Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/330 E. 2019/582 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/330 Esas
KARAR NO : 2019/582

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/05/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasında dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının davacı şirketin abonesi olarak elektrik hizmeti aldığı halde bu hizmetin karşılığı olan bedeli ödememesi nedeniyle Bakırköy….İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının kötü niyetli itirazı ile takibin durmasına neden olduğunu, oysa borcunun faturalarla sabit olduğunu beyanla, davalının yaptığı itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan bu davada abonelik sözleşmesine dayalı enerji kullanım bedelinin ödenmediği iddia edildiğinden görevli mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemeleri olduğunu, ayrıca dönemsel edimlerin zamanaşımı süresi 5 yıl olduğundan 14/04/2011 tarihinden önceki talepler bakımından icra takip tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğunu, esesa ilişkin olarak da tdalep edilen dönemler üzerinden 7 yıl geçtiğini, bu süre içinde elektrik hizmeti verilmeye devam edildiğini, güncel faturalarında ödenmeye devam edildiğini, bu durumda önceki dönemlere ait edimlerinde ifa edilmiş sayılması gerektiğini, ayrıca itirazın iptali için aranan 1 yıllık hak düşürücü süre içinde davanın açılmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Görev hususu resen mahkememizce tensip aşamasında dosya üzerinden yapılan incelemede;
HMK 114.madde ve devamı uyarınca görev dava şartı bakımından dosya ele alınmış. Asliye Hukuk Mahkemesince talebin, mevcut elektrik aboneliği sözleşmesi gereğince elektirk kullanılan yerin “Ticarethane” olduğu, davacı tarafından yapılan abonelik ise Ticarethane-Yazıhane olarak abone işlemi yapıldığı, davalı tarafından ticarethanesine ait depo olarak kullandığı yer olduğundan, mahkememize gönderilmesine karar verilmiştir.
Ticari davaları, mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grubta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır.
İş bu davada, her ne kadar dava konusu yer ticarethane olarak belirtilmişse de, giriş depo olarak kullanıldığı ve bu hususun abonelik sözleşmesinde de yer aldığı, işyerinin bir esnaf işletmesi olduğu anlaşılmakla, dava konusu yerin kullanım amacı da göz önünde bulundurularak ticari olmayan davalarda görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olup asliye hukuk mahkemesi ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisidir.Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır.Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlar re’sen dikkate alınması gerektiğinden HMK 138 maddesindeki düzenleme de gözetilerek HMK’nın 115/2.maddesi gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde karşı görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin BAKIRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-Aynı davada Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesince daha önce görevsizlik kararı verilmiş olup, görev uyuşmazlığı çıkmış olmakla, kararın istinaf edilmeden kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın resen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Yargılama harç ve giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 16/05/2019

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸