Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/246 E. 2022/50 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/246 Esas
KARAR NO : 2022/50

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/04/2019
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Gıda İnş. Turz. San ve Tic. Ltd. Şti. uzun yıllardan beri gıda sektöründe faaliyet göstermekte olup ‘….. çiğköfte’ markası ile restonlar işletmekte ve bayilikler verdiğini, müvekkilinin Türkiye’de 500’e yakın bayisi bulunduğunu, davalı … 26/08/2013-04/07/2018 tarihleri arasında müvekkilinin Ege ve Akdeniz temsilciliğini yaptığını, davalının müvekkilinin temsilcisi sıfatı ile Akdeniz ve Ege’deki bayilerinin denetlemekte ve kontrol etmekte olduğunu ve bu bayilerle sıkı iletişim içerisinde olduğunu, davalının Nisan 2018 tarihinde iş yavaşlatmaya, işi yapmamaya ve müvekkili şirket yetkilileri ile iletişim kurmaktan kaçınmaya başladığını, davalı ile güven ilişkisi içerisinde uzun süre çalışan şirket yetkilileri bir süre durumu tolere etmiş davalı ile görüşerek düşük performansın sebebini öğrenmek istemişlerdir. Müvekkil şirket yetkilileri ile görüşmeyi dahi kabul etmeyen davalı … 19/06/2018 tarihinde şirket merkezine gelerek istifa ettiğini bildirdiğini ancak yazılı istifasını vermeyi reddettiğini, kötü bir olay yaşanmamış olmasına rağmen davalının bir anda istifa etmesine ve uzlaşma ile ayrılmaya yanaşmamasına anlam veremeyen yetkililerin, işe gelmeme sebebinin işçinin rakip bir firma olan …. Çiğköftesi markası ile tanınan diğer davalı …. Gıda şirketi ile çalışmakta olduğunu öğrendiğini ve tüm bunların üzerine davalının iş sözleşmesinin feshedildiğini, edinilen bilgiler ve yapılan araştırmalar neticesinde davalı …’nin müvekkili şirketin araç ve imkanlarını kullanarak müvekkilinin bayilerini rakip firma olan diğer davalı … Gıda şirketi ile çalışmaya ikna ettiğini öğrendiklerini, yani davalının müvekkili firmada şirket temsilcisi olarak çalışırken rakip firma ile anlaştığını ve müvekkili ile haksız rekabete girdiğini, Davalı …’nin ilk adım olarak müvekkilinin müşterilerine haksız ve yalan beyanlarda bulunarak müvekkilinin ürünleri hakkında yanıltıcı bilgi yaymak ve bayileri rakip firma … Gıda şirketi ile çalışmaya ikna etmek sureti ile haksız rekabet suçunu işlediğini, bu nedenlerle haksız rekabetten zarar gören müvekkilinin zararının şimdilik 10.000 TL olmak üzere HMK 107 kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile tazmini talepli davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Gıda Kuyumculuk Tur. İnş. San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, görevli mahkemenin İş Mahkemeleri olduğunu, görev yönünden davanın reddi gerektiğini, dava dilekçesinde müvekkili yönünden isnatın somutlaştırılmadığını, öncelikle davacı tarafın iddialarını somutlaştırmasını talep ettiklerini, müvekkilinin firmaya ilişkin dava dilekçesinde ki tek isnatın davacı bayilerinden bazılarının daha sonra müvekkili bayiliğine geçmiş olması olduğunu, davacı bayilerinden bazıları müvekkilinin firma ile çalışmaya başlamış ise bu o kişilerin/işletmelerin iradesi sonucu olduğunu, burda müvekkiline yöneltilecek bir kusur ya da sorumluk olmadığını, davacı bayisi olan ancak geçmiş dönemde müvekkilinin bayiliğini yapmış bir çok işletmenin de olacağının görüleceğini, ancak müvekkili firma hiç bir zaman davacı firmayı karalayacak ya da itibarını sarsacak bir davranış ya da tutum içinde olmadığını, bu nedenlerle öncelikle husumet ve görevsizlik itirazlarımızn değerlendirilerek davanın reddi ile mahkeme masrafları ile vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin TTK 55. madde kapsamında müvekkilinin haksız rekabete ilişkin fiil ve işlemlerini kanıtlaması gerekeceğini, davacı şirketin beyanlarının müvekkilinin iş akdinin sonlandırılması aşamasında kendisine keşide edilen ihtarname beyanlarıyla da çeliştiğini, dolayısıyla ispat yükünün davacı şirkette olduğunu, bu iddiaların da davacı şirket çalışanlarının tanık sıfatıyla dinlenilmesi yoluyla kanıtlanmasının mümkün olmadığını, zira davacının bayilerinin el değiştirdiğine ilişkin beyanlarını kabul etmemekle birlikte sözde el değiştiren bayilerin neden el değiştirdiğini, ne amaçla sözde …. çiğköfteye geçtiğini davacı şirket çalışanlarının tanık sıfatıyla bilmelerine imkan olmayacağını, davacının beyanlarının tamamen soyut ve kanun maddesinin kopyalanıp yapıştırılmasından ibaret olduğunu, somut olarak müvekkilinin hangi yalan beyanları ne şekilde yanıltıcı bilgiler ileri sürdüğü davacı şirket tarafından iddia edilmediğini, adeta çamur at izi kalsın mantığıyla ya da ya tutarsa hesabıyla işbu davanın ikame edildiğini, dolayısıyla haksız rekabete konu fiillerin müvekkilinin tarafından gerçekleştirilmediği zaten dava sonunda ortaya çıkacağını, davacının iddilarını kabul etmemekle birlikte, bir an kabul edildiğinde dahi müvekkilinin iş akdinin sonlandırılmasından sonra …. çiğköfte ile çalışmaya başlaması hiçbir şekilde haksız rekabet teşkil etmeyeceğini müvekkilinin davacı ….. çiğköfte şirketi ile yazılı bir iş akdi bulunmadığını, işbu yazılı olmayan sözleşmede aynı sektörde belirli sürede rekabet edemeyeceğine ilişkin herhangi bir taahhüt de müvekkili tarafından verilmediğini, dolayısıyla davacının iş akdini haksız ve mesnetsiz sonlandırması sonucu müvekkilinin rakip firmada ya da aynı alanda faaliyet gösteren başka bir firmada çalışmasının zaten emsal içtihatlar gereği de haksız rekabet teşkil etmeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama masrafı ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile davalıların davacıya karşı herhangi bir haksız rekabetten kaynaklı fiillerinin olup olmadığı, davacının zararının bulunup bulunmadığı, var ise ne kadar olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi SMMM … ve Haksız Rekabet Uzmanı ….’in 10/08/2021 tarihli raporunda özetle; Dosyada bulunan delillerin takdir ve hukuksal değerlendirilmesi Mahkemeye ait olmak üzere, tespit talebi ile bağlı kalınarak raporun içinde yapılan ayrıntılı tespitler doğrultusunda; davalıların haksız rekabet teşkil eden eylemlerine ilişkin herhangi bir delile rastlanmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce 15/10/2021 tarihli duruşmanın ara kararı gereğince Davacı vekilinin rapora itirazları doğrultusunda dava dosyasının rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilmesine, taraf defterlerinin sunulan ana raporda detaylı incelemesinin yapılmadığı belirtilen bayilerle alakalı olarak herhangi bir tespit yaplmadığı dikkate alınarak davacı vekilinin itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş, bilirkişi SMMM …. ve Haksız Rekabet Uzmanı …. ‘in 01/12/2021 tarihli EK raporunda özetle; Davacı … Gıda İnşaat Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defterleri incelenemediğini, davalı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının 6102 Say. TTK. m. 64,65,66 ve 82. Mad. VUK. m. 220-226,229,230,231,232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, HMK. m. 222 gereğinde mevcut haliyle davalının ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu; celp edilen T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 24.06.2020 tarihli …. Sayılı Cevap yazısı incelenmiş olup, …. T.C. kimlik numaralı davalı …’ye ait hizmet döküm cetveli, işyeri unvan listesi incelenmiş olup; Davalı …’nin Davalı … Gıda Kuyumculuk Tur. İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. “de ÇALIŞTIĞINA DAİR SGK hizmet döküm cetveli ve işyeri unvan listesinde herhangi bir kayıt yer almadığının anlaşıldığını, davalı işyerinde çalışmadığının tespit edildiğini, Davalı … Gıda Kuyumculuk Tur. İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti.’de yerinde yapılan incelemede, Davalı …’nin davacı yandan işten ayrılış tarihi olan 04.07.2018 sonrası sigortalı hizmet listeleri tek tek incelendiğini, ayrıca birer suret fotokopi alınarak bilirkişi inceleme dosyasına koyulmuş olduğunu, Davalı …’ye ait sigortalı hizmet listelerinde herhangi bir kayıt olmadığı tespit edildiği, Davalı …’nin Sigortalı Hizmet Listelerine göre davalı … Gıda’da çalışmadığı tespit edildiği, davalı yanın 2018 yılı detay mizanı incelendiğinde, Davacı tarafından bildirilen; ..,…,…,…,….,…,….,…. bayileri ile davalı yanın ticari ilişkisi olup olmadığı incelendiğinde, aşağıda görüldüğü üzere detay mizan detaylıca incelenmiş ve davalı yanın 2018 yılı ticari defter kayıtlarında, detay mizan dökümünde bayilere ait herhangi bir kayıt olmadığı tespit edildiğini, Davalı yanın 2019 yılı detay mizanı incelendiğinde, Davacı tarafından bildirilen; ….,…,….,…,….,…,…. bayileri ile davalı yanın ticari ilişkisi olup olmadığı incelendiğinde, … Muhasebe Hesap kodu altında Müşteri Hesapları içinde Bayi … ve …. Muhasebe Hesap kodu altında, yine Müşteri Hesapları içinde Bayi …. cari hesapları olduğu, …. cari hesabının 31.12.2019 tarihinde 10.000,00 TL Borç Bakiyesi verdiği, ….cari hesabının 5.000,00 TL Borç bakiyesi verdiği, 2019 yılı içinde ….’a 26.674,00 TL’lik satış yapıldığı, …’ya ise 42.326,95 TL’lik satış yapıldığı tespit edilmiştir….,..,…,…,…,….,…. bayilerine ait herhangi bir kayıt olmadığı tespit edildiği, davalı yanın 2020 yılı detay mizanı incelendiğinde, Davacı tarafından bildirilen; …,…,…,…,…,…,… bayileri ile davalı yanın ticari ilişkisi olup olmadığı incelendiğinde, …. Muhasebe Hesap kodu altında Müşteri Hesapları içinde Bayi ….ve …. Muhasebe Hesap kodu altında Müşteri Hesapları içinde Bayi …. cari hesapları olduğu, …. cari hesabının 31.12.2020 tarihinde 25.000,00 TL Borç Bakiyesi verdiği, …. cari hesabının 5.000,00 TL Borç bakiyesi verdiği, 2020 yılı içinde ….’a 71.523,50 TL’lik satış yapıldığı, ….’ya ise 51.766,54 TL’lik satış yapıldığı tespit edildiği, ….,….,…,…,… bayilerine ait herhangi bir kayıt olmadığı tespit edildiği, yapılan mali değerlendirme çerçevesinde kök raporda belirtildiği şekliyle haksız rekabete yönelik değerlendirmelerde herhangi bir değişikliği gerektiren bir durumun olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava, haksız rekabetten kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü haksız rekabet olduğunu ve bundan kaynaklı zararının olduğunu iddia eden davacı üzerinde olup, taraf iddiaları bu muvacehe ölçüsünde değerlendirilmiştir.
Haksız rekabet, TTK’nın 54 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Haksız rekabetin yasaklanmasının amacı, TTK’nın 54/1. maddesinde “Bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması” olarak ifade edilmiş, 2. fıkrada ise haksız rekabet tarif edilerek “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır” şeklinde belirtilmiştir. Haksız rekabet sayılan bazı durumlar ise TTK’nın 55. maddesinde örnek kabilinden ve sınırlı olmamak kaydıyla sayılmıştır.
TTK’nın 55/1-d maddesinde “Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek; özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendirmek veya başkalarına bildirmek” eylemi haksız rekabet olarak nitelendirilmiştir. Bu bent kapsamında bir haksız rekabetten söz edebilmek için, iş sırrının dürüstlük kuralına aykırı şekilde elde edilmiş olması ve bu sırrın değerlendirilmesi veya başkalarına bildirilmesi gerekir. Bir kimsenin şirkette çalıştığı dönemde edindiği ticari sır kapsamında olan müşteri portföyünü aynı sektörde faaliyet gösteren bir başka şirketteki çalışmaları esnasında kullanması haksız rekabet teşkil edecektir.
TTK’nın 56. maddesinde ise; haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimsenin, fiilin haksız olup olmadığının tespitini, haksız rekabetin önlenmesini, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, kusur varsa zararın tazminini talep edebileceği hükme bağlanmıştır. Bu hukuki açıklamalara göre somut olaya gelindiğinde;
Yargılama sırasında tarafların iddiaları doğrultusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış konuya ilişkin ana rapor ve ek rapor alınmıştır. Alınan raporlar neticesinde, davacının bildirdiği bayilerin davalı şirket ile ticari ilişkilerinin 2019 yılında başladığı, diğer davalı …’nin istifasının 04.07.218 tarihi olduğu, ayrıca davacının bildirdiği tüm bayilerin diğer davalı ile ticari ilişkisinin bulunmadığı, sadece bir kısmı ile 2019 yılında ticari ilişkilerinin bulunduğu, davalı ….’nin ise diğer davalı … Gıda şirketi nezdinde herhangi bir çalışmasının ve kaydının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından ticari defterlerinin incelenmediği, kendi defterlerinin de incelenmesi gerektiğine dair ek rapora itirazlarını sunmuşsa da, davacı vekilinin sunmuş olduğu bayi listesi ile arasındaki ticari ilişkinin tespitinin haksız rekabetin varlığına dair mahkememizde bir kanaat uyandırmayacağı zira davacı defterlerinin incelenmesinin sadece haksız rekabetin tespiti halinde zarar miktarının hesabı konusunda faydasının olacağı, dosyamızda alınan raporlar neticesinde davalılar arasında varlığı iddia edilen organik bağın ispat edilemediği gibi konuya ilişkin ticari sırların davalı …. tarafından kullanıldığına dair de somut delil dosyaya sunulamadığından haksız rekabet iddiasına itibar edilmediğinden davacı defterlerinin usul ekonomisi gereği tekrar incelenmesine gerek görülmeyerek ispat edilemeyen dava hakkında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 170,78-TL harçtan mahsubuna, artan 90,08-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin DAVACIDAN tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Red nedeni ortak olduğundan ve davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T gereğince hesaplanıp takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALILARA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
6-Gider avansından artan avans var ise karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı … Gıda vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/01/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim ….
¸e-imza