Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/235 E. 2021/633 K. 14.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/235 Esas
KARAR NO : 2021/633

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2019
KARAR TARİHİ : 14/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete ait ….Kamyonet …. Marka … plaka numaralı araçta meydana gelen yağ tüketiminin fazlalığından dolayı araç şoförü … aracı 17/09/2018 tarihinde davalı şirkete ati servise götürdüğünü, aracın tamiri ile ilgili olarak 19/09/2018 tarihinde 2.419,92-UERO masraf çıkarıldığını, bu masrafın araç şoförü tarafından şirket merkezine iletildiğini, şirket merkezinin bu masrafı makul bularak aracın onarımını kabul ettiğini, bu hususun araç şoförü tarafından davalı şirket servisine iletildiğini, bu şekilde aracın tamirine başlandığını, 21/09/2018 tarihinde aracın bakımının bittiği gerekçesiyle araç şoförünün servise çağrıldığını, deneme amaçlı motor çalıştırılınca motorda aracın servise tesliminden önce var olmayan bir arızanın tespit edildiğini, bu arızanın motorun stop yaparak bir daha çalışmaması olduğunu, bunun üzerine tüm gün boyunca gerekli işlemlerin yapılmasına rağmen bu arızanın giderilemeyip aracın tekrar bakıma alınacağının şoför tarafından müvekkil şirkete iletildiğini, anca servis yetkililerinin bu esnada Türkçe bilmeyen araç şoförüne içeriğini bilmediği belgeler imzalattıklarını, 22/09/2018 tarihinde araç şoförünün tekrar servise çağrılınca bu seferki denemede ise aracın motor kol yaptığını, yani motorun kullanılamaz hale geldiğini, bunun üzerine servis yetkililerinin müvekkili şirketten aracın motorunu yenilemelerini ve bunun için de kullanılmamış yeni bir motor temin etmelerini istediklerini, müvekkili şirket şoförünün ise aracın teslimi sırasında tespit edilen arızanın yağ tüketimi fazlalılığı ile ilgili olduğunu, tamirat sırasında bu durum ile alakası olmayan başka bir arızanın üremesine sebep olduğunu, bu nedenlerle davalı şirket çalışanlarının kusuruna dayalı olarak meydana gelen zararın tazmini için gerekli incelemelerin yapılmasını ve yapılacak tespit sonucunda miktar artırımında bulunmak üzere 100 USD, ayrıca davalı tarafın eylemine bağlı olarak …. TURZ. SAN VE TİC. LTD. ŞTİ. İle varılan anlaşmanın yerine getirilememesi ve buna dayalı olarak aylık net kazanç olan 3.900-USD’den ekim, kasım ve aralık 2018 ve ocak , şubat, mart 2019 ayları olmak üzere toplam 23.400-USD’nin toplamda 1.000-USD’nin davalıdan alınarak müvekkili şirkete verilmek üzere hüküm kurulmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu aracın getiren araç şoförüne ve dava şirket yetkilisine gerekli bilgilendirme yapılarak tüm işlemlerin yapıldığını, davacı şirket yetkilisinin ve şoförün Türkçe ya da İngilizce bilmediğini, sadece Romence bildiklerini, o sırada bulunan ve tanık olarak adı geçen …’ın tercümanlık yaptığını, davacı şirkete ait …. plakalı aracın müvekkili şirkete 17/09/2018 tarihinde aracın motor ikazının yandığı, aracın 1000 KM’de 6 Lt. Motor yağı eksilttiği ve motor yağı koyma kapağının açıldığında ses geldiği şikayetleri ile araç şoförü tarafından getirildiğini, aracın yapılan kontrollerinde motorun kompresyon değerlerinin düşük olduğu, bu nedenle motorun sökülerek incelenmesi gerektiğinin anlaşıldığı, bu konuda davacı şirket yetkili ve şoförün onayının tercüman aracılığıyla onayının alındığını, iş emrinin araç şoförüne imzalatıldığını, araçtaki arızanın tamir ile giderilemeyeceği, silindir gömlekleri ve piston segmanın bütünüyle değişmesi gerektiğinin anlaşıldığı, bunun üzerine … aracılığı ile davacı şirket yetkilisinin arandığı, araçtaki problemin tamir edilerek onarılamayacağı, tüm silindirin değiştirilmesi gerektiği, bu parçaların …. ‘de bulunmadığını, …’dan sipariş edileceğinin anlatıldığını, davacı şirket yetkilisinin aracın gümrükten geçmek üzere yüklü olduğunu, ürünlerin …’dan gelmesini beklemeyeceklerini belirtip araçtaki parçaların onarımında ısrarcı olduklarını, görüşmeler sırasında aracın yüklü olması nedeni ile sınırı geçecek kadar dahi tamirat yapılmasını yeterli gördüklerini, müvekkil şirketin ise prensipleri gereği böyle bir işlem yapamayacağını söylediğini ancak davacı şirket yetkilisinin ısrarı üzerine motoru parça değişimi olmaksızın tamir etmeye çalıştıklarını, bunun davacı şirket yetkilisine bildirildiğini, aracın motorunu toparlanmaya çalıştıklarını, ancak aracın hareket etmediğini, aracın tamiratı bittikten sonra teslim alınması için ciddi adımlar atıldığını, somut olayda araç motorunun ciddi hasarlı bir şekilde müvekkili şirkete geldiğini, bu hususta müvekkil şirketin bir kusurunun bulunmadığını, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak istemine ilişkindir.
Usulüne uygun duruşma açılmış, ön inceleme aşamasında uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık konusu … plakalı araç üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi Makine Mühendisi … ‘in sunmuş olduğu 26/02/2021 tarihli raporunda özetle: aracın hasarının servis işlemleri bitmesi neticesinde araç sahibine teslim edilmeden servisin sorumluluk sahasında oluştuğuna, aracın onarımından iletişimin düzgün ve yeterli seviyede sağlanılamamış olduğuna, araç üzerinde yapılan teknik çalışmanın dikkatsizlik ve özensizlik neticesinde 5. Piston biyel kolu yatağının yağ filmi oluşturmasını engellediği ve geciktirmesi neticesinde hasar oluştuğuna, teknik açıdan sökülen ana yatak ve biyel yataklarının 692.719 km gibi yüksek bir kilometredeki aracın aşınmaları olduğu göz önüne alarak değişim gerektirdiğine, aracın hasarının oluşmasında servisin işçilik hatası ve dikkatsizliği sonucu oluştuğuna kanaat getirildiği bildirilmiştir.
TÜM DOSYA MUHTEVİYÂTI KÜLLÎYEN TETKÎK EDİLDİĞİNDE;
Dava, kusurlu hizmet nedeniyle uğranıldığı iddia edilen zararın davalıdan tazmini davasıdır.
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Dava dosyamızda ispat yükü kusurlu hizmet verildiğini iddia eden davacı üzerinde olup, iddialar doğrultusunda taraf tanıkları dinlendikten sonra mahkememizce uyuşmazlık konusu araç üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Yapılan inceleme neticesinde davalı servisin her ne kadar kusurlu hizmet verdiği sonucuna ulaşılmışsa da mahkememizce dinlenen tanık beyanları sunulan raporun sonuç kısmı ile beraber değerlendirildiğinde, yapılan işlemler hususunda davalının kusurunun bulunmadığı, zira söz konusu sonucun ortaya çıkabileceğinin davalı tarafından davacıya aracı kullanan şoför aracılığıyla iletildiği fakat davacının aydınlatmaya rağmen işinin ivedi olması nedeniyle söz konusu tamiratı bilerek eksik bir şekilde yaptırdığı, bu sebeple kusurun davacının kendisinde olduğu kanaatine varılmıştır. Davacı tarafından her ne kadar servis yetkilileri tarafından dava dışı Türkçe bilmeyen şoföre bir kısım belgeler imzalatılması hususunun usulsüz olduğu iddia edilmişse de dinlenen tanık beyanlarından dava dışı şoförün davacı şirket yetkilileri ile iletişime geçerek yapılan işlemlere onay verdiği, ayrıca Türkçe bilmeyen şoför ile de tercüman vasıtasıyla iletişim kurulduğu, işin içinde hile olduğu hususunun davacı tarafından ispatlanamadığı dikkate alınarak bu iddiaya da itibar edilmemiş ve neticede tüm talepler hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL maktu ilam ve karar harcının davacı tarafından peşin yatırılan 94,91-TL harçtan mahsubuna, artan 35,61-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi ÜZERİNE BIRAKILMASINA,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talebi halinde ilgili tarafa İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/06/2021

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza