Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/829 E. 2018/719 K. 13.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/829
KARAR NO : 2018/719

DAVA : TAZMİNAT (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2018
KARAR TARİHİ : 13/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti dava dışı … A.Ş’ye ait müvekkilinin kiracı olarak faaliyet gösterdiği …. Mah. …. Çıkmazı Sok. No:…. İş Hanı Zeytinburnu/İstanbul adresinde 11/06/2018 tarihinde büyük bir yangın meydana geldiğini, neticesinde iş merkezinin tamamen yandığını, yangında müvekkiline ait her şeyin tamamen yanarak yok olduğunu, talepleri üzerine yangının sebebi, oluş noktası, yangının büyüme sebepleri ve kontrol altına alınmamasına ilişkin delil tespiti taleplerinin kabul edildiğini, bilirkişiler marifetiyle mahalde keşif ve inceleme yapıldığını, yangında her şeyin yanıp kül olmasına rağmen müvekkili şirketin hesabına sadece 1.000.000.000-TL’lik avans ödemesi yapıldığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla işbu belirsiz alacak davalarının kabulüne, sigorta poliçe limiti dahilinde uğradıkları tüm zararlarının tespitiyle şimdilik 100.000,00-TL’sinin 11/08/2018 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı sigortalıya karşı olan tüm yükümlülüğünü 7.074,507,30-TL tazminat ödemesi yaparak yerine getirdiğini, bu nedenle davanın reddine, davacının bakiye poliçe teminat limitini aşan şekilde tazminat talebinin reddine, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini bu nedenle faiz talebinin reddine, avans faizi taleplerinin reddine, bu taleplerinin kabul görmemesi durumunda müvekkili şirketin sorumluluğunun bakiye teminat limiti ile sınırlı tutulmasına, müvekkili şirketin uyuşmazlığın ortaya çıkmasına sebebiyet vermediğini bu nedenle tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 12/11/2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, davalı vekilinin de mahkememize sunmuş olduğu 13/11/2018 havale tarihli dilekçesi ile hiç bir vekalet ücreti ile yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Her ne kadar dosyanın duruşması 12/12/2018 günü saat 09:45’e bırakılmış ise da taraf vekillerinin feragat dilekçesi sunmuş olduğu anlaşıldığından dosya üzerinden karar vermek gerekmiştir.
Davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davadan feragat, davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı olup feragatın geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine veya davalının muvafakat etmesine gerek yoktur. Somut olayda, davacı vekilinin feragat beyanı nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 307-312. maddeleri gereğince, davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat sebebiyle REDDİNE,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden önce vuku bulduğundan Harçlar Kanunun 22. maddesi gereğince 35,90-TL karar ve ilam harcının 1/3’üne tekabül eden 11,96-TL’nin peşin yatırılan 1.707,75-TL peşin harçtan mahsubuna, artan 1.695,79-TL’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Talep edilmediğinden davalı yana vekalet ücreti hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Gider avansından artan olur ise karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi. 13/11/2018

KATİP …
¸e-imza

HAKİM …
¸e-imza