Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/249 E. 2020/589 K. 21.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/249 Esas
KARAR NO : 2020/589

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 27/03/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dışı …… şirketinden davalı şirketin göndermiş olduğu malların taşıma işini üstlendiğini, davacı şirketin …… Nakliyat’ın sunmuş olduğu taşıma hizmetinin karşılığı olan taşıma ücretinin ödenmediğini, müvekkili şirketin bu nedenle davalı hakkında icra takibi yapmak zorunda kaldığını, davalı şirketin haksız ve hukuka aykırı dayanağı olmadan icraya itiraz ettiğini, malı teslim alan gönderilen, TTK’daki düzenleme gereği taşıma ücretinden sorumlu olduğunu, davacı müvekkili şirketin taşıyıcı olup vermiş olduğu taşıma hizmetinden kaynaklanan ücret alacağının bulunduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne, davalının Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, asıl alacağın %20 ‘sinden aşağı olmayan icra inkar tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava dışı satıcı …… isimli ….. firmasından CIP Satış ve Teslim şekliyle mal ithal ettiğini, CIP teslim şeklinde mal ithal edilmesi nedeniyle, ithal edilen malın taşıma ücreti ile sigorta masraflarının gönderen satıcı firmaya ait olduğunu, malları ithal eden alıcı firmanın herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı firmanın haksız ve hukuka aykırı şekilde talepte bulunduğunu, davacı firma ile müvekkili firma arasında hukuki ya da ticari hiçbir ilişkinin bulunmadığını, davacının talep ettiği taşıma ücretinin zamanaşımına uğradığını, haksız ve kötü niyetli icra takibi yapıldığını, İİK 67/2 gereğince kötüniyet tazminatına karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava; Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali istemine ilişkindir.
Hem sıraya hem de alacağın esas ve miktarına yönelik istem bulunduğundan mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama sırasında davalının zamanaşımı defii olması nedeniyle öncelikle bu ön sorun muvahacesinde değerlendirme yapılmıştır.
Taraf dilekçeleri ve sunulan delillerin incelenmesi ile davacı tarafça yapılan taşıma işinin …… niteliğinde bir taşıma olduğu anlaşılmıştır. Bilindiği üzere uluslararası yapılan taşımalarda uygulanacak mevzuat usulüne uygun olarak yürürlüğe giren uluslararası sözleşmelerdir. Mevcut uyuşmazlığımza CMR Konvansiyonu’nun uygulanması gerekmektedir.
CMR’nin 32/1 maddesinde, sözleşme kapsamındaki taşımalardan kaynaklanan davalar bakımından zaman aşımı süresi 1 yıl olarak kabul edilmiş, taşımacının bilerek kötü hareket olarak kabul edilecek kusurlarının söz konusu olması halinde ise 3 yıl olarak belirlenmiştir.
İkinci olarak, zaman aşımı başlangıcı üzerinde durulmalıdır. CMR’nin 32/1. maddesinin (a)ve (b) bentlerinde zamanaşımı süresinin emtiadaki hasarın niteliğine göre ve en erken teslim tarihinden olmak üzere belirleneceği ifade edilmektedir.
Bu açıklamalar doğrultusunda olayımızı irdeleyecek olur isek, toplanan deliller neticesinde taşımaya ilişkin faturanın 15.06.2017 tarihinde düzenlendiği, söz konusu malın 04.07.2017 tarihinde davalıya teslim edildiği, dosya içerisinde yukarıda da belirtildiği gibi incelenen belgeler ile taşımanın CIP şeklinde gerçekleştiği ve yine hamule senedinin incelenmesinde uyuşmazlığa CMR hükümlerinin uygulanacağının da ayrıca belirtildiği, icra takibinin teslim tarihinden 1 yıl sonra olan 24.11.2018 tarihinde yapıldığı ve zaman aşımı süresinin dolduğu dikkate alınarak talepler hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Ayrıca davacının icra takibi yapmasında kötüniyeti ispatlanamadığından davalının bu talebi hakkında da aşağıdaki şekilde hüküm vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN ZAMANAŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 107,79-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 53,39-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1 maddesi gereğince tayin ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine bırakılmasına,
6-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza