Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/56 E. 2019/91 K. 25.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/56 (Ayrılan Dosya)
ESAS NO : 2018/783 (Asıl Dosya)
KARAR NO : 2019/91

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 25/01/2019
KARAR TARİHİ : 25/01/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/02/2019

Davacılar …, …, … İNŞAAT ARAÇ KİRALAMA TURİZM TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, …. TURİZM OTELCİLİK TAŞIMACILIK DERİ TEKSTİL İNŞAAT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ tarafından hasımsız olarak açılan ve mahkememizde görülmekle olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) ilişkin davada mahkememizde yapılan açık duruşması sonunda verilen 15/01/2019 tarihli (5) nolu ara kararı ile diğer borçlu davacı borçlu … (T.C….)’nın konkordato talebinin reddine, bu davacı/ borçlu hakkında 16/08/2018 tarihli tensip ara kararlarında verilen tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiği, mahkememizin … Esas sayılı dosyasından işbu dosyanın tefrik edilerek yukarıdaki esasa kaydının yapıldığı anlaşılmakla dosya ele alındı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkili …. Turizm Otelcilik Taşımacılık Deri Tekstil İnşaat Sanayi Ticaret Şirketinin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … sicil numarasında kayıtlı olduğunu, şirketin temsil ve ilzamının şirket yönetim kurulu başkanı … tarafından münferiden sağlandığını, diğer müvekkili şirket … İnşaat Araç Kiralama Turizm Ticaret A.Ş.’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı olduğunu, şirketin temsil ve ilzamının şirket yönetim kurulu başkanı … tarafından münferiden sağlandığını, aile şirketleri olan … ve … şirketlerinin …. çatısı altında faaliyetlerini sürdürmekte olup aynı gruba mensup bu iki şirket arasında organik bir bağ ve tam bir entegrasyon mecut olduğunu, müvekili şirket ortakları ve keşif şirket tarafından üstlenilen borçlarda ve özellikle kredi ilişkilerinde birbirlerinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili durumunda olduklarını, müvekkili şirketin ortaklarının aile şirketinin borçlarının kefili ve aynı zamanda bu borçlar için tüm gayrimenkullerini teminat olarak verdiklerini, grup şirketi olan … şirketinin halihazırda çok fazla bir ticari faaliyeti bulunmadığını, bu şirket adına kayıtlı 1 dükkan bulunduğunu, bu dükkanın …’ın ikinci el araç satış galerisi ve merkez ofisi olarak kullanıldığını, şirketin 3.havalimanında yer almak için … Havalimanı İşletmesi A.Ş.ile 15/09/2017 tarihinde sözleşme imzaladığını, şirketlerin yüksek kapasite ile çalışan, işleyen, faaliyetine devam eden ve ekonomik krize rağmen doğrudan ve dolaylı olarak yüzlerce kişiye ekmek kapısı olan kuruluşlar olduğunu, şirketlerin büyük rakamlara ulaşan haciz ve iflas yoluyla takiplerle karşılaştığından paraya çevrilmesi durumunda aktifi piyasa şartlarından çok bir meblağlarla paraya çevrileceğini ve birçok alacaklının alacağını tahsil etmek imkanından yoksun kalarak zarara uğrayacaklarını, müvekkili şirketlerin ve şirketin ortağının ve şirketin müteselsil kefillerinin ödeme güçlüğünden ve bu güçlük dolayısıyla şirketler aleyhine yapılan ve yapılacak olan icralardan dolayı borca batık duruma düşeceği ve dolayısıyla iflastan kurtulmak ve yine borçlarını vadesinde ödeyememesi dolayısıyla borçlarını ödeyebilmek ve şirketlerin faaliyetlerini devam ettirebilmek için İİK 285 maddesi uyarınca konkordato mühleti talebinde bulunduklarını, konkordato için gerekli belgeleri hazırladıklarını, müvekkillerinin vadesi gelen borçlarını zamanında ödeyememesi, icra takipleri dolayısıyla işletmesinin faaliyetinin sona erecek olması, borçlarını vadesinde ödeyememe tehlikesinde bulunması dolayısıyla İİK 285 maddesi uyarınca iflastan kurtulmak ve işletmesinin faaliyetlerini sürdürmesi ile borçlarını ödemek için konkordato talebinde bulunduğunu belirterek tensip kararı ile birlikte İİK 287 maddesi gereği müvekkil şirket, müteselsil kefil ve ortakları hakkında üç ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesine, konkordato teklifine ilişkin olarak prosedürün işletilmesi kapsamında müvekkili şirket ve ortağına bir yıl süre ile kesin mühlet verilmesine, komiser tayinine ve gerekli sürecin yürütülmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME
Dava; 7101 sayılı kanunla değişik İİK.nun 285 ve devamı maddeleri hükümlerine dayalı olarak açılan konkordatonun tasdiki istemine ilişkindir.
Geçici konkordato komiser heyeti 11/01/2019 tarihli raporunda; borçlu şirketler … ve …’nun konkordato süreci içerisinde borçlarını ödemesinin mümkün gözüktüğü, buna mukabil yukarıda belirttiğimiz tedbirlerin ve gerekirse revizyonların da kesin mühlet sürecinde giderilmesi gerektiği, aksi takdirde kesin mühlet içerisinde konkordatonun başarıya ulaşmayacağı anlaşılır ise İİK m. 292 uyarınca Mahkemece borçluların iflasına resen karar verilebileceği; mevcut şartlar altında … TURİZM OTELCİLİK TAŞIMACILIK DERİ TEKSTİL İNŞ. SAN. TİC LTD. ŞTİ. ve …. İNŞAAT ARAÇ KİRALAMA TUR. TİC. AŞ bakımından konkordatonun başarıya ulaşması mümkün olduğundan bu şirketlere kesin mühlet verilebileceği; gerçek kişi borçlu ….’ nın da sunduğu revize proje incelendiğine müstakil bir konkordato projesine sahip olduğu anlaşıldığından İİK m. 287 uyarınca konkordatonun başarıya ulaşma ihtimalinden bahsedilebileceği ve dolayısıyla kendisine kesin mühlet verilmesinin mümkün görüldüğü, gerçek kişi borçlu …’ nın müstakil bir projesi mevcut olmadığında ve sırf icra takiplerinden kurtulmak amacıyla konkordato talep edilmesi konkordatonun amacıyla bağdaşır nitelikte bulunmadığından konkordatonun başarıya ulaşma şansı ve buna bağlı olarak kendisine kesin mühlet verilmesinin mümkün olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamına göre. Davacının yetkilisi ve ortakları oldukları,… TURİZM OTELCİLİK TAŞIMACILIK DERİ TEKSTİL İNŞ. SAN. TİC LTD. ŞTİ. ve … İNŞAAT ARAÇ KİRALAMA TUR. TİC. AŞ ‘nin konkordato tasdiki davasını, şirket ile birlikte aynı dava dilekçesinde ve Davacıların sunmuş oldukları konkordato projesine göre, şirketin konkordato sonucunda başarıya ulaşması halinde kendi projelerinin de başarıya ulaşacağının açıklandığı, borçlu şirketten bağımsız bir konkordato projelerinin bulunmadığı, projenin kendine özgü hiçbir konkordato tedbiri ve hedefi içermediği, tamamen borçlu şirketin ön projesi üzerine temellendirildiği, alacaklılara sunulan bir proje bulunmadığı, gerçek kişi davacıların, sırf alacaklıların icra takibine maruz kalmamak için konkordato talep ettikleri anlaşılmaktadır. Davacı şirket ile birlikte gerçek kişi davacılar birlikte konkordato talebinde bulunmuşlar, mahkememizce geçici mühlet kararı verildikten sonra gerçek kişiler yönünden, farklı hukuki sebebe dayanılarak konkordato talep edildiği gerekçesi ile davanın tefrikine karar verilmiştir.
Konkordato ön projesinde; … TURİZM OTELCİLİK TAŞIMACILIK DERİ TEKSTİL İNŞ. SAN. TİC LTD. ŞTİ. ve …. İNŞAAT ARAÇ KİRALAMA TUR. TİC. AŞ konkordato talep etmesi dolayısıyla ile şirketin borçlarına …’nın müteselsil kefili olması nedeni ile şirketin konkordato tekirimin başarıya ulaşabilmesi ve borçlarını ödeyebilmek için konkordato talep etmesüpin zaruri olduğu, zira şirketin ortağı olan kişini şirketlerle birlikte şirketin borçlarından dolayı ödeme güçlüğüne düştüğü belirtilmiştir. Borçlular vekili konkordato mühleti verilmesi talebini içerir dilekçesinde, şirketin kullandığı kredilerin tamamında şirket ortağı Bülent’in şahsi kefaletinin bulunduğunu, bu sebeple konkordatonun başarıya ulaşabilmesi ve borçlarını ödeyebilmek için konkordatoya başvurma zorunluluğunun hasıl olduğunu; bu şahsi kefaletlerinden dolayı şirket alacaklılarının kefalet verenlerin hakkında cebri icra yöntemlerine başvurmamaları için kefaletlerinden dolayı konkordato kararı verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir. Nitekim borçlu gerçek kişi tarafından sunulan konkordato ön projesinde de, konkordato talep edilmesinin gerekçesi olarak, konkordato talep eden Şirkete olan kefaletler gösterilmiştir.
Konuyuz düzenleyen IİK m.285’e göre gerçek kişilerin de konkordato teklifinde bulunabilmeleri mümkündür. Borçlu gerçek kişinin de, Kanununun kendisine tanıdığı bu imkândan faydalanarak konkordato talebinde bulunduğu görülmektedir. Borçlu gerçek kişinin sunduğu ön proje incelendiğinde, konkordatonun başarıya ulaşmasının, borçlu Şirketin konkordatoyu başarıya ulaştırması ihtimaline dayandırıldığı anlaşılmış olup bu nedenle gerçek kişi … tarafından sunulan, kendine özgü hiçbir konkordato tedbiri veya hedefi içermeyen, tamamen borçlu Şirketin konkordato ön projesi üzerine temellendirilmiş konkordato ön projesinin olduğu sabittir. Kaldı ki borçlular vekili konkordato mühleti verilmesi talebini içerir dilekçesinde, borçlu şirketin kullandığı kredilerin tamamında konkordato talep eden gerçek kişi …’ın şahsi kefaletinin bulunduğunu, bu şahsi kefaletten dolayı Şirket alacaklılarının kefalet veren hakkında cebri icra yöntemlerine başvurmamaları için konkordato talebinde bulunduğunu belirtmiştir. Bu noktada, borçlu vekilinin beyanı doğrultusunda, gerçek kişi borçlunun, sırf alacaklıların icra takibine maruz kalmamak için konkordato talep etmesinin mahkememizce konkordatonun amacıyla bağdaşmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Nitekim İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi Dosya No: 2018/3202 Esas Karar No: 2018/2239 emsal kararı da bu yöndedir.
Somut olayda gerçek kişiye sadece icra takiplerinden korunmak amacıyla konkordato mühleti verilmesi, konkordatonun amacıyla bağdaşır nitelikte değildir. Türk Borçlar Kanunu’nun kefalete ilişkin hükümlerini ve icra ve İflas Kanununun menfi tespit davası hakkındaki bölümlerini işlevsiz hale getireceği açıktır. Zira kanun koyucunun da, gerçek kişiler bakımından konkordato müessesine başvuruyu kabul etmesindeki amacın bu olmadığı açıktır. Bu anlamda davacının, İİK 286. maddesinde aranan şartları karşılayan belgeleri dosyaya sunamadıkları, sunulan ön projede de konkordatonun başarısının borçlu şirketin konkordatosunun başarısına bağlandığı, kendilerine özgü konkordato tedbiri ve hedefi içermediği, bu açıdan da ön projelerin uygulanabilir olmasının mümkün gözükmediği, borçluların, sadece alacaklıların icra tehdidinden kurtulmak amacı ile konkordato talep etmelerinin bu müessesenin amaçlarına uygun düşmediği anlaşılmakla Davacı gerçek kişi … yönünden talebin esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı/borçlu …’nın konkordato talebinin reddine,
2-Davacı/ borçlu … hakkında 16/08/2018 tarihli tensip ara kararlarında verilen tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına
3-Alınması gerekli 44,40-TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere 15/01/2019 tarihli duruşmada hazır olan tarafların/vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle karar verildi.25/01/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye ….
¸
Katip …
¸