Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/819 E. 2022/228 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/819 Esas
KARAR NO : 2022/228

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/04/2018
KARAR TARİHİ : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 03/08/2016 tarihinde davalı … ‘nin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile sürücü …’un idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması neticesinde motorsikletin arkasında oturan müvekkilinin yaralandığını, motorsiklet sürücüsünün bu kazada ağır yaralandığını ve daha sonra vefat ettiğini, karşı tarafın aracının davalı … şirketine sigortalı olduğunu, olayda davalı …’in tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin 03/08/2016 tarihindeki kaza ile çalışamaz duruma geldiğini, şu anda bir geliri olmadığını, bu kaza nedeniyle acı ve elem duyduğunu bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … plakalı araç kaydına tedbir konulmasına, müvekkilinin kazanç kaydı ve maluliyeti nedeniyle 1.000-TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen, 10.000-TL manevi tazminatın davalı … ve …’dan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosya içerisinde davalılara ait cevap dilekçesi bulunmadığı anlaşıldı.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … tarihli raporda; ” Mevcut bulgulara göre ;
A)-Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonet ile olay mahalline geldiğinde sola manevra ile kavşakta dönüş yapmadan evvel sinyal vermesi ve ilk geçiş hakkını bölünmüş yol üzerinden düz seyrederek gelen motosiklete vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kontrolsüzce manevrasını sürdürerek Sürücü …. idaresindeki motosikletin seyir şeridini kapatarak karıştığı olayda kusurludur.
B)-Sürücü … sevk ve idaresindeki motosiklet ile kavşak mahalline geldiğinde mahal özelliklerine göre her an tedbir alabilecek şekilde seyretmesi gerekirken bu hususa riayet etmediği, kavşak üzerinden dönüş yapmak isteyen davalı sürücü idaresindeki kamyonete karşı zamanında etkin fren ve direksiyon tedbiri almadan çarptığı anlaşılmakla kazanın oluşumunda kusurludur.
SONUÇ :
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)-Davalı sürücü …’ nin % 80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu,
B)-Sürücü …’ un % 20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.
” şeklinde görüş bildirmiştir
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı …. İhtisas Kurulunun … tarihli Adli Tıp Mütalası raporunda;
” Mevcut belgelere göre;
… oğlu … doğumlu, …’in 03/08/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında;
Kas-İskelet Sistemi, Üst Ekstremiteye ait sorunlar, dirsek eklemi hareket kısıtlılığı, Şekil 2.8’e göre üst ekstremite özürlülük oranı %2+%2=%4 olup Tablo 2.3’e göre;
1.Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %2 (yüzdeiki) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 07/10/2021 tarihli bilirkişi raporunda; ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan rapora göre davalı sürücü ….’nin %80 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’un %20 oranında kusurlu olduğu, yine ATK Başkanlığı tarafından hazırlanan rapora göre kişinin tüm engellilik oranının %2 olduğu , iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatine varıldığının bildirildiği, davacı mağdur …’a ilişkin olarak geçici iş göremezlik zarar tutarı olarak 4.232,55 TL , sürekli iş göremezlik tazminat tutarı olarak toplam 27.926,83 TL olmak üzere geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak toplam 32.159,39 TL hesaplandığı, kaza tarihinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk / Trafik sigorta poliçesinin kişi başına sakatlanma ve tedavi teminatının ayrı ayrı 310.000,00 TL olduğu, davacı vekili tarafından 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat talep edildiği görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davacı tarafça, 16.101.2021 tarihli ıslah dilekçesinin dosya içerisine sunulduğu görülmüştür.
Küçükçekmece SGM tarafından gönderilen kayıtların incelenmesinde; davacı açısından hesaplanan geçici iş göremezlik miktarından fazlası olan toplam 4.975,35 TL’ nin, SGK tarafından davacıya ödendiği görülmüştür.
Dava dilekçesi, taraf beyanları. bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi – manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, 03/08/2016 tarihli trafik kazasındaki yaralanmasından dolayı geçici – sürekli iş göremezlik ve manevi tazminatlarının tazmini amacıyla kazaya karışan … plaka plakalı aracın şoförü – maliki ve sigortalayan sigorta şirketi aleyhine bu dava açmıştır.
Davalı … tarafından, … plakalı araca ilişkin başlangıç 12/02/2016, bitiş 12/02/2017 tarihli Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesinin celp edildiği görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin … tarihli raporda; Davalı sürücü …’ nin % 80 (yüzde seksen) oranında kusurlu olduğu; Sürücü …’ un % 20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğu kanaatine
varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı …. İhtisas Kurulunun … tarihli raporunda; ” Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %2 (yüzdeiki) olduğu; iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde görüş bildirmiştir. Teknik incelemeye göre belirlenen bu iş göremezlik raporuna mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Bilirkişi ….’ dan alınan 07.10.2021 tarihli raporda; davacı mağdur …’a ilişkin olarak geçici iş göremezlik zarar tutarı olarak 4.232,55 TL , sürekli iş göremezlik tazminat tutarı olarak toplam 27.926,83 TL olmak üzere geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı olarak toplam 32.159,39 TL hesaplandığı görülmüştür. Davacının hak edeceği maddi tazminatın dosya kapsamına ve delillere göre uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davacı açısından hesaplanan geçici iş göremezlik miktarından fazlası olan toplam 4.975,35 TL’ nin, SGK tarafından davacıya ödenmesi sebebiyle geçici iş göremezlik alacağı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı … ‘ nin, kazaya karışan aracı şoför olarak kullanmaktadır. Diğer davalı …’ un aracın maliki ve sigorta şirketinin de sigorta poliçesinin tarafı olduğu görülerek, davalıların kaza kapsamında meydana gelen maddi tazminat alacağından sorumlu oldukları sabit olmuştur.
** Hakimin manevi zarar adı ile kazaya uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE,
A)Davacının maddi tazminat davası yönünden davasının KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE,
-Geçici iş göremezlik tazminatı talebinin sübut bulmadığından REDDİNE,
-27.926,83 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … yönünden dava tarihinden, davalılar …. ve … yönünden kaza tarihi olan 03/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı … şirketinin 310.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
B)-Davacının manevi tazminat davası yönünden davasının KABULÜ İLE,
-10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve … ‘dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talebi yönünden toplam alınması gereken toplam 2.590,78TL karar harcından, dava açılırken alınan 37,58 TL peşin harç ve ıslah ile alınan 107,00 TL olmak üzere toplam 144,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.446,20 TL harcın (Davalılar …. ve …’ un miktarın tamamından, davalı … şirketinin ise 1.810,18 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
– Davacı tarafından asıl dava açılırken yatırılan 78,68 TL ve ıslah ile yatırılan 107,00 TL olmak üzere toplam 185,68 TL harcın (Davalılar … ve …’ un miktarın tamamından, davalı … şirketinin ise 137,40 TL’ sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri( ATK ücretleri, bilirkişi ücreti ve posta masrafları) olmak üzere toplam 2.768,00 TL’ nin kısmen kabul – red oranları ve takdiren %90′ ı olan 2.491,20 TL’ nin (Davalılar … ve …’ un miktarın tamamından, davalı … şirketinin ise 1.843,48 TL’ sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
– Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
4- Kabul edilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıların tamamından müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5- Reddedilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 4.232,55 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalıya VERİLMESİNE,
6- Kabul edilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’ dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere Davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/03/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza