Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/153 E. 2019/643 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/153 Esas
KARAR NO : 2019/643

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 11/03/2019
KARAR TARİHİ : 30/05/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin davalı şirketin ortakları olduğunu, davalı şirketin 11.02.2019 tarihinde genel kurul toplantısı yapıldığını, genel kurul toplantısının 2 nolu davalı ….’a genel kurul tarihi bildirilmediğini, genel kurul toplantısına ilişkin mahkeme kararına yönelik yazılı emir yoluna başvurulduğunu, açıkça kanuna karşı hile yapılarak toplantı yetkisi alındığını, genel kurul toplantı tutanağı tescil ve ilan edilmediğinden içeriğini öğrenme imkanı olmadığını, alınan kararların müvekkillerine tebliğ edilmediğini, genel kurulda alınan kararlardan sadece yönetim kuruluna seçime ilişkin kısım ilan edildiğini, müvekkillerinin yasal haklarının korunması için öncelikle 2 nolu müvekkile yönelik olarak Genel Kurul toplantısı bildirilmediğinden; Alınan kararların ise ana sözleşme, Ticaret Kanunu ve iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle (başkaca itiraz haklarımız saklı kalmak üzere) iptaline karar verilmesini talep için işbu dava ikamesinin zorunlu olduğunu, yapılan Genel Kurul sonucunda şirket yönetimini tek başına elde eden yöneticinin, müvekkillerin haklarını ortadan kaldırıcı eylem ve işlemlere girişmesi, telafisi imkansız zararlara neden olacağından, Genel kurul kararlarının uygulanmasının tedbiren durdurulmasını talep etmek gerektiğini belirterek öncelikle usul ve yasaya aykırı olarak 11.02.2019 tariihinde yapılan genel kurul kararlarının uygulanmasının tedbiren durdurulmasına, Davalı şirketin 11.02.2019 tarihli genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ….’in şirket ortağı olmadığı bu nedenle aktif dava ehliyetinin bulunmadığının diğer davacının ise kendisi için çağrının usulune uygun olmadığı yönünde bir itirazının bulunmadığı öyle olsa bile toplantıya katılmamasınının nisaba etkili olmadığı sonucu değiştirmeyeceği davacı ….’e çağrının usulune uygun olarak yapıldığını, alınan kararların Bakırköy …..Asliye Ticaret Mahkemesinin kararı uyarınca yapıldığını, tedbir talebinin reddine mahkeme aksi kaanatte olursa 1.000,000-TL den aşağı olmamak üzere teminat alınmasına karar verilmesini ve davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirket Yönetim Kurulu Başkanı …. 15/04/2019 tarihli beyan dilekçesinde; 11.02.2019 tarihli olağanüstü genel kurulda şirket yönetim kurulu seçimi yapıldığını, alınan karar uyarınca hâlihazırda şirketin yönetim kurulu tek kişiden oluşmakta olup kendisinden başka yönetim kurulu üyesi bulunmadığını, yönetim kurulu üyesi / başkanı sıfatıyla …..A.Ş. nin temsil ve ilzam yetkisini üstlendiğini, davacılardan ….’ın şirket ortağı olmadığını, İstanbul Ticaret Odasına 320455 sicil numarasıyla Kayıtlı şirketimiz ….A.Ş. ‘nin 6.005.000,00-TL sermayeli bir şirket olduğunu ve şirketin iki ortağı bulunduğunu, şirketin sermayesinin, her biri 100 TL değerinde 60-050 paya ayrıldığını, mevcut hisselerden %75 e tekabül eden 45.038 pay şahsıma, %25 e tekabül eden 15.013 pay ise davacı ….’e ait olduğunu, şirketin başka ortağı olmadığını, şirket ortağı olmayan … isimli kişinin dava açma hakkı olmadığını, diğer ortak …..l’in ise dava konusu genel kurula usulüne uygun olarak davet edilmesine rağmen toplantıya katılmadığını, Bakırköy….. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.01.2019 Tarih ve ….E K sayılı kararı ile kendisine kararda belirtilen gündem maddeleri ile şirket genel kurulunu olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi verildiğini, genel kurulda gündem maddelerinin görüşüldüğünü, şirketin “…” markası altında Türkiye genelinde ve dahi yurtdışında faaliyet gösteren profesyonel ve kurumsal bir firma olduğunu, tedbir kararının kabulü halinde Türkiye’nin ilk ve tek gömlek markası (….) adı altında tüm Alış Veriş Merkezlerinde(AVM) onlarca şubesi ve yüzlerce çalışanı bulunan, istihdama ve ülke ekonomisine katkı sunan şirketin ticari istikbali ciddi bir risk ile karşı karşıya kalacağını, telafisi imkansız /zararlar doğabileceği gözetilerek tedbir talebinin açıklanan nedenlerden dolayı reddine karar verilmesi gerektiği görüşünü bildirmiş, yazılı beyanı ekinde imza sirkülerini ibraz etmiş, incelenmesinde davalı şirketi temsile yetkili şirket müdürü olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, davalı şirketin 11/02/2019 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Valiliği Ticaret İl Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye de cevap verildiği, istenen bilgi ve belgelerin gönderildiği, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil numarasında kayıtlı ….Anonim Şirketinin 11/11/1994 tarihinde kurulduğu, şirketin yönetim kurulu üyesi ….’in şirketi münferiden temsile yetkili olduğu, 13/02/2019 tarihinde tescil edilen 11/02/2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı fotokopisinin eklendiği görülmüştür.
Davalı şirket tarafından her iki genel kurula ilişkin toplantı tutanakları ve eklerinin de sunulmuştur.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalı şirketin 11/02/2019 tarihinde ve TTK 410.maddesi uyarınca olağanüstü genel kurul toplantısında alınan nolu kararların TTK 445 ve devamı maddeleri uyarınca iptali koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda;
Kural olarak TTK. m. 445 uyarınca yasaya, esas sözleşmeye veya iyiniyet kuralına aykın kararlara karşı iptal davası açılabilir. Dolayısıyla anılan kararlann iptalinin sağlanabilmesi için bu kararların kanun, anasözlesme veya afaki iyiniyete aykırı olması da gerekir. Bir başkı deyişle sadece bir takım usuli eksiklikler bulunduğu gerekçesiyle alınan kararlann iptali sağlanamaz.
Davaya konu iptali istenen genel kurul kararları davacıların iddiası, genel kurul toplantısna ilişkin çağrının usulsüz olduğu bu nedenle alman kararların iptal edilmesi gerektiği istenmiş ise de somut olayda, davalı şirketin dava konusu genel kurul toplantısına ilişkin çağrının, gündemi de ihtiva edecek şekilde, Türkiye Ticari Sicili Gazetesi’npe ilan edildiğinden bir başka deyişle eksik (usulsüz) de olsa bir davet ve ilan bulunduğundan; alman kararların iptalinin sağlanabilmesi için ayrıca bu kararların kanuna, esas sözleşmeye veya iyiniyet kuralına aykın olduklarının da kanıtlanması gerekir.
Davacı dilekçesinde davalı şirketin 11.02.2019 tarihli genel kurul kararlarının iptalini talep etmiş olmakla, kural olarak toplantıda hazır bulunup karara olumsuz oy kullanan ve bu muhalefetini tutanağa geçiren ortak ile genel kurul toplantısına usulüne uygun olarak davet edilmeyen ortağın dava hakkı bulunmaktadır. Davacının toplantıya katılmadığı sabittir. Ayrıca dava dilekçesinde genel kurul toplantısının sadece davacı …’a bildirilmediğı şeklinde bir iddia ileri sürülmüş ve davacı ….’in çağrı usulsüzlüğüne dair bir iddiası açık bir şekilde ileri sürülmemiştir. Bir an için böyle bir iddiası olsa dahi konuyu düzenleyen Genel Kurul Toplantısına Çağrı Usulü 6102 Sayılı TTK’nun 414, maddesinde; “Genel kurul toplantıya, esas söyleşmede gösterilen şekilde, şirketin internet sitesinde ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilanla çağrılır. Bu çağrı, ilan ve toplantı günleri hariç olmak üzere, toplantı tarihinden en az iki hafta önce yapılır. Pay defterinde yazılı pay sahipleriyle önceden şirkete pay senedi veya pay sahipliğini ispatlayıcı belge vererek adreslerini bildiren pay sahiplerine, toplantı günü ile gündem ve ilanın çıktığı veya çıkacağı gazeteler, iadeli taahhütlü mektupla bildirilir.’ şeklinde belirtilmiştir.
İptali talep edilen genel kurulun tarihi, yapılacağı yer, gündem maddeleri ve sair hususlar 24.01.2019 Tarih ve …. Sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nin ….. sayfasında ilan edilmiş ve gelen kayıtlardan ayrıca şirketin http://….com.tr uzantılı internet sitesinde yayımlanmıştır. Bunun yanında ilanın yayımlandığı gazetenin tarih ve sayısı, toplantının yer ve zamanı, gündem maddeleri vs sair hususlar davacıya hem iadeli taahhütlü mektupla hem de Kadıköy ….. Noterliğinin 25.01.2019 Tarih ve …. Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirildiği görülmüştür. Sonuç olarak davacı kanuna ve usule uygun olarak genel kurula davet edilmiş ve davaya konu genel kurula katılmadığı anlaşılmıştır.Bu durumda usulüne uygun çağrıya rağmen genel kurul toplantısına katılmamış ve alınan kararlara muhalefet şerhi kovmamış olmaları sebebiyle dava açma haklarının bulunmadığı da bir gerçektir. Kaldı ki davacının %25 oranında hisse sahibi olduğu dikkate alındığında TTK’nun 446/1-B maddesinde çağrı usulsüzlüğünün dahi tek başına dava açma hakkı verdiği kabul edilmemiş usulsüzlüğün genel kurul kararının alınmasında etkili olması aranmıştır .
Davacı …..’in, yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmesi nedeniyle TTK 410.madde kapsamında çağrıya izin davası sonunda Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.01.2019 Tarih ve …. E.K. sayılı kararı ile belertilen gündem maddeleri ile şirket genel kurulunu olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi verildiği görülmüştür. Nitekim olağanüstü genel kurul kararda gösterilen gündem maddeleri ile 11.02.2019 tarihinde toplanmıştır. Genel Kurulda gündem maddeleri görüşülmüş, karar nisabını yitiren ve dolayısıyla karar alamaz durumda bulunan yönetim kurulu seçimi yapılmış ve aynca öz sermaye tespit raporu değerlendirilerek şirket sermayesinin artırılması için gerekli işlemleri ve hazırlıkları yapmak üzere yönetim kuruluna yetki verildiği görülmüştür. Genel kurulda ayrıca gündem maddesi olan 21.11.2018 tarihli şirketin Özsermaye Tespitine Dair Mali Müşavirlik Raporu görüşülmüş ve bir sonraki genel kurulda yapılması planlanan sermaye artışı işlemlerinin yürütülmesi için Yönetim Kuruluna yetki verilmiştir.Ayrıca davaya konu genel kurulda sermaye artışı yapılmamıştır. Gündem maddeleri arasında da yer aldığı üzere şirket sermayesinin yarısından fazlasının karşılıksız kaldığına şirketin öz sermayesinin 12.109.155,86 TL’si olduğuna dair tespit raporunun TTK’nun 376. maddesi kapsamında yasal bir zorunluluk olarak değerlendirilmesinde alınacak tedbirlerin görüşülmesinde ve muhtemel sermaye artışı için bu husustaki hazırlık ve işlemleri yürütmek üzere yönetim kuruluna yetki verilmesinde kanuna sözleşme ve dürüstlük kurallarına aykırı bir durum olmadığından davanın esas yönünden de reddi karar vermek gerekmiştir.
Davacı ….. yönünden ise , kural olarak iptal davasını açabilecek olanlar, pay sahipleri, organ olarak yönetim kurulu üyeleri ve yönetim kurulu üyelerinden her birisidir (TTK.m.446). Toplantıya katılan pay sahipleri karara olumsuz oy vermiş ve muhalefetini zapta geçirmiş olmaları hâlinde iptal davası açabilirler.Somut olayda davacılardan …’ın davalı şirketin ortağı olmadığı şirkete ait İstanbul Ticaret Odasına …. sicil numarasıyla kayıtlı ….A.Ş. 6.005.000,00-TL sermayeli bir şirkettir. Şirket sermayesi, her biri 100 TL değerinde 60.050 paya ayrılmıştır. Mevcut hisselerden %75 e tekabül eden 45.038 pay ….’e, %25 e tekabül eden 15.013 pay ise davacı …..’e aittir. Davalı şirketin ortakları ….. ve …..’den ibaret olup bu husus Ticaret Sicil Kayıtlan, Hazirun Cetveli ve Pay Defteri ile sabittir. Öte yandan davacılardan ….’in Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına sunduğu beyanı ile de şirket ortaklarının …. ve …..’den ibaret olduğunu kabul edilmektedir. Sonuç olarak davacı…..’ın ortaklık sıfatı ve dolayısıyla dava hakkı aktif husumet ehliyeti bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle; davacı …..’ın açtığı davanın genel aktif husumet yokluğundan reddine, davacı ……’in açtığı davanın esastan reddine, davacıların yerinde görülmeyen tedbir taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı …..’ın açtığı davanın genel aktif husumet yokluğundan reddine,
2-Davacı ….’in açtığı davanın esastan reddine,
3-Davacıların yerinde görülmeyen tedbir taleplerinin reddine,
4-Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan harcın mahsubuna, başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Red sebepleri farklı olduğundan davacı …..’in açtığı davanın esastan reddi nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 2.725,00,- TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı Cemaleddin Pektaş’ın açtığı davanın genel aktif husumet yokluğundan reddi nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı yararına tayin ve takdir olunan 2.725,00- TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/05/2019

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸