Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/194 E. 2019/589 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/194 Esas
KARAR NO : 2019/589

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2013
KARAR TARİHİ : 16/05/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/06/2019

Mahkememizden verilen 25/02/2016 tarih ve…. Esas …. sayılı kararı davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 01/12/2016 tarih ve ….Esas ….Karar sayılı ilamıyla bozulduğu anlaşılmakla mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılan menfi tespit istemine davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket aleyhine, davalı şirket tarafından, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün ….E. ve ….E. sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, icra takibine konu alacağın toplam on adet çekten ibaret olduğunu, bu çeklerin … Şubesi muhataplı ve … A.Ş.’ye ait olduğunu, takiplerin şekil olarak kesinleştiğini, davalı tarafından müvekkili şirketin … İli …. İlçesi …. Mah., …. ada, …. parsel sayılı taşınmazına haciz konulduğunu, davalı şirket tarafından haciz konulan taşınmazın satışa konulduğunu ve iki defa ihale edildiğini, her iki ihalenin icra hukuk mahkemesi tarafından fesih edildiğini, Ticaret Sicil Gazetesinden anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin borç ve taahhüt altına sokmaya, şirket adına çek, senet, bono tanzim etmeye, kefaletname imzalamaya, yönetim kurulu başkanı … ve yönetim kurulu üyesi ….’ın birlikte yetkili olduğunu, takibe konu çeklerde, müvekkili şirketin avalist sıfatının geçerli olabilmesi için … ile ….’ın imzalarının bulunmasının şart olduğunu, iki imza bulunmayan borçlandırmalar ve kefalet taahhütlerinin geçersiz olduğunu, bu durumda takibe konu olan çekler üzerindeki avalist sıfatının hiçbir geçerliğinin bulunmadığını, bu itibarla müvekkili şirketin davaya konu icra takiplerinde avalist sıfatı ile borçlu olarak yer almasının yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirkete herhangi bir yükümlülüğünün bulunmadığını beyanla müvekkili şirketin davalı şirketin, davalı şirkete avalist sıfatı ile borçlu olmadığının tespiti, davalı şirketin haksız icra takibi yapması ve yoğun haciz baskısı uygulaması nedeniyle %20’den az olmamak üzere haksız icra tazminatına hükmedilmesi ile Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün ….ve ….E.Sayılı dosyaları üzerinde dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; beş yılı aşkın bir süreden sonra açılan işbu davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, bu talebin kabul edilmese dahi haksız ve kötü niyetli açılan davanın dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırılık nedeniyle reddinin gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen iki icra dosyası dışında, yine 2008 yılında başlatılan Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün …. E.sayılı dosyasından da takiplerinin devam etmekte olduğunu, davacının borçlu olduğu üç icra takibi bulunduğunu, yine davacının bilgisi dahilinde olduğu üzere üç icra dosyasından önce avalinin bulunduğu 130.000,00TL bedelli iki adet çek için de diğer borçlularla birlikte Küçükçekmece …lcra Müdürlüğünün …. Esas ve Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. E.sayılı dosyalarından, taraflarınca icra takipleri yapılarak tapu ve kurumlara haciz koydurulduğunu, ancak bu durumun, davacının ekonomik mahvına sebebiyet vereceğini, zaman verilmesi halinde borcun ödeneceği hususunun ricası ile icra takibinden vazgeçildiğini, hacizlerin kaldırılarak çeklerin müvekkilce borçlulara teslim edildiğini, takiplerin hitam olduğunu, davacının önceki bu takiplerden bahsetmeyişinin davada aleyhlerine olacak delilleri açığa çıkartmadıklarından kaynaklandığını, gerek davaya konu icra dosyalarında gerek hitam olan icra dosyalarında takibe konu çeklerin keşidecisi …. A.Ş. …’ın gerek bu şirketin yetkilisi, gerek kendi adına ve gerekse davacı ….A.Ş. adına avalist olarak çeklerde imzası bulunduğunu, diğer taraftan Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında ise sadece borçlu-davacı …A.Ş. olarak… Bankası …. Şubesine yönelik …. hesap numaralı 27.12.2007 tarihli, 37.760,00TL bedelli çek için icra takibi yapıldığı ve bu çekte de sadece tek imza olduğunu, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. E.Sayılı dosyasından, davacıya ait taşınmazın iki defa ihale ile satışa çıkarıldığını, kanundaki satış, prosedür ve usulleri nedeniyle iki ihalenin de feshine karar verildiğini, davacı tarafın, yeniden satışa çıkarılacak taşınmazını kurtarmak ve borçtan kurtulmak amacıyla huzurdaki davayı açtığını, Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün …E.sayılı dosya içindeki tüm belge, beyan ve yazıların delil olduğunu, davacı şirket yetkilisi …’ın, müvekkil şirketin icra takibi başlatmasının ardından 05.02.2008 tarihinde bizzat icra müdürlüğüne gelerek kendi adına ve yetkilisi olduğu davacı …. firması ve diğer şirket adına borcu kabul ettiğini, borca hiçbir itirazı olmadığını beyan ettiğini belirterek davacı tarafın iki imza kuralı geçerli olsa dahi davanın reddinin gerektiğini,davacı şirket tarafından gerek Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları ve gerekse özel vekaletnameler ile resmi kurumlar ile bankalarda kullanılmak üzere tek imza ile tam salahiyetli olarak şirketi borçlandırmaya yetkilendirildiğine ilişkin harici özel bir vekaletnamenin düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılmasını, bu hususta ilgili kurum ve kuruluşlara mahkemece müzekkere yazılmasını, sonuç olarak icra dosyalarında icra müdürlüğüne gelerek borcu kabul eden ve icra dosyası borcuna mahsuben ödemelerde bulunan davacının kötü niyetli ve borcundan kurtulmak için amacıyla açmış olduğu işbu davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Def’iler usulüne uygun red olunmuş ve yargılamaya devam edilmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, özü itibariyle İİK.m.72 hükmüne dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dilekçesine ve davalı vekilinin dilekçesine konu olan Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün….E. ve… E. sayılı dosyalarına konu dokuz adet çekte avalist olarak sıfatı olan davacı şirket adına … tarafından imzalanması, keşide tarihinde diğer yetkili …. imzasının ise olmaması karşısında , davacı şirketin bu çeklerden dolayı borçlu olup olmadığı, bu noktada Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün… E. , … E. , …. E., İstanbul …. İcra Müdürlüğünün ….E., İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E., Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün… E., Bakırköy … İcra Müdürlüğünün ….E. sayılı dosyalarına konu çeklerin içeriğine göre tek şirket yetkilisi olarak…. tarafından imzalanıp imzalanmadığı, keşide tarihleri itibari ile bu kişinin tek başına imza atma ve çek düzenleme yetkisinin olup olmadığı, davacı şirket adına …’ın tek imza yetkilisi olmamasına rağmen davacı şirketin takibe konu çeklerdeki bedeli ödeyip ödemediği, borcu benimseyip benimsemediği ve bu suretle davacının takibe konu çeklerle ilgili menfi tespit davasının haklı olup olmadığı noktalarında toplamaktadır.
Taraflar arasında davaya esas olan icra dosyalarının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün ….E. ve…. E. sayılı dosyaları olduğu, icra dosyalarının alacaklısının dosyamız davalısı, borçlusunun ise dosyamızın davacısı olduğu, takibin kambiyo senedine özgü olmak üzere yapıldığı, çekleri şeklen avel veren olarak davacı şirket adına tek kişinin imzalamış olduğu konusunda hiçbir tartışma ise yoktur.
Sicil Müdürlüğünden gelen kayıtlara göre, davacı …. A.Ş.’nin, İstanbul Ticaret Müdürlüğüne ….*,….sicil numarası ile kayıtlı olduğu, 6762 Sayılı TTK ve ticaret sicildeki vesikalara dayalı olarak 19.07.2004 tarihinde tescil edildiği, kurucu ortaklarının …, …. olduğu, keyfiyetin 05.11.2004 tarih, 6172 Sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, 23.07.2007 tarihinde yapılan 2005-2006 yıllarına ait olağan genel kurul toplantısında üç yıl süre ile yönetim kurulu üyeliklerine seçilen …, …ve ….’ın kendi aralarında yaptığı görev taksimi ile yönetim kurulu başkanlığına …, yönetim kurulu üyeliklerine ise … ve ….’ın getirildiği, yönetim kurulu başkanlığına seçilen … ile üye ….’ın üç yıl süre ile birlikte şirketi “borç ve taahhüt altına sokmaya, genel olarak ahzu kabza, şirket adına bilumum bankalarda açılmış veya açılacak olan bilumum hesap ve kredilerden dilediği zaman ve miktarda dilediği para çekmeye, yatırmaya, ahzu kabza, şirket adına çek, senet, bono, emre muharrer senet tanzim ve imzalamaya, şirket adına personel istihdamında bulunmaya, şirket adına sözleşme, şartname, kefaletname imzalamaya, şirket iştigal konularında şirket adına yapılabilecek tüm konularda şirketi en geniş manada temsil ve ilzama yetkili kılınmalarına, sirküler tanzim, tescil ve ilamına…” dair yetkili kılındığı kayden sabittir.
Davalı şirket vekili tarafından sunulu 07.01.2014 tarihli dilekçe ile davacı şirket yetkilisi …’ın yetkilisi ve ortağı olduğu … A.Ş.’ye ait olup davalıya keşide edilen….A.Ş. …. Şubesine ait çeklerle … A.Ş. tarafından yine davalı adına düzenlenen çekler listelenmiş olup, işbu çeklerle ilgili bankalara yazılan müzekkere ile otuzyedi adet çek bilirkişi kurulu raporunda sorgulanmış, gelen cevabi yazı ekinde sunulu çek görüntülerinden örnekleme usulü tabloda yer alan çeklerde aval sıfatı ile … ve…A.Ş. kaşe ve imzaları olduğu görülmektedir.
Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davalı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla 31/01/2008 tarihinde icra emrine başlandığı 10 örnek ödeme emrinin davalı borçluya 05/02/2008 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket yetkilisinin 05/02/2008 tarihinde icra dosyasına gelerek beyanda bulunduğu haczedilen mallara ilişkin 103 davetiyesinin borçlu davalıya 30/04/2008 tarihinde satış ilanının 04/05/2008 tarihinde kıymet takdir raporunun 19/09/2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu davalının haczedilen gayrimenkulün bedeline Küçükçekmece …İcra Hakimliğinin …. Esas… Karar sayılı dosyası ile itiraz ettiği, dava tarihinin 24/09/2008 olduğu, hacizli gayrimenkule ilişkin satış işlemlerinin yapıldığı icra müdürlüğünce 23/06/2009 ve 03/07/2009 tarihlerinde satış kararı alındığı, davalı borçlu vekilinin 19/06/2009 tarihli dilekçe ile ….İcra Hakimliğinin …. Esas sayılı dosyası ile usulsüz tebligat şikayeti ile İİK 168/5 madde uyarınca borca itiraz davası açtıklarını ayrıca Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtıklarını bildirerek satışın durdurulmasını istediği, icra müdürlüğünün tarihsiz kararı ile İİK 169 maddesine göre satış işleminin düşürülmesine karar verildiği, davalı borçlunun itirazı üzerine Küçükçekmece …İcra Hukuk Mahkemesinin 22/06/2009 tarih ….Esas,… Karar sayılı kararıyla şikayetçinin şikayetinin kabulü ile Küçükçekmece …İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı dosyasından hacizli gayrimenkulün satışının düşürülmesine ilişkin tarihsiz kararının iptaline, satışın kararlaştırılan gün ve saatte usulüne uygun biçimde yapılmasına karar verildiği görülmüştür.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla 31/01/2008 tarihinde icra emrine başlandığı 10 örnek ödeme emrinin davacı borçluya tebliğ edildiği, 13/03/2015 tarihinde davacı borçlu hakkında birinci haciz ihbarnamesi düzenlendiği görülmüştür.
Bilirkişi kurulu hazırladığı raporda bankadan gelen cevap ve defterlerin incelemesi sonucunda, taraflar arasında ticari defter ve kayıtlardan, davacı …. A.Ş. antetli kağıdında, yine davacı şirket kaşesini havi … imzasının olduğu anlaşılan ve Küçükçekmece…İcra Müdürlüğü…. Esas sayılı dosyasına hitaben yazılan yazının, “… yukarıda dosya numarası yazılı dosyadaki borca mahsuben firmamız adına kayıtlı …. Başakşehir – İstanbul adresinde bulunan gayrimenkulümüzün satışı belirtilen dosyadaki borca mahsuben …. Bankası …. şubesinden, alacaklı firmanın çalışmakta olduğu…bank … Ticari Şubesindeki hesabına EFT yoluyla yapılan banka dekontunun yukarıda nosu yazılı dosyaya konulması için ekte sunuyoruz…” hususlarını içerdiği, bahsolunan 05.02.2008 tarihli banka dekont suretine göre 650.000. TL ödeme yapıldığı hususunun tespit olunduğu, yine işbu çek bedellerine mahsuben yapılan 650.000,00TL ödeme kaydının davalı şirket 2008 yılı yevmiye defteri 05.02.2008 tarih, …. ref.no ile ve “…” açıklaması ile dava dışı …. firması hesabına “alacak” kaydedildiği, bu halde, gerek davacı şirket kaşesi altında atılan imzanın, gerekse yapılan ödemenin görünüşte temsil yetkisi oluşturduğu ve dahi yetkisiz temsilcinin yapmış olduğu icazet olarak yorumlanması gerektiği, ödeme yapılması ve ödemeye aval verilmesi sonrası davacının aynı ticari ilişkiden kaynaklanan diğer çeklerdeki imzanın kendisini temsil ve ilzam etmediğini iddia etmesinin MK. 2’ye aykırılık teşkil edeceği açıklanmıştır.
ÖNCEKİ HÜKÜM:
Mahkememizden verilen 25/02/2016 tarih ve …. Esas …. sayılı kararı ile davacının sübut bulmayan davasının reddine, davalı aleyhine duran takip olmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ
Önceki hükmün taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 01/12/2016 tarih ve …. Esas…Karar sayılı ilamı ile;
“Davacı şirketin dava konusu çeklerde avalist olarak göründüğü dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Aval veren davacı şirketi keşide tarihi itibariyle temsile yönetim kurulu başkanı … ile yönetim kurulu üyesi …’ın birlikte yetkili oldukları ticaret sicil kaydından anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla şirketi temsile tek kişi değil, iki kişi birlikte yetkili kılınmıştır. Bu itibarla çekleri imzalayan … davacı şirketi temsile tek başına yetkili bulunmadığından, bu çekler nedeniyle davacı şirketin aval veren sıfatıyla sorumluluğundan söz edilemez. Açıklanan sebeplerle, mahkemece somut olay bakımından delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.”gerekçesiyle önceki hükmün davacı vekili lehine bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmadan sonra yapılan yargılamada davacı vekili bozma ilamına uyulmasını, davalı vekili önceki kararda direnilmesini istemiştir.
Mahkememizce Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin … Esas …. Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan ve sunulan deliller, bilirkişi kurulu raporu, icra dosyaları ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlık davacının çift imza kuralına aykırı olarak düzenlendiği iddia edilen takibe konu çeklerle ilgili menfi tespit davasının haklı olup olmadığı taraflar arasındaki önceye dayalı ödemeler ve ticari ilişki kapsamında davacının bunu işleri sürmesinin TMK’nun 2. maddesi uyarınca hakkın kötüye kullanılması olup olmadığı noktasındadır.

Kural olarak kambiyo senetlerine dayalı bu tür menfi tespit davalarında borçlu olmadığını iddia eden davacı ispat yükü altındadır. Dosyaya gelen sicil kayıtlarına göre davacı şirketin dava konusu çeklerde avalist olarak göründüğü takibe konu çeklerde Aval veren davacı şirketi keşide tarihi itibariyle temsile yönetim kurulu başkanı … ile yönetim kurulu üyesi ….’ın birlikte yetkili oldukları ticaret sicil kaydından anlaşılmaktadır.
Anonim şirketlerde, esas sözleşmede özel bir temsil yöntemi benimsenmemişse, kanuni temsil yöntemi olarak “birlikte temsil” ilkesi geçerlidir. Birlikte temsilin sonucu şirketin üçüncü kişiler veya pay sahipleriyle yaptığı işlemler gereğince bir hakkı kazanması veya bir borcu yüklenmesi ya da irade beyanında bulunması için temsile yetkili olanlardan ikisinin imzası yeterlidir. Buna “çift imza kuralı” denir.Temsil yetkisinin iyi niyetli üçüncü kişilere karşı hüküm ve sonuç doğurması için, bu yetkinin ilgili Ticaret Sicili Memurluğu’nda tescil ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmesi lazımdır. Temsil işleminin tescil ve ilanından sonra üçüncü kişiler bundan haberdar olmadıklarını iddia edemez. Bununla birlikte, temsil yetkisi dış ilişkiye dönük olduğundan, tescil ve ilan işlemi yapıcı değil, bildirici niteliktedir. Öte yandan, temsil yetkisinin geri alınması veya kaldırılması da, bu yetkinin verilmesinde olduğu gibi, tescil ve ilana tabidir.
Somut olayda davacı şirketi temsile ilişkin çift imza şartı içerek kararı ticaret sicilinde ilan edildiği sabit olup takibe konu yer alan çeklerde aval sıfatı ile … ve …. A.Ş. kaşe ve imzaları olduğu görülmektedir. Davalı savunmasını dava dışında da otuzyedi adet çeki bilirkişi kurulu raporunda sorgulanmış, gelen cevabi yazı ekinde sunulu çek görüntülerinden örnekleme usulü tabloda yer alan çeklerde aval sıfatı ile … ve….A.Ş. kaşe ve imzaları olduğu ayrıca tek imza ile düznelenen başka çekler ve taraflar arasındaki önceye dayalı ilişkilere göre icra dosyalarında icra müdürlüğüne gelerek borcu kabul eden ve icra dosyası borcuna mahsuben ödemelerde bulunan davacının kötü niyetli ve borcundan kurtulmak için amacıyla açmış olduğu yönünde savunmada bulunmuş ise de bu işlemlere şirketin icazet verildiği anlamı çıkmaz şirketin açık icazetine dair yönetim kurulu kararı olmadığı gibi tek başına imza atan kişinin bunu şirketten habersiz yapıp yapmadığı bu işlemlerin yönetici sorumluluğunu gerektiren eylemlerden olup olmadığı hususu da sabit olmadığı gözetilmiş olup ve dava dışı tekilin aynı zamanda takibe konu çekleri keşide eden şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu dikkate alındığında davacının çift imza kuralına riayet ederek hareket etmesi gerektiği de dikkate alınmış olup davalının önceki ve da dışı işlemleri nedeniyle davacının hakkını kötüye kullandığı savunmasına itibar edilmemiş olup çift imza kuralına göre davacı şirket temsil edildiğinden çekleri imzalayan … davacı şirketi temsile tek başına yetkili bulunmadığından, bu çekler nedeniyle davacı şirketin aval veren sıfatıyla sorumluluğundan söz edilemeyeceğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle; davanın kabulü ile Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas ve….Esas sayılı dosyalarına konu ve dava konusu olan aşağıda dökümü yazılı keşidecisi …Anonim Şirketi olan ….Ltd.Şti. adına yazılı, …Bankası …. Şubesinden verilme, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında takibe konu olan …. çek seri nolu 04/12/2007 keşide tarihli 132.500,00- TL, …. çek seri nolu 07/12/2007 keşide tarihli 132.500,00- TL, …. çek seri nolu 18/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL, …. çek seri nolu 20/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL, …. çek seri nolu 27/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında takibe konu olan …318 çek seri nolu 11/12/2007 keşide tarihli 175.000,00- TL, .. çek seri nolu 21/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL, … çek seri nolu 26/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL, …. çek seri nolu 30/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL dokuz adet çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve davacının takipte kötü niyeti ispat edilemediğinden şartları oluşmaması sebebiyle kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-A-Davanın KABULÜ ile
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas ve …. Esas sayılı dosyalarına konu ve dava konusu olan aşağıda dökümü yazılı;
Keşidecisi …. Anonim Şirketi olan….Ltd.Şti. adına yazılı, …Bankası …. Şubesinden verilme,
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasında takibe konu olan;
1- …. çek seri nolu 04/12/2007 keşide tarihli 132.500,00- TL.
2- … çek seri nolu 07/12/2007 keşide tarihli 132.500,00- TL.
3- … çek seri nolu 18/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.
4- … çek seri nolu 20/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.
5- … çek seri nolu 27/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.

Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında takibe konu olan;

6- … çek seri nolu 11/12/2007 keşide tarihli 175.000,00- TL.
7- …. çek seri nolu 21/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.
8- …. çek seri nolu 26/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.
9- …. çek seri nolu 30/12/2007 keşide tarihli 125.000,00- TL.
DOKUZ ADET ÇEKTEN DOLAYI DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
B- Şartları oluşmaması sebebiyle kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 81.288,90-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 21.995,85 TL harcın mahsubuna, bakiye 59.293,05 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 24,30-TL başvurma harcı ile 21.995,85 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davanın değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir olunan 59.650,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 943,80 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.943,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/05/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸