Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/315 E. 2019/930 K. 23.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/315 Esas
KARAR NO : 2019/930

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/05/2019
KARAR TARİHİ : 23/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davalı aleyhine fatura alacağından dolayı Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya ile takibe başlandığını, ancak davalı tarafından itiraz edildiğini, takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın taraflar arasındaki sözleşmedeki açık yetki maddesi uyarınca yetkisiz icra müdürlüğünde takip başlatıldığını ayırca mahkememizin yetkisiz olduğunu, davacının takip tarihi itibariyle müvekkili şirketten talep edilebilir ve muaccel hale gelmiş herhangi bir alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, faturaya ilişkin alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine ilişkindir.

Davalı vekili süresi içinde icra dairesine ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazda bulunmuş, yetkili yerin taraflar arasında imzalanan 21/06/2017 tarihli Taşınmazın Satılması Hakkında Aracılık Sözleşmesinin 15. Maddesi ile belirlenen İstanbul icra dairesi ve İstanbul Mahkemesi olduğunu belirtmiştir.
Büyükçekmece …. . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı alacaklı alacağın tahsili için davalı borçlu hakkında Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilâmsız icra takibinde bulunmuş, davalı icra müdürlüğüne verdiği dilekçesinde borcun esasına itirazla birlikte Büyükçekmece İcra Dairelerinin icra takibinde yetkisiz olup yetkili icra dairelerinin taraflar arasında imzalanan 21/06/2017 tarihli Taşınmazın Satılması Hakkında Aracılık Sözleşmesinin 15. Maddesi ile belirlenen İstanbul İcra Daireleri olduğunu ileri sürerek yetki itirazında da bulunmuştur. Davacı tarafından açılan eldeki itirazın iptâli davasında da davalı tarafça mahkemenin yetkisine de itiraz edilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.03.2002 gün … Esas, …. Karar sayılı ilâmı ile Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamalarında icra takibinde yetkiye itiraz edilmiş ise, mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmadığına bakılmaksızın öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerektiği kabul edilmektedir. İcra Dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi sonucunda mahkeme kendisinin de yetkili olup olmadığını belirleyecektir. Ortada geçerli takip bulunmadığı takdirde itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından sözedilemez. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği durumlarda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine itirazın incelenip sonuçlandırılması gerekir. Esasen bu husus itirazın iptali davalarına özgü özel bir dava şartı durumundadır.
Ayrıca yerleşik içtihatlarda da belirtildiği üzere; HMK m. 17’nin ikinci cümlesine göre, “Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” Bu hükme göre, yetki sözleşmesi (veya yetki şartı) yapan taraflar, aksine bir düzenleme yapmamışlarsa, dava sadece yetki sözleşmesinde kararlaştırılmış olan mahkemede açılabilir. Diğer bir deyişle, aksi belirtilmediği sürece HMK, yetki sözleşmesinde gösterilen mahkemenin münhasır yetkili mahkeme olacağını kabul etmiştir. Bu şekilde yapılmış olan yetki sözleşmesinin, münhasır yetkili olacağı, madde gerekçesinde de açıkça belirtilmiştir. Görüldüğü üzere, taraflar, salt bir münhasır yetki sözleşmesiyle, kanunun öngörmüş olduğu genel ve özel yetkili mahkemelerin yetkisini kaldırmış olmaktadırlar. Taraflar, bu sonucun ortaya çıkmasını istemiyorsa, yani genel ve özel yetkili mahkemelerin yetkisinin devam etmesini istiyorlarsa yetki sözleşmesinde bunu ayrıca belirtmek zorundadırlar. Buna göre, münhasır yetki sözleşmesinden kasıt, tarafların yetki sözleşmesi ile kararlaştırılan mahkemeden başka bir mahkemede dava açılamaması üzerinde anlaşmalarıdır.
Dosyamızda; taraflar arasında imzalanan 21/06/2017 tarihli Taşınmazın Satılması Hakkında Aracılık Sözleşmesinin 15. Maddesi ile yetkili icra dairesinin İstanbul İcra Daireleri olarak belirlendiği, ancak icra takibinin Büyükçekmece İcra Dairelerinde başlatıldığı, davalının süresinde usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu görülmekle; yetkili icra dairesinde takip yapılmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-İcra Dairesinin yetkili olmaması karşısında şartları oluşmayan itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 1.116,68-TL harçtan mahsubu ile kalan 1.072,28-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi. 23/09/2019

Katip ….
E-imzalıdır ¸

Hakim ….
E-imzalıdır ¸