davalı şirket tarafından nakit ödeme makbuzlarının Sayın Mahkemeye ibraz edilmemesi halinde; davacı şirketin davalı şirketten 5.131,81 TL + 7.280,00 TL = 12.411,81 TL teminat kesintisi + cari hesap bakiyesi kadar alacaklı olacağı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizin 16/03/2021 tarihli duruşmasında dosyanın taraf itiraz ve beyanlarının değerlendirilmesi açısından bilirkişiye tevdi ile bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından düzenlenen 02/06/2021 havale tarihli ek raporda; Taraflar arasında 04.03.2017 tarihli Taşeron alt yüklenici sözleşmesi bulunduğu, Taşeron (alt yüklenici) sıfatı ile davacı … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. nin sözleşme altında kaşe ve imzasının bulunduğu görülmekle, taraflar arasında yazılı sözleşmeye dayanan bit ticari ilişkinin kurulmuş olduğu, davacı şirket tarafından anılan sözleşmeye istinaden düzenlenen faturaların, davalı şirket ticari defter ve kayıtlarında bulunduğu ve sözleşmede belirtilen 44 5 nakit teminat kesintilerinin ayrıştırdarak her iki şirket tarafından da başka bir cari hesapta takip edildiğinin anlaşıldığı, Hak ediş raporlarının dayanağı alan ve Uyuşmazlığa konu faturalardan yapılan nakit teminat kesintisinin 3.361,81 TL+ 1.286,78 TL +2.149,06 TL + 2.935,81 TL+ 164,67 TL = 9.898,13 TL olduğu, teminat kesintisi yönünden tarafların hesap kayıtlarının birbirini teyit ettiği, davacı şirketin davalı şirketten 9.898,13 TL tutarında teminat kesintisi kadar alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dava dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, alacak isteminden ibarettir.
Dava konusu, taraflar arasındaki taşeron sözleşmesinden kaynaklı hak ediş ödemelerinden yapılan teminat kesintilerinin tahsili istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ile 85 ve HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Tarafların incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı-davalı lehine delil niteliğinin olduğu dosya kapsamı içeriğinden anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı sözleşme, fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacının-davalının ticari defterler ve kayıtlarının ve Bilirkişi ………. ın hazırlamış olduğu raporlarının içeriğinin incelenmesinde;
– Taraflar arasındaki taşeron sözleşmesinden kaynaklı, hak ediş ödemelerinden yapılan teminat kesintisi olarak dava tarihi itibariyle 9.898,13 TL davalının davacıya borcu olduğu görülmüştür. Bu alacak her iki tarafın defter ve belgelerinde yer almaktadır. İş bu yargılama yönünden, sadece teminat kesintisi alacağına ilişkin inceleme yapılmış olup, tarafların teminat kesintisi dışındaki cari hesaplarındaki alacak – borç ilişkileri iş bu dosyaya konu yapılmamıştır.
– Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında bulunan 5.000,00 + 2.280,00 = 7.280,00 TL toplam olmak üzere nakit ödemenin davacı şirket kayıtlarında bulunmadığı; her ne kadar davalı şirket bu ödemelerin işlerin eksik yapılmasından dolayı geçici kabul eksikliklerinin davalı şirket tarafından düzeltilmesine ilişkin bedeller olduğunu iddia etmişse de, buna ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, cevap dilekçesinin bulunmadığı görülmüştür. Bu sebeple bu iddiaya itibar edilmemiştir.
Bilirkişi …’ın hazırlamış olduğu rapor içeriğinde de, davacının alacak miktarının talep miktar kadar hesap edildiği görülerek, davacının iddiasını ispat ettiği ve davalının bu ispatı ortadan kaldıracak herhangi bir yazıl delil sunmadığı da görülerek, açılan davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-9.898,13 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 676,14 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 169,04 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 507,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
– Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
– Davacı tarafça sarf edilen toplam 219,84 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacı tarafından sarf edilen toplam 1.687,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza