Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/343 E. 2020/978 K. 30.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/343 Esas
KARAR NO : 2020/978

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/03/2019
KARAR TARİHİ : 30/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında taşıma konusunda anlaşma yapıldığını, anlaşma gereğince müvekkili şirketin işi davalının istediği şekilde yaptığını, müvekkilinin alacağının ödenmesi konusunda davalıya müracaat ettiğini, ancak davalının bu alacağı ödemediğini, davalı hakkında Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip açıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, borçlunun itirazının haksız, kötü niyetli, takibi uzatmaya ve borcu sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, bu nedenle davalı tarafından Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptailne, takibin devamına, %20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı, herhangi bir savunmada bulunmadığı ve duruşmalara katılmadığı anlaşılmıştır.
Usulüne uygun duruşma açılmış, ön inceleme aşamasında uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır. takibe konu icra dosyası, faturalar ve ticari defter kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi S.M.M.M. ….’ın 08/04/2020 tarihli raporunda özetle; davacı şirketin VUK madde 182 ‘ye göre Bilanço esasına tabi olduğu, davacının dava konusu fatura ve ödeme tarihlerini kapsayan 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin kanuni süresi içinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, defter beratlarının gönderildiği, fakat kendi düzenlemiş olduğu satış faturalarını kayıtlarına almayıp vergi dairesine beyan etmemesinden dolayı, davacı tarafın ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin mahkeme takdirinde olduğu, davalı tarafça TTK madde 64 ve VUK madde 182 uyarınca tutulan uyuşmazlık konusu döneme ilişkin defterlerinin incelenemediğini, davalı şirketin 11/12/2019 günü mahkeme duruşma salonunda 14:30 da yapılan defter incelemesine iştirak etmediği, bilgi ve belge sunmadığı, ticari defterlerini ibraz etmediği, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı ile olan hesap hareketlerini 120.E014 alıcılar hesap kodu altında takip etmekte olduğu, taraflar arasında imzalanan yazılı sözleşme olmadığı, davalı tarafa nakliye organizasyon hizmeti verildiği, inceleme günü davacı tarafından ibraz edilen Hesap Bildirimi belgesine göre 8 adet 2018 yılına ait fatura kaydı, 2 adet 2018 yılına ait ödeme girişi olduğu kalan borç bakiyesinin 2.729,60-USD davacı davalıdan alacaklı olduğunun bildirildiği, 2.729,60-USD Borç bakiyesinin davacı ticari defter ve belgelerinde görülemediği, davacının alacaklı olup olmadığının mahkeme takdirinde olduğu, vergi dairesinden celp edilen davalı şirketin 2018 yılı BA formu incelendiğinde 7 adet alış faturası bildirimin yapıldığının tespit edildiği, ilgili faturaların hangi faturalar olduğunun tespit edilemediğini, vergi dairesinden celp edilen davacı şirketin 2018 yılına ait BS formu incelendiğinde 5 adet satış faturası bildirimi yapıldığının tespit edildiği, ilgili faturaların hangi faturalar olduğunun tespit edilemediği, davacının kendi kesmiş olduğu 2 adet faturayı vergi dairesine bildirmediği tespit edildiği, defter kayıt incelemesinde bahsi geçen davacı tarafından davalıya kesilen faturaların davacı tarafından Maliye Bakanlığının 1994 yılında yayınlamış olduğu Tek Düzen Hesap Planına, muhasebe kayıt ve esas usulüne, VUK’na, TTK’na uygun olarak kayıtlarının yapılıp yapılmadığı, davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediği, inceleme günü ibraz edilen Mizana göre 31/12/2018 tarihi itibariyle 120 alıcılar hesabı 1.541.913,54-TL borç bakiyesi vermekte olduğu, 120 Alıcılar hesabının alt hesapları açılmadığından davalının borç bakiyesinin tespit edilemediği, davacı tarafından inceleme günü ibraz edilen ihtilaf konusu olduğu iddia edilen 6 adet fatura ve 1 adet ödeme kaydına göre, toplam fatura tutarı 4.091,70 -USD , 11/04/2018 tarihli ödeme 1.802,00-USD kalan bakiyenin 2.289,70-USD olabileceği, faiz ile ilgili takdirin ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı …. Taşımacılık şirketinin borçlu … Trans Loj. Hizm. Ltd. Şti aleyhine 4.091,70-USD asıl alacak ve 50,82-USD olmak üzere toplam 4.142,52-USD tutarındaki alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili için icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava taraflar arasında ticari ilişki olduğundan bahisle alacak olduğuna dair yapılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacı üzerinde olup, tarafların iddiaları doğrultusunda delilleri toplanarak taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına dair ihtaratlı ara karar kurulmuş inceleme günü sadece davacı defterlerini incelemeye esas olacak şekilde dosyamıza sunmuşutr.
Yapılan inceleme neticesinde davacı defterlerine göre davacının davalıdan ne miktarda alacaklı olduğu tam olarak tespit edilemediği, sonuç itibariyle bilirkişi raporuna göre 2.289,70-USD alacaklı olduğu tespit edilmiş fakat davalının defterlerini incelemeye esas olacak şekilde ibraz etmemesine rağmen tarafların uyuşmazlık konusu dönemlere ait BA/BS formları celbedilmiş olup, davalının uyuşmazlık konusu faturaları vergi dairesine bildirdiği tespit edilmiş bu haliyle resmi kurum nezdinde davalının kendi ikrarı nedeniyle artık ispat yükü davalı üzerine geçerek, borcu ödediğine dair kanuni delil sunması gerekmekte olup, davalının yargılama sırasında borcu ödediğine dair kanuni delil ileri süremediği ve söz konusu alacağın likit olmadığı dikkate alınarak tüm talepler hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİ İLE;
-Davalının aleyhine yapılan Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
-Takibin asıl alacak miktarı olan 2.289,70-USD üzerinden DEVAMINA,
-Asıl alacağa davacının takip tarihinden itibaren devlet bankalarının o yıl USD üzerinden açılmış kısa vadeli mevduat hesabına uyguladığı en yüksek FAİZİN UYGULANMASINA,
-İcra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 941,58-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 252,58-TL harcın mahsubu ile bakiye 689,00-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 44,40-TL başvurma harcı, 252,58-TL peşin harç, 1.429,60-TL tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.726,58-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.332,38-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/11/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza