Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/14 E. 2020/213 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/14 Esas
KARAR NO : 2020/213

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 07/01/2019
KARAR TARİHİ : 27/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;öncelikle İİK.m.286’da öngörülen tüm belgeleri içeren işbu konkordato talebinin muvacehesinde, üç aylık süre ile geçici mühlet verilmesine, gerekli görülmesi halinde geçici mühletin 2 ay daha uzatılmasına, geçici mühlet kararının İİK.m.288 gereğince ilanına, geçici mühlet kararı ile birlikte, şirketin ekonomik hacmi nazara alınarak, geçici konkordato komiseri atanmasına, İİK. m. 294/1 uyarınca, şirket hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hîtbır takip yapılmamasına ve başlamış takiplerin durdurulmasına, İİK m.294/1 uyarınca, şirket hakkındaki ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına, şirketlerin takip borçlusu olduğu takiplerde kendisi aleyhine veya 3.şahıs konumunda olduğu takiplerde kendisine yönelik 89/1 haciz ihbarnameleri ile İİK 78.maddesi çerçevesinde doğmuş ve doğacak alacakların haczi talebini ihtiva eden haciz müzekkerelerinin gönderilmesinin tensiben önlenmesine, takas, hapis ve mahsup hakkının kullanılmasının tensiben önlenmesine, İİK.m.295 uyarınca konkordatoya tâbi olmayan rehinli alacaklar bakımından, rehinin paraya çevrilmesi yolu ile yapılacak icra takiplerinde muhafaza ve satış işlemlerinin durdurulmasına, şirketin bankalar nezdınde tatbik edilmiş/edilecck blokaj işlemlerinin kaldırılmasına ve şirketin üçüncü kişilere vermiş olduğu teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesine, şirketlerin tüm kurumlar ve şirketler nezdindeki hak ve alacaklarının 3.kişilerce haciz, muhafaza ve tahsil edilmesinin önlenmesi ve evvelce yapılmış takiplerden üzerine haciz konulan hak ve alacaklar da dahil olmak üzere tüm hak ve alacaklarının müvekkil şirketlere ödenmesine, şirketlerin muhafaza altına alınmış ve alınacak emtia, taşıt, cihaz, leasing kapsamındaki makine ve diğer hak ve alacaklarının müvekkil şirkete iadesine, İİK. m, 297/1 hükmü uyarınca müvekkil şirkete komiserin nezareti altında işlerine devam edebilmesi için faaliyet izni verilmesine ve bu bağlamda mahkemece belirlenecek işlemlerin komiserin izni ile yapılmasına, geçiçi mühlet neticesinde İİK m. 289 gereğince 1 yıllık kesin mühlet verilmesine ve gerekli görülmesi halinde bu mühlet kararının 6 ay daha uzatılmasına, kesin mühlet kararının ilanına, yargılama neticesinde İİK m. 305 vd. maddeleri gereğince konkordatonun tasdikine, tasdik kararının ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, 7101 sayılı ile değişik İcra ve İflas Kanunun 285 ile devamı maddeleri uyarınca konkordato istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması, konkordato talebine eklenmesi gerekli belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiser heyeti görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser heyetinin toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Geçici mühletin ve kesin uzatılmasına ilişkin ilanların ayrı ayrı Türkiye Sicil Gazetesi ile Basın İlan Kurumu Portalında yapıldığı ve İİK’nun 288. Maddesi uyarınca gerekli yerlere bildirimlerin yapıldığı görülmüştür.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 07/02/2019 tarihli raporda özetle; 15/01/2019 tarihinde borçlu şirket merkezine gidilerek, şirket yetkilileri ile toplantı yapıldığı; toplantıda öncelikle, şirketin faaliyet alanı, şirketin yönetim yapısı ve şirketi konkordato başvurusunda bulunmaya iten sebepler hakkında bilgiler alındığı, daha sonra komiser heyetince komiser heyetinin yetki, görev ve sorumlulukları hakkında bilgilendirmede bulunulduğu, şirketin ön projesinde yer verdiği, hazırlanmış 31/12/2018 tarihli ara bilançoya göre, net aktif toplamının 33.856.862,13 TL, toplam borcun (-)30.775.503,08 TL, özvarlığının ise + 3.081.359,05 TL olduğu ve borca batık olmadığı, 23.561.756,95,- TL tutarında stokun 12.364.430,04.-TL’si stoklar için verilen sipariş avanslarından oluştuğu, ancak bu siparişlerin ne olduğu, kimlere verildiği ve bunun karşılığında ödemelerin nasıl yapıldığına ilişkin dava dosyasına sunulu belge ve bilgi bulunmadığı, firmadan verilen sipariş avanslarına ilişkin detay bilgi ve belgeleri komiser heyetince istenmiş olduğu, şirketin tüm alacaklılarına vade konkordatosu teklif ettiği, konkordato teklifine göre piyasa borçları 2020 yılı başından itibaren 36 ay eşit taksitler halinde, ödeneceği, şirketin 31.12.2018 tarihi itibariyle 655.057,28,- TL karının bulunduğu, şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği; demirbaş, tesis makine cihazları ile mevcut çalışma düzenini koruduğu, faaliyetlerine devam ettiği, geçici mühlet içerisinde mal varlıklarının rayiç değerlerinin tespiti akabinde kesin bir değerlendirme yapılabileceği, mahkemenin 11.01.2019 tarihli ara kararının … nolu kararı uyarınca, borçlu şirketin yönetim ve karar organlarının aldığı kararların uygunluğunun denetlendiği, şirketin ödeme taleplerine, konkordato hukukunun genel prensipleri gözetilerek yanıt verildiği, şirketin mali tablolarının 30.11.2018 tarihli olduğu ve defter kayıtları ile dava dilekçesi ekindeki dökümlerinin birbirlerini teyit ettiği tespit edilerek davacı şirketten heyetimizce sunulacak bir sonraki raporda değerlendirmemize esas olmak üzere tayin edilen bilirkişilerin değerleme raporlarının ve Şirketten istenen diğer mali verilerinin tarafımıza sunulması ve borç ve alacaklara ilişkin mutabakat işlemlerinin tamamlanması He birlikte, düzenlenecek Raporumuzda tüm mali veriler karşılaştırmalı olarak ve konkordato ön projesi ile birlikte değerlendirilerek sunulacağı, mevcut değerlendirmeler ışığında ve ek mali bilgilerin de tarafımıza sunulmasını müteakip kesin değerlendirmenin heyetimizce yapılacağı, kesin kanaatimizin geçici mühlet sonunda sunulacak olan raporda belirtilebileceği bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 04/04/2019 tarihli raporda özetle; şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, demirbaş, tesis ve makine cihazları ile mevcut çalışma düzenini koruduğu, ticari faaliyetlerine devam ettiği, rapor tarihi itibari ile 8 çalışanı olduğu, şirketin heyetimizin almış olduğu kararlar doğrultusunda, şirketin ticari faaliyetleri ile ilgili alımlar ve zorunlu harcamalarım belirlenmiş kural ve limitler dahilinde, komiserler heyeti onayı ile yaptığı, şirketin konkordato sürecinde alıntılanın komiser nezret ve onayı ile peşin olarak gerçekleştirdiği, şirkete ait 31.12.2018 tarihli kaydi bilançoya göre; aktif toplamının (+) 31.165.917,31 TL, yabancı kaynaklar toplamıntn (-) 28.084,558,26 TL, özvarlığın ise (+) 3.081.359,05 TL olduğu ve bu kapsamda borca batık durumda olmadığı, şirketin rayiç değerlere göre düzenlenmiş 31/12/2018 tarihli bilançosuna göre, net aktif toplamının (+) 27.356.728,57 TL, yabancı kaynaklar toplamının (-) 28.084.497,61 TL, özvarlığm ise (-) 727.769,04 TL olduğu ve rayiç değer esasına göre şirketin borca batık durumda olduğu, mahkemenin 11.01.2019 tarihli ara kararnnn 5 no’lu karart uyarınca, borçlu şirketin yönetim ve karar organlarının aldığı kararların uygunluğunun denetlendiği, şirketin ödeme taleplerine, konkordato hukukunun genel prensipleri gözetilerek yanıt verildiği, şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağının değerlendirilmesi bakımından 31.12.2018 tarihi itibarıyla rayiç değerlere göre hesaplanmış mali tablolarının oluşturulması büyük önem arz ettiği. Şirket varlıklarının rayiç değerinin tespiti aşamasında Verilen Sipariş Avanstan hesabındaki bakiyelerin mutabakatının yapılabilmesi bakımından Heyetimizce 06.03.2019 tarihli toplantı tutanağında söz konusu husus şirket yetkililerine aktanlmış olup, rapor tanzim tarihine kadar heyetimize henüz istenen bilgi ve belgeler ulaşmadığından, mahkemece uygun görülmesi halinde mutabakat işlemlerinin son halinin bir sonraki raporumuzda değerlendirileceği, şirkete ait ön projedeki mali durumun iyileştirilmesi yöntem ve tedbirlerinde konkordato kaynaklan içerisindeki en büyük kalemin 21.302.943,14 TL ile faaliyetin devamıyla öngörülen daire satışlarından gelecek bedel olduğu, ancak bilirkişilerce şirkete ait taşınmazların toplam rayiç değerinin ise 11.920.000,00 TL olduğu hususları dikkate alındığında, mevcut rayiç değerlere göre hesaplanmış mali tablolardaki toplam varlıklar ile toplam borçların dikkate alınraak mevcut ön projede revizyon yapılmasının uygun olacagı, şirketin mevcut faaliyet alanı kapsamında aktifinde çoğu tamamlanmış ve satışa hazır gayrîmenkullerin varlığı, davacı bu şirketin bu anlamda tüm mal varlığını oluşturan gayrimenkullerinin mahkemece verilen ihtiyati tedbir kapsamında devir ve temlikinin yasaklanmış olması da göz önünde bulundurularak, şirketin İçinin boşaltılması gibi alacaklıların zararına olabilecek durumun bulunmaması, çok sayıda gayrimenkul satışı hususlarında ciddi tekliflerin bulunması, şirketin faaliyetlerine devam etmesi başlangıçtaki personel sayısında inşaatların seviyeleri de dikkate alınarak, personel sayılarının azaltılmış olması, dava açıldıktan sonra vergi, SGK, gibi kamu borçlarını ve kira bedellerini ödemeleri, personel maaşlarım ödemeleri de göz önünde bulundurularak davacı şirketin re vize projesi suretiyle iyileşmesinin mümkün olabileceği, revizyon kapsamında olası sermaye artırımları bulunduğu, davacı şirkete 2 aylık ek geçici mühlet verilmesinin gerek davacı gerekse alacaklıların menfaatlerine olacağı mütalaa olunmuştur.

Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 10/05/2019 tarihli raporda özetle; şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, demirbaş, tesis ve makine cihazları ile mevcut çalışma düzenini koruduğu, ticari faaliyetlerine devam ettiği, tapor tarihi itibari ile 8 çalışanı olduğu, şirketin komiser heyetinin almış olduğu kararlar doğrultusunda, şirketin ticari faaliyetleri ile ilgili alımlar ve zorunlu harcamalarını belirlenmiş kural ve limitler dahilinde, komiserler heyeti onayı ile yaptığı, şirketin konkordato sürecinde ahmlarmı komiser nezret ve onayı ile peşin olarak gerçekleştirdiği, mahkemenin 11.01.2019 tarihli ara kararının … no’lu kararı uyarınca, borçlu şirketin yönetim ve karar organlarının aldığı kararların uygunluğunun denetlendiği, şirketin ödeme taleplerine, konkordato hukukunun genel prensipleri gözetilerek yanıl verildiği, geçici konkordato komiserliği heyetince düzenlenen 04.04.2019 tarihli raporda; şirketin mevcut ön projesinde revizyon yapılmasının uygun olacağı belirtilmesi üzerine, davacı şirkette komiser heyetince yapılan değerlendirmeleri dikkate alınarak mevcut ön projede revizyon yapılmış olup ancak şirket tarafından yapılan revize ön projenin 09/05/2019 tarihinde komiser heyetine ibraz edilmesi nedeniyle işbu raporun hazırlanması aşamasında söz konusu revize ön projenin değerlendirilmesi yapılamadığı, şirketin revize ön projesinin bir sonraki aylık raporda değerlendirilerek ön projenin şirketin konkordato sürecinde başarılı olup olmayacağı konusunun detaylıca değerlendirilerek davacı şirket hakkında komiser heyetinin son görüşünün bir sonraki raporda değerlendirileceği bildirilmiştir.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 24/05/2019 tarihli raporda özetle; şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında şirkete ait oian ve Sayın Mahkemenize sunulan 30.11.2018 tarihli mali tablolar ile 30.04.2019 tarihli konkordato revize on projesi, şirkete ait 31.12.2018 yıl sonu ve 31 Mart 2019 tarihli ara dönem mali tablolarının incelenmesi neticesinde takdiri mahkemeye ait olmak üzere; şirketin çalışma kabiliyetini kaybetmediği, demirbaş, tesis ve makine cihazları ile mevcut çalışma düzenini koruduğu, ticari faaliyetlerine devam ettiği, rapor tarihi itibari ile 8 çalışanı olduğu, şirketin heyetimizin alrrnş olduğu kararlar doğrultusunda, şirketin ticari faaliyetleri ile ilgili alimi ar ve zorunlu harcamalarını belirlenmiş kural vc limitler dahilinde, komiserler heyeti onayı ile yaptığı, şirketin konkordato sürecinde altınlarını komiser heyeti nezret ve onayı ile peşin olarak gerçekleştirdiği, mahkemenin 11.01.2019 tarihli ara kararının … no’lu karan uyarınca, borçlu şirketin yönetim vc karar organlarının aldığı kararların uygunluğunun denetlendiği, şirketin ödeme taleplerine, konkordato hukukunun genel prensipleri gözetilerek yanıt verildiği, şirketin 31 Mart 2019 tarihli ara dönem malî tablo verileri dikkate alındığında; kaydi bilançoya göre şirketin borca batık durumda olmadığı, kaydi değerlere göre öz varlık tutarının (+) 3.018.715,13 TL olduğu, rayiç bilançosuna göre özvarlık tutarının (+) 1.748.022,44 TL olduğu ve şirketin borca batik durumda olmadığı, şirkete ait taşınmazların şirket konkordato sürecinde iken satılamaması ve haciz İcra yoluyla satılması durumunda, piyasa rayiç değerinin çok daha altında satılacak olması nedeniyle şirket alacaklıları olan bankaların alacaklarını alamayacakları, KGF kredileri dolayısıyla da kamunun da alacaklarını tahsil edememekten dolayı kamu zararının ortaya çıkacağının muhtemel bir sonuç olarak görüldüğü, şirketin taahhüt alacaklıların alacakl bulunduğu, davacı şirketin taahhütlerini ve yükümlülüklerini yerine getirmesi kaydıyla, bütün mühleti sonunda ödenme ihtimalinin bulunduğu, davacının halihazırdaki performansı ile şirketin komiser heyetionayıyla doğacak bütün borçlarını ve imtiyazlı alacaklıların alacaklarını ödenme ihtimalinin bulunduğu, şirketin hali hazırda ticari faaliyetine kesintisiz devam etmesi, şirketin konkordato revize ön projesinde belirtilen satış ve kârlılık hedeflerini gerçekleştirebileceği vöntinde kanaat oluşması, bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, konkordatoya tabi borçların konkordato revize ön projesinde belirtilen teklif kapsamında ödenebileceğinin değerlendirildiği, dolayısıyla konkordatonun başarıya ulaşması mümkün bulunduğundan borçlu şirkete kesin mühlei verilmesi hususundaki yaklaşımımın olumlu olduğu, mahkemece davacı şirkete komiser heyeti olarak atandığımız tarihten günümüze kadar davacı şirketin yönetim ve muhasebesi tarafından önemli hususların gündeme getirildiği, ancak davacı şirketin heyetimizin bilgi ve onayına sunmadığı veya heyetimizce belirlenmesi fiilen imkan dahilinde olmayan olayların gerçek mahiyetlerini belirleme yönünde bir inceleme ve tespit imkanına sahip olunmadığı; heyetimizin bilgi ve onayına sunulmayan ve tarafımızca tespiti mümkün olamayacak iş ve işlemlerden sonradan haberdar olunması halinde cezai sorumluluğun davacı şirket uhdesinde bulunduğu, işbu raporda açıklanan hususlar çerçevesinde konkordato sürecinin başarıya ulaşabilmesi İçin borçlu şirketin ve şirket ortağının üzerine düşen görevleri ifa etmesi ve re vize ön projesindeki taahhütlerini yerine getirmesi; aksi takdirde Mahkemenizce kesin mühlet verilmesi uygun bulunsa dahi kesin mühlet içerisinde konkordatonun başarıya ulaşmayacağı anlaşılır ise ÎİK. m. 292/b uyarınca Mahkemece borçlu davacı şirketin iflasına resen karar verilebileceği mütalaa olunmuştur.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 01/09/2019 tarihli raporda özetle; şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında şirkete ait 30.06.2019 tarihli mali ablolarınm Heyetimizce incelenmesi neticesinde takdiri mahkemeye ait olmak üzere; şirketin 30.06.2019 tarihi İtibarıyla gelir tablosunda 116.478,99 TL dönem zararı oluştuğu, geçici mühlet kararı tarihi olan 04.01.2019 tarihi ile işbu raporun hazırlandığı tarih aralığında yaklaşık 8 aylık dönemde Şirketin herhangi bir taşınmaz satışım gerçekleştiremediği ve herhangi bir şekilde ticari faaliyet geliri elde edilemediği, şirketin esas faaliyet konusunun daire satışı olduğu ve taşınmaz satışlarının gerçek değerine yakın bir değerde çok kısa süre içerisinde satışının pek mümkün olmadığı, Ülkemiz ekonomisindeki belirsizlikler ve taşınmaz satışlarındaki durgunluk dikkate alındığında davacı şirketin esas faaliyeti olan taşınmaz satışlarını kesin mühlet süreri içerisinde satabilmesinin muhtemel olduğu, şirketin 30.06.2019 tarihi itibarıyla kaydi değerlere güre hesaplanan bilançosuna bakıldığında borca batık durumda olmadığı, yapılan İncelemede, davacı şirketin; alacaklı sayısının 250 ve alacak tutarının 125 milyon sınırlarım aşmadığı tespit edildiğinden, Alacaklılar Kurulunun oluşturulmasına yer olmadığı, Mart 2019 itibarıyla şirketin ortağı ….’in şirkete olan toplam 4.128.344,53 TL’lık borcunun 3 yıllık süre içerisinde Şİrkcf e geri ödenmesi kararlaştırılmış olmasına rağmen, vadesi 31 Ağustos 2019 olan 350.000 TL’lik ilk senedin 232.817,74 TL’lik kısmının ödenmediği hususları tespit edilmiştir.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 06/12/2019 tarihli raporda özetle; şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında şirkete ait 30.09.2019 tarihli mali tablolarının Heyetimizce incelenmesi neticesinde takdiri mahkemeye ait olmak üzere; şirketin 30.09.2019 tarihi itibarıyla gelir tablosunda 246.134,71 TL dönem zararı oluştuğu, geçici mühlet kararı tarihi olan 04.01.2019 tarihi İle işbu raporun hazırlandığı tarih aralığında yaklaşık 11 aylık dönemde şirketin herhangi bir taşınmaz satışını gerçekleştiremediği, ancak Sayın Mahkemenizin 31,10,2019 tarihli kararında da ifade edildiği üzere satışına izin alınan taşınmazların sarisin id yapılmamasının sebebinin ise mühlet kararından sonra taşınmazların üzerine haciz konması olduğu,. haczin kaldırılması neticesinde satış için mahkemeden izin alınan taşınmazlar m satışının yapılabileceği, şirketin esas faaliyet konusunun daire satışı olduğu ve taşınmaz satışlarının gerçek değerine yakın bir değerde çok kısa süre içerisinde satışının pek mümkün olmadığı, ülkemiz ekonomisindeki belirsizlikler vc taşınmaz satışlarındaki durgunluk dikkate alındığında davacı şirketin esas faaliyeti olan taşınmaz satışlarını keşin mühlet sûresi içerisinde satabilmesinin muhtemel olduğu, şirketin 30,09.2019 tarihi itibarıyla kaydi değerlere göre hesaplanan bilançosuna bakıldığında borca batık durumda olmadığı, Mart 2019 itibarıyla şirketin ortağı ….in şirkete olan toplam 4.128.344,53 TL’lik borcunun 3 yıllık süre içerisinde şirkete geri ödenmesi kararlaştırılmış olmasına rağmen, vadesi 31 Ağustos 2019 olan 350,000 TL’İik ilk senedin 204.732,74 TL’lik kısmının ödenmediği hususları tespit edilmiştir.
Konkordato komiser heyeti yeminli mali müşavir ……, mali müşavir ….., hukukçu ….. tarafından tanzim edilen 14/02/2020 tarihli raporda özetle; şirketin faaliyetlerine nezaret edilmesi kapsamında şirkete ait 31,12.2019 tarihli mali tablolarının incelenmesi neticesinde; şirketin 31.12.2019 tarihi itibariyle gelir tablosunda 175.534,54 TL brüt satış tutarı gönderilmesine rağmen söz konusu brüt satış hasılatının 2019 yılı öncesinde satışı yapılan dairelere ilişkin olduğu, şirketin revize projesinde 2019 yılında stoklarda yer alan dairelerden 1.800.000,00 TL satış hasılatının beklendiği ifade edilmesine rağmen, geçici mühlet ve kesin mühlet süreleri dikkate alındığında yaklaşık 12 aylık dönemde herhangi bir daire satışının gerçekleştirilmediği ve Şirketin bu hedefini tutturamadığı, şirketin konkordato kaynakları içerisinde 3.300,000 TL nakit sermaye artırımı yapılacağı ve Mayıs 2019 döneminden başlayarak her ay 75,000,00 TL nakit sermaye girişinin sağlanacağı öngörülmesine rağmen, işbu rapor tarihi itibariyle şirket ortağının nakit sermaye olarak herhangi bir ödemede bulunmadığı, şirketin 31.12.2019 tarihi itibarıyla kaydi değerlere göre hesaplanan bilançosuna bakıldığında borca batık durumda olmadığı, Mart 2019 itibarıyla şirketin ortağı ….’in şirkete olan toplam 4.128.344,53 TL’lik borcunun 3 yıllık süre içerisinde şirkete geri ödenmesi kararlaştırılmış olmasına rağmen, vadesi 31 Ağustos 2019 olan 350.000 TL’lik ilk senedin 44.732,74 TL’lik kısmının ödenmediği, vadesi 01 Ocak 2020 olan 350.000 TL’lik borcun ise tamamının işbu rapor tarihi itibarıyla ödenmediği,şirketin ortağının … Ltd. Şti. adına keşide edip …. Beton Ltd. Şti. ne verdiğini İfade ettiği toplam 410.000,00TL tutarındaki çekler ile davacı şirketin ortağı ….’e keşide etmiş olduğu toplam 1.800.000,00TL tutarındaki çekleri şirkete geri verip şirkete olan borcundan mahsup ettiği ve bu kapsamda şirket ortağının şirkete olan borcunda bu miktar kadar azalma gerçekleştiği, komiser heyetinin önceki raporlarında da ifade edildiği üzere, davacı şirketin esas faaliyet konusunun daire satışı olduğu, şirketin konkordato projesine göre konkordatonun başarıya ulaşmasında daire satışlarından eide edilecek hasılatın büyük bir yer tuttuğu, ancak taşınmaz satışlarının gerçek değerine yakın bir değerde kısa süre içerisinde satışının pek mümkün olmadığı, revize projede öngörülen nakit sermaye artışının gerçekleştirilemediği hususları dikkate alındığında revize konkordato projesinin gerçekleşme ihtimalinin kuvvetle muhtemel olmadığı hususları tespit edilmiştir.
KONKORDATO PROJESİNİN BAŞARIYA ULAŞMA ŞARTLARI DEĞERLENDİRİLMESİ BAKIMINDAN
İİK. madde 287 ‘Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Konkordato işlemlerinin başlatılması alacaklılardan biri tarafından talep edilmişse, borçlunun 286 ncı maddede belirtilen belgeleri ve kayıtları mahkemenin vereceği makul süre içinde ve eksiksiz olarak sunması hâlinde geçici mühlet kararı verilir. Bu durumda anılan belge ve kayıtların hazırlanması için gerekli masraf alacaklı tarafından karşılanır. Belge ve kayıtların süresinde ve eksiksiz olarak sunulmaması hâlinde geçici mühlet kararı verilmez ve alacaklının yaptığı konkordato talebinin de reddine karar verilir.
Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak gerektiğinde üç komiser de görevlendirilebilir. 290 ıncı madde bu konuda kıyasen uygulanır.
Geçici mühlet üç aydır. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir, uzatmayı borçlu talep etmişse geçici komiserin de görüşü alınır. Geçici mühletin toplam süresi beş ayı geçemez.
291 inci ve 292 nci maddeler, geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanır. Geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. ‘ hükmü ile 291 inci ve 292 nci maddelerin geçici mühlet hakkında kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir.
İİK. MADDE 292 ‘İflâsa tabi borçlu bakımından, kesin mühletin verilmesinden sonra aşağıdaki durumların gerçekleşmesi hâlinde komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflâsına resen karar verir:
a) Borçlunun malvarlığının korunması için iflâsın açılması gerekiyorsa.
b) Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa.
c) Borçlu, 297 nci maddeye aykırı davranır veya komiserin talimatlarına uymazsa.
d) Borca batık olduğu anlaşılan bir sermaye şirketi veya kooperatif, konkordato talebinden feragat ederse.
İflâsa tabi olmayan borçlu bakımından ise birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerindeki hâllerin kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşmesi durumunda, komiserin yazılı raporu üzerine mahkeme kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine re’sen karar verir.
Mahkeme, bu madde uyarınca karar vermeden önce borçlu ve varsa konkordato talep eden alacaklı ve alacaklılar kurulunu duruşmaya davet eder; diğer alacaklıları ise gerekli görürse davet eder. ‘ hükmüyle konkordatonun başarıya ulaşamayacağı anlaşılıyorsa iflasa tabi borçluların resen iflasına karar verilmesi gerektiğini düzenlenmiştir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiş olup,Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
İİK 289. maddesinde, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya 1 yıllık kesin mühlet verileceği düzenlenmiştir. Borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” kavramı altında ifade edilmiştir. Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. (Konkordato ve Yeniden Yapılanma Hukuku -Av.Sümer Altay, sayfa 112, 1. Cilt).
Davacının sunduğu ön projede, şirketin borçlarını ödeyebilmek için satışın ve karlılığın yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmıştır. Davacı şirket ön proje de sermaye artışı ya da şirket ortaklarının kişisel mallarını paraya çevirerek şirkete getirmeleri gibi şirkete nakit para girişini sağlayacak imkanlara başvurulmamıştır.
Konkordato talebi, sadece zaman kazanmaya yönelik bir talep olmayıp, sürekli ve kalıcı bir iyileşme olasılığını konkordato projesi yardımıyla inanılır kılmalıdır. Bu sebeple ön proje sadece dilek ve temenniler içeren soyut bir belge olarak anlaşılmamalı, mahkeme tarafından kesin mühlet verilebilmesi için ön projenin nasıl başarılı olacağı açıklanmalıdır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi Dosya No: 2019/2251 Esas Karar No: 2019/2002)
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde;
Borçlu şirketin kesin mühlet alabilmesi, mali durumlarını iyileştirebileceğinin veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde ve şirketin geçici mühlet süresi içinde konkordato projesini başarıya ulaştırmaya yönelik bir çabalarının olmadığı ve tasarruf tedbirlerine dair komiser heyetini bilgilendirici belgeleri de komiser heyetine sunulmadığı da dikkate alındığında, borçlu bakımından da konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı sürecin devam ettirilmesinin davacı ya da alacaklıların menfaatine olmayacağı anlaşılmıştır. Davacının öngörülen dönem karlarını elde edemeyeceği de tespit edilmiş olup, konkordatonun başarıya ulaşmasını beklemek gerçekçi değildir.
Açıklanan tüm bu nedenlerle ,
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup, davacı şirket bakımından gelen raporlar dikkate alınarak İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile borca batıklığı nedeniyle borca batıklığı nedeniyle de iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde ve davacı şirketin geçici mühlet süresi içinde konkordato projesini başarıya ulaştırmaya yönelik bir çabalarının olmadığı da dikkate alındığında, davacı şirketin de konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı sürecin devam ettirilmesinin davacı ya da alacaklıların menfaatine olmayacağı anlaşılmıştır.
Davacı şirket sunmuş olduğu revize projedeki hedefleri ile gerçekleşen tutarlar karşılaştırıldığında, Mart 2019 itibarıyla şirketin ortağı ….in şirkete olan toplam 4.128.344,53 TL’lik borcunun 3 yıllık süre içerisinde şirkete geri ödenmesi kararlaştırılmış olmasına rağmen, vadesi 31 Ağustos 2019 olan 350.000 TL’lik ilk senedin 44.732,74 TL’lik kısmının ödenmediği, vadesi 01 Ocak 2020 olan 350.000 TL’lik borcun ise tamamının işbu rapor tarihi itibarıyla ödenmediği,şirketin ortağının … Ltd. Şti. adına keşide edip ….. Beton Ltd. Şti. ne verdiğini İfade ettiği toplam 410.000,00TL tutarındaki çekler ile davacı şirketin ortağı …..’e keşide etmiş olduğu toplam 1.800.000,00TL tutarındaki çekleri şirkete geri verip şirkete olan borcundan mahsup ettiği ve bu kapsamda şirket ortağının şirkete olan borcunda bu miktar kadar azalma gerçekleştiği, komiser heyetinin önceki raporlarında da ifade edildiği üzere, davacı şirketin esas faaliyet konusunun daire satışı olduğu, şirketin konkordato projesine göre konkordatonun başarıya ulaşmasında daire satışlarından eide edilecek hasılatın büyük bir yer tuttuğu, ancak taşınmaz satışlarının gerçek değerine yakın bir değerde kısa süre içerisinde satışının pek mümkün olmadığı, revize projede öngörülen nakit sermaye artışının gerçekleştirilemediği hususları dikkate alındığında son dönemdeki satış talepleri yeterli görülmemiş olup konkordato ön Projelerinin gerçekleşmesinin kuvvetle ihtimal olmadığı bu aşamada alınan raporlartarihti Konkordato ön Projelerinin gerçekleşmesinin kuvvetle ihtimal olmadığı bu aşamada alınan raporlar ve geçen süreç içindeki şirketin faaliyetleri dikkate alındığında, konkordatonun başarıya ulaşmasını beklemek gerçekçi bulunmadığından geçen uzun süreye rağmen başarı ihitmali oluşmadığından davacının rayiç değer bilançocuna göre borca batık durumda olmadığı dikkate alınarak davacının konkordato talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve İcra ve İflas Kanunu’nun 292/1-b maddesi gereğince konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı davacı şirket … İnşaat Otomotiv Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin konkordato talebinin reddine, hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına, konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân olunmasına, komiser heyetinin görevine son verilmesine, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na bildirilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konkordato talep eden İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil nosunda kayıtlı davacı şirket … İNŞAAT OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin KONKORDATO TALEBİNİN REDDİNE,
2-Hüküm ile birlikte mahkememiz tarafından verilen tüm tedbirlerin KALDIRILMASINA, bu hususta ilgili kurumlara müzekkere YAZILMASINA,
3-Konkordato talebinin reddi kararının Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-ilân Kurumunun resmî ilân portalında ilân OLUNMASINA,
4-Komiser heyetinin görevine SON VERİLMESİNE, konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
5-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 44,40 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 10,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-İİK.nun 293/son ve 164/1. maddeleri uyarınca kararın re’sen taraflara/vekillerine tebliğine,
8-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere hazır tarafların/vekillerin yüzlerine karşı oybirliğiyle karar verildi.27/02/2020

Başkan …
¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸