Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/9 E. 2020/700 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/9
KARAR NO : 2020/700

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2018
KARAR TARİHİ : 07/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 07/08/2017 tarihinde çalışır haldeki 3 adet kombine pirinç çubuk çekme makinesinin revizyonu ve modernizasyonu için sözleşme yapıldığını, davalı şirketin makineleri yerinde inceleyerek eksikliklerini tespit ettiğini, davalı şirketin 1.makine kendilerine teslim edildikten sonra 3 ay geçmesine rağmen makinenin revizyonu ve modernizasyonu tamamlayamadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından Büyükçekmece … Noterliğinin 14/11/2017 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarı ile davalı tarafa 110.040,00 TL ödeme yapıldığını, buna rağmen makinenin teslim edilmediğini, firmanın üretim kaybı nedeni ile oluşan zararlarının tazmininin kendilerinden isteneceğinin ihtar edildiğini, davalıya gönderilen ihtardan sonra 1.makinenin teslim alınmasının sağlandığını ve 32.makine revizyonu ve modernizasyonu için teslim edildiğini, davalı ile yapılan anlaşmanın amacının uzun süredir kullanılmaları nedeni ile makinelerde oluşan kapasite azalmasının revizyonu ve modernizasyonunun sağlanması olduğunu, davalının 4 ay içinde 3 makinenin revizyonu ve modernizasyonu yapmayı taahhüt etmiş olmasına rağmen 1 makineyi 3 ay sonra teslim edebildiğini, davalının kendilerine ihtarnamenin keşide edilince de davacıya gönderdiği mailde gerçek dışı mazeretler ürettiğini, sözleşmenin iptalini ve diğer makineleri revizyon yapmayacağını bildirdiğini, sözleşmenin davalı tarafça iptal edilmesi üzerine müvekkilinin davalıya teslim edilen 2.makineyi üzerinde hiçbir işlem yapılmadan teslim aldığını, müvekkili tarafından sözleşme yapıldıktan sonra davalıya 110.400,00 TL avans ödeme yapıldığını, davalının da bu bedelin kendilerine ödendiğini ihtara vermiş olduğunu mail cevabında kabul ettiğini ileri sürerek, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL ile revizyonu ve modernizasyonu yapılarak teslim edilen makinede yeni parça yerine çıkma parça kullanılmış olması nedeni ile de fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline, ticari faizi ile birlikte, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı yüklenici tarafından taraflar arasında akdedilen 07/08/2017 tarihli 3 adet kombine pirinç çubuk çekme makinesinin revizyonu ve modernizasyonuna ilişkin sözleşme uyarınca, ilk makine teslim alındığın ve gerekli çalışmalara başlandığını, davalının işyerine davacı tarafından demonte edilerek getirilip teslim edilen makinenin teknik ekip tarafından detaylı incelenmesinde, makinenin davacı tarafından beyan edilen nitelikte olmadığı, teknik anlamda çalışır vaziyette olarak nitelenmesine rağmen onlarca mekanik parçanın eksik olduğu, tahripli ve çalışamaz durumda parçalarının bulunduğunu, bazı mekanizmaların bulunmadığı bazılarının hasarlı deforme olduğunun tespit edildiğini davacının davalıya ilişkin kusur iddialarını ispatlamakla yükümlü olduğunu, tek başına makinenin geç tesliminin kusur olarak nitelendirilemeyeceğini, davacının sektöre ilişkin herhangi bir fiyat ve hizmet bilgisine dayanmadan tamamen kendi takdirinde yaptığı hesaplamalardan yola çıkarak davalının taleplerini yok saymak olduğunu, davacı tarafından davalı yerine ikame edilmek üzere başka bir mühendislik firması tarafından sadece 2 makineni revizyonu için alınan teklifin 160.000,00 TL tutarında olduğunu, davalı tarafından yapılan hizmete ilişkin fahiş fiyat iddiasında bulunulmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, davanın esastan reddine, davalı tarafından yapılan ekstra harcama ve işlere ilişkin doğan bakiye 15.000,00 TL’nin de yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu tespiti ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki makine revizyonu ve modernizasyon sözleşmesi uyarınca eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili davasıdır.
Usulünce duruşma açılmış, tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Davaya konusu sözleşme suretleri, sevk irsaliyesi celp edilmiş, davalı tanıkları dinlenmiş, bilirkişi raporu alınması yoluna gidilmiştir.
Öncelikle dinlenen tanıklar beyanlarında; davalı Tanığı … beyanında; kendisinin davacı şirketle üç makine için anlaştıklarını, ikisinin çalışır vaziyette olduğunu, birisinin merdiven altında paketlenmiş şekilde çalışmaz halde beklediğini, anlaşmada üç makinenin ikisinin çalışır halde olduğundan çalışmayanı tamir edip revize etmek üzere teslim aldıklarını, fakat bu makinede ana motoru dişli çarkları, rulmanları yani makinenin başta sona çalışmaz halde ve eksik halde, kırık olduğunu, davacı şirketin yetkililerinin şirket merkezine yakın oturduklarından neredeyse her sabah makineye yapılan işlemleri gördüklerini, bu makinenin ana motorunun olmadığını ve ithal bir makine olduğu için ana motoru bulmaları gerektiğini söylediklerini, ancak motoru iki buçuk ay sonra bulabildiklerini, bu makineyle ilgili kendilerine 40-45 civarında tamirat sözü verdiklerini ama kendilerinin makineyi iki buçuk ay sonra bulduklarını, yine kendilerinin tesliminden önceki üç aylık süreç öncesinde makine de değişiklik yapma kararı verdiklerini, bu makineye ovalama doğrultma makinesi ekleme yaparak tek seferde işlem yapılması amaçlandığını, fakat diğer makineyi de bu kez kendilerine geç teslim ettiklerini, teslimin gecikmesinde davacının malzeme temini ile ekleme makinesi yapmasına neden olduğunu, teslimin yapılacağı üç aylık devrenin sonunda sabah geldiklerinde şirket yetkililerinin makineyi görüp teslim almaya karar verdiklerini, öğleden sonra ise kendilerine, makineyi geç teslim ettiniz dediklerini, buna rağmen makineleri kendileri çalışır vaziyette teslim edildiğini, yerlerine gidip 15-20 gün civarında montajla uğraşıldığını, kendilerine de bu makineyi bu şekilde teslim ettikleri için teşekkür edildiğini, ilk makineyle ilgili ihtarnameyi de dikkate alarak böyle bir karar aldıklarını, makine ile ilgili halen firmadaki çalışanlarından firmayı devre dışı bırakarak teknik destek istediklerini, 120.000.00 TL’ye makineyi revize edebileceklerini söyledikleri dönemde kombine adlı başka bir firmadan aynı işlem için 160.000.00 TL’lik bir teklif aldıklarını bildiğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; kendisinin dava konusu yapılan makinelerle ilgili teknik kısımdan haberdar olduğunu, davacıdan öncelikle kendilerine atıl bir makinenin gelip, çalışır durumda olmadığını, ekipmanlarının kırık olup elektrik panosunun olmadığını, kendilerinin öncelikle eksik malzemeleri temin edip çalışır hale getirdiklerini, fakat ne kadar sürede çalışır hale getirdiklerini hatırlamadığını ancak davacı şirkete gidip bizzat kendisinin monte ettiğini, çalışır halde son haline dair video çektiğini, bunu mahkemeye sunabileceğini, bu makine konusunda oradaki ustabaşıdan bilgi aldıklarını, makinenin çalışır vaziyette olmasına karşın bakıma ve revizyona muhtaç olduğu ve şanzıman kısmının sıkıntılı olduğunu, kendilerinin makineyle ilgili arızaları tespit ettiklerini, ancak tam tamiri sağlanmadığından makinenin geri gönderildiğini, gelen makinelerin durumları itibariyle kısa zamanda tamiri yapılma durumu olan makineler olmadığını, davacı şirket yöneticilerinin firmaya gelip neredeyse haftada 1 makinelere bakıp takibini sağladıklarını, kendilerinin bu esnada, makinenin tamiri aşamaları konusunda bilgi verdiklerini beyan etmiştir.
Dosya kül olarak makineler üzerinde makine mühendisi bilirkişi ile taraflar tacir olmakla HMK 222 maddesi uyarınca taraf defter ve kayıtların incelenmesi için mali müşavir bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilmiştir. Alınan rapora göre; davacının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinini lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre, dava tarihi (03/01/2018) itibariyle davacının daavlıdan alacağının bulunmadığı, davalının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliği bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre, takip tarihi (03/01/2018 ) itibariyle davalının davacıdan 5.040,00 TL alacaklı olduğu, fakat, taraf ticari defterlerinin 26/10/2017 tarih itibari ile birbiri ile uyumlu olduğu, (01/01/2018) dava tarihi itibari ile taraf ticari defterleri arasındaki cari hesap farkının 5.040.00 TL olduğu, bu farkın sebebinin ise davacının 27/10/2017 tarihli 5.040, 00 TL tutarlı mahsup işleminden kaynaklı olduğu, bununla birlikte davalı tarafından davacı vekiline yazılan antetli yazı ve davacı şirkete gönderilmiş olan yazılarda davacının davalıya yapmış olduğu ödemeler içerisinde 5.040,00 TL yer aldığının bildirildiği, yapılan teknik değerlendirmeye göre ise, davalının fazla işçilik ve parça satın almış olduğu ve daha fazla maliyete katlanılarak yapılmış olduğunun iddia edildiği, ancak bu iddialarını destekler nitelikte dosya içerisinde herhangi bir evrak olmadığından davalı iddialarının davalı ispatına muhtaç olduğu, davalının üstlenmek istediğinden (sözleşme), önemli ölçüde fazla bir işle karşılaşıp bu işi yaptığı, davacı firmanın makinelerin gerçek durumu hakkında net bilgileri veremediği, makinelerin durumu belirtilenden veya görünenden daha önemli şekilde onarıma muhtaç olduğu, ancak söz konusu makinenin onarımı ile ilgili yapılan harcamaları gösteren belgeler, diğer yazışmalar, davalı tarafından davacının aynı iş içeriği ile farklı bir mühendislik firmasından aldığı revizyon teklifi gibi davalı delillerine dosya içeriğinde rastlanmadığı,
taraflar 3 adet makinenin revizyonu ve modernizasyonu için 175.000. 00 TL +KDV üzerinden 07/08/2017 tarihinde sözleşme yapılmış olduğ,u bu sözleşme gereği davacı davalıya toplamda 110.040,00 TL ödeme yapmış olduğu, yapılan sözleşmeye istinaden makine başına düşen tutarın (206.500,00 TL/3 Adet) 68.833 TL adet olarak hesap edilmiş olduğu ve bu revizyon işçiliği her iki tarafın da kabulünde olduğu ancak davacı tarafından sözleşme bedelinin aşamayacağının belirtildiği, heyetçe yapılan teknik değerlendirmede, davalının fazla işçilik ve parça satın almış olduğu ve daha fazla maliyete katlanılarak yapılmış olduğunun iddia edildiği, ancak bu iddialarını destekler nitelikte dosya içerisinde herhangi bir evrak olmadığından davalı iddialarının ispata muhtaç olduğu, neticeten dava tarihi itibari ile davacının davalıdan 41.206,67 TL alacaklı olduğunu bildirmişlerdir.
Taraflar arasında akdedilen 07/08/2017 tarihli sözleşme incelendiğinde; eser sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme çerçevesinde davacının iş sahibi, davalının yüklenici konumunda olduğu, bu hususların tartışmasız bulunduğu açıktır.
Davacı ile davalı arasında 07/08/2017 tarihinde çalışır halde 3 adet kombine prinç çubuk ekme makinesinin revizyonu ve modernizasyonu için sözleşme yapıldığı, davalının makineleri yerinde inceleyerek eksikliklerini tespit ettiği, sözleşmede ayrıntılı olarak yükümlülükleri ve değiştireceği makine parçalarının sıralandığı, her üç makinenin revizyonu ve modernizasyonu için 4 aylık sürede makinelerin çalışır vaziyette işin tamamlanacak ve toplam olarak 175.000 +KDV ödeneceği konusunda tarafların anlaştığı, davalının 1 makineyi kendilerine teslim edildikten sonra 3 ay geçmesine rağmen makinenin revizyonu ve modernizasyonunun tamamlanamadığı, davacı tarafından Büyükçekmece ….. Noterliğinin 14/11/2017 tarih ve ….. yevmiye no.lu ihtarı davalının muhataba 110.040 TL ödeme yapıldığı, makinenin teslim edilmediği ve firmanın üretim kaybı nedeniyle makinelerde oluşan kapasite azalmasının revizyonu ve modernizasyonunun sağlanması olduğunu, davalının 4 ay içinde 3 makinenin revizyonu ve modernizasyonu yapmayı taahhüt etmiş olmasına rağmen 1 makineyi 3 ay sonra teslim edebildiği, davalının daha sonra sözleşmenin iptalini ve diğer makineleri revizyon yapamayacağını bildirdiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin davalı tarafça iptal edilmesi üzerine davacının davalıya teslim edilen 2 makineyi üzerinde hiçbir işlem yapılmadan teslim ettiği görülmüştür.
Eser sözleşmeleri iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdendir. Burada biri diğerinin karşılığı olan borçlar vardır. Başka bir anlatımla, taraflar birbirine karşı hem alacaklı ve hem de borçludur. Kendi borcunu ifa eden veya ifaya hazır olduğunu bildiren taraf alacaklı (BK. m.81), edimini yerine getirmeyen taraf ise borçludur.”
BK’nun 123-125 maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, iki tarafa borç yükleyen sözleşmeyle temerrüde düşen borçluya karşı, alacaklıya üç ayrı seçimlik hak tanınmıştır.
Bunlar; aynen ifa ve gecikmeden dolayı tazminat isteme hakkı; aynen ifayı reddederek müspet zararını talep hakkı; sözleşmeyi feshederek menfi zararını isteme hakkı olarak sayılabilir.
Somut olay açısından davacı iş sahibinin, sözleşmenin feshi nedeniyle menfi zararını talep ettiği sözleşme gereği toplam 110.040,00 TL ödediği 1 makinenin teslim alındığı, bedelinin 68.833,33 TL olduğu, bakiye 41.206,67 TL olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kısmen kabulüne, 11.000,00 TL sinin dava tarihinden 30.206,67 TL’nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı yana verilmesine, davalı her ne kadar cevap dilekçesi içerisinde 15.000,00 TL karşı alacakları olduğunu bildirmişse de usulünce harçlandırmadığı, takas mahsup talebinde de bulunmadığı ve süresinde olmadığı anlaşılmakla karşı davanın da reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 11.000,00 TL sinin dava tarihinden 30.206,67 TL’nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı yana verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 2.814,82 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 187.86 TL harç ve 533.00 TL tamamlama harcının mahsubuna, bakiye 2.093,96 TL harcın davalıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından peşin yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ile 187,86 TL peşin harç ile 533.00 TL tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davanın kabul miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 6.156,87 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davanın red miktarı dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafından yapılan 2.000.00 TL bilirkişi ücreti, 258,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.258,70 TL yargılama giderininden 2.205.18 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Gider avansından artan olur ise davacıya İADESİNE,
2-Süresinde olmayan karşı davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40TL maktu ilam ve karar harcının davalı tarafından peşin yatırılan 710,42 TL harçtan mahsubuna, artan 656,02 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine BIRAKILMASINA,
Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 07/10/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza