Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/92 E. 2019/780 K. 08.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/92 Esas
KARAR NO : 2019/780

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/07/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …. ile davalının …. Sürücü Kursunu 7 yıl boyunca birlikte işlettiklerini, davalının Sürücü Kursunun sorumlu müdürü gözükmekte ise de aslında müvekkili ile birlikte şirketin gayri resmi ortağı olduğunu, davacı … ile davalının aldıkları ortak karar ile 15/05/2017 tarihinde ortaklıklarını sonlandırdıklarını, bu tarihte davalının şirketten ayrıldığını, ortaklıkları devam ettiği esnada şirketin SGK borçları bulunduğunu, bu borçlar için diğer müvekkili …’a başvurduklarını, bu borçlara binaen şirket ortağı müvekkili ….’in kardeşi …. tarafından Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifinden 100.000,00-TL şirket için kredi çektiğini, çekilen bu krediye davalı …’un kefil olduğunu, alınan bu kredinin 30.000,00-TL’sinin sürücü kursu ortakları müvekkili … ile davalı … tarafından ödendiğini, davalının sürücü kursundan ayrılırken şirketin kooperatife kalan bakiye borcunun 70.000,00-TL olduğunu, davalının bu borca kefaleti devam ettiği için ileride borcun ödenmemesi ihtimaline karşılık davacılar ve davalının 10/05/2017 düzenleme tarihli, 11/07/2017 vade tarihli, 70.000,00-TL’lik senedi teminat amaçlı düzenlediklerini ve davalıya verdiklerini, düzenlenen senette sadece imza ve rakam bulunduğunu, işbu senedin Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet kooperatif müdürü …e yedi emin olarak verildiğini, ancak davalının eski arkadaşı olan ….’i ikna edip senedi aldığını, ödemeler düzenli olarak yapılmasına rağmen teminat senedinin davalı tarafından Bakırköy …İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, senedin imza ve tarih kısımları dışındaki bölümlerinin davalı tarafından doldurulduğunu, konu ile ilgili davalı hakkında Silivri C.Başsavcılığına yapmış oldukları suç duyurusu üzerine…sayılı soruşturma dosyası açıldığını, senet metninde “nakden” kaydı mevcut ise de müvekkillerinin davalıya bu senetten doğmuş herhangi bir borcu bulunmadığını, senedin müvekkilleri tarafından Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifindeki kredi borcuna karşılık teminat maksadıyla verildiğini, kooperatif müdürünün bu hususta tanık olduğunu, ayrıca ….adlı kişinin de görgüye dayalı bilgisinin bulunduğunu ileri sürerek 10/05/2017 düzenleme tarihli, 11/07/2017 vade tarihli, 70.000,00-TL tutarlı senedin teminat senedi olması nedeniyle müvekkillerinin bu senetten dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, bononun iptaline, senet takibe konulmuş olduğundan dolayı bedelinin tahsili durumunda davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin şirket çalışanı olup bunun dışında şirkette herhangi bir ortaklığının bulunmadığını, şirketin SGK borçlarından da sorumluluğu olmadığını, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi nezdinde borçlular tarafından alınan kredinin huzurdaki davaya konu edilen senetten ayrı bir mevzu olduğunu, dava konusu senedin teminat senedi olmadığını, bu hususun senede karşı senetle ispat kuralı gereğince tanıkla ispatının da hukuken mümkün olmadığını, dava konusu senedin kambiyo senedi vasfında olduğunu, davacının senedi müvekkiline olan borcundan dolayı düzenleyerek verdiğini, senet üzerinde hiçbir şekilde teminat olduğunun yazmadığını, davaya konu senedin teminat senedi olmayıp davalıların imzalarının bulunduğu ve unsurları tam olan kambiyo senedi niteliğinde bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine, %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Bakırköy …İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı takip dosya örneğinin gönderildiği, incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine 10/05/2017 düzenleme 11/07/2017 vade tarihli 70.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak 70.000,00 TL asıl alacak, 1.645,00 TL işlemiş faiz, 140,00 TL komisyon ücreti olmak üzere toplam 71.785,00 TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu …’na 17/10/2017, borçlu …’na 17/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği, borçlu … adına kayıtlı….plaka sayılı araç üzerine kayden haciz uygulandığı, dosya kapak hesabının yapıldığı, ödeme olmadığı görülmüştür.
Silivri …. Asliye Ceza Mahkemesi ….Esas sayılı dosyası ve Silivri CBS …. soruşturma sayılı dosyası ve dosyalarda mevcut ifade tutanakları dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, takip konusu bononun teminat senedi olarak düzenlendiği, davalının alacağı olmadığı halde bononun teminat senedi oluşunu göz önünde bulundurmaksızın icra takibine konu edildiği iddiası ile takipten sonra açılan menfi tespit davasıdır.

HGK’nun 14.3.2001 tarih, 2001/12-233 ve 20.6.2001 tarih, 2001/12-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesi gereklidir.
Yine, TTK hükümlerine göre açık bono düzenlenmesi mümkündür. Fakat borçlunun, bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu yönündeki bu iddiasını yine yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Uyuşmazlık konusu bonoda; davacı …, davalı ise lehtar durumundadır. 6102 Sayılı TTK’nın 778. maddesinin (f) fıkrası uyarınca bonolarda da uygulanması gereken 680. maddesi gereğince açığa senet düzenlenmesi mümkündür. Bu senedin sonradan anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu veya teminat olarak düzenlendiği iddiasının 6100 Sayılı Yasanın 200. maddesi uyarınca yazılı delil ile kanıtlanması gerekir. Davacı bu hususta yazılı bir delil bildirmemiş, davalı lehtara yemin teklifinde bulunmuş, lehtar davalı, takip konusu bonoyu teminat amaçlı almadığı, mal karşılığında düzenlendiği, bono nedeniyle alacaklı olduğuna ilişkin yeminini usulüne uygun şekilde yerine getirmiştir. Bu durumda, davacının davasını kesin delil ile ispatlayamadığının kabulü gerekir.
Davacı, davalının yalan yere yemin ettiğini ileri sürmüş ise de, yerleşik içtihatlar göz önünde bulundurulduğunda ve dosyada mevcut savcılık ve asliye ceza mahkemesi dosyaları da incelendiğinde davalının yalan yere yemin ettiği iddasının kanıtlanamadığı kanaatine varılarak davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL harcın peşin yatırılan 1.195,43 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.151,03 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 8.050,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı karar verildi.08/07/2019

Katip …
E-imzalıdır ¸

Hakim …
E-imzalıdır ¸