Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/87 E. 2020/422 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/87
KARAR NO : 2020/422

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin siparişlerine uygun olarak hazırlanan ve davalı şirkete süresinde teslim edilen ürünler ile ilgili olarak davacıların kendilerine düşen edimleri yerine getirmiş olduğunu, davalı şirket tarafından anlaşmaya göre teslim edilmesi gereken çeklerin teslim edilmemiş olduğunu, çeklerin teslimi konusunda davacılara cevap dahi verilmediğini, davacıların ısrarla yazılı olarak talep etmelerine rağmen çeklerin yine teslim edilmediğini, fatura tutarları da ödenmeyince davalı şirket aleyhine eski İstanbul … İcra Dairesinin … Esas yeni Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, takibin durduğunu, davalı-borçlu şirketin borcu olmadığına dair itirazının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalı şirketin itirazı ile takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamı, asıl alacağın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi için işbu davayı açma zaruretinin doğduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, davalı şirketin Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ile birlikte dava dilekçesi eklerinin taraflarına tebliğ edilmediğini, huzurdaki davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin temerrüde düşürülmediği için icra takiplerinde işlemiş faiz talep edilmesinin usule aykırı olduğunu, icra takiplerinde talep edilen faizin fahiş olduğunu, bu yönden de itiraz ettiklerini, müvekkili şirkete İstanbul … İcra Müdürlüğünün …. Esas yeni Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibi ve gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, davacıların müvekkili şirket tarafından birden fazla sefer yapılmak istenen ifayı kabul etmemiş olmaları nedeniyle temerrüde düştüklerini, davacıların icra inkar tazminatı talebinin alacak iddiasının likit olmaması nedeniyle hukuki dayanaktan yoksun ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davacı tarafından açılan itirazın iptali davasının reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Usulüne uygun duruşma açılmış, ön inceleme aşamasında uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır. takibe konu icra dosyası, faturalar ve ticari defter kayıtları dosyamız içerisine alınmıştır.
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine 48.302,84-TL asıl alacak, 533,42 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.836,26 TL alacağın birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu vekilinin süresinde, borca itiraz ettiğini belirterek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Öncelikle davalı tanığı … dinlenmiş olup beyanında ” Ben davalı …. … şirketin grafiker olarak 7 ay öncesine kadar çalışıyordum. Huzurda göstermiş olduğunuz sevk irsaliyesindeki imza bana aittir. Ajanda, not tutacağı, çanta askılığı gibi malzemeleri davacı şirketten aldığımızı biliyorum.Ödemelerle alakalı bir bilgim yoktur. Satın alınan ürünlerle ilgili satın alma bölümü ilgilenir. Normalde bizim şirketimiz düzenli olarak ödeme yapar diye biliyorum. Davacı şirkete benim eski çalışmış olduğum şirketin ödeme yapmamak gibi bir durumu yoktur.” demiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, taraf şirketlerin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Her iki tacirin ticari defterleri de lehlerine delil oluşturmaktadır. Takip tarihi 30/11/2017 itibariyle davacının defterlerine göre 48.302,84-TL alacağı davalının defterlerine göre 48.302,84-TL alacağı bulunmaktadır. Taraf defterlerinde ödemeler ve miktar örtüşmektedir.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına, uyuşmazlığın her iki tarafından defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına, tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.
Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacıdan alınan malzemelerin teslim alındığını davacıya 90 günlük çek teklif edildiğini, davacınında bu husus kabulünde olduğu, çekin ise davacıya teslimine ilişkin herhangi bir delil sunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamında davalının aksine bir delilinin bulunmadığı, neticeten davacının faturadan kaynaklı alacaktan dolayı takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağının 48.302,84-TL olduğu anlaşılmakla, davanın kabulü ile takibin 48.302,84 -TL açısından iptaline, takibin 48.302,84-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile devamına, karar vermek gerekmiştir.
Davacının işlemiş faiz talebinin ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun Borçlunun Temerrüdü başlıklı 117’nci maddesine uygun olarak takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı ve taraflar arasında yazılı bir sözleşme ve belirli bir vade de olmadığından, takip tarihi itibariyle davacının işlemiş faiz alacağının bulunmadığından işlemiş faize ilişkin itirazın iptali talebinin reddine karar verilmiştir.
İcra takibine itiraz edilmesinde davalının kötüniyetinden bahsedilemeyeceği gibi alacağın varlığının yargılamayla belirlenmesi nedenleriyle davacı yararına icra inkar tazminatının şartlarının oluşmadığı kabul edilmiştir.
Davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen KABULÜNE, Büyükçekmece …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın 48.302,84-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin 48.302,84-TL asıl alacağı takip tarihinden itibaren alacaklının talebi aşılmamak koşuluyla değişik oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-Koşulları oluşmayan icra inkar tazminatının reddine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 3.299,5-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 599,12-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.700,38-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin ve takdir olunan 7.079,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından ödenen 35,90-TL başvurma harcı, 599,12-TL peşin harç, 903,7 tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.538,72 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Avanslardan artan olur ise karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 08/07/2020

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza